Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
-20 NİSAN 2000 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
AkberaatetU
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürostı) -
Eski Terör ve
Istihbarattan Sorumlu
Ankara Emniyet Müdür
Yardımcısı Osman Ak,
gerçeğe aykın mal
bildirıminde bulunduğu
ve haksız mal edindiği
iddiasıyla yargılandığı
davada beraat etti. Ankara
24. Asliye Ceza
Mahkemesi'nde görülen
davanın karar
dunışmasında,
Cumhuriyet Savcısı Sait
Sağlam, esas hakkındaki
görüşünü açıkladı. Dava
konusu 13bin840
metrekarelik arsanın
değerinin 2.5 milyar lira
gösterildiğini söyleyen
Sağlam, keşif ve bilirkişi
raporlan doğrultusunda
arsanın değerinin sanığın
bildirdiği değere yakın
olduğunun anlaşıldığını
bildirdi. Sağlam, yeterli
delil bulunamadığı
gerekçesiyle sanığın
beraatına karar
verilmesini istedi.
Ankara: Sonuç
ümitverici
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Dışişleri Bakanlığı Sözcü
Yardımcısı Sermet
Atacanlı basın
toplantısında
gazetecilerin sorulan
üzerine, Türkıye ile
Yunanistan arasında yeni
diyalog sürecinin PASOK
hükümeti döneminde
'basladığını anımsatarak
TA.SOK'un seçimlerden
galip çıkmasının bu
diyalog sürecinin ileriye
dönük geliştirilmesi
açısından "ümit verici"
olduğunu söyledi.
Atacanlı, "Umanm bu
hassasiyetimiz,
Yunanistan'da gelecek
hükümet döneminde de
karşılık bulur" dedi.
KKTCyeiOO
milyon dolar
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirel,
Türkiye Cumhuriyeti ile
Kuzey Kıbns Türk
Cumhuriyeti (KKTC)
arasmdaki Ekonomik
Işbirliği Protokolü
çerçevesinde Ankara'da
imzalanan 100 milyon
ABD Dolan tutanndaki
kredi anlaşması ile ek
mektubun yürürlüğe
girmesine ilişkin
Bakanlar Kurulu
Karan'ru onayladı.
*Borcumjöde'
mitingi
• Haber Merkezi -
Kamu-Sen, Türkiye
genelinde başlattığı
'Hükümet Borcunu Öde'
mitingleri, yurdun birçok
yerinde yapılıyor. Adana
II Temsilcisi tsmail
Koncuk, Uğur Mumcu
MeydanTnda
düzenledikleri mitingde,
5
7
. hükümetin kurulduğu
ginden bu yana, kamu
çılışanlanna verdiği
hçbir sözü yerine
{Etirmedığini savundu.
Isamu çahşanlan, maaş
bjrdrolannı da yırttılar.
Kkmet BHa'nm
acıgunu
• ANKARA
{Cumhuriyet Bürosu) -
Cazetemız yazarlanndan
Jıkmet Bila ile Milliyet
^zetesinın Ankara
nmsilcisı Fikret Bila'nın
sınesi Leman Bila
yşamını yitirdi. Anne
tla'nın cenazesi bugün
locatepe Camii'nde
îllınacak cenaze
«nmazının ardından
«(ebeci Asri Mezarlığı'nda
•tprağa verilecek. Leman
lla 77 yaşındaydı.
DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'den Yılmaz'a üstü kapalı 'ihanet' suçlaması
4
Çankaya ihaneti kaldırtnaz9
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu)-DYP Genel Başkanı Tan-
su Çiller, cumhurbaşkanı aday-
lığına ilişkin, "Kafamda 2 isün
var" diyen Bfilent Ecevit'i dün
ziyaret ederek "nabız tuttu".
Cumhurbaşkanlığı adayı üze-
rinde, hükümet ortaklan arasın-
da uzlaşma olmaması duru-
munda ANAP Genel Başkanı
MesutYılmaz'ın seçilebileceği
endişesıni taşıyan Çiller'in, gö-
rüşme sonrası rahatladığı dik-
kat çekerken, DYP'nin de aday
çıkarabileceğini, ancak amaç-
lannın geniş uzlaşmayı sağla-
mak olduğunu, "istisna" olma-
sına karşın Meclis dışından bir
isme de destek verebilecekleri-
ni söyledi. Çüler'le "dostça,ya-
rarh" bir görüşme yaptığını be-
lirten Ecevit ise Çiller'e, kafa-
sındaki isimleri aktarmadı, an-
cak tanf ettı. Ecevit'in "Cum-
hurbaşkanı Süleyman Demirel
gibi dış potitikada etkin ve par-
• DYP Genel Başkanı Çiller, 'Mavi Akım Projesi' konusunda Türkiye'nin izlediği
tutumu 'gaflet ve ihanet' olarak nitelendirirken, ANAP lideri Yılmaz'ın bu süreçteki
'dolaylı' etkisini ima ederek "Araa cumhurbaşkanlığı ne gafleti ne de ihaneti
kaldıracak bir makam değildir" dedi. Dün Başbakan Ecevit'i ziyaret eden Çiller,
cumhurbaşkanının geniş uzlaşmayla seçilmesini istedi.
tiler üstü bir isün" tarifi yaptı-
ğı öğrenildi. Çiller, Ecevit'le
yeniden bir araya geleceklerini
belirterek "uzlaşmacı bir anla-
yış icinde sorunun çözüleceğine
inandıgını" ifade etti.
Bu zıyaret kulislerde, "Çiller,
Yılmaz'ın aday olmaması için
Ecevit'ten somut bir yanıt ai-
mak istedi" diye yorumlanır-
ken, Çiller ziyaret öncesi partı-
sinin'grup toplantısında yaptı-
ğı konuşmada da ANAP lideri-
ne yüklendi. Çiller, Mavi Akım
Projesi'yle ilgili Türk hüküme-
tinin izlediği tutumu eleştirir-
ken Yılmaz'ın bu süreçteki
"dolayh etkisini'" ima ederek
"Bu gaflet değilsc ihanettir.
Cumhurbaşkanhğı makamı ne
gafleti ne de ihaneti kaldıracak
bir makam değüdir" dedi.
35 dakika süren görüşmenin
15 dakikalık bölümünde iki
partüıin kurmaylan da yer alır-
ken 20 dakikası baş başa ger-
çekleşti. Çiller, "Sizi bekledik,
bakük ki gelmiyorsunuz, biz
kalknk" diyerek ortamı yumu-
şattı. Görüşmede Ecevit isim-
lendirmede bulunmazken
"Partiler üstü, Sayın Demirei gi-
bi bir kişmüı ohnasıgereJdr" gö-
rüşünü ilettiği öğrenildi.
DYP'liler, Ecevit'in tarif ettiği
ismin DSP Mıllervekili Ertuğ-
rul Kumcuoğlu olabileceğı yo-
rumunu yaptılar.
DYP kurmaylan, Ecevit'in
tavnndan, Yılmaz'ın adaylığına
destek vermediği izlenimi edin-
diklerini aktardılar. Kafasında-
ki isimleri yıpranmalarını önle-
mek için açıklamadığı belirti-
len Ecevit'in, bırkaç gün içinde
önce hükümet ortaklan, daha
sonra da muhalefet liderlenyle
görüşerek 2 adayını tartışmaya
açacağı öğrenildi.
Ecevit, görüşme sonrası ga-
zetecilenn "Liderler zirvesini
ne zaman toplayacaksınız" so-
rusuna "Daha karar venne-
dnn'' yanıtını verdi.
Çiller de düzenlediği basın
toplantısında, DYP olarak önce
Meclis içinden, bu olamıyorsa
hükümet ortaklannın belirledi-
ği bir milletvekili, bu da olamı-
yorsa "Meclis dışından aday
olabileceği" görüşünü savun-
duklannı belirtti. Çiller, Meclis
dışı aday seçeneğine de karşı
ohnadıklannı bildirdi.
DYP'den de cumhurbaşkanı
adayı çıkabileceğini belirten
Çiller, Meclis içinden üzerinde
en geniş uzlaşma sağlanacak
adayı tercih ettiklennı Ecevit'e
de aktardığmı bildirdi. Yıl-
maz'ın adaylığının gündeme
gelip gelmedığinin sorulması
üzerine Çiller, "Kişiler üzerin-
de durmadık. "Ben aklanma-
dan başbakan yardımcısı ol-
mam' diyen bir kişinin bugün-
kütutumu çelişki oluşturmuyor
mu? 3 parti uzlaşırsa aday ola-
cağı konusundaki görüşleri Sa-
ym Başbakan aktarch. Burada
önenüi olan meseleyi partiler üs-
tü görerek, Türkiye'nin çıkan
üzerinde uztaşmakar" dedi.
Çiller "Siz aday olur musu-
nuz"sorusuna ıse böyle bir ko-
nuyu düşünmediğini vurguladı.
Başbakan Ecevit, parti grubunda enflasyon konusunda brifing verdi
'Ekonomik savaşı kazanacağ17
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su)-Başbakan Bülent Ecevit, enf-
lasyonu düşürmek ıçın ilk önce
buna inanmak gerektiğinı belirte-
rek "Nasıl Kurtuluş SavaşTnı ka-
zandrysak, ekonomiksavaşıda ka-
zanacağunıza inamyorum" dedi.
DSP'nin dün gerçekleştirilen
grup toplantısında, Türkiye Oda-
lar ve Borsalar Bırliğı (TOBB) ile
Türkiye Ihracatçılar Birlığı
(TÎM) enJflasyon brifingi verdi.
Brifing kapsamında yapılan sı-
nevizyon gösteriminde Cumhur-
başkanı Süleyman Demirel, işçi
ve işveren sendıkalan temsilcüe-
ri, yurttaşlar, ışadamlan, sanatçı-
lar, sporcular ve gazetecilerin enf-
lasyonla mücadele hakkındaki
görüşlerine yer verildi.
TÎM Başkanı OkanOğuz, TO-
BB ile yürüttüklen kampanya
hakkında bilgı verdi. Bnfingin ar-
dından konuşan Başbakan Ece-
vit, dünya ve Türkiye'de pazar
ekonomisinin uygulandığını,
ekonominin giderek küreselleşti-
ğini belirterek "Bu durumda eko-
nomiyle ilgili geaşmekri, değişik-
likleri sırf bükümederden bekle-
mek, gerçekçüiğini yitirmiş bulu-
nuyor" dedi. Ekonomide inisiya-
tifın hükümetten önce işveren ve
işçi kesiminde olduğunu kayde-
den Ecevit, 30 yıldır yaşanan enf-
lasyon sıkıntısından sadece hü-
kümet önlemleriyle kurtulmanın
söz konusu ohnadığını yineledi.
Ekonomik programı başanya
ulaştırmanın koşulunun ekono-
mik ve siyasi istikrar olduğunu
anlatan Ecevit, "Nasıl Kurtuluş
SavaşjTnı kazandrysak ekonomik
savaşı da kazanacağumza inanı-
yorum. Çünkü ikisi de halkın kat-
losıyla kazanıunış olacak" dedi.
'Tophım öncülük ediyor'
Enflasyonu aşağıya çekebilme-
nin baş koşulunun buna inanmak
olduğunu kaydeden Ecevit, "Enf-
tasyon bdasuım ortadan kaküru-
ması mücadeksinetophun eikoy-
muştur, tophun öncülüketmiştir"
diye konuştu.
Ecevit, insan haklan ve demok-
rasiyle ilgili eksikliklerin bir bir
gjderildiğini, ancak enflasyonun
aşağıya çekilmemesi durumunda
AB yolunda kapılann açılması-
nın "hayal olacağmT belirterek
şöyle konuştu: "Enflasyonu aşa-
ğıya çekmezsek, birkaç yıl içinde
yüzde 10'lann aHma çekmezsek,
AB'ye üyeük yoiunda ciddi adım-
lar atmamız beklenemez."
GünizSokak'ta onarım sürüyor f ^ y ^ ^ y
J lununkapanmasuun ardından GunızSo-
kaktald evmde başlatılan onanm çahşmalan hızla sürdürüJüyor. 7 vıldır boş kalan »in çaüsı ye-
nüenirken icinde \e dış cephesinde de düzenlemekr yapılıyor. Demirelin e\inin yanı sıra çahşma-
fauını, Kuleli Sokak'ta kayınbiraderi Ali Şener'den kiralanan evde de yürüteceği belirtihyor.
Sadi Somuncuoğlu'nun adaylığına sıcak bakmayan MHP, liderler zirvesini bekliyor
Tanrıkulu ve Bölükbaşı öııe çıkbANKARA (CumhuriyetBü-
rosu) - Hükümetin MHP kana-
dında, cumhurbaşkanı adayla-
nnın belirlenmesı için liderler
zirvesi bekleyişi başladı. MHP
Genel Başkanı ve Başbakan
Yardımcısı Devlet BabçeK'nin
de Meclis içinden ve dışından
olmak üzere iki ismi belirledi-
ği kaydedilirken parti kulisle-
rinde, Sanayi ve Ticaret Baka-
nı Ahmet Kenan Tannkulu ile
Büyükelçı DenizBölükbaşı'nın
adı ön plana çıktı. Devlet Ba-
kanı Sadi Somuncuoğhı, diğer
partilerden adaylığını koyması
için teklif geldiğini belirtirken
MHP, sıcak bakmıyor.
Başbakan Bülent Ecevit'in
hafta başında yaptığı "Kafam-
da iki isün var. Bunları birkaç
gün içinde ortaklanma biküre-
ceğHn" açıklamasının ardından
MHP'de zirve bekleyişi başla-
dı. Bahçeli'nin de, Meclis için-
den ve dışından olmak üzere
belirlediği 2 ismi zirvede or-
taklanna önereceği kaydedilir-
ken Milli Savunma Bakanı Sa-
bahattin Çakmakoğhı. TBMM
Başkanvekili Murat Sökme-
noğlu'nun adlan da adaylar
arasmda geçiyor.
FP'nin aday ohnası duru-
munda destek vereceğıni açık-
ladığı Devlet Bakanı Somun-
cuoğlu, gazetecilerin sorulan
üzerine, bu konuda şimdiye ka-
dar bir açıklamasının ohnadı-
ğını söyledi. Somuncuoğlu,
"Şeriatçılar adayuıı buldu"
başhklı haberlerin anımsatıl-
ması üzerine, "Türkiye hür bir
ülke, herkes istediğini yazıyor.
Ancak insanlar elkrinde yafta
ile dolaşmasınlar. Bu ülkenin
rakiplerinin yapmak istedikle-
rini biz kendi kendimize yap-
mayalun" dedi.
Cumhurbaşkanı adayhğı ko-
nusunda biraçıklamasının olup
olmayacağı sorusu üzerine de
Somuncuoğlu, "Eğerbir karar
değişikliği ohırsa, öyle bir zaru-
ret ohırsakamuoyunakaranmı
beyan ederim" dedi. Somun-
cuoğlu, şu açıklamayı yaptı:
"Hem de sadece milletvekil-
lerinden değiL Parti içinde bel-
ü ağirhğı olan gnıplar adına bu
konu UetildL Adayhk konusun-
da bir düşüncemin nlmariığını
ifade ettim. 1995'ten beri nüHet-
vekiDerinde böyle bir arzu var.
Basın da bunu haber yapı>or.
n
FP'lılerin Somuncuoğlu'na
verdiği desteğe tepki göstere-
rek alaycı üslupla "O zaman
Kutan cumhurbaşkanı olsun*
diyen MHP Genel Başkan Yar-
dımcısı Şevket Bülent Yahnki,
dün yazıh bir açıklama yaptı.
Kutan'm MHP'nin iç işlerine
kanşmaya hakkı olmadığım
belirten Yahnici, açıklamasın-
da "Siyasi nezakete a>kın ol-
muştur. KendSeri, Sayın Demi-
rel 'in ve rahmetu Özal'm yakm
arkadaşıdır. Bunun için' Saym
Kutan'ın Cumhurbaşkanlığı
adayhğı, Özal-Demirel-Kutan
şeklinde ciddi bir çizginin de-
vamı olacaktır.' Bunu söyleyen
bir kişiye seviyesiz denilmesini
hayretie karşıİryonım" dedi.
IRMIKIAYDEV ENGfiV aengin@doruk.net.tr.
1989'da Duvar"m yıkılma-
sıyla başlayıp birkaç yıl içinde
baş döndürücü bir hıza erişen
"altüstlük"ün kaçınılmaz so-
nuçlan gitgide belirginleşiyor.
Düne kadar somut anlamlar
içeren kavrarnlar puslanıyor,
kenar çizgileri belirsizieşiyor.
Sol ve sağ ve ona bağlı ola-
rak solcu ve sağcı kavramlan
bunun bir örneği ve örnekle-
rinden sadece biri.
Beriin'de "Duvar"\n yıkjlma-
sının ardından Sovyetler Birii-
ği'nin dağılması; (Doğu Avru-
pa'da) sosyalist sistemin çök-
mesi; sistem dışı konumlanan
Arnavutluk'un tepetaklak olu-
şu; ilginç ve özgün bir mülki-
yet ve sosyalizm kuruculuğu
deneyen Yugoslavya'nın par-
çalanması; Çin'in "sosyalizm"
kavramını laf olarak koruyup
devlet denetimli birserbest pi-
yasa ekonomisi yörüngesine
girişi "so/"un tanımını silikleş-
tirdi. Bugün Türkiye'de ve
dünyada solu yeniden tanım-
lamak için gösterilen çabala-
nn şaşılası yoğunluğu bunun
göstergesi.
Öte yandan köpeksiz köyde
Bir Aynşma Ekseni: Avrupa Birliği
degneksiz dolaşma olanağı-
na, 75 yıllık bir aradan sonra
yeniden kavuşan emperya-
lizm, iletişim, yan iletkenler ve
chip teknolojilerindeki devrim
nitelikli sıçramalar sayesinde
dünya egemenliğini pekiştir-
meyi ve kolaylaştırmayı be-
cerdi.
Porto Rikolu bir köylü çocu-
ğunun Intemet erişimine ka-
vuşup örneğin tanımadığı ve
belki de hiç tanımayacağı bir
Norveçli "amca" ile satranç
oynamasını bütün pisliklerin
üstünü örten renkli ve güzel
bir örtü olarak kullanıp çoku-
luslu şirketlerin dünya ege-
menliğine giden yolu alabildi-
ğine genişleten kapitalizm, et-
ki alanındaki (ki etki alanı dı-
şında neresi kaldı, diye sorul-
sa yeridir) bütün ülkelere, ser-
best piyasa ekonomisini tek
ve rakipsiz çözüm; üretim
araçlannın özel mülkiyetini ise
artık tartışma götürmeyecek
bir "veri" olarak sunmakta.
Küreselleşme kavramının
doğruya en yakın tanımı bu ol-
sagerek.
Küreselleşmenin artık elle
tutulur hale gelmiş sonucu:
"Uluslarötesi sermayenin"
mal, para, hizmet, hissesene-
di biçimleriyle bütün yerküre-
de engelsiz, denetimsiz, sınır-
sız hareket edebilmesi; ulusal
sınır kavramının sistematik
olarak ortadan kaldınlması.
Tokyo, Singapur, Zürich,
Frankfurt, Londra, New York
borsalannın elektronik iletişim
olanaklannın baş döndürücü
gelişmesi sonucu birbirine
bağlanrpası, "tek yerküre-tek
öorsa"ya giden bir sürecin
çok uzak olmadığım haber
vermekte.
Çokuluslu şirketlerin dünya
egemenliği, ekonomik alanda
sağlanmakta ve bu alanla sı-
nırlı kalınmayacağının bütün
göstergeleri ise daha bugün-
den gözümüzün önünde
uçuşmakta. Ekonominin yanı
sırasiyasal, kültürel alanlarda
da çokuluslu şirketlerin "pat-
ronluğu"na giden bir süreç
çoktan başladı. Hükümetlerin,
şirket yönetim kurullan tara-
fından saf dışı edileceği; "Kişi
başına düşen gayri safı milli
hasıla" gibi ekonomik terimle-
rin anlamsızlaşacağı; kapita-
lizme dizgin vuran ulusal sen-
dikalann kapitalizme seçenek
oluşturma hedefini önüne ko-
yan ulusal sosyalist paıtilerin
etkinlikleri bir yana, varlıklan-
nın bile sorgulanacağı bir sü-
reçten söz ediyoruz...
Bu altüstlükte, bu toz duman
içinde 'karşı koyuş'un ve 'çö-
züm'ün güçleri de yeni tanım-
lamalara muhtaç. Yerküre ça-
pında aynşmanın ana eksenle-
rinden biri işte bu noktada.
Sermayenin, "küreselleş-
me" kavramında anlatımını
bulan global saldınsı ulusal
düzlemde mi göğüslenecek,
yoksa "entemasyonalizm"
kavramı 2000'li yıllarda yeni
bir içeriğe mi kavuşturulacak?
Bu yakıcı soru, bugünün
Türkiye'sindeki bütün siyasal
güçlerin gündeminin başına
oturdu. Istense de istenmese
de bu eksende tartışılmak ve
tercihler belirlenmek zorunda.
Hayır bu aynşma eksenin-
den söz ederken salt kendini
solda tanımlayan siyasal güç-
leri kastetmiyoruz. Türkiye'nin
sanayicileri de, merkezin çe-
şitli noktalannda konumlan-
mış siyasi partileri de, parti-
leşmemiş siyasal hareketler
de çokuluslu şirketlerin ve
uluslarüstüleşmiş sermayenin
karşısına çıkıp çıkmayacakla-
nna, karşı çıkacaklarsa bunu
hangi düzlemde yapacaklan-
na karar vermek ve verdikleri
karar yörüngesinde yollannı
çizmek zorundalar.
Türkiye, Avrupa Birliği'yle
bütünleşme ya da onu reddet-
me çatalında yaşıyor. Türki-
ye'nin siyasal-ekonomik güç-
leri de bu çatalın "biryerinde"
konumlanıyor.
Düne kadar düşman olan
güçlerin omuzdaşacakları,
düne kadar dost (müttefik)
bellenenlerle karşı karşıya ge-
lineceği günlere giriyoruz.
Hatta girdik bile...
POLİTİKA GUNLUGU
HİKMET ÇETtNKAYA
Milli GÖPÜş...
Dinci-siyasal akımlar nasıl ivme kazandı; dinci
sermaye hangi kaynaklardan beslendi; dinci
medya gazetelerden televizyonlara dek iletişim
ağını örerken parasal kaynaklan nereden buldu?
Bu sorulara yanıt verebilmek için 1990-2000
sürecine bakmakta yarar var...
Son on yıl içinde özellikle Almanya'da 'Milli Gö-
rüş'hem ekonomik hem de siyasal olarak bir güç
halinegeldi...
Avrupa'daki 'Milli Görüş' Fazilet Partisi'nin
temsilcisi konumundadır...
Avrupa Milli Görüş örgütü 1985 yılında kurul-
du...
Kuruculan bugün anımsayan var mı?
Ergin Ertan, Örher Faruk Artıkaya, Osman
Yumakoğulları, Ziya Kayadelen, Ali Hikmet
Sara...
1990 yılına baktığımızda AMGT'nin Avrupa'da
450 şube açtığını, bu şubelerden 240'ının Al-
manya'da bulunduğunu görüyoruz...
Peki, AMGT'nin üye sayısı kaçtır?
2000 yılına gelindiğinde sayının 18 binden
(1990 yılı başı) 30 bine (2000 yılı başı) çıktığı or-
taya çıkıyor...
Alman Anayasası'nı Koruma örgutü, AMGT'nin
'irticai çalışma ıçinde' olduğunu nedense son bir
iki yıldır açıklıyor...
AMGT, 2-3 Haziran 1990 yılmda Almanya'nın
Ludvvigsburg kentindeki 'Avrupa Müslümanlan
Meseleleri 4. Kongresi'nöe öncüydü, Necmet-
tin Erbakan da bu toplantıya katılmıştı...
On yıl önce yapılan kongrede alınan kararlara
şöyle bir bakalım:
1 - Avrupa Islamın sesi televizyon ve radyo mer-
kezini bir an önce kurmalıyız. 2- Avrupa Islami
araştırmalarmerkeziiçin harekete geçmeliyiz. 3-
Avrupa Islam üniversitesi kurma hazırlıklanna
başlamalıyız...
Kongrede, Avrupa'da Islamın yayılması için
katkıda bulunan kimi ülke ve kuruluşlara da te-
şekküredilmişti...
"LJbya hükümeti, SuudiArabistan, Islama Çağ-
n Cemiyeti, Rabıta örgütü, merkezi Londra'da
bulunan Islam Konseyi, Dünya Müslüman öğ-
rencileri Organizasyonu (merkezi ABD), Kuveyt
Evkaf Bakanlığı, Dünya Islamcı Gençlik Örgütü
(merkezi ABD)."
•••
On yıllık süreç içinde 'Milli Görüş' Almanya'da
palazlandı, toplanan marklarTürkiye'ye aktarıldı,
holdingler kuruldu...
'Milli Görüş' televizyonu kurdu mu?
Elbet kurduL
Bir zamanlar Recai Kutan'ın yönetim kurulu
başkanlığını yaptığı televizyon, bugün salt Alman-
ya'da değil tüm Avrupa ülkelerinde izleniyor...
Okullar, çocuk yuvalan...
'Islam-Koleg Berlin E.V adlı dernek kuruldu
on yıl önce. Derneğin başkanlığına Wemer
Schulzke getirildi. Eski bir posta memuj,p
Schulzke, Müslüman olduktan sonra 'Yahya'
nı almıştı.
Schulzke Senato Eğitim Komisyonu'nda şu ko-
nuşmayı yapmıştı:
"Okulu bağışlaha ve üye ödentileriyle fınanse
edeceğiz. Yabancı ülkelerdeki Müslümanlardan
yardım topluyoruz. Şimdiye dekAlman hüküme-
tinden bağış almadık. Bağışlar bize yetiyor..."
Okul tek sınıflıydı ve 17 kişi eğitim görüyordu.
Bunlardan 13'ü Türk'tü...
Berlin Yabancılar Sorumlusu Barbara John,
'Milli Görüş' için (14 Şubat 1990) Senato'da şun-
lan söylüyordu:
"Genç Müslümanlar buralarda öğleden sonra
eğitim görüyorlar. özel televizyon kanallan bile
var. Teknolojik bilimsel eğitim merkezi kurmuş-
lar. Milli Görüş çok boyutlu bir örgüt. Türk yasa-
lanna göre siyasal partileryurtdışında temsilcilik
açamayacaklan için Refah Partililer Almanya'da
Milli Görüşçü olarak çalışıyoriar..."
•••
Milli Görüş, '1990-2000' yıllan arasında geliş-
ti, güçlendi...
Gazeteler, radyolar, televizyonlar, okullar, hol-
dingler...
Dinci parti, dinci işadamlan, işçiler...
Rabıta'dan akan paralar ve Almanya'nın des-
teği...
Para!.. Para!.. Para!..
örgütlü bir dinci-siyasal güç!..
On yıllık süreci nedense kimse değerlendirmi-
yor, olup bitenleri gün ışığına çıkarmıyor...
Dün Cumhuriyefte Sertaç Eş'in 'ırticaya Ya-
bancı Destek' haberini okuyunca bunlar aklıma
geldi, bilmeyenler için de bu bilgiieri aktarmak is-
tedim...
Devlet içinde örgütlenen 'gerici-ırkçı' kadro-
lar temizlenmedikçe Türkiye aydınlığa giden yo-
lu bulmakta zorlanacak, yabancı ülkeler de ken-
di çıkartan için önümüzü kesecekler...
Görünen bu!..
hikmet.cetinkaya(o cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
^ kitap kulübü
ÇAĞININ TAHIĞI ÜÇ YAZAR
2 BASI
KUBİLAY OLAYI VE TARİKAT
KAMPURI
4. BASI
SâNCILI Y1LUR KUŞATILKIIJ
SOKAKLAR
4 BASI
MZJJ POJTÜHOA KÜRT
ZAMBAK SANA DA BULAŞTI KAN
2 BASI
DİN BAROMÜHUM KAZLARI
A$IK KADINLAR SOKAĞI
2 BASI
JERİAT PA2ARI
SEVDANIN ADRESİ BELLİ DEĞİL
TÜRKİYE'NİN JEYTAH ÜÇGENİ
ZIİRİN P0Y1AZ
Cumhuriyet Kıtap Kulubü Çağ Pazariama A.Ş Turfcocağı Cad
No:39/41(34334|Cağaloğlu-lstanbul Tel:514 01 96