Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
IŞIL ÖZGENTÜRK
Bugün gibi anımsıyorum, on beş yıl önce Onat
Kutlar bir melek gibi yüzümüzü okşayıp
bilinmeyen bir dünyaya göçüvermişti. O
zamanlar çok ağlamıştık, ama şimdi ağlamanın
yerini derin bir keder aldı. Kişisel olarak ben,
buna pek çok kişi de katılır, Onat Kutlar’ın
ölümüyle Anadolu’nun kadim kültüründen bize
gelen bir dervişi yitirdiğimizi düşünüyorum.
Savaşçı va asla ödün vermeyen, hoşgörülü ama
inatçı bir dervişi.
Bugün köşemi ona bırakıyorum, Cumhuriyet’te
yazdığı uzun bir yazının son bölümünü seçtim.
“Neden bu kadar erken öldün Onat, yerini hiç
kimseler dolduramadı”.
“Terör: Herkesin kaybettiği tek oyun
…Sözcükler ve tarihler, Latince bir sözcük olup
büyük korku, dehşet anlamına gelen ‘Terör’ün
kitaptaki özel yerini Büyük Fransız Devrimi’nin
belli bir döneminde kazandığını belirtiyorlar.
Aydınlatma Çağı’nın ilk ışıkları ile Voltaire’in,
Diderot’nun, Rousseau’nun kitaplarıyla
Amerikan Anayasası’nın rüzgârıyla
özgürlük, kardeşlik, eşitlik ilkeleriyle
tarih sahnesinde büyük fırtınalar estiren
Jacobin’lerin, bir gün gelip Fransa’nın
milli birlik ve beraberliği, Milli Selamet
Komitesi’nin gücünü, ihtilalin
meşruiyetini kabul ettirmek için, yani
kutsal amaçlar uğruna başvurdukları
şiddet dönemi.
‘Ey ölüm bekleyebilirsin! Hadi Git,
uzaklaş! / Git, avut başka yürekleri;
utancın, korkunun / Solgun umutsuzluğun
kemirdiği / Benim için yemyeşil henüz Pan’ın
çayırları / Dipdiri henüz aşk öpücükleri, şarkıların
perisi! / Ölmek istemiyoruz henüz, işte o kadar!’
Saint-Lazare Hapishanesi’nde, bir zamanlar
birlikte olduğu arkadaşlarının elinden ölümü
beklerken, bir başka genç tutsak kadın, Fleury
Düşesi Aimee de Coigny için yazdığı
bu satırlar, gerçekte Andre Chenier’in
kendisi için de duydukları idi.
Ama 25 Temmuz 1794 günü kafası,
giyotinin soğuk bıçağıyla, kanlı bir top
gibi tarihin sepetine düştü. Onu
giyotine gönderen Robespierre ve
arkadaşları ise sadece iki gün sonra,
aynı kanlı yazgıyla noktaladılar
yaşamlarını.
Terörün anlamı ve kapsamı, onu
kullanana göre değişmez. Giyotinin bıçağı kutsal
kralı, vatansever ve bozulmaz Robespierre’i
hayalci ozan Chenier’yi, serseri Sans-
Culotte’lardan birini, ya da hain İsviçreliyi aynı
umursamazlıkla keser.
Tıpkı Güneydoğu Anadolu’da şiddetin
gencecik askerleri, küçük çocukları ve Kürt
gençlerini aynı umursamazlıkla yok ettiği gibi.
Hiçbir şiddette kazanan yoktur.
Herkesin birden kaybettiği tek oyundur terör.
Korkunç bir oyundur.
Andre Chenier’in öldürülmesiyle ilgili
söylenceler vardır. Bunlardan birine göre ünlü
şair kafasını demirin aralığına koymadan önce
bağırmış: ‘Bu kafada bir şeyler vardı!’
Evet, her öldürülenle bir evren yok edilir.
Hiçbir kutsal amaç, hiçbir ideoloji, hiçbir hak,
hiçbir öfke, hiçbir yetki doğrulamaz öldürmeyi.
Kralın ve soytarıların gaddar köpekleri kadar,
halkın temsilcileri, dağlılar da düşünmelidirler
bunu.
Günlerdir çıkıp İstanbul’un sessiz ve eski
sokalarında dolaşmak istiyorum.
Hava ağır ağır serinliyor. Eylül geliyor. İyi güz
günleri. Barış...
Ama çıkamıyorum. Nereye yürüsem ayağıma
kan bulaşıyor.
Terör içindeyim.”
isilozgenturk gmail.com
C
İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI
adına İLHAN SELÇUK
Yayõn Kurulu: İlhan Selçuk (Başkan),
Emre Kongar (Başkan Yardımcısı),
Orhan Erinç, Hikmet Çetinkaya, Şük-
ran Soner, İbrahim Yıldız, Orhan
Bursalı, Mustafa Balbay, Hakan Kara.
Ankara Temsilcisi: Mustafa Balbay Ahmet Rasim Sok. No: 14 Çankaya 06550 An-
kara Tel: (0312) 4423050 Faks: (0312) 4423010 İzmir Temsilcisi: Serdar Kızık,
H. Ziya Blv. 1352 S. 2/3 Tel: (0232) 4411220, Faks: (0232) 4418745 Adana Tem-
silcisi: Çetin Yiğenoğlu, İnönü Cd. 5 S. Aksoğan İş H. Kat 1 Tel: (0322) 3631211,
Faks: (0322) 3631215 Antalya Temsilcisi: Ahmet Oruçoğlu Cumhuriyet Mey-
danõ Yõldõz Ap. B Blok No: 80/5 Tel: (0242) 2480057 Faks: (0242) 2430509
İdare Müdürü: Hüseyin Gürer Mali İşler: Bü-
lent Yener Satõş: Fazilet Kuza Cumhuriyet
Reklam: Genel Müdür: Özlem Ayden Genel
Müdür Yardõmcõsõ: Nazende Pal Tel: (0212) 251
98 74 -75 /251 98 81 -82 Faks: (0212)251 98 68 Re-
zervasyon: (0212) 343 72 74 Faks: 212 343 72 53
Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yeni Gün Haber Ajansõ Basõn ve Yayõncõlõk A.Ş, Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2. 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212)
343 72 64 Yaygõn süreli yayõn Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt İstanbul Dağıtım: YAYSAT Doğan Medya Tesisleri Hoşdere 34850 Esenyurt İstanbul 12 OCAK 2010 İmsak: 5.49
Güneş: 7.21
Öğle: 12.19
İkindi: 14.42
Akşam: 17.05
Yatsõ: 18.30
İstihbarat: Cengiz Yıldırım
Ekonomi: Hasan Eriş
Dõş Haberler: Özgür Ulu-
soy Kültür: Celal Üster
Spor: Arif Kızılyalın
Bilgi-Belge: Edibe Buğra
Genel Yayõn Yönetmeni: İBRAHİM YILDIZ
? Yazõişleri Müdürleri: Güray Öz (Sorumlu)
Murat Ataş ? Miyase İlknur (Ek Yayõnlar)
? Haber Merkezi Müdürü: Hakan Kara
Terör: Herkesin Kaybettiği Tek Oyun
Avrupa Konseyi Sağlõk Şefi Wolfgand Wogand, ilaç firmalarõnõn domuz gribi salgõnõnõ uydurduğunu söyledi
‘Sahte salgõn’ suçlamasõHaber Merkezi - Avrupa Kon-
seyi Sağlõk Birimi Şefi Wolfgand
Wogard domuz gribi salgõnõnõn
dünya çapõndaki panikten fayda-
lanmak isteyen ilaç firmalarõnõn
başlattõğõ “sahte bir salgın” ol-
duğunu söyledi.
Wogard, domuz gribi tedavisinde
kullanõlan ilaç ve koruyucu aşõlarõ
üreten şirketleri Dünya Sağlõk Ör-
gütü’nün domuz gribini bir salgõn
olarak tanõmlama kararõnõ etkiledi-
ğini savundu. Bu sayede ilaç firma-
larõ “dev kazançlar” elde ederken,
İngiltere dahil pek çok ülke zaten kõ-
sõtlõ olan sağlõk bütçelerini bu nis-
peten hafif hastalõğa karşõ aşõ kam-
panyalarõ düzenlemek için harcadõ.
Wogard’õn bu süreçte ilaç firma-
larõnõn rolünün incelenmesi yönün-
deki teklifi, Avrupa İnsan Haklarõ
Mahkemesi’nin sorumluluğunu da
üstlenen Strasbourg merkezli Avrupa
Konseyi’nde kabul edildi. Konuyla
ilgili acil durum müzakereleri önü-
müzdeki ay yapõlacak.
Pantolonsuz
metro seferi
Dokuz yıl önce ABD’de başlayan
“Pantolonsuz Metro Seferi”ne bu
yıl hem New York’ta, hem de
Meksika’da katılım yüksek oldu.
New York’ta önceki gün yaklaşık
üç bin kişi, dondurucu soğuğa
rağmen metroda paltolarının altı-
na sadece iç çamaşırlarıyla yolcu-
luk yaptılar. Meksika’da da, iç
çamaşırlarıyla metroya binen on-
larca kişi, çevredekilerin şaşkın ba-
kışlarına aldırmadan sohbet etti,
kitap okudu. (Fotoğraf: REUTERS)
ANKARA (AA) - İngiliz bilim insanlarõ,
Avrupa ve Kuzey Yarõküre’yi etkileyen
sert kõş koşullarõnõn 20 veya 30 yõl sürecek
bir mini buz çağõnõn başlangõcõ olduğunu
ileri sürdü.
İngiliz Daily Mail gazetesinin haberine
göre İngiltere’nin önde gelen bilim in-
sanlarõndan ve BM’nin Hükümetlerarasõ İk-
lim Değişikliği Kurulu (IPCC) üyesi Pro-
fesör Mojib Latif ve ekibi, Büyük Okyanus
ve Atlas Okyanusu’nda su sõcaklõklarõndaki
doğal döngüyü analiz ederek bu sonuca
ulaştõ.
Küresel õsõnma teorilerine ve Dünya’nõn
1900’lerden beri insan yapõmõ sera gazõ sa-
lõmõyla iklim değişikliğine uğradõğõ gö-
rüşlerine tamamõyla ters düşen yeni iddia,
araştõrmacõlarõn, okyanus sõcaklõklarõnõ, so-
ğuma ve õsõnma döngülerinin başladõğõ yü-
zeyden yaklaşõk bin metre aşağõda ölçme-
ye dayanan yeni yöntemlerine dayanõyor.
İngiliz bilim insanlarõ, bulgularõnõ eylülde
İsviçre’nin Cenevre kentinde düzenlenen
IPCC konferansõnda da sundular. Bilim in-
sanlarõ, raporlarõnda ABD’nin Colorado
eyaletindeki Amerikan Ulusal Kar ve Buz
Veri Merkezi’nin, Kuzey Kutbu’nun yazõn
buz yüzölçümünün 2007’den bu yana yüz-
de 26 arttõğõ yönündeki bulgularõnõn da al-
tõnõ çizdiler.
ÖZLEM GÜVEMLİ
Türkiye’nin ilk özel müzesi Sadberk Ha-
nõm’da 18 bine yakõn Türk-İslam ve ar-
keolojik dönem eseri sergileniyor. Sadberk
Hanõm Müzesi’nde, açõldõğõ günden iti-
baren çoğunluğu yabancõ 12 bin kişinin zi-
yaret ettiği İznik çini ve seramiklerinin yer
aldõğõ “Ateşin Oyunu” sergisi de devam
ediyor. Sarõyer’de 2 tarihi binaya sahip
olan müzenin, daha çok kişiye ulaşabilmek
için kent merkezine yakõn bir yere taşõn-
masõ da gündemde.
Vehbi Koç’un eşi Sadberk Koç’un adõ-
nõ taşõyan müze, kapõlarõnõ ilk kez 1980 yõ-
lõnda tarihi Azaryan Yalõsõ’nda açtõ. Mü-
zenin tarihçesini anlatan müze müdürü
Hülya Bilgi şunlarõ söylüyor:
“Azaryan Yalısı, 1950’lerde Koç ai-
lesi tarafından satın alınmış ve yazlık
olarak kullanılmış. Sadberk Hanım, es-
ki eserlere, antikaya meraklı, sürekli kı-
yafet, işleme, tuğralı gümüşler topluyor.
Hayali bunları kendi adını taşıyan bir
müzede sergilemek. Bu hayali hayat-
tayken gerçekleşemiyor. Vefatından
sonra Vehbi Koç Vakfı, bunu gerçek-
leştirmek için bir arayışa giriyor. Ve
Azaryan Yalısı’nı kullanmaya karar ve-
riyorlar. Mimar Sedat Hakkõ Erdem’in
projesi ile yalı 1980’de müzeye dönüş-
türülüyor. Sadberk Koç’un 3 bin 500
parçadan oluşan koleksiyonu müzede
sergilenmeye başlıyor.”
Bilgi, Vehbi-Sadberk Koç’un ortanca kõ-
zõ Sevgi Gönül’ün bu işe talip olduğunu
ve hayatõnõ kaybettiği 2003’e kadar mü-
zenin İcra Komitesi Başkanlõğõ’nõ yaptõ-
ğõnõ belirtiyor.
Sadberk Koç’un Osmanlõ dönemi kadõn
kõyafetlerini, tuğralõ gümüşleri, işlemele-
ri, porselenleri, büyük bir titizlikle topla-
dõğõnõ ve bakõmõnõ yaptõğõnõ dile getiren
Bilgi, “Topladıklarını atıp bir kenara
koymamış. Özenle, bir müzeci gibi ko-
rumuş bunları” diyor.
Başlangõçta, Sadberk Hanõm’õn 3 bin
500 parçalõk koleksiyonunun sergilendi-
ği müzeye hibe ve satõn alma yoluyla eser-
ler girmeye başladõğõnõ ifade eden Bilgi
şunlarõ anlatõyor: “1983’te büyük bir ko-
leksiyoner olan Hüseyin Kocabaş’ın ko-
leksiyonu ölümünden sonra vârisle-
rince değerlendirilmek istenmiş. Kültür
Bakanlığı’nın izni ile bu koleksiyon
vakıf tarafından satın alınmış. Bu ko-
leksiyonun içinde arkeolojik eserler ve
Türk-İslam dönemine ait eserleri var.”
Bilgi, koleksiyonun genişlemesi ile
birlikte birinci derecede eski eser olan
Azaryan Yalõsõ’nõn yetersiz kalmaya baş-
ladõğõnõ söylüyor. Yalõnõn hemen yanõn-
daki 2. derece eski eser olan bir binanõn
vakõf tarafõndan satõn alõndõğõnõ ve
1988’de sadece arkeolojik eserlerin ser-
gilendiği müze binasõ olarak ziyarete
açõldõğõnõ belirten Bilgi, katkõlarõndan
dolayõ binaya “Sevgi Gönül” adõnõn ve-
rildiğini anlatõyor.
Bilgi, müzenin birinci katõnda Selçuk-
lu-Osmanlõ dönemine ait küçük malze-
meler, ikinci katõnda kõyafetler ve işlemeler
bulunduğunu ifade ediyor.
Tekstil ürünlerinin “Kına gecesi, lohusa
odası, sünnet yatağı” gibi mizansenler ile
sergilendiğini dile getiren Bilgi, “Bura-
daki malzeme tekstil türü olduğu için
uzun süre teşhirde tutamıyoruz. 6-8 ay-
da bir değiştiriyoruz, bakımını yapı-
yoruz. Depodakilerle değiştiriyoruz.
Aileler ellerinde bulunan kıyafetlerini
da bize bağışlıyorlar” diye konuşuyor.
Keşke reklam yapsanız
Bilgi, müzenin kent merkezinin dõşõn-
da olmasõ nedeniyle ziyaretçi sayõsõnõn da
çok fazla olmadõğõnõ söylüyor. Bilgi,
müzeye tur düzenleyen birçok şirketin
özellikle Maslak güzgergâhõndaki trafik
sõkõntõsõ nedeniyle turlarõnõ iptal ettiğini
belirtti.
Müzeyi 2009’da 16 bin 307 kişinin zi-
yaret ettiğine dikkat çeken Bilgi şunlarõ
söylüyor: “Müzeye gelenler ‘Bu kadar gü-
zel şeyler sergiliyorsunuz haberimiz yok.
Reklamõnõzõ yapsanõz keşke’ diyorlar.
Ama bunu pek yapmıyoruz. Reklam
için büyük bütçeler ayırmamız gerek.
Onun yerine eser alıp, koleksiyonu
zenginleştirmeyi tercih ediyoruz.”
Sadberk Koç’un hayaliydi
S
arõyer’deki
Sadberk
Hanõm
Müzesi’nde,
açõldõğõ günden
itibaren
çoğunluğu
yabancõ 12 bin
kişinin ziyaret
ettiği İznik çini
ve seramiklerinin
yer aldõğõ “Ateşin
Oyunu” sergisi de
devam ediyor.
Ateşin Oyunu Sadberk Hanõm Müzesi’nin Azar-
yan Yalõsõ’ndaki birinci katõnda 11 Ekim 2009’da açõlan “Ate-
şin Oyunu” sergisi 28 Şubat’a kadar açõk kalacak. Müzedeki
İznik çini ve seramikleri ile Ömer Koç’un kişisel koleksiyo-
nunda yer alan çini ve seramiklerin ilk defa bir arada ser-
gileniyor olmasõ nedeniyle sergi büyük ilgi görüyor. Eser-
lerin kronolojik sõra ile yer aldõğõ serginin yurtdõşõndan çok
özel ziyaretçileri de olmuş. (Fotoğraflar: UĞUR DEMİR)
YENİ BİNA
ARANIYOR
Bilgi, müzenin Vehbi
Koç Vakfõ’na bağlõ
olduğunu ancak her yõl
İstanbul Arkeoloji Müzesi
tarafõndan da
denetlendiklerini anlatõyor.
Mekânõn darlõğõ nedeniyle
sõkõntõ çektiklerini dile
getiren Bilgi şöyle devam
ediyor:
“Müze çok güzel bir
binada hizmet veriyor ama
artõk yetmiyor. Hem fiziki
şartlar hem de tarihi eser
olmasõ nedeniyle
istediğimiz gibi sergi
yapamõyoruz. Geçici bir
sergi mekânõmõz yok. 2005
yõlõndan beri müzeyi,
merkezi bir yere taşõma
projesi var. Şu an uygun
mekân araştõrõlõyor.
Azaryan Yalõsõ’ndaki
Sadberk Hanõm Müzesi
kültür merkezine
dönüştürülecek. Ama
vakfõn artõk çağdaş sanat
eserleri de var. Onlarõn da
sergilenebileceği,
konferans salonu, geniş
depolarõ, otoparkõ bulunan
merkezi konumda büyük
bir mekân aranõyor.”
İNGİLİZ BİLİM İNSANLARININ İDDİASI: MİNİ BUZ ÇAĞI KAPIDA
Hülya Bilgi
Vehbi Koç’un eşi Sadberk Koç’un adını
taşıyan müze, kapılarını ilk kez 1980 yılında
tarihi Azaryan Yalısı’nda açtı. Projesi ise
mimar Sedat Hakkı Erdem’e ait.
Michael Jackson
ölmedi, öldürüldü
Kültür Servisi - İngiltere’de
yayõmlanan News of the World
gazetesi, Michael Jackson’õn resmi
ölüm raporunu yayõmladõ. Şu ana dek
resmi makamlar tarafõndan
açõklanmamõş 7 Temmuz 2009 tarihli
raporda, Michael Jackson’õn cinayete
kurban gittiği, esrarengiz ölüme
sanatçõya başkalarõ tarafõndan
uygulanan aşõrõ dozda propofol
maddesinin neden olduğu belirtiliyor.
Haberde, üzerinde defalarca
araştõrma yapõlan raporun 31 Ağustos
2009 tarihinde doktor Christopher
Rogers tarafõndan resmen onandõğõ
da açõklandõ. Gazetenin haberine
göre Jackson’õn adam öldürme
şüphesiyle sorgulandõktan sonra
serbest bõrakõlan doktoru Conrad
Murray, aynõ suçlamayla karşõ
karşõya kalacak.
Çin’in ürettiği çocuk
takılarında kadmiyum
Dış Haberler Servisi - ABD’de
Çin’den ithal edilen bazõ çocuk
bilezik ve kolyelerinde tehlikeli
derecede kanserojen madde olarak
bilinen kadmiyum bulunduğu
belirtildi. Zehirli olduğu için çocuk
takõlarõnda kurşun kullanmalarõ
yasaklanan bazõ Çinli üreticilerin
bunun yerine daha tehlikeli bir
metal olan kadmiyum
kullandõklarõnõn ortaya çõkmasõ
üzerine, ABD ürün güvenliği
yetkilileri soruşturma başlattõ.
Oliver Stone
yine sarsacak
Kültür Servisi - Üç Oscar ödüllü
yönetmen Oliver Stone’un yeni
belgesel projesi büyük tartõşma
yaratmaya aday. “Oliver Stone’un
Gizli Amerikan Tarihi” adõyla 10
bölümlük bir televizyon belgeseli
yapacağõnõ açõklayan Stone, bu
program dizisinin önyargõlar ve
yanlõşlõklar içeren geleneksel tarihin
panzehiri olacağõnõ söylüyor. Stone,
ayrõca, Hitler’in tarih boyunca bir
günah keçisi olduğunu savunarak
General Motors’dan IBM’e pek çok
Amerikan şirketinin Nazi partisine
mali destek sağladõğõnõ belirtiyor.
Ünlü yönetmen, belgeselde Stalin’i
kahraman olarak göstermeyeceğini
ama, Sovyet liderin Alman savaş
makinesine karşõ en fazla mücadele
veren kişi olduğunun da teslim
edilmesi gerektiğine dikkat çekiyor.
Eşeğim uyuşturucu
bağımlısı
SOFYA (AA) - Evinin
bahçesinde, esrar yapõmõnda
kullanõlan dişi hintkeneviri
yetiştirdiği için polis tarafõndan
gözaltõna alõnan bir köylü, “Eşeğim
uyuşturucu bağõmlõsõ, esrardan başka
ot yemiyor” diyerek kendini
savunmaya çalõştõ. “Trud”
gazetesinde yer alan habere göre bir
ihbarõ değerlendiren narkotik polisi,
Çernogorovo köyünde Petar Mitev
(35) adlõ köylüye ait evin bahçesine
baskõn düzenledi. Mitev, “Esrardan
başka ot yemiyor. Ölmesini
istemediğim için ben de mecburen
bahçeme esrar ekiyorum” derken
eşeğe uyuşturucu testi yapõlmasõna
karar verildiğini açõkladõ.