22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 5EYLUL2000SAU DIZI Jandarma Genel Komutanlığı'nın 1989 yılında yayımladığı emir, doktor muayenesi karmaşasına son veriyor 'Muhafiz dışarıda beldemeK' J . f l Tüisirierl iıricn cjr.c 2. -.&i y.-ji-lnc.-.rtır. Vİİİ3 y<*»', y:r-, cd; asmrsv.U -.a» üu t" fciirds X-h Jandar», s-a-yor.c »i.-î sınd.- it;pırar. SiÇioî.-.feeil«ycc«Xiîtrt ;ır/!:jrcc;«ır. 3. «ui*er.e e-ir.snar. 4ı*r.r:yi ^i;;r. ptmtrs^i v:r*:. v- bi.i- «i?ı«îr. cr-.ra.yot tea fcırı 3le: ü5kî.rj r^vc-jtı:, ürjh=f« «arıî-.rss hes >ipınır. aıcıada aca ae n»3jr«ne tsie •.l-ic.-.ktır. 4. üuayer.* »dssıri.-î ^-.pii;;-. B-JJK aı^-rıy; Ç'.Siîi v:rta v« d ı j r n d ; ecr.ıyc! t«dbiri alss ioitSaı yoS» bu trfctiröv aubsfıî ;ÎM.-^SÖ nu3?«:.-.e od-sırj gıroeo* :>Jf 5. i=îr sî-rsl- riB.- s»r<. :•-• rikct •.•Cilocsı.iı r.c- vicrıc, ı srrii, JSUSS 3 i 1 - ; ugûn bir bel- 8 e yayımlı- yoruz. 1989 yılından kal- ma bir belge. Eğer hâlâ yürürlûkteyse, hapıshane hastalanna sağ- lık hizmeti verilememesi- ni, hapishanelenn ölüm- cül hastalarla dolup taş- masını bıçak gibi önleye- bilecek bir talimatın bel- gesi. Jandarma Genel Ko- mutanlığı tarafından Kur- may Başkanı Korgeneral İsrnail Sekn imzasıyla 10 Ocak 1989 tarihve 0621- 13-89/Asyş.Ç.ASAYİŞ (92) sayılı bir emirden söz ediyoruz. Sorunşu: Cezaevlerindeki hü- kûmlü ve tutuklulann has- talıklanna tanı konması, tanı konmuş hastalıklann tedavisi sırasında çıkan so- runlann belki de en büyû- ğû doktor muayenesi sıra- sında görevüjandarmarun da odada bulunmak için ıs- rar etmesi. Ankara Numu- ne Hastanesi'nde çalışan bir hekimin tamkhğı bu ol- gunun ne kadar çarpıcı ve ne kadar belirleyici oldu- ğunun kanıtı. Sözûnü etti- ğimiz hekim, Cumhuri- yet' e yazdığı mektupta ay- nen şöyle diyor u _£ümdenyûzlerceİM- pishan« hastaageçtL Hiç duraksamadaıı söyteyebi- firim ki tutukhı ve hükûm- lûkrin tedavisi sırasında çıkan bütün sorunlann, bunlann cezaevferineyan- sıması sonucu padak veren bütün olaylann ve çaOş- malann yüzde 85'inin te- melinde, jandarmanın doktor ik hastaıun yanın- da bulunmaktaid ısrann- dandır_" Özellikle kadın "hapis- hane hastalan"jandarma- lann yanında soyunmak- tan, doktorla kadmca sağ- lık sonmlannı paylaşmak- tan kaçınıyor ve ölümcûl sonuçlar da verse muaye- ne ve tedaviyi reddediyor- lar. Bu tutum *insan onu- runu çiğneyen bir davra- mş" olduğû gerekçesiyle erkek hapıshane hastalan için de büyük ölçüde ge- çerli. Oysa u JandarmaGenel Komutanı emriyle" diye noktalanan ve 67 ilin (1989'da Tûrkiye'de 67 il vardı) jandarma alay ko- mutanlıklanna dağıtılan aynca bilgi için 9 Jandar- ma Bölge Komutanlığı'na iletüen emir,jandarmanın hangı koşullarda, ne yapa- cağını hiçbir yanlış anla- maya yer bırakmayan bir açıİdıkla belirtiyor, tanım- lıyor ve öngörûyor. "Hükümlü ve Tutukhı Muayenekrinde Alınacak Emniyet Tedbirleri" baş- lıklı beş maddelik kısa emrin uygulanması duru- munda artık kangrenleş- miş olan hasta-doktor-jan- darma ilişkisi kesinlikle çözülecek. Emir aynen şöyle: "1. Muayene için jan- darma muhafazasında sağhkkuruiuşlanna götü- riilen hükümlü ve tutuklu- lann, muayeneodalannda doktor tarafindan muaye- ne edilmeieri sırasında meydana gelebilecek fırar olaylannı önlemek üzere ahnacak emniyet tedbirle- ri aşağıda belirtikn esas- lar Hnhflinrip yapılarfl^fjr 2. Muayene odasından, kapuıın dtşuıda firara ya- rayacak pencere veya baş- ka bir çılaş yoksa, yani o- da muhafazah ise, bu tak- dirde muhafiz jandarma, mua>ene sırasmda kapuun dışırıda bekleyecek, içeri girmeyecektir. 3. Muayene odasının dı- şanya bakan penceresi varsa ve bina dışında em- niyet tedbiri abna imkânı mevcutsa, muhafiz jan- darma hem kapmın dışm- da, hem de muayene oda- sını görecek şeiaİde dışan- da tedbir alacakbr. 4.Muayene odasmın ka- pıdan başka dışanya çıkı- p varsa ve dışanda emni- yet tedbiri alma imkânı yoksa, bu takdirde muha- fiz jandarma muayene odasına girecek, ancak doktorun muayeneyaptığı paravanah böhnenin uza- ğında emniyet tedbiri ala- cakûr. 5. Emir esaslanna göre hareket edibnesini rica ederim". Eğer bu emir hâlâ ge- çerliyse, hem il jandarma alay komutanlıkJanna bir kez daha hatırlatılması, hem de hapıshane hastala- nnın getirildiği hastanele- rin bu bölümlerine herke- sin (jandarmanın, hekimin ve hastarun) görebileceği bir yere asılırsa çok ciddi bir sorun çok kolay çözü- lecek. Yok bu emir artık yürürlükten kalktıysa, bu- nu bilmek hapıshane has- talannın, hekimlerin ve kamuoyunun hakkı olsa gerek. \ \ ve •t A Y D I N E N G I N M I H R I B A N C I C I hasta ^ 1 î * * l < l »» • ! < î Cezaevlerindekî lıasta hükümlü ve tııtııklıılamı listesi C€BZECEZAEVİ Erdal Doğan: '96 SAG direnişçisi, şi- zofren ve kronik Hepatit-B. Hactr Bozkurt: Bel fıtığı, siyarik, kro- nik Hepatıt-B Adem Kcpenekoglu: Kr.ş. Hepatit-B Selim Ünal: Kronik Hepatit-B Hasan Sevim: Kronik Hepatit-B, göz- de görme bozukluğu. Yusuf Polat: Kronik Hepatit-B MuzafTer Delibaş: Kr.ş Hepatit-B. Elif Metin: Kronik Hepatit-B Fuat Erdem: Kronik Hepatit-B Haydar Çevik: Kronik Hepatit-B. Ismail \'ayiç: Bel fıtığı, mıde ülseri, iş- kenceden dolayı boynunda ve kollann- da sürekli uyuşma ve ağnlar var. Semiray V ılmaz: '96 yılı ölûm orucu direnişinden vûcutta dengesizlik Ali Hıdır Polat: Kronik Hepatit-B, ış- kenceden dolayı kollannda sürekli uyuşma var. Kamile Kayın: Ölüm orucu direnişçi- si. Sûreklı tialsızlik, yorgunluk, bacak kaslannda ağn. ağızda kuruluk, terle- me. görme ve duyma kaybı. Sevgi Saymaz: '97 yılı başında verem tedavisi görmeye başladı. Ölüm orucu dırenişçilennden. Halsızlık, bitkinlik, yorgunluk. Gülümser TOSUD: Ölüm orucu direniş- çilerinden. şiddetlibaşağrısı.halSLZİik. çabuk yonılma. eklem romatizması. Türkan Özen: Sürekli halsızlık. kas ağnlan, kilo kaybı, mide şikâyetleri var. Leyia Alp: Crogenıtal enfeksiyon tanı- sı ve görme problemleri var. Nurgûl Ersoy: '96 yılında tüberküloz geçirdi, özellikle bacaklarda ve yüzler- de nedeni bilinmeyen ileri derecede ö- dem oluşuyor. Gölsevea Öztürk: Bel ağnsı, sinüzit, yorgunluk, halsızlık. Hatice öğöt: Verem şüphesiyle tedavi- yi bekliyor. Emel Şahanoğlu: Duyma kaybı. Bema Buzkan: Sık sık boğaz enfeksi- yonu geciriyor, kulaklannda ağn olu- yor. Sibel Sansoy: Soluma şikâyetleri, bel ağnsı var. Murat Yücesu: ' % SAG direnişçisi.. mide şikâyetleri oldukça yoğun, faran- jit başlangıcı var. Bilal Şimşek: tşkenceden dolayı kol çıkması. bel ağnlan ve nefes darlığı. Erkan Tepeli: Görme bozukluğu var. Mehmet Doğan: Görme bozukluğu ve . mıde ülseri. Hasan Çatal: Ayağı kınk, sürekli şiş- me ve yürümede zorlanma var. Tahir Laçin: Böbreklerde taş, işkence- den dolayı rahatsızlık. Nabi Kımn: Görmede bozukiuk, işit- mede zoriuk ve mide ülseri. Kazım Kfiröm: Astım hastası. Güler Küçökemre: SAG direnişçisi. Ülser ve buna bağlı rahatsızlıklar. Suzan Baran: SAG-ÖO genel direni- şinde ÖO direnişçisi. Buna bağlı olarak ülseri var. sık sık mide kanaması geçi- nyor. Meltem Knnıhan: Mide ülseri var, sık sık mıde kanaması geciriyor. Arzu Yiğh: Bronşit, siyatik ağnlan, ka- dın hastalıklan. bacaklarda vans. Seyit Ali Uğur: Kronik bronşit, aclık grevi nedeniyle kabızlık var. Muhammet Akyol: Kansızlık, migren ağnlan. Mehmet Çömüt: Astım ve çarpuıU, gö- ğüs ağnsı. terleme ve kalp çarpmtısı. Cengiz Tnran: Kronik tüberküloz, ne- fes alıp vermede zoriuk. böbrek fonksi- yonlannda bozukiuk. mide ülseri, aler- jik hastalıklar. Kayhan Ancan: Karaciğerde kist. Levent Çapa: Kronik bronşit, kulak za- n yırtılması. Saglık ve Sosyal Hizmet Emekcileri Sendikası'nın derlemesi Hastanede hapıshane hastası Sağhk ve Sosyal Hizmet Emekcileri Sendıkası (SES) üyelerinin "hapkhaae hastalan^yla ilgüenen sağlık emekçilerinin deneyimlerinden bir derleme yaptı. Orta- ya bırakmız gazete okuyucusunu, tutuklu ve hükümlü ya- kınlannm bile yakından bilmediği bir tablo çıktı. Ürkû- tûcü bir tablo. Hapishaneden bir hastaneye ulaşabilmiş olan bir tutuklu ya da hükümlüyü bekleyen sorunlar ge- nellıkle hasta ya da yakınlan tarafindan anlaühr. Oysa hastanedeki sağhk çalışanlarmın (hemşıre, doktor) has- talarla ilgıli gözlemlen. karşılaşüğı zoriuklar pek bılin- mez. Bu taruklığı okurlanrruza sunuyoruz Normal bir polıklınık hizmeti verilirken "çat kapt" içeri gıren rütbelı asker, hapishaneden geldiğini, muaye- ne olacak hasta olduğunu belirtir. Sağhk çalışanı hem hastayı, hem de güvenlik görevlilerini düşünerek önce- lık tanır. Güvenlikten sorumlu askerler eğer gelen has- ta "ayasT ise ya da daha kötüsü "böfâcn terorist" ise özellikle sağlık çakşanını uyanr. "Baaziterorist Mbnem kaçldştamkatirya da "bamemDeörgütnaûn bölge so- ranhBU, dfldcatM ohm" ya da "hastahk namaraa yapı- yor" der. Hastarun elleri bağlı iken bile polikliniğin kü- çük pencerelerinden kaçacagı uyansı ile odanın içi bir anda güvenlikten sorumlu askerlerle dolar. Birinci yargıiam» Birinci yargılama kapıda bekleyen öteki hasta ve ya- kınlannca yapılır. Bu kişiler gördükleri kişının hasta de- ğiLcezalandınlması gereken bir kişi olduguna karar ve- rir.Yargılan kesindir. Bu hasta medya aracıhğı ile gör- düğü terorisöir. Bunlar tedaviyi hak eönemektedirler. Sağhk çahşaru ise bu ortamda görev yapmaya hazırlan- malrfarfır Polıklınıkten içeri gıren hâpishane hastasına hemşire, doktor nasıl davranacaknr? Hastanın elleri ke- lepçeli ya sedyede ya da tekeriekli iskemlededir. Ellerin çözühnesi istenir ve bu ya zorlukla kabul edilir ya da edil- mez. Üsteük o sağlık çalışanı, o teröriste dışanda acdı, ıstıraplı, kuyruklarda bekleyen "BormaT' hastalann sı- rasrnı vermıştır. tkjnd yargılann» Ikinci yargılama sağhk çalışanı tarafindan yapümak- tadır. Etkilenmenin sonucunda o da hastasına iyi davra- namayacaktır. Hemşireük yeminini ya da Hipokrat ye- tnınını eğer halıriarsa, o zaman da sağlık çalışanı ile gü- venlik görevlikri arasında sorunlarbaşlayacaktır. Kelep- çenin açılması. hastanın yalnız kalması, üzerinin sovul- ması, işkence görüp görmediğinın sorulması, gızli kal- ması gereken hasta sırlannın korunması, tanı ve tedavi aşamalannın planlanması gibi sorunlar... Sağlık çalışa- nı bu sorunlarla nasıl baş edecektir? Sonunda "hapBİıa- ne hastası*' gereklı özen göstenlmeden muayene edilir (!) ve tedavisi (!) yapılarak cezaevine yollanır. Hapıshane hastası, eğer yatmasına karar verilmişse ve eğer varsa mahkûm koğuşuna yatınlacaktır. Bu yer- ler, geneUikle göz önünden uzakta izbe ve karanuk yer- lerdtr. Buradaki sağlık çalışanlan da genellıkle hastane tarafindan bir şekilde cezalandrnlmış ınsanlardır. Görev- lerinı bu duygulaıia yaptıklanndan çoğu zaman mesle- ki yeminler unutulur. Eğer unutmayanlarvarsa görev ye- ri degiştirilir ve bu koğuştan uzaklaştınlır. Göz önün- den uzakta olan hastaya ne gûnlûk doktor vizitleri yapı- br ne de tanı-tedavi değişiklikleri zamanında yapılır. Konsültasyonlar gecıkır; laboratuvar tetiaklen uzar; rönt- genrandevulan aksar; ameliyat Ustelerinde güvenlik ne- deniyle hep ikinci sırada yer alır, ameliyat sonrası pan- sumanları aksar; dışandan alınacak malzeme ya da ilaç- lar için günlerce hastane ile Adelet Bakanhğı arasında yazışmalar sürer; taburcu işlemleri sorunludur. Eğer hâpishane hastası normal koguşta yatıyorsa. ayaklar zincuiidir. Kapıda bekleyen askerler vardır. Sağ- lık çalışanı bu ortamda görev yapar. ODCC mahkûm, sonra hasta Hâpishane hastasının zıyaretçilen ya da refakatçilen olmaz. Çünkü bu yasaktır. Hastanın psıkolojisi, ameli- yat öncesı ve sonrası bakım...Bunlann önemi yoktur. Çünkü hâpishane hastası "önce mahkûm, sonra has- öı"dır. Hâpishane hastası yoğun bakımda ise, suni solu- num cihazına da bağlı olsa kollannda serumlar, sonda- lar, drenler de bulunsa, hatta şuuru kapalı. komada da ol- sa ayaklan zincirlidir. Bu şartlar altında sağlık çalışanı- nın görev yapması zorlaşmaktadır. Inandığı hasta hak- lannffl, mesleğının kutsallıgını tek başına savunmasınm sadece sağlık çahşanının görev i ohnadığına inanır. Etti- ği yeminleri unutur. Ve meslek ılkelenne yabancılaşır. Sonuç olarak cezaevindeki hastanın tedavisi "hapis- kme hastaa-guvnıMk görevuleri-sağuk çahşam" üçge- ninden çıkanlmalı, cezaevi hastalan-Adalet Bakanlığı- Sağlık Bakanhğı ve tabip odalan, hemşiremeslek örgüt- leri, sendikalar arasında yapılan bir protokolle saptan- mah ve bütün taraflara bildirilmelidir. Böylelıkle ne kurbanlar, ne vatan haınlen, ne de kah- ramanlar yaratılacaktır. Son söz: Sağhk çalışanı için hastanın dini, dili, ırkı, cinsıyeti ve siyasi göıüşü yoktur. Her şeyden önce o has- tadır ve ınsandır! Fırat Can: Tanımlanamayan alerjik kaşıntılar Haydar Karataş: ' % yılı ÖO direniş- çisi. Boğazda iltıhaplanma. Tonguç Ok: Hemoroit hastası, mide ülseri var. Necip Baysai: Hemoroit hastası ve mi- de ülseri var. Mohammet Şahi: Hemoroit hastası. Ali Rıza Dermanlı: Sırtta ve vûcutta ekimozlar, lezyokollarda ödem. Birsen Dennank: Yüzde ekimoz, gaz zehirlenmesi. Filiz Gülokun Sırt, ense, kollarda ve başında darp izleri. AYDIN E TtPİ CEZAEVt Aöz Özdemir: Kalp rahatsızlığı. bel fıtığı. boğazda kist oluşumu. Aydın Bor: Böbrek rahatsızlığı, damar tıkanıkiığı. bel ağnlan. Baki Akbay: Astım ve kalp rabatsızlı- tı. Kahraman Oktay: Deri altında tümör. sol tarafta uyuşma. M. Şirin Gümüş: Kas fıtığı. Nevzat Eren: Zatürree. H. Hüseyin Reyhan: Hipertansiyoo, kalp rahatsızlığı. Mehmet Okay: Hipertansiyon, kuy- ruksokumunda kemik erimesi. Yışar Elbir: Kalp romatizması. llhami Gülmez: Guatr. Remzj Özçelik: Artlaj Metin Tuncel: Sağ göğsünde ağn ve k- ist toplanması. kalp rahatsızlığı. Davut Kaya: Eklem romatizması, sol bileğinde kist, kalp rahatsızlığı. Mesut Gülmez: Safra kesesi bölgesın- de ağn. mıde ülseri. Abdulkerim Yalçın: Akciğer rahatsız- lığı, mide ülseri. Bedrettin Yaiçıa: Hipertansiyon. Mehmet Birkan: Hipertansiyon. gu- atr. Mehmet Aydın: Kalp sıkışması, mig- ren, nefes darlığı, böbrek rahatsızlığı, mide ve onikiparmakbağırsağında ül- ser. Hasan Crün: Şızofreni. Sever Altun: Bel fıtığı, migren, mide ülseri. Heyyat Kaya: Kalp kaslannda geril- me. Mevtüt Usanmaz: Bel fıtığı, migren. Rauf Yıldız: Kroniklesmiş ishal. Hasan Baraçkılıç: Safra kesesi ve böb- reklerde taş var. SJUeyman Akay: Kronik bronşit. Vahit Ooğra: Mide ülseri. Fazıl Ala: Mide ve bağırsak ülseri. Ferhat Korkut: Mide ülseri. Bahattin Şahin: Mide ûlseri. Kazım Türkan: Mide ülseri. Mehmet Eryılmaz: Mide ülseri. Feyzullah Başakçı: Bağırsak hastalık- lan. Abbas Yasak: Astım Rıza Tan: ldrar yollannda tıkanma. Nurettin Soncııl: Burunda et oluşumu. Sedat Bakır: Bağırsak ülseri. Hanefı Eralan: Mide ve bel ağnlan. Şehmuz Yüksel: Mide ülseri. M. Kerim Okatan: Kalıcı baş ağnlan, tüberküloz. paranörativite. Murat Güneş: Sedef hastaiığı. Necati Gönenç: Kalp kapakçığında ka- panma bozukluğu. Girfaan Tamer: Damar tıkanıkiığı ve Hepatit-C. Murat Çoban: Diş sorunlan, sınüzıt. dizlerde menüsküs. Bans Kaya: Beyın damarlannda zede- lerune. kalp çarpmtısı, tansiyon düşük- lügü, nefes darlığı. Etbem Can Bakır: Nefes alıp verme- de düzensızlik. el ve yüzde yanmalar, uyumada zoriuk, bronşit. Deniz Karahan: Kollan büyük oranda ışlevsız. bağırsak ve mide rahatsızlığı var. Savaş Yetim: Kronik bademcik ıltıhap- lanması, diş rahatsızlığı, nefes alma so- runu. Sâleyman Gökçen BUgeoğln: Göz ra- hatsızlığı, vûcutta çıbanlar. sinüzit. Saat Karabulut: Göz bozukluğu, ba- caklarda vans. sınduim zorluğu, cığer- lerde su toplanması. Sinan Eren: Dizlerde lif zedelenme- sınden kaynaklanan kilitlenme, duedo- num ülseri ve gözlerde yanma. Mehmet Göcekli: Sinüzit, kansızlık, taşikardi. Ali Teke: Alerjik nezle, ileri derecede görme bozukluğu, denge kurmada bo- zukiuk, hafıza kaybı, tat-doku hissizli- îlhanan Demirel: Gözde astıgmat. bron- şit, kulakta yutılma, vûcutta yanma, ne- fes almada zoriuk. Gnrfean Hızmay: Sinüzit. sol kolda kı- nk, akciğerde rahatsızlık, sürekli hal- sızlık, bel, sırt ve gögüste ağnlar, ıştah- sızlık, mide rahatsızlığı, görmede bo- zukiuk, baş ağnsı. Abbas Pektas: Romatizma, resitizm ağnlan, eklem ağnlan, bel ağnsı, he- moroit, mide, bağırsak rahatsızlıklan, ayakta mantar, Erkin Zeogin: Mide, sinüzit, baş ağn- sı, boyun ve sırtta tutulma. göz ve ku- lak rahatsızlığı var.. bumu kınk. Devrûn Demir: El ve ayakta uyuşma, böbrek ve bel ağnsı, baş dönmesi, mi- de ağnsı, ellerde agzimatör. Recep Dcrya Demir: Bel ağnsı. Idris Ay: Kafa travması, ıç hastalıklar. Esin Kart: Oreme kanallannda kana- ma. bel ve bacak rahatsızlığı. kafa trav - ması, faranjıt. vans, diş çürümesi. Rıza Doğru: Beyinde zedelenme. bel- de kınlma, lif kopukluğu. Halil Bozkurt: Göz rahatsızlığı, mıde- de ülser. ayakta mantar. kaslarda zede- lenme. Mnrat Karakmş: Tansiyon düşüklüğü, eklem ağnlan, sinüzit. mide rahatsızlı- Ali Nazik: Sağ kasık bölgesınde fıtık. sindırim bozukluğu, bronşit, mantar, si- nüzit. Ersin Aydın: Nefes darlığı. bağırsak ve mide rahatsızlığı. Murat Mengirkaan: Sağ göz görmü- yor, sindirim bozukluğu, tüberküloz var. Yavnz Mamac: Sinüzit. bağırsak tem- bellığı, kabızlık, ayakta mantar. Vedat Savaş: Omuzda kalıcı rahatsız- lık, diş, göz, kulak ve mide rahatsızlığı. Hasan Cansız Erdemli: Mide ülsen, kronik bronşit, kalp spazmı. nevrotik histamini, romatizma, işitme zorluğu. Utku Deniz Sirkeci: Polen alerjısı. mi- de rahatsızlığı, vücut dengesizliği. Bahadır Özertem: Astım. migren, ro- matizma, mide ülseri. Taran Sivik: Sağ dizde sakatlık, sol omuzda çıkma, sindirim sisteminde bo- zukiuk. Mesut Koca: Kronik bronşit, duedo- num ülseri, faranjıt, sinüzit, baş ağnsı, göz bozukluğu. Murat Özdemir: Kronik sinüzit, sağ dizde ağn. Türker Sueo: Kafa, göz ve el yaralan- malanna bağlı rahatsızlıklar Sinan Doğan: Mide rahatsızlığı. Koray Ömûrlü: Mide rahatsızlığı. Ismail Gökçe: Göz. bel ve ayakta ra- hatsızlıklar, kronik bronşit faranjit. M. Şahin lşık: Romatoıd artrid, duedo- nim ülseri. bel kemiğinde ve sağ dizin- de eğrilik, sinüzit, faranjit, sol baldınn- da kas erimesi. Akın Demirci: Kulak, burun. boğaz, mide. böbrek rahatsızlığı. kronik bron- şit, göz, diş rahatsızlığı, hemoroit. Mustafa Ali Kanmaz: Düşûk tansi- yon. göz rahatsızlığı. Mnstafa Öz Çiftci: Göz bozukluğu, diş ağnsı. vans. Osman Erol: Anemı, bronşit, göz bu- lanması. BayTam Içler: Nerefıbroma. irili ufak- lı tümörler, gözde bozukiuk, baş ağnsı. Hüseyin Aligünay: Sırtta açık yara ve ekimoz. M. Devrim Şenses: Sırtta açık yara ve ekimoz, yüzde ekimoz ve ödem. Murat Cadar: Kafada travma, sırtta ekimoz ve ödem. Emre Güneş: Vûcutta şış ve sıynk, eki- moz. Ali Arslan: Bilgi alınamıyor. Ahmet Gün: Sol gözde hemetom ve ekimoz, kafa travması, zehirlenme. Osman Ali Çöpal: Alt dudak ve alın- da kesik, vûcutta ekimoz. Banş Gönülşen: Zehirlenme. travma nedeniyle göğüs ağnlan. Cavit Temur: Sol bacakta ve sırtta yo- ğun ekimoz, yüzde doku kaybı. Selahattin Hıra: Bilgi alınamıyor. Mustafa Hıra: Kafada şişlik, vûcutta ekimoz. Yasar Çavıış: Bilgi alınamıyor. Yana: ANKARA. BURSA. ELBİSTAN. IHYARBAKIR, SELENDİ, ADANA. ELA&6, ERMENEK. Nİ6OE. YOZCAT. ZİLE, tSKENDERUN Cezaoleri SAU ORHAN BURSALI Memur Kim?"Devlete sızmış/sızdınlmış" ve şimdi "temiz- lenmek istenen" "rejim düşmanlan"n\, sayısı olarak, "En çok 1000" kestiriminde bulunmuş- tum. Genelkurmay Başkanı bu sayıyı "Binlerce" sözcüğüyle rakamlandırdı. Fakat bu da sadece göz korkutuyor. Ortada "tutulan bir çetete" var- sa bile açıklanmıyor. Adaiet Bakanı haklı olarak, McCarthy döneminde olduğu gibi, bir cadı ka- zanı kaynatmanın gereği olmadığını söyledi. 1950'lerin Amerikası'nda Einstein bile "komü- nist ajan" olarak görülüyordu! Ülkelerin tarihinde böyle anlar gelip çatar. ör- neğin 1970'lerde de Almanya'da "Radikalen Er- lass" fırtınası esmiş ve devlet örgütünü kendi amaçlan doğrultusunda kullanan radikal solcu ve sağcılar "devletten temizlenmişti". Bu ülkede "devletin fikrine" uymayan solcusu sağcısıyla milyonlarca insan yaşadığına göre, bunlann devlet içinde güçlü bir izdüşümü olma- sı doğal ve kaçınılmazdır. Unutmayalım ki, ülke- miz nüfusunun yaklaşık yüzde 4'ü devlet me- murudur. Devlet memurluğu kamusal bir görev veya zorunluluktur. Memurlann ücretleri, çalışan ve üretenin vergilerinden karşılanır. • • • Devlet, öncelikle Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı olan herkese yasalann tarafsız uygulanması hiz- metini verir ve bunun denetimini yapar. Devlet memurunun çalışmasının bir mihenk taşı olması gerekirse, bu öncelikle, yasalan ay- nm yapmadan herkese uygulayıp uygulamadığı ve memurluğunu kişisel amaçlı olarak kötüye kullanıp kullanmadığıdır. Hizmette ve yasalan uygulamada, örneğin kendine veya tanıdıklanna ayncalık mı yapryor? Veya siyasal ve ideolojik görüşleri doğrultu- sunda, yine bir kayırma mı yapıyor? Devlet içinde, bu amaçla gizli bir örgütlenme- ye mi gidiyor? Devlet olanaklannı kendi örgütüne, çetesine mi peşkeş çekiyor? Devlet olanaklannı kullanarak, demokratik or- tamı yok edecek bir iktidar mücadelesi mi sür- dürüyor? Bu konuda, sadece Silahlı Kuvvetler değil, eşit hizmet bekleyen bütün yurttaşlar duyarlı ol- malıdır. Yukandaki tanımlara uyan, gerçekten de bin- lerce kişi olabilir devlet içinde. Bunlann yasalar çerçevesinde "hizmet dışı" bırakılması doğaldır. Ancak, bu tanımlar içine girenler ve "temizlen- mesi" gerekenler sadece "gerici ve bölücüler" midir? Halkın yanı sıra siyasetçilerin de en azından laf olarak destek verdiği "temiz devlet" kampan- yalannın amacı ve hedefı neydi? Devlet içindeki "hırsızlar, avantacılar, yüzdeci- ler vb. çeteleri"n\n devlet ve rejim dostu olarak görülüp görülmediklerini merak ediyoruz. Bu yolda hiçbir açıklama görmediğimiz için de doğrusu endişe içindeyiz! "Gericilerin" halk ve devlet içinde en büyük dayanaklannın, devleti parselleyip kendi amaç- lan doğrultusunda kullanan, daha çok bu iktisa- di ve siyasi çeteler ve bunlann uygulamalan ol- duğunu gönneyen hiçbir düşünce ve eylem, ül- kemizde orta vadeli bile olsa olumlu ürünler ve- remeyecektir. Bana tercihimi sorarsanız, evet gericiler yasa- lar çerçevesinde devletten atılmalıdır, ancak on- lardan daha önce veya onlaria biriikte, siyasi ve ekonomik amaçlı çetelerin temizlenmesi daha büyük önem taşıyor. Çünkü Türkiye' nin demokratik, şeffaf, çağ- daş, kalkınmış bir ülke olmasının önünde en bü- yük engel ikincilerdir. BİR BAHAR DALI DAHA KIRILDJ... Yiğidimiz KAMER TEYHANİ'Vİ (1947-....) kaybettik. Onu 6 Eylül 2000, Çarşamba günü saat 12.00'de Esenkent Rıfat llgaz Kültür Merkezi önünden alıp, Esenyurt Mezarlığı'nda toprağa vereceğiz. AİLESİ ve ARKADAŞLARI Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin yayınladığı günlük Bizim Gazete Ülke soaınlanna ilişkin raporianyla, araştırmalanyla, köşe yazılanyta, tarafsız haberienyle sivil toplumlann gazetesi. Düzenli okumak için abone olun. Tel: 0.212. 511 08 75 KARŞIYAKA 2. SULH HUKUK MAHKEMESt'NDEN Esas: 2000/112 Davacı Emin Ank vekili Av. Sultan Oktay ta- rafindan davalı Fennen Çelik Inşaat ve Imalat Ltd. Şti. aleyhine Çiğli llçesi, Balatçık Mahal- lesi, 33591 ada, 5 parselde kayıtlı taşınmazın ortaklığının giderilrnesi için açılan davanın ya- pılan açık yargılamasında davalı Fennen Çelik Inşaat ve Imalat Ltd. Şti. adına çıkanlan tebli- gatlar bila tebliğ iade edilmiş, yapılan aramala- ra rağmen adresi tespit edilememiş olmakla mahkemece adı geçen davalıya ilanen tebligat yapılmasına karar verildiğinden davalı Fennen Çelik tnşaat ve Imalat Ltd. Şti.'nin duruşmanın atılı bulunduğu 5.9.2000 günü saat 09.30'da mahkememizde hazır bulunması veya kendisi- ni bir vekil ile temsil ettirmesi, aksi takdirde da- vanın yokluğunda devam edilip karar verilece- ği hususu ilanen tebliğ olunur. 10.7.2000 Basın: 40144
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear