Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK
Baştarafı 1. Sayfada
Çankaya’daki hemen her çevreye çözüme bir an
önce girişilmesini salık veriyor vermesine de; lakin
devletin kafasında çözüm yolunda adım atmayı sağ-
layacak öneriler, önlemler olmadığını Bişkek’ten du-
yuruyor.
Oysa Çankaya’dakinin açıklamaları günlerdir
Türk’ü Kürt’ü heyecanlandırdı ve:
Çözüm kapıdaymış, çözümü sağlayacak paket ha-
zırmış da sadece hemen her çevrenin “vakit geçir-
meden” bir tarafından tutup desteklemesiyle Kürt so-
rununun çözümlenebileceği gibi bir izlenim verdi.
Bişkek’teki açıklamalarında; “medyaya, aydınla-
ra, bilim adamlarına, iktidar başta olmak üzere siyasi
partilerin liderlerine görevler düştüğünü” söyledi.
Ne var ki incir çekirdeğini doldurmayacak ölçek-
teki açıklamalarını izleyen gazeteciler arasında biri
-dış gezilere davet edilemeyeceğini göze alarak- “Sa-
yın Cumhurbaşkanı; açıklamalarınız Çankaya’nın
devlet baba rolüne uygun nasihatler. Fakat siz de ‘or-
taya çıkmış, 5-6 maddelik önlem paketi olmadığı-
nı’ söylüyorsunuz.
Hükümet bir önlem paketi hazırlamamışsa... çö-
züme yardımcı olmaya çağırdığınız siyasal ve siya-
set dışı çevreler ‘vakit geçirmeden neye destek ve-
recekler’, lütfen açıklar mısınız” diye sormuyor.
Son açıklamaları düne kadar izlediğimiz Çanka-
ya açıklamalarının kurusıkı atıştan ibaret olduğunu
gösteriyor. Yapmak istediği şu:
Yukarıdaki anayasal görevi gereği kurumlar ara-
sında “uyum sağlamaya” çalıştığını kanıtlamaya
çalışıyor.
Zaten Kürt açılımını yaşama geçirecek önlemler
tamamlanmış olsa, RTE paketin açıklanmasını, bu
“tarihsel fırsatı” hiç Çankaya’dakine bırakır mı?
Önlem vaatleri... Kürt açılımı gibi çözüm arayışında
olan her çevreye hoş gelecek söylemler... kapağı yal-
dızlı içi boş kutulara benziyor.
Varsa bile çözüm önlemleri henüz ya olgunlaşmadı
ya da üzerinde çalışanların ittifak edemedikleri
aşamada.
Bugün anlaşılıyor ki, günlerdir çalınan çözüm da-
vulları çözüm isteyen istemeyen çevreleri kızıştır-
maktan öteye bir anlam taşımıyor.
Çözümün amigoluğunu da yürütme olanağından
yoksun tribündeki Çankaya’daki yapıyor.
Çözüm olanaklarını zorlamak için DTP’ye düşen
öncelikli görev nedir: PKK’nin terör örgütü olduğu-
nu kabul etmek (1). Silahı bırakmasını istemek (2).
Çankaya’daki bu iki önemli öğe üzerinde DTP’yi
açıklamaya davet etmiyor.
DTP’de değişiklik yok. PKK’yi terörist bir örgüt di-
ye tanımlamaya yanaşmıyor.
DTP milletvekili Aysel Tuğluk, daha dün TV’de “Bi-
zim tabanımız bir nevi PKK tabanı” demedi mi?
Açılım ayağına yatıp, hâlâ PKK’nin terör örgütü ol-
madığını devlete kabul ettirmenin peşindeler.
DTP; PKK’nin terör örgütü olduğunu söylemedi-
ği sürece bu parti ile görüşmeyeceğini içeren söy-
lemine karşın... açılım gereği RTE’yi, bu sözü arka-
sında durmamaya kışkırtıyorlar. RTE’nin bugüne ka-
darki saptamalarını sindirerek, DTP ile bir araya ge-
leceği haberlerini ulusal medyaya da yutturuyorlar.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, teröristlere af-
fı dağdan inmeleri koşuluna bağlarken DTP’yi ne-
den eleştirdiklerini de -üstelik Güneydoğu’da halka
yaptığı konuşmada- açıkladı.
“Terör yapanları onaylama... terörü önerme... te-
rörü bir yönetme olarak önümüze koyma” dedi ve ek-
ledi: “Daha bunları görmedik.”
Açılımın tek koşulunu da söyledi: “Masanın üs-
tünde silah olmamalı!”
Ortada açılım hesabına fol yok yumurta yok. Ön-
lem paketi nedir ne değildir, bilinmiyor. Ne ki mu-
halefet önlem paketinin vazgeçilmez saydığı temel
koşulunu açıklamış oluyor.
İçi boş açıklamalar yapan Çankaya’daki konu-
şuyor, konuşuyor!
AKP hükümeti ise neden susuyor?
Yukarıdakinin dediği gibi “vakit geçirmeden, so-
run büyümeden” hükümet çözüme hazır veya ha-
zırlıklı ise neden açıklayamıyor?
Ne yapacağını bilememenin şaşkınlığı içinde mi
hükümet?
SAYFA CUMHURİYET 29 MAYIS 2009 CUMA
8 HABERLER
Ergenekon davasõnda tutuksuz yargõlanan Kuvayi Milliye 1919 Derneği kurucularõndan Görüm:
HATİCE TUNCER
HİLAL KÖSE
Ergenekon davasõnda tutuksuz yar-
gõlanan Kuvayi Milliye 1919 Derne-
ği kurucularõndan Raif Görüm, Da-
nõştay’a saldõrõ davasõ sanõğõ Alpars-
lan Arslan’õn, derneğin Maltepe’de-
ki şubesine bir kez geldiğini söyledi.
Derneğin kurucusu ve teşkilat başka-
nõ tutuklu sanõk Hüseyin Görüm ise
yeğeni Raif Görüm’ün yanlõş anõm-
sadõğõnõ, Arslan’õn derneğe gelmedi-
ğini, kendisine ait İçerenköy’deki iş-
yerine geldiğini iddia etti.
İstanbul 13. Ağõr Ceza Mahkeme-
si’nce Silivri Cezaevi’nde görülen da-
vanõn 92. oturumunda savunma yapan,
örgüt üyesi olduğu ileri sürülen Raif
Görüm, Kuvayi Milliye 1919 Derne-
ği’ne 11 Kasõm 2005’te üye olduğunu
belirterek dernekte istihbarat toplama
görevi olduğu yönündeki iddiayõ red-
detti. Görüm, dernek bünyesinde mo-
torize ekipler kurulacağõ yönündeki id-
dialara ilişkin de şu açõklamayõ yaptõ:
“Ben motosiklet kullanıyorum. Mo-
tor kulübü kurup küçük bir tamir-
hane açmak istedik. Kuvayi Milliye
ile alakası yok. Özel kuvvetler diye
bir oluşumdan haberim yok.”
Alparslan Arslan ile Danõştay sal-
dõrõsõ olmadan önce bir kez telefonda
görüştüğünü ifade eden Görüm, “Al-
manya’daki boşanma davamla ilgi-
li yardım almak için aradım. Bir ke-
re Maltepe’deki derneğe bir iki da-
kikalığına uğradı. Dernekte ben ve
amcam Hüseyin Görüm vardık.
Amcamla neler konuştuğunu bil-
miyorum. Dikkat etmedim. Tarihi-
ni de tam hatırlamıyorum, belki
2005 yılı. Tanıştırmadılar, avukat
dediler. Bir iki laf ettim” diye ko-
nuştu. Danõştay saldõrõsõndan sonra
şoke olduğunu, Arslan’õn numarasõnõ
telefonundan sildiğini ifade eden Gö-
rüm, cumhuriyet savcõlarõna “Yarın siz
de adam öldürmüş olabilirsiniz?
Bu işler böyle artık. Numarasını sil-
dim, yanlışlıkla bir daha tuşuna
basmak istemedim” dedi.
Dernekte esrar içtik
Parasõzlõktan silah satõşõ yapmaya ça-
lõştõğõnõ ancak yapamadõğõnõ söyleyen
Görüm, “Ben Düzceliyim. Silahları,
kadınları, esrarı severim. Bana Er-
genekon’dan söz edin. Almanya’da
Kick Boks şampiyonuyum. Piyano
tamircisiyim. Siz nasıl düşünmek is-
tiyorsanız onu düşünün” dedi. Der-
nekte esrar içip içmediği sorulunca da
“Arada sırada içiyorduk. Biz mü-
zisyeniz, dinimiz alkolü yasakladığı
için esrar içiyoruz” yanõtõnõ verdi.
Çapraz sorguda söz alan tutuklu
sanõk Hüseyin Görüm, “İyi düşün-
meni istiyorum. Alparslan Arslan’ı
Maltepe’de gördün mü? İçeren-
köy’de mi gördün” diye yeğeni Ra-
if Görüm’e soru yöneltti. Raif Gö-
rüm’ün “Alparslan Arslan’ı Malte-
pe’de gördüğü” konusunda õsrar et-
mesi üzerine Hüseyin Görüm “Al-
parslan Arslan Maltepe’ye hiç gel-
medi. Benim İçerenköy’deki yerime
geldi. Orasının bir de terası vardır.
Çay falan içtik. Samimiyetime gü-
veniyorsanız Maltepe’ye gelmiş ol-
sa ben söylerdim” diye konuştu.
Duruşmada savunmasõ alõnan ağa-
beyi tutuksuz sanõk Yusuf Görüm,
kardeşi Hüseyin Görüm’ün ailenin en
küçüğü olduğunu, kendi kafasõna gö-
re hareket ettiğini, kendilerinin de
ona pek karõşmadõklarõnõ belirterek,
“Ama iş vatana geldiği zaman so-
nuna kadar vatanına bağlı, Ata-
türk’ü seven, Allahını, bayrağını bi-
len bir insandır. Ben kardeşimle bu
yüzden gurur duyuyorum” dedi.
‘Bizim elimize kimse
bomba veremez’
Görüm, kardeşi Hüseyin Görüm
ile Alpaslan Arslan’õn İçerenköy’de
görüştüğünü belirterek, şöyle konuş-
tu: “Alpaslan Arslan adlı şahsa, as-
lında insan bile demek istemiyorum.
İnsan demek hele hele hiç istemi-
yorum. Eğer Türkiye Cumhuriye-
ti bunu insan yerine koyuyorsa ben
insan değilim o zaman. Osman Yıl-
dırım denilen itirafçı çıkacak, ‘Ra-
sim Görüm bize Ümraniye’de bom-
baları verdi’ diyecek. Reisim, bizim
elimize kimse bomba veremez; ne si-
lah, ne bıçak... Çünkü biz almayız.
Muzaffer Tekin ya da Fikri Albay
diyecek ki ‘Rasim, sen bunları al, in-
sanları öldür.’ İnsanları öldüren
adamın öbür tarafta yeri olmaya-
cağını hepimiz biliriz. Alpaslan
Arslan diyor ki ‘Şeriat istiyorum.’
Dini savunmak, hiç suçu olmayan
bir insana Danıştay’ı basıp kurşun
sıkmak mıdır? İslamın kılıcı Ku-
ran’dır. Açarsın, öğrenirsin. Biz, si-
lahı biliriz, silahı severiz ama öyle
kolay kolay da tetiği çekmeyiz.
Bunlar Müslüman insanın en son
yapacağı şeyler.”
Görüm’ün sorgusunun ardõndan,
duruşmayõ erteleyen mahkeme başkanõ
Şengün, “Bugün savunma için gelen
diğer iki sanığın savunmasını ala-
madık, iki kardeşle uğraşmaktan
bugün...” diye yakõndõ. Duruşmaya
bugün devam edilecek.
YAZARIMIZ SELÇUK DA KATILDI
1961 Anayasasõ’nõn
49. yõldönümü
İstanbul Haber Servisi - 1961 Anayasasõ ve Çağ-
daş Demokrasi Vakfõ’nõn geleneksel yemeği önceki
gece İTÜ Maçka Sosyal Tesisleri’nde gerçekleşti-
rildi. Gazetemizin İmtiyaz Sahibi ve Başyazarõ İl-
han Selçuk, yemekli sohbet toplantõsõnda katõlan-
larla söyleşti. Selçuk, 1961 Anayasasõ’yla Türki-
ye’nin “laik, sosyal bir hukuk devleti” olduğunun
tescil edildiğini, sonra Anayasa Mahkemesi, basõn
özgürlüğü, yargõç güvencesi, sendikal haklar, top-
lusözleşme ve grev hakkõ gibi kurumlarõn yerleşti-
ğini ve hukuk devleti yönünde büyük atõlõmlar ya-
põldõğõnõ anlattõ.
Selçuk, 27 Mayõs 1961 Anayasasõ’ndan ve ka-
zanõmlarõndan çõkaracağõmõz birçok ders bulundu-
ğuna dikkat çekti. Yemeğe İlhan Selçuk, 1961 Ana-
yasasõ ve Çağdaş Demokrasi Vakfõ Yönetim Kurulu
Başkanõ Numan Esin, 1961 Anayasasõ Kurucu
Meclis Üyesi ve Cumhuriyet Vakfõ 2. Başkanõ Alev
Coşkun, gazetemiz yazarõ Hüseyin Baş, Prof.
Dr. Suna Kili, Prof. Dr. Ayhan Toraman, eski CHP
milletvekili Yüksel Çengel, eski İÜ Rektörü Prof.
Bülent Berkarda, İTÜ Vakfõ Turizm Eğitimi Bö-
lüm Başkanõ Şaban Ali Yaşaroğlu, ressam Bed-
ri Baykam’õn da bulunduğu birçok kişi katõldõ.
İstanbul Haber Servisi - Gazetemiz okurlarõ
ile sivil toplum kuruluşlarõ, Ergenekon soruş-
turmasõ kapsamõnda tutuklanan Cumhuriyet’in
Ankara Temsilcisi, yazarõmõz Mustafa Balbay
ile gazetemiz yazarõ Prof. Dr. Erol Manisalı için
tuttuklarõ nöbeti dün de sürdürdüler.
Gazetemizin Şişli’deki Merkez binasõ bahçe-
sinde dün gerçekleştirilen eyleme okurlarõmõz, Ka-
dõn Araştõrmalarõ Derneği, Yurtsever Hareket üye-
leri katõldõ.
“Vatandaş uyuma toprağına sahip çık”,
“Aydınlara uzanan eller kırılsın”, “Aydınla-
rın yanında nöbetteyiz”, “Özgür basın sustu-
rulamaz”, “Türkiye laiktir laik kalacak” slo-
ganlarõ atan grup adõna konuşan Kadõn Araştõr-
malarõ Derneği üyesi Meriç Velidedeoğlu, Bal-
bay ile Prof. Dr. Manisalõ gibi Türk aydõnlarõnõn
özgürlüklerini kazanmalarõ için nöbete devam
edeceklerini vurguladõ. Eyleme katõlan okurla-
rõmõz, yurttaşlarõ, aydõnlara yönelik baskõlara kar-
şõ duyarlõ olmaya çağõrdõ.
(Fotoğraf: SERKAN YILDIZ)
İstanbul Haber Servisi - Tekirdağ Cum-
huriyet Başsavcõlõğõ, Ergenekon soruşturmasõ
kapsamõnda tutuklandõktan sonra sağlõk so-
runlarõ nedeniyle tahliye edilmesinin ardõn-
dan hastanede ölen işadamõ Kuddusi Ok-
kır’õ, tutuklu bulunduğu dönemde, “usulü-
ne uygun muayene yapmadıkları ve mua-
yene sonuçlarını uygun kaydetmedikleri”
gerekçesiyle 15 doktor hakkõnda 1 yõldan 3
yõla kadar hapis istemiyle dava açtõ.
Tekirdağ Cumhuriyet Başsavcõlõğõ, Edirne Bölge İda-
re Mahkemesi’nin Okkõr’õn hastalõğõna yanlõş teşhis
koyduklarõ iddiasõyla haklarõnda soruşturma açõlma-
sõ istenen 15 doktorla ilgili Tekirdağ Valiliği’nin “so-
ruşturma izni vermemesi kararını” kaldõrdõğõ dos-
ya ile ilgili başlattõğõ soruşturmayõ tamam-
ladõ. Başsavcõlõk, Sabriye Okkır’õn, eşi
Kuddusi Okkõr’õn ölümünün ardõndan, has-
talõğõnõn teşhisi konusunda kusurlu olduk-
larõ iddiasõyla haklarõnda şikâyette bulun-
duğu, Tekirdağ Devlet Hastanesi doktorlarõ,
S.T, Ş.T.A, E.A, I.H.T, Ö.M.T, O.T,
O.E, H.U, T.E, A.T, B.U, A.G, H.I, ve S.A
ile Tekirdağ Göğüs Hastanesi Doktoru
M.M hakkõnda “Usulüne uygun muayene
yapmadıkları ve muayene sonuçlarını uygun kay-
detmedikleri” gerekçesiyle 1 yõldan 3 yõla kadar ha-
pis istemiyle yargõlanmalarõ için Tekirdağ 3. Asliye
Mahkemesi’nde dava açtõ. Kuddusi Okkõr, 6 Temmuz
2008 tarihinde hayatõnõ kaybetmişti.
Okkır’ın ölümüyle ilgili 15 doktora dava
Okkır
Mavi Çarşı
Katliamı davası
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Yargõtay 9. Ceza Dairesi,
Mavi Çarşõ davasõnda
temyiz incelemesini
tamamladõ. Daire
Kadõköy’de 8 yõl önce
molotofkokteylli saldõrõ
düzenleyerek 13 kişinin
ölümüne, 2 kişinin
yaralanmasõna yol
açtõklarõ gerekçesiyle
ağõrlaştõrõlmõş müebbet
hapse mahkûm edilen
Engin Atabey, Abdullah
Günay ve Metin
Yamalak ile olayda
gözcülük yaptõğõ
gerekçesiyle müebbet
hapse mahkûm edilen
Azime Işõk hakkõndaki
kararlarõ onadõ.
Kayıp işadamı
ölü bulundu
İstanbul Haber
Servisi-
Küçükçekmece’de
ailesinin kayõp olduğunu
bildirdiği Ay-Tim
Tekstil Şirketler
Grubu’nun sahibi Hasan
Hüseyin Aydõn (54)
otomobilinin bagajõnda
ölü olarak bulundu.
Hadõmköy’de boş bir
alana bõrakõlan
otomobilin içinde
bulunan Aydõn’õn el ve
ayaklarõnõn bağlandõğõ
belirlendi.
Dersanede
yangın
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Demirtepe Yeşilõrmak
Sokak’ta bulunan bir
dersanenin kazan
dairesinde çõkan
yangõnda 5 dershane
çalõşanõ dumandan
etkilendi. Kõsa sürede
büyüyen yangõna
müdahale eden itfaiye
ekipleri merdivenleriyle
binanõn pencerelerini
kõrarak 6 kişiyi tahliye
etti. Kazan dairesindeki
yangõn büyümeden
söndürülürken
dumandan etkilenen 5
dershane çalõşanõ çeşitli
hastanelere kaldõrõldõ.
Uyuşturucu
çetesi çökertildi
İstanbul Haber
Servisi - İl Jandarma
Komutanlõğõ’na bağlõ
ekiplerce İstanbul’un
Bahçelievler, Beyoğlu,
Büyükçekmece, Sarõyer
ve Zeytinburnu ile
Diyarbakõr’da 18 adrese
eşzamanlõ düzenlenen
operasyonlarda,
uyuşturucu madde
ticareti yaptõklarõ ileri
sürülen 17 kişilik bir
çeteyi çökertti. İl
Jandarma
Komutanlõğõ’nda
işlemleri tamamlanarak
Beşiktaş’taki İstanbul
Adliyesi’ne sevk edilen
17 kişi, tutuklanarak
cezaevine gönderildi.
Buluşmaya gittiği
kadın eşi çıktı
TRABZON (AA) -
Trabzon’da Hülya K.
(22) adlõ kadõn, kendisini
aldattõğõndan
şüphelendiği eşi Murat
K’ye (26) kardeşinin
telefonundan
“Buluşalõm” diye mesaj
attõ. Buluşma yeri olarak
belirlenen Atatürk
Alanõ’ndaki bir
mağazanõn önüne giden
Murak K, karşõsõnda
eşini görünce sinirlendi.
Murat K, tartõştõğõ eşini
darbetti. Gözaltõna alõnan
Murat K. eşinin şikâyetçi
olmamamasõ üzerine
serbest bõrakõldõ.
Honduras’ta
deprem: 4 ölü
TEGUCIGALPA
(AA) - Orta Amerika
ülkelerinden Honduras’ta
meydana gelen 7,1
büyüklüğündeki
depremde 4 kişi
yaşamõnõ yitirdi. Sivil
Koruma Ajansõ yetkilisi
Randolfo Funes, ölü
sayõsõnõn artmasõndan
endişe edildiğini
kaydetti.
‘Arslan derneğe bir kez geldi’
Kararı Yargıtay Ceza Genel Kurulu verecek
İstanbul Haber Servisi - Mõsõr
Çarşõsõ girişindeki bir büfede 1998
yõlõnda meydana gelen patlama ne-
deniyle açõlan ve 11 yõldõr süren da-
vada son kararõ Yargõtay Ceza Ge-
nel Kurulu verecek. Sosyolog-yazar
Pınar Selek’in de yargõlandõğõ da-
vada, İstanbul 12. Ağõr Ceza Mah-
kemesi’nce yaptõrõlan birçok ince-
leme ve araştõrma raporlarõnda, pat-
lamanõn bombadan mõ yoksa tüp
gazdan mõ kaynaklandõğõ açõklõğa
kavuşturulamamõştõ. Yargõlama sõ-
rasõnda, kolluk kuvvetlerinin dos-
yaya doğrudan müdahale ederek
patlamanõn bombadan kaynaklan-
dõğõ şeklinde raporlar tanzim etti-
rildiği yönündeki şikâyetler gün-
deme gelmişti. Savcõlõkça, patla-
manõn bombadan kaynaklandõğõ,
bu patlamadan Põnar Selek ile Ab-
dülmecit Öztürk’ün sorumlu ol-
duğu belirtilerek haklarõnda ağõr-
laştõrõlmõş müebbet hapis cezasõ
verilmesi istenilmişti.
İstanbul 12. Ağõr Ceza Mahke-
mesi, yaptõrõlan bilirkişi inceleme-
leri ve raporlarõnda, patlamaya
bombanõn neden oldu-
ğunun kuşkudan uzak bir
şekilde tespit edilemedi-
ği, patlamanõn nedeni ko-
nusunda kesin olarak bir
sonuca ulaşõlamadõğõ ge-
rekçesiyle, bu suçlama
nedeniyle Põnar Selek ve
Abdülmecit Öztürk’ün
beraatlerine karar ver-
mişti.
Mahkemenin kararõ,
Cumhuriyet savcõsõ ta-
rafõndan temyiz edilmiş,
Põnar Selek yönünden kararõn bo-
zulmasõ istenirken diğer sanõk Ab-
dülmecit Öztürk yönünden ise tem-
yize gerek görülmemişti. Böylece,
Abdülmecit Öztürk hakkõnda, Mõ-
sõr Çarşõsõ patlamasõ nedeniyle ve-
rilen beraat kararõ kesinleşmiş, Põ-
nar Selek yönünden ise Yargõtay’õn
vereceği karara kalmõştõ. Yargõtay
9. Ceza Dairesi, hakkõndaki beraat
kararõ kesinleşmiş olan Abdülmecit
Öztürk’ün işkence altõnda alõndõğõ
iddiasõyla sonradan kabul etmediği
polis ifadesi ile dosyadaki bilirkişi
raporlarõndan bir tanesi-
ni gerekçe göstererek ka-
rarõ bozmuştu. Buna gö-
re, beraat kararõ kesinle-
şen ve kendisine artõk bu
eylemden ceza verile-
meyecek olan Abdülme-
cit Öztürk’ün sonradan
yalanladõğõ ifadesine da-
yanõlarak Põnar Selek
ağõrlaştõrõlmõş müebbet
hapis cezasõna mahkûm
edilebilecekti. Yargõtay
kararõnõn ardõndan, ka-
muoyunda karar bu yönüyle gün-
deme gelmişti.
Yargıtay Cumhuriyet
Başsavcılığı itiraz etti
Yargõtay 9. Ceza Dairesi’nin ka-
rarõna, Põnar Selek’ in avukatlarõnõn
istemi üzerine Yargõtay Başsavcõ-
lõğõ’nca itiraz edildi. Bu itiraz üze-
rine dosya şimdi Yargõtay Ceza
Genel Kurulu’nda incelenecek. Ce-
za Genel Kurulu’nun vereceği ka-
rar bağlayõcõ olacak. Yargõtay Cum-
huriyet Başsavcõlõğõ’nõn itiraz di-
lekçesinde, Abdülmecit Öztürk’ün
savcõlõk önünde önce polis ifadesi-
ni kabul etmeyip, ifadesi tamamla-
nõp dõşarõ çõkarõldõktan sonra dõşa-
rõda karar değiştirmesi üzerine tek-
rar ek ifadesinin alõndõğõ, bu ifade-
sinde eylemi Põnar’la birlikte ger-
çekleştirdiklerini söylediği, sanõk
Öztürk’ün bu şekildeki ifadelerinin
yan delillerle desteklenmedikçe bir
ikrar olarak kabul edilemeyeceği,
patlamanõn da bir bomba patlama-
sõ olup olmadõğõnõn maddi bulgu-
larla ve bilimsel olarak kanõtlana-
madõğõ, olay yerine ilk giden bom-
ba imha uzmanlarõnõn tutanaklarõnda
ve raporlarõnda bombaya dair bir
bulguya rastlanõlmadõğõnõn belir-
tildiği, dosya içerisinde bu ve buna
benzer çok sayõda değerlendirme ve
bilirkişi raporlarõnõn bulunduğu,
bütün bu raporlar göz önüne alõn-
dõğõnda patlamanõn nedeninin tam
olarak tespit edilemediği, bu nedenle
yerel mahkemenin beraat kararõnõn
yerinde ve doğru olduğu belirtilerek
Yargõtay 9. Ceza Dairesi’nin bozma
kararõnõn kaldõrõlmasõ istenildi.
Sosyolog - yazar Põnar Selek’in de yargõlandõğõ Mõsõr Çarşõsõ davasõ 11 yõldõr sürüyor
Fotoğraf:ALİAÇAR