Catalog

CMYB C M Y B BERLİN (AA) - Almanya’nõn başkenti Berlin’de düzenlenen 60. Berlin Film Festivali Berlina- le çerçevesinde ‘Altın Ayı’ ödülü için yarõşan; Semih Kaplanoğlu’nun yönetmenliğini yap- tõğõ ‘Yusuf Üçlemesi’nin üçüncü ve son filmi ‘Bal’õn galasõ önceki gün yapõldõ. Berlinale Pa- last adlõ binada yapõlan galaya, Semih Kapla- noğlu, oyuncular Tülin Özen, Erdal Beşik- çioğlu, Bora Altaş, Berlinale Müdürü Dieter Kosslick ve Türkiye’nin Berlin Başkonsolo- su Mustafa Pulat ile çok sayõda Türk ve Al- man sinemasever katõldõ. Kosslick, Kapla- noğlu’nu ve filmin oyuncularõnõ kapõda kar- şõlayarak filmin küçük oyuncusu Bora Altaş ile şakalaştõ. Kaplanoğlu, galadan önce yaptõğõ açõklamada, çok mutlu olduğunu ve galaya fil- min ekibiyle birlikte geldiğini belirterek, “Ya- pımcı, yönetmen ve senarist olarak ekibimle beraber 4 yılda 3 film yaptım. Bunun so- nucunu görmek, 3 filmi bitirmiş olmak iyi duygular veriyor” dedi. Ödülle ilgili soruya karşõlõk da Kaplanoğlu, “Önemli olan filmin iyi çıkması ve iyi değerlendirilmesi. Ödül ko- nusunda herkesin eşit şansı var” diye ko- nuştu. Oyuncu Tülin Özen de çok sevinçli ol- duğunu belirterek, “Burada olmak çok güzel. Yarışıyor olmak çok heyecan verici. Çok ke- yifliyiz” dedi. Berlinale’de ‘Altın Ayı’ ödül- leri 20 Şubat’ta verilecek. İRANLI YÖNETMENE İZİN YOK Öte yandan festivale İran sinemasõ üzerine bir ko- nuşma yapmak için davet edilen İranlõ ünlü yö- netmen Cafer Panahi, İran hükümetinden ül- keyi terk etmek üzere izin alamamasõnõn ar- dõndan festivale katõlamadõ. Kosslick ise “Böy- le çok ödül sahibi, bu kadar önemli birinin görüşlerini bizimle paylaşamayacak olma- sı çok üzücü ve şaşırtıcı” dedi. İran Yeni Dal- gasõ’nõn en etkili isimlerinden olan İranlõ yö- netmen, senarist ve yapõmcõ olan Panahi, Ve- nedik Film Festivali’nde Altõn Aslan ve Ber- lin Film Festivali’nde Gümüş Ayõ kazanmõştõ. SAYFA CUMHURİYET 18 ŞUBAT 2010 PERŞEMBE 16 KÜLTÜR kultur@cumhuriyet.com.tr Konusunu ‘Türlerin Kökeni’nden alan elektro-opera, Kraliyet Danimarka Tiyatrosu’nda sahnelendi Kültür Servisi - İngiltere’nin Grammy’si olarak kabul edilen ve müzik dünyasõnõn en önemli ödüllerinden olan Brit Ödülleri, önceki gün Londra’da düzenlenen ödül töreniyle sahiplerini buldu. Her yõl geleneksel olarak düzenlenen Brit Ödülleri 2010, İngiliz müzik dünyasõnõn devlerinin yanõ sõra, Amerikalõ sanatçõlarõ da bir araya getirdi. Geceye, En İyi Uluslararasõ Kadõn Sanatçõ, En İyi Uluslararasõ Çõkõş Yapan Sanatçõ ve En İyi Uluslararasõ Albüm kategorilerinde; aday olduğu tüm dallarda ödül kazanan Lady Gaga damgasõnõ vurdu. Ayrõca Robbie Williams’a müziğe yaptõğõ katkõdan dolayõ ödül verilirken, Prens Harry’nin de Brit ödüllerinin İngiltere için önemini anlattõğõ kõsa mesajõ yayõmlandõ. Ödül töreninde kazanan diğer isimler ise şöyle: En İyi Erkek Solo Sanatçõsõ: Dizzee Rascal, En İyi Kadõn Solo Sanatçõsõ: Lily Allen, En İyi Grup: Kasabian, 30 Yõlõn En İyi Albümü: Oasis- (What’s the Story), Morning Glory, En İyi Uluslararasõ Erkek Solo Sanatçõsõ: Jay-Z. Brit Ödülleri Lady Gaga’ya ZÜLAL KALKANDELEN D oğa tarihçisi Charles Darwin’in “Tür- lerin Kökeni” adlõ yapõtõnõn 150. yõl- dönümüydü geçen yõl. İnsanlõk tarihi- ne õşõk tutan evrim kuramõnõn kurucusu, bu çer- çevede çeşitli etkinliklerle anõldõ. Bunlar arasõnda dikkatimi özellikle bir performans çekti. Ko- penhag’daki Kraliyet Danimarka Tiyatrosu’nda, konusunu evrim kuramõndan alan “Tomor- row, In A Year” adlõ bir elektro-opera sahne- lendi. Danimarkalõ performans grubu Hotel Pro Forma’nõn sahnelediği operanõn benim açõmdan en ilgi çekici yanõ, müzikleri ve lib- rettoyu, İsveçli elektropop ikilisi The Knife’õn üstlenmesiydi. İlkgösterimi Eylül 2009’da yapõlan operayõ sahnede izleme şansõm olmadõ, ancak müzikle- rini dinledim. Gelecek ay albüm olarak da ya- yõmlanacak bu çalõşma, kanõmca, şarkõ yazõmõnda 21. yüzyõlda gelinen en yaratõcõ noktadõr. Evrende her şeyin nasõl birbiriyle ilişki içinde olduğu, mü- ziğin asõl kaynağõnõn doğadan geldiği, ancak bu kadar etkileyici bir albümle anlatõlabilir! The Knife’õ oluşturan Olof ve Karin Dreijer kardeşler, librettoyu Darwin’in metinlerinden yo- la çõkarak Berlinli prodüktör Mt. Sims ile yaz- mõş. Müzikler de yine Mt. Sims ve Planning- torock ile birlikte yapõlmõş. Bir operanõn bilimsel bir kuramõ anlatmasõ, ilk anda insana garip geliyor. Ancak müzikleri dinleyip kimi zaman romantik ve nostaljik duy- gulara sürüklendiğinizde şaşõrõyorsunuz. Bunun bir nedeni, The Knife’õn yer yer, Darwin’in özel yaşantõsõnõn izlerini de sürmesi. Örneğin, “An- nie’s Box” adlõ parçanõn esin kaynağõ, Darwin’in 10 yaşõnda ölen kõzõ Annie’ye yazdõğõ mektuplar. Kemanõn eşlik ettiği parçadan, doğal olarak son derece hoş bir duygusallõk yansõyor. Toplam 92 dakikalõk çalõşma, temelde 3 bö- lüme ayrõlõyor. 1. bölüm, Darwin’in Beagle ad- lõ keşif gemisiyle dünya çevresinde 5 yõl boyunca yaptõğõ yolculuğu konu alõyor. Bu bölümde, do- ğa ile ilgili gözlemler, çok çarpõcõ sesler ve me- lodilerle aktarõlmõş. Olof Dreijer, bu olağanüs- tü sesleri elde etmek için uzun süre Amazon or- manlarõnda ve İzlanda’nõn vahşi doğasõnda ka- yõtlar yapmõş, hayvanlarõn ve doğanõn seslerini dinlemiş. İlginç olansa, albümde onlarõ doğru- dan kullanmak yerine synthesizer ile taklit etmiş. 2. bölümde evrendeki her şeyin ufak parça- lardan meydana geldiği, insanõn da milyonlar- ca mikro organizmadan oluştuğu anlatõlõyor. Al- bümün en güzel parçasõ da bu bölümde yer alõ- yor. 3. bölüm ise Darwin’in “Türlerin Köke- ni”ni yayõmlamasõyla son bulan 20 yõllõk me- todolojik çalõşmayõ aktarõyor. Albümdeki bütün parçalardan söz etmek için yeterli yerim yok. Ancak birini anmadan geçe- meyeceğim. “Variations of Birds”te bir türün nasõl öğrenip evrimleştiğini aktarmak için ilginç bir yöntem kullanõlmõş. Tek bir notayla başla- yan bir ses, synthesizer aracõlõğõyla farklõ seslere dönüştürülüp sonunda da o seslerden bir melo- di oluşturulmuş. “Tomorrow, In A Year”, her şeyin bir başka şeyden dönüşerek evrildiğini ve siz isteseniz de istemeseniz de, değişimin ka- çõnõlmaz olduğunu anlatõyor. Ve Darwin’in gö- zünden evreni görmek için büyüleyici bir de- neyim vaat ediyor. (www.zulalkalkandelen.com) Üçleme Berlin’de tamamlandõ Bal MEHMET ALİ SOLAK ANTAKYA - Dünyanõn ilk yerleşim birimlerin- den biri olan Antakya, 19 - 21 Şubat tarihleri arasõnda Tarihi Kentler Birliği toplantõsõna ev sahipliği yapacak. Yõlda iki kez bir araya ge- len “Tarihi Kentler Birliği Buluşması”yla il- gili basõn toplantõsõ düzenleyen Antakya Be- lediye Başkanõ Lütfü Savaş, üç semavi dinin bir arada yaşadõğõ Antakya ve Hatay’õ dünya- ya tanõtmayõ hedeflediklerini belirterek “Tarihi Kentler Birliği’ne üye 500’den fazla vali, be- lediye başkanı ve temsilciyi kültürel miras, ortak paydada buluşma ve üç uygulama ör- neği noktasında kentimize davet ettik. Bu üç günlük buluşma programında Antakya kent dokusunda yapılan ve yapılabilecek ça- lışmaları ele alacağız” diye konuştu. Kültürel miras konulu oturuma; Hatay Valisi M. Cela- lettin Lekesiz, Antakya Belediye Başkanõ Lütfü Savaş, Şanlõurfa Belediye Başkanõ Ah- met Şeref Fakıbaba, Tarsus Belediye Başka- nõ Burhanettin Kocamaz ile Gaziantep Bü- yükşehir Belediye Başkanõ Asım Güzelbey ka- tõlacak. ÇEKÜL Vakfõ ve TKB Danõşma Ku- rulu Başkanõ Prof. Dr. Metin Sözen ve vakõf temsilcilerinin de katõlacağõ buluşmada, eski be- lediye binasõnda MKÜ ile Antakya Belediye- si’nin hazõrladõğõ üç boyutlu eski Antakya sergisinin de açõlõşõ yapõlacak. Tarihi Kentler Birliği Antakya’da Kültür Servisi - Batõ düşüncesinin 17. yüzyõldaki en önemli isim- lerinden Rene Descartes’õn ki- lise tarafõndan zehirlenerek öl- dürüldüğü öne sürüldü. Erlangen Üniversitesi’nden araştõrmacõ Theodor Ebert iddiasõnõ te- mellendirdiği kitabõnda, Des- cartes’õn Stockholm ziyareti sõ- rasõnda ani bir şekildi öldüğünü; ancak bunun doğal bir şekilde değil, o dönemde aynõ kentte gö- rev yapan Jacques Viogué ad- lõ Katolik bir din görevlisinin “dine aykırı davranışlarda bulunup açıklamalar yaptı- ğı” gerekçesiyle Descartes’õ ar- senikle zehirlediği için gerçek- leştiğini iddia ediyor. Ebert’e gö- re, bugüne dek hep ciğer rahat- sõzlõğõ nedeniyle öldüğüne ina- nõlan Descartes’õn doktoru, ün- lü düşünürün 15 Şubat 1650’de- ki vefatõnõn ardõndan idrarõnda kana benzeyen parçalar buldu- ğunu ve bunun ciğer rahatsõzlõ- ğõna değil, zehirlenmeye işaret ettiğine dikkat çekmişti. RENE DESCARTES Düşünüyorum öyleyse öldürün! TÜYAP Fuarı Bursa’da Kültür Servisi - Bursa Kitap Fuarõ, bu sene sekizinci kez 27 Şubat-7 Mart tarihleri arasõnda TÜYAP Bursa Uluslararasõ Fuar ve Kongre Merkezi’nde okurlarla buluşmaya hazõrlanõyor. Yaklaşõk 220 yayõnevi ve sivil toplum kuruluşunun katõlõmõyla düzenlenecek fuarda; söyleşi, panel, şiir dinletisi ve çocuk etkinlikleri gibi 90’a yakõn etkinlik gerçekleştirilecek. Girişin ücretsiz olduğu fuara aralarõnda Server Tanilli, İnci Aral, Sunay Akõn, Adnan Binyazar, Ataol Behramoğlu, Ahmet Telli, Erdal Atabek, Sennur Sezer, Adnan Özyalçõner, Cemil Kavukçu, Şükran Soner’in de olduğu 600’e yakõn yazar katõlacak. EMI’nin düşüşü devam ediyor Kültür Servisi - Dünyanõn dört büyük müzik yapõm firmasõndan biri olan EMI’nin finansal krizi devam ediyor. Kendileri için zor geçen bu dönemi atlatabilmek için yöneticilerin bulduklarõ yol, The Beatles grubuyla özdeşleşmiş Abbey Road Stüdyosu’nu satõşa çõkarmak oldu. Coldplay, Lily Allen, Robbie Williams, Gorillaz ve Kylie Minogue gibi sanatçõ ve gruplarõn temsilciliğini üstlenen EMI’nin bu kararõnõn, The Beatles’õn son üyelerini oldukça üzdüğü söyleniyor. Can Kitabevi açıldı Kültür Servisi - Can Yayõnlarõ bünyesinde faaliyet gösteren Can Kitabevi’nin açõlõşõ önceki akşam bir kokteylle yapõldõ. Hakkõ Devrim, Altan Öymen, Doğan Hõzlan, Füruzan, Ataol Behramoğlu, Raşit Çavaş ve İlknur Özdemir’in de aralarõnda olduğu kalabalõk bir davetli topluluğunun açõlõşõna katõldõğõ Can Kitabevi’nde bundan böyle pek çok yayõnevinin tüm yayõnlarõnõ bir arada bulmak mümkün olacak. Üst katõnda oturma ve okuma alanlarõnõn yer aldõğõ kitabevi, imza günleri ve söyleşiler ile de farklõ bir hizmet anlayõşõ sunmaya hazõrlanõyor. (Meşrutiyet Caddesi, No: 3, Galatasaray - 0 212 244 66 22) Kültür Servisi - Düşünce Suçuna Karşõ Girişim, “Düşünceye Özgürlük 2009” kitabõnõ yayõmladõ. Kitapta 2009 yõlõnda düşünce suçundan ceza alanlar, aklananlar, düşen davalar, engellenen yayõn ve etkinlikler, düşünce suçlarõ ile ilgili yasa maddeleri yer alõyor. Geçtiğimiz yõl engellenen tiyatrolar, konserler, afişler, seminerler, festivaller, yürüyüşler, sergiler, kitaplar, gazeteler, dergiler ve internet siteleriyle ilgili bilgilerin de yer aldõğõ kitap, Ergenekon davasõ, yaşanan polis şiddeti ve DTP’nin kapatõlmasõna ilişkin yazõlarla bitirilmiş. ‘Düşünce Suçlarõ’ kitaplaştõ Doug Fieger yaşamını yitirdi Kültür Servisi - ‘Knack’ grubu solisti Doug Fieger 58 yaşõnda kanserden hayatõnõ kaybetti. Doug Fieger’õn 1979 yõlõna ait ünlü single şarkõsõ ‘My Sharona’ya ilham olan Sharona Alperin, Fieger’in ölümüyle ilgili şunlarõ söyledi: “Hayatõmõ tümüyle değiştirmişti. Kalbin ve aşkõn günü, Sevgililer Günü’nde aramõzdan ayrõldõ” Fieger 2005 yõlõndan bu yana akciğer kanseri tedavisi görüyordu. (AP) Darwin’in evrim kuramı operada