Catalog

5 EYLÜL 2000 SAU • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERİN DEVAM TURKIYE Istanbul Edime Kocaeli Çanakkale Izmir Manisa Aydın Denizli Y Y Y Y Y Y PB PB 28 29 29 26 31 32 32 34 Sinop A 28 Adana A 34 Samsun A 30 Mersin A 32 Trabzon A 26 Diyafbakır A 36 Giresun A 27 Şanhurfa A 37 A 36Ankara A 31 Mardin Eskişehir A 30 Sürt Konya A 30 Hakkâri Sıvas A 27 Van Zonguldak PB 28 Antalya A 32 Kars Yurdun kuzeybat ke- simlen parçalı bulut- lu, Marmara ve Kuzey Ege sağanak ve gök- gürültulu sağanak ya- ğışlı, diğer yerter az bulutiu ve açık geçe- cek. Hava sıcaklığı yağış alan yerterde bi- raz azalacak, diğer yerterde öoemli btr değişikiik otmayacak. DIS MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y A A Y Y Y A PB 15 20 15 20 19 18 21 18 Münih Y 16 Zürih Beriın Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina PB Y A ÇB Y Y Y PB 16 19 30 17 14 20 25 30 Y 17 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire Y A A PB Y Y PB A 16 30 25 32 29 27 28 37 A 32 Parçalı bulutiu kÇoktxJut)u , Yağmurtu Kartı Gok gunituki GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafi 1. Sayfada emekli olan Erol Çırakman'ın irtica uyanlanna "il- ginç bir 'yakJaşım' getirdiğini" yaztyodar. Oysa Bakan Türk'ün malum demeci, irtica uya- nlanna yeni bir "yaklaşım" göstermiyor, düpedüz bu iki ciddi irdelemeye karşı tavtr alan bir çizgi ser- giliyor. Ne diyor Bakan Türk; "Bütün memurtan irticacı gözle göremeyiz. Bu iddialann somut eylemlere dayanması gereklidir". 1 - Genelkurmay Başkanı ile Danıştay Başkanı demeçlerinde "bütün memuhan irticacı gözüyle gören ifadeler" kullanmadı. "İrticacı 'bir kısım me- murlann' kamuya sızdığım" söytediler. Arada, yargıda da irticacı kimlik taşıyanlann bu- lunduğuna işaret ettiler. Bakan, "birbölüm memur" ifadesini 'bütün me- murtar'a dönüştürerek genelleştirdi ve... Fazilet Partisi Genel Başkanı Recai Kutan'ın "takdirini" kazandı. Bravo! 2- Memurlar arasına sızan irticacı kjşileri temiz- lemek amacıyla hazırtanan, ne ki anayasaya aykı- rı görülerek iki kez Çankaya'dan dönen ünlü KHK'nin attında Adalet Bakanı Türk'ün de imzası bulunuyor. Bugünlerde hükümetin var gücüyle yasaya dö- nüştürmeye çalıştığı KHK'nin gerekçesinde yer alan temel ögeleri, elbet hangi türden memuriann tasfiye edileceğini Adalet Bakanı pekâlâ biliyor ki; kararnameye basıyor imzayı. Lakin; Bakan Türk, bu gerçeklere karşın "bütün memuriar" diyerek tasfiye sınıriannı iki milyon do- layındaki kamu görevlisine yaymakta en ufak sa- kınca görmüyor. Genelkurmay'ın irtica titizliğine, Danıştay Başka- nı'nın tarikatçılann, Fethullahçılann yargıya sızdı- ğını ifade eden söylemlerine karşı vaziyet alan Ada- let Bakanı Türk, sadece kendi adına mı konuşu- yor, yoksa hükümetin görüşlerini mi ifade edryor? Bilmekte yarar var! Baksanıza; KHK'nin içerigine asla olumlu bak- madığı bilinen ANAP lideri Yılmaz, Türk'ün "irti- cacı avının devlete zarar vereceği" ifadesini "çok hakh" buluyor. Sıcağı sıcağına yalanlama Adalet Bakanımız; yakında emekliye aynlan Da- nıştay Başkanı Erol Çırakman'ın "bir dönem yar- gıya hâkim alımında tarikatlann etkili olduğu" ve "idari yargıda da Fethullahçılann bulunduğu" yo- lundaki demecine, "ispatlasın" diye ateş püskür- dü. Bir gün geçti geçmedi. Hâkimler ve Savcılar Yük- sek Kurulu Başkanvekili Ergül Güryel'den Çırak- man'ı dogrulayan öyte bîr yanıt aldı ki... Gûryel, hâkimlik ve savcılık mesleğine seçilecek adaylann "mülakat sınavının Adalet Bakanı'nın emrinde çalışan bürokratlardan oluşan bir heyet tarafından" yapıldığını belirtiyor ve... "sınavlann birçoğunda Adalet Bakanı'nın (ömeğin eski RP'li Şevket Kazan'ın) siyasal anlayışına uygun hangi adayın kazanacağının önceden bilindiğine"dikkat çekiyor. Aynı açıklamaya göre; kazananlann birçoğunun güvenlik soruşturması yapılmıyor. Türk, her savın Bakanlık Teftiş Kurulu'ndan geç- tiğini söylerken HSYK Başkanvekili aksi yönde. Bakan'a bağlı bu kurulun "Bakan'a rağmen objek- tif soruşturma yürütmesindeki olanakstzlığa" de- ğiniyor. Sonuç olarak Güryel, "Bu yöntemlerie mesleğe kabul edilen hâkim ve savcılar arasından irticacı da çıkar, bölücü de' diyor. Bir bakıma yargıda bu türden kişilerin varitğını doğruluyor. "Makam buyruklanyla" bürokraside gerçekie- şen olaylara somut örnekler, Bakan Türk'ün yanı başında. Hızlı gkjiyor Bakan Türk; hızla yürüyori GAP'ın bakım masrafı arbyor ANKARA (Cumhuri- yet Bûrosu) - Bakımı için büyük paralar ödenen GAP uçağının Cumhur- başkanı AhmetNecdetSe- zer'in ABD ziyareti önce- sinde yeniden anzalanma- sı tartışma yaratti. Cumhurbaşkanlığı'na lurgut Ozal döneminde alınan Gulf Stream tıpı GAP uçağı, aşın düzeyde- ki masraflan nedeniyle pek çok kez eleştiri konu- su oldu. 9. Cumhurbaşka- nı Süleyman Detnirel dö- neminde de kullanılan uçağın yalnız bakımı için 1999 yıhnda 573 miryarli- ra ödendi. Cumhurbaşka- nı Sezer de göreve geldik- ten sonra bürokratlanna, "GAP sanhp THY'-den uçak kiralansa daha eko- nomikolup olmayacağmı" sonnuştu. Sezer'in 'BM MDenyum Doruğu'na ka- tümak ûzere çıktığı New York yolculuğu dün GAP uçağının anzalanması ne- deniyle gecikmeli olarak başladı. Uçağın kabin ba- sıncında çıkan artza üzeri- ne Genelkurmay Başkan- lığı Cumhurbaşkanı'na başka bir uçak tahsis etti. Fidyecüer yakalandı tstanbul Haber Servisi- Dünyaca ünlügözlük mar- kası Rayban'ın eski Türki- ye temsilcisi MehmetTek- bflek'in oğlu Ümit Tekbi- kk'i kaçırarak fıdye iste- yen bir çete yakalandı. Ya- kalananlar arasında rütbe- li askerler de olduğu öğre- nildi. Tekbilek'i kaçırdık- tan sonra önce 100 bin, da- ha sonra da 400 bin dolar fıdye isteyen çete eleman- lan, miktan arttırdıktan sonra ailenin polise haber vermesi üzerine yakalan- dılar. Güvenlik güçlerinin Istanbul ve Diyarbakır'da düzenledikleri operasyon- larda, çetenin elebaşı Se- dat Çabuk, itirafçı olduğu öğrenilen Şevhmuzadlı bir kişi ile amatör mankenlik yaptığı belirlenen Arzu Bitken yakalandı. Istanbul Organize Suç- lar ve Silah Kaçakçüık Şu- besi'nde sorgulan yapılan bu kişilerin, Izmit'te geçen yıl Tekbilek'i kaçırdıklan- nın belirlendiği bildirildi. Sorgulan süren ve ara- larında askerlerin de bu- lunduğu kişilerin bugün Istanbul DGM'ye sevke- dilmesi bekleniyor. 106 'sakmcah.' isiııı• Baştarafi 1. Sayfada maümüşavirükympnuüansakm- cab 106 kişi''nin isimlerini bildir- diği ortaya çıktı. "Baiina Operasyonu'"nda gö- zaltına alınan 7 gümrük memuru daha dün "çıkar amaçlı suç örgü- tfi ohıştunnak, çete mensubu ol- nuk, hayaK ihncatyıpmak ve gö- revi kötfiye kuDanmak'1 suçlama- styla Izmir DGM Savcılığı'na sevk edildi. Bu memurlardan Yü- cel Somkan, AhmetGüneş, Nedim Tîmuroğlu, tbrahim Özen ve Sez- gin Engin tutuklanırken Mustafa Kıbçanlan ve Abuzer Babacan tu- tuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldılar. Zanlılann emniyette- ki sorgusunda, denetimi sadece evrak üzerinde yaptıklannı söyle- yerek Halkalı gümrüğündeki iş- lemlerin gece yapılması nedeniy- le de ihraç edilen mallan inceleye- mediklerini öne sürdükleri öğre- nildi. Izmir Emniyet Müdürlüğü Mali Şube ekiplerince triryonluk yolsuzluğun ortaya çıkartıldığı "Baüna Operasyonu" büyük bir gızililık içinde ve Türkiye'nin çe- şitli illerinde sürdürülüyor. Soruş- turmayı yürüten Izmir DGM Sav- cılıgı yetkilileri, "Otmayan mal- lan sahte bdgelerie ihraç edihniş gibi gösteren bdgekri onaylayan memuıiarm ifadderinden yola çı- karak asü faiDeri saptamava çah- şryoruz. Bu olayla U^li aralannda bazı börokrat ve işadamı otanak ûzere aranan yûzlerce kişi var. Bunlaraulaşmaya çahşıyonız" de- diler. DGM yetkilileri, "Balina Ope- rasyomı'"nda adı geçen şırketlenn belgeleri üzenndekı incelemenin sürdürüldüğünü belirterek "Bu ^rketkrin yurtdıpbankalardabu- hınan hesap hareketferini belirfc- mek için bu kuruluşlann gend Avrupa Birliği üyeliği hazırlıkları Mesut Yılmaz ÎKV Başkanı ile görüştü Istanbul Haber Senisi - Başbakan Yardımcısı ve ANAP Genei Başkanı Mesut Yıtanaz tktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) Başkanı Meral Gezgia Eriî'le görüştü. Swis- sotel 'de yaklaşık iki buçuk sa- at süren görüşme çıkışmda detayh ve verimli çahşma top- lantısı yaptıklannı belirten Eriş, AB'ye tam üyeliğe ha- zuianırkenkapsamlıçalışma- lannın olduğunu söyiedi. Bü- tün sivil toplum kuruluşlany- la Avrupa Birliği konusunda danışma toplantılan yaptıkla- nm ifade eden Yılmaz ise "AB konusunda en yetkili s- vil toplum kuruluşu olan İKV ile başladık, yann (bugün) TÜSİAD'ı ziyaret edeceğiz. Üniversiteçevreleriyletoplan- tilar yapacağrz. Önümüzdeki cuma günü kamu kuruluşlan temsfldlerrvlegöriişmekrger- çekleştireceğiz'' diye konuştu. merkezkrine yazılar gönderdik. Yanıüan gebneye başladı. Bunlan Maflye Bakanhğı müfetrişlerine gönderiyoruz, verecekleri raporla- n göre hareket edeceğiz'' diye ko- nuştular. Geçen hafta Izmir ve ts- tanbul polisinin ortaklaşa gerçek- leştirdiği operasyonda, tstanbul- Halkalı ve Erenköy gümrük mü- dürlüklerinden yapılan 9 milyon dolarlık hayali ihracatla bağlann- lı olarak gözaltına alınan ve tz- mir'e geürilen gümrük görevlile- ri Nedim Timuroğhı, Abuzer Ba- bacan,Yficel Sonkan, Mustafa Kı- hçaslan, Sezgin Engin, Ahmet Gü- neş, tbrahim özen ise dün sağlık kontrolünden geçirildikten sonra Izmir DGM Savcılığı'na gönde- rildi. Soruşturmada sanıklann, pa- ravan şirketler Günçe Tekstil ve YeşeT Tekstil'in beyannamelerin- de, aralannda defolu ve özürlü ba- yan iç çamaşırlannın da bulundu- ğu yaklaşık 100 bin dolarlık teks- til ürününü 9 milyon dolarlık ih- racat gibi gösterdikleri; ürünlen Polonya, Bosna, Macaristan, Ro- manya, Cezayir, Rusya, Almanya vi Italya'ya 114 gümrük çıkış be- yannamesi ile ihraç ettiklerinin belirlendiği belirtiliyor. Emniyette sorgulan 4 gün uza- ölan Zonguldak Gümrükler Mü- dürii H. Turan Zaman, Haydarpa- şa gümrük muayene memuru Mustafa Krvanç, Zonguldak güm- rük muayene memuru Ramazan Şjşman, Sinop gümrük muayene Memuru Serdar Zengin ve Trab- zon gümrük muayene memuru Erkan Uzunalioğhı'nun ifadele- rinde Günçe ve Yeşer tekstil şir- ketlerinın Zonguldak'tan 1 yılda yapılan ihracatı birgünde gerçek- leştirdikleri ortaya çıktı. Ozellik- le Zaman'ın önemli bilgiler verdi- ği belirtilirken emniyet yetkilileri, sonıştunnamn sürdüğünü ve yeni bir milyonlarca dolarlık ihracatla karşı karşıya kaldıklanm söyledi- ler. Soruşturmayı yürüten mali şu- be yetkilileri de, Halkalı ve Eren- köy gümrüklerinden Macaristan, Rusya, Itarya, Romanya, Polonya, Bosna ve Almanya'ya yapılan 9 milyon dolarlık ihracatla ilgili ola- rak yapılan incelemede, gümrük çıkış beyannamelerinde bazı mal- lann faturalara uygun olmadığını saptadıklannı, gümrük çıkış be- yannamesinde olmayan mallann ihraç edilmiş gibi gösterildiğini söylediler. Maliye'nin kara üstesi Soruşturmalar çok yönlü olarak sürdürülürken Maliye Bakanhğı Gelirler Genel Müdürlüğü'nün 7 Haziran 2000 tarih ve 27663 sayı- lı son yazısmda, Izmir'deki haya- li ihracat olaylanna adı kanşan 9 yeminli mali müşavirin isimleri- nin yer aldığı anlaşıldı. Yazıda, ra- porlanna ve teyit yazılanna itibar edilmemesi istenen kişiler şunlar: "A\ han Dural (Istanbul), Resul Yıhnaz (Adana), Turan Saka (Adana), Erdoğan Diıük (Izmir), Safa Çankçıoğlu (Istanbul), Ta- mer Büvükçoban (tzmir-halen tu- tuklu), Kemal Ahay (Izmir-Emek- B Başbakanlık Yüksek Denetieme Kurulu üyesi). Fehmi Özen (An- kara) ve Kemal Sözeri (Istanbul)". Tutuklu Emekli Sayıştay Baş- denetçisi Yeminli Mali Müşavir Dûriye Karalar'ın Istanbul-Ata- köy'deki evinde yapılan aramada, bakanlığın gızli damgalı belgele- rinin de ele geçirildiği ortaya çık- tı. Son günlerdeki hayali ihracat ve naylon fatura operasyonlannda gözaltına alınan yeminli mali mü- şavirlerden 17'sinin tutuklandığı bildirildi. AjANS ADA AİLE KUMPANYASI 16 EYLÜL: BÜYÜK BULUŞMA 1975-2OOO: TAM 25 YIL OLMUŞ... KİMLER CİELMİŞ, KİMLER <İE<;MİŞ. AIANSLAR IİRLE^M^, İSİMLER PEdiŞMİJ! VE ŞİMOİ >U »OYOK AİIE KUMPANYASININ ESKİ- YSNİ ÛYELERİ. fÖYLE >İR BULUfUP, KONUfUP KOKLAflP E^LENMEYE KARAR VERMİfLER. ANILAR TAZELENttN, rOREKLER JENUNİİN! AJAN5 AOA'DA VE ONU FARKLI İSİMIERIE İZLEYEN AJANSLARDA ÇAll^MIJ HERKESLER VE W AJANSLARA \} YAPMIŞ BÜTÜN DOSTIARIMIZ (FİLMCİ, FOTCMİRAFÇI, MÜZİKÇI, MATBAACI VE HERŞEYCİ) VE BİLUMUM PEâERÜ MÜfTERİlER: 1* EYLÜL. *AAT 18.OO PE PARK ORMAN DA BULUfALIM... YEMEK, İÇMEK, DANS ETMEK, CÜNDÜZÜ CECEYE BAllAYIP, fU CEÇEN 25 YILI NEfEYlE VE SEVCİYIE ANMAK İÇİN... BEKLİYORUZ EFENDİM. HEPİMİZİ! Vt ORTAK CtDlRLf** ÎO.OOO.OOO TTUn 'tîl'a! f A N I t A İ I ?'Hİ }UI£Jl »8-6499784-1 NOIU HESA»A YATIRU,,;,^ 7 *^ """VOH5UNU2. V£ SONRA IU MUHTfŞtM AKSAMIN HtrtCAA/|N, G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada Bunun üzerine Bakan, son derece anlamlı bir değer- lendirme yaptı: "Kimin dinsiz olduğunu Cenab-ı Allah biliri" Bakan'ın beraberindekiler de derin bir saptamada bulundular "Protesto edenler dışandan getirilmiş!" Irticayla mücadelenın en önemli halkasını eğitım oluşturuyor. Sekizyıllık kesintisiz temel eğitim, bugün- kü aksaklıklar içinde bile çok önemli işlev görüyor. Bu- nun ayırdında olan irticacılar da bu bakanlıktaki kad- rolannı ne pahasına olursa olsun bırakmıyortar, her ko- şulda işlevlerini sürdürmesi için çaba harcıyorlar. FP'nin de Meclis açtlır açılmaz Bostancıoğlu hakkın- da gensoru vereceğini dün Genel Başkan Recai Ku- tan'dan öğrendik. Dileriz, olupbitenlerBostancıoğlu'na şu iki şeyi iyice öğretmiştir: - Irticayla mücadele, ucundan kıyısından yapılmaz. Kararlılığı ve kadroyu gerektirir. - İrticacı kesime verilen ödün, beraberinde daha bü- yük ödün istemini getirir. Daha fazla yoruma girmeyelim, Ankara'nın Mamak ilçesinde yaşanan bir olayı yorumsuz aktaralım.'.. Kadir Gündüz matematik öğretmeni. 18 yıl Uşak'ta ögretmenlik, yöneticilik yaptıktan sonra Ankara'ya gel- di. Müdür olmaya hak kazandı. Boş bulunan Mamak Imam-Hatip Usesi'ni tercih etti. 25 Ağustos 1998'de müdür vekili olarak göreve başladı. 15 Aralık 1999'da da asaleten atandı. Yüzde 95'i gecekondu olan Mamak'ı isteyerek seç^ mişti. Okulda bayan öğretmenlerin büyük çoğunluğu derse türbanla giriyordu. öğrencilerden önce onlann sisteme uygun hareket etmesini sağlaması gerektiğini düşündü. 27 öğretmene önce mevcut yönetmelikleri anımsatan yazılar gönderdı. Okuldaki öğretmenlerin ve müdür dışındaki yöneticilerin tümü 7-10 yıldır bura- daydı. Bir başka deyışle, kendi sistemlerini oturtmuş- lar, yürüyortardı. Türbanlı öğretmenler başlangıçta Gündüz'ün uyan- sını fazla ciddiye almadılar. Tavırlannı sürdürdüler. Bu- nun üzerine Gündüz, yönetmelikler çerçevesinde on- lara önce disiplin cezası verdi, ardından idari ceza... Iş, okuldan uzaklaştırmaya kadar vardı. Sen misin bunu yapan? Gündüz tehditler almaya başladı. Başlıca uya- rı şuydu: - Seni bu okulda yaşatmayız! -** öğrermenlerle mücadelede kazanan Gündüz olduj hiçbirine ödün vermedi. Bazı öğretmenler de başlanru açmayı yeğleyip görevlerini sürdürdüler. Mûfettiş raporu... Sıra, öğrencilere gelmişti. Gündüz, öğrencilerle d&; ha farklı bir diyalog içine girmeyi planladı: £+ - Konuşmak, anlatmak! *"• öğrenciler, Mamak'taki aile çevresinin de etkisiyle durumlannı kolay kolay değiştiremeyeceklerini söyle- diler. Ama Gündüz çabaya devam etti. Bir yılın sonun- da öğrencilerden şöyle bir toplu istek geldi: - Anıtkabir'e gitmek istiyoruz... Birlikte gittiler. Coğunun yine başı örtülüydü. Olsun; Gündüz, mücadelenin sonunu getirmeye kararlıydı... Işin resmi yanını da dikkate alan Gündüz, Kuran ders- leri dışında başı kapalı dolaşan öğrencilerle ilgili uyarı- lan da zapta geçiriyordu... Bu süreçte Gündüz, doğal olarak çeşitli soruşturma- lar geçiriyordu. 2.9.1999'da bakanlık müfettışleri H. ll- yas Kuyumcu ve Ahmet Raşrtoğlu. Gündüz hakkın- da inceleme-soruşturma başlattılar, 20.10.1999'da bi- tirdiler. Bir ay sonra bakanlık makamına müdür hakkın- da yapılması gerekeni ilettiler. 25 Haziran 2000'de de gereken yapıldı, Gündüz müdüriük görevinden alına- rak eski statüsüne, matematik öğretmenliğine döndü- rüldü. İki öğretim yılı boyunca yukanda sıraladığımız ça- balan sürdüren Gündüz'ün görevden alınma gerekçe- si şuydu: Irticayla yeterince mücadele etmemek! Gerek Milli Eğitim'de gerekse öteki kurumlarda, ön- ce karar mekanizmalannda saglıklı bir oluşum, laiklige inanmış bir kadro gerekiyor... balbay9cumhuriyetcom.tr Long Island çijUik evi görüşmesine doğru OZGEN ACAR ANKARA - BM ve ABD, kilitlenen Kıbns gö- rüşmelerini çözümleme amacıyla "Camp David" benzeri bir sürecin, New York'un üç adasından bin olan "LoogIsland (UzunA- da)" da bir çiftlık evinde başlayabileceğini, bu konu- da hazırhklı olunmasını ta- raflara bildirdi. 12 Eylül'de New York'ta BM Genel Sekreteri Kofl Annan gözetımınde dör- düncü tur görüşmeleri "do- layh" başlayacak. Büyük olasılıkla 19 Eylül'den son- ra Long Island'daki bir çift- likte ABD'nin BM Daimi Temsilcisi Rkhard Holbro- oke'un gözetiminde KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ve Rum Yönetimi Başkanı Glafkos Kleri- des'in kapatılacaklan çift- lik evinde "yûzyüze'' süre- cek. Cenevre'deki ücüncü tur- da ilerleme sağlanamaması üzerine Kıbns sorunuyla il- güi olarak şimdi, Türk- Rum görüşmelerinin dör- düncü ayağı için iki aşama- lı görüşme süreci öngörü- lüyor. Her iki süreçte Kle- rides'in tek başına karar vermesini önlemek ama- cıyla Rum Ulusal Konse- yi'nin üyeleri de New York'a gidiyor. Denktaş, çiftlik dışında bir otelde ka- rargâh kuracak Rum heye- tinin New York'a gidişini de "bir baskı, bir tehdit" olarak tanımladı. Önkoşul- suz görüşmelere katıhnak amacıyla New York'a git- meden önce Denktaş şu de- ğerlendırmeyi yaptı: "Eğer biz 'birleşebiliriz, yeter ki iki devlet esası üzerinde an- laşalım' diyorsak bu çok büyük ödündür, anlacaken son adnndır. Ancak, biz hâ- lâ 'Kıbns hükümetiyiz' derierse demekki uzlaşma- yapiyetleriyok.'' Öte yandan, Rum yöneti- minin Dışişleri Bakanı Yannakis Kasulides. tehdi- di pekiştirircesine "Görüş- meterde ikrleme ohnazsa KJerides 1 Ekim'de adaya dönmüş olacak" dedi. Ba- kan bölünmüş Kıbns Cum- huriyeti'nin kuruluş yıldö- nümü olan 1 Ekim tarihin- de KJerides'in yeni silahla- nn geçit törenini, ada baş;- piskoposunun kutsama tö- renine katılacağını sözleri- ne ekledi. Böylece Rum ta- rafı şimdiden ister New York'ta BM'de "dotoyh", is- teT Long Island'da çiftlikte "yûz yûze" görüşmelerin tarihsel bitiş sınınnı görüş- meler başlamadan belirle- miş oldu. 12-19 Eylül giri- şiminin, özellikle Yunan- Rum lobisinin bulunduğu tribünlere oynanan bir oy*m olduğu yorumu yapıhyor. Öte yandan, Kıbns konu- sunda Ankara'nın özel tem- silcisi konumundaki Lond- ra Büyükelçisi Korkmaz Haktanır da New York'a gitmek üzere Türkiye'deh aynldı.