25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
1 O NİSAN 2000 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 'Kocaeli depreminden sonra yapılann onanm ve güçlendirilme uygulamasında yanlışlıklar yapılıyor' Hastaneler depreme dayaınksız CELALYILMAZ İZMİR - Büyük kentlerde geçmiş- te işhanı olarak kullanılan yapılarda hizmete açılan özel hastanelerin ve mantargıbi çoğalan dershanelerin do- ğal afetlere dayanıksız bınalarda faali- yet gösterdiği belirtilerek deprem önem katsayılan düşük, yangın mer- diveni de olmayan binaların acilen re- habilite edılmesi istendi. TMMOB Inşaat Mühendisleri Odası (IMO) Genel Başkanı Muzaf- fer Tunçağ, büyük kentlerde yenı açı- lan özel hastanelerin geçmişte işhanı olarak kullanılan ya da tasarlanan ya- pılarda hizmet verdiğini vurgulaya- rak şunlan söyledi: "Bunlann depreme davanıkhlığını ne yerel yönetimler, ne de sağhk ba- kanlığı gözden geçirmiştir. Ruhsada- nnın nasıl veriküği de önemü bir ince- kffle konusudur. Deprem önem katsa- yılan hastaneye uygun değUdir. Bü- yük acılaryaşanmaması için acilen in- Dayanışma Cönulluleri • Inşaat Mühendisleri Odası Genel Başkanı Muzaffer Tunçağ, olası deprem tartışmalannın yoğunlaştığını, ancak alınması gerekli önlemlerin hiç konuşulmadığını belirtti. Tunçağ, büyük acılann yaşanmaması için dershane ve hastanelerin acilen incelenmesi ve ek projelerle güçlendirilmesi gerektiğini söyledi. cetenmeli ve ek projeferle güçfendirii- mefidir." Tunçağ, Kocaeli depreminden son- ra yapılann onanm ve güçlendirilme uygulamasında da yanlışlıklar oldu- ğunu vurgulayarak bu bölgedeki dü- zenlemelenn de özenle izleneceğini kaydetti. Tunçağ, denetimsiz, kaçak yapılaş- maya, bihm ve tekniği dışlayan anla- yışlara, siyasi-ekonomik ranta dayah imar aflanna şıddetle karşı çıkacaİda- nnı belirterek "Gündemde olan Yapı Denetim, Yetkin Mühendistik, Mû- hendislik ve Mimarlık ile Yerel Yöne- timler Yasalan'na ilişkin hükümete sunacağanız öoerilerin dikkate ahn- masmı istivonız" diye konuştu. Tun- çağ, depremlerden gerekli derslerin çıkarnlmadığını, gereken önlemlerin ve yasal düzenlemelerin yapılmadı- ğının görüldüğüne dikkat çekerek şunlan söyledi: "Hastaneler, kamu binalan deprem sonrası için yaşamsal önemdedir. Bu arada yüzierce öğrencinin destek eği- timi gördüğü dershaneler de aynı de- recedekiriskBbinalanhr. Erzmcau'da yaşanan deprem felaketi sonrasında Dûnya Bankası'nca gönderikn kay- nağm arta kalan lasmryla tstanbul ve tzmir'de 30 hastane binasmın güçlen- dirilme çahşmalan 2 yıkhr sürmekte- dir. Ancak, bu çalışmalar yalnızca ka- mu ve ünrversite hastanelerini kapsa- maktadır. OzeUikle son yıDarda sayı- lan hızla artan özel hastaneler bu in- celemenin dışuıdadır. Deprem yönet- meliklerinde bu gibi binalar içm özel koşuDarvardır. Hesap kuvvetleri, nor- mal bir binaya, örnegin, bir işhanına göre en az yüzde 50 artûnlmaiıdır. Sözkonusu binalann deprem tasan- mı yapünuş oba bile, bunlar ya 1997 yönetmeliğj öncesine göredir ya da deprem önem katsayılan hastaneye uygun değüdir. Butipbinalann vataîi- ğm genel afet planında yer almamala- n da büyük bir olasthknr. Dershane- lerin buhınduğu binalann çoğunhığu- nun deprem önem katsayısı düşük, yangın merdrven ulaşunı da tasarİan- mamıştır. Bu tür binalarda deprem riskine karşı yük artürnıa oranı yüz- de 40 olmalıdır." tMO Genel Başkanı MuzafTer Tun- çağ, hastane ve dershanelerde gerek- li etüt ve güçlendirme projelerinin za- man geçirilmeksızin yapılması zorun- luluğuna dikkat çekerek alınması ge- reken önlemlere ilişkin şöyle konuş- tu: "Hastanedeki sağhkpersoneti,dep- rem,yangın gibi afetler konusunda bfl- güendirilmelidir. Afet planlan beDi arahklarla gözden geçirilerekyüda en az bir kez tatbikatlar yapıhnandır. Tüm hastanelerin hasar görebinıük inceJemesiyapümabdır. Güçlendirme gereldyorsa, derhal uzmanlanna yap- tırılmalıdır. Mimari ve betonanne projekri güvenli ve ulaşılabilir yerler- de korunmandır. Kritik hastane ekipmanlannın, as- ma tavanlann, laboraruvar gereçleri- nin, bilgisayariann, ilaç raflannın gü- venfiğini sağlayacaköniemlerahnma- bdır. Unutmamabdır ki, bir hastane- ye harcanan kaynaklann yüzde 80'i yukanda sayılan yapısal obnayan ge- reçlere gftmektedir. Yangın merdiven- lerineıılaşımın açıkolduğu sürektide- nerienmebdir. Dershanelerin de dep- rem önlem planlan olmah, beffi süre- lerle afet kurtarma tatbikatlan yapıl- mabdır." Çadırkent çocuklan Vtyana'ya YurtHaberkriServisi - lzmit Bekirpa- şa Çadırkentı 'nde kalan depremzede ço- cuklan fotoğraflan Türkıye'den sonra Vi- yana Devlet Güzel Sanatlar Galerisi'nde sergilenıyor. Dayanışma Gönüllülen ve Fransız En- fants du Monde'un desteğıyle yaşlan 9- 14 arasında değışen yaklaşık 40 deprem- zede çocuğa önce fotoğraf çekmesi öğ- retıldı. Çocuklar kendi çektiİderi ve ban- yolannı yaptıklan fotoğraflan ılk olarak Izmıt Bekirpaşa Çadırkenti Kütüphane- si'nde sergilediler. Daha sonra lstanbul Fotoğrafevi'nde açılan sergiye yurttaşlar büyük ilgi gösterdı. Sergı daha sonra Yah- yakaptan'da Süleyman Demirel Kültür Merkezi'nde açıldı. Depremzede çocuklann fotoğraflan şimdı de Viyana'da sergıleniyor. Viyana Devlet Güzel Sanatlar Galerisi'nde 5 Ni- san'da açılan sergi 15 Nisan'a kadar sü- recek. Viyana'ya Dayanışma Gönüllüle- ri'nden Ahmet Özar ve Ozcan Yurdalan da projeyi tanıtmak amacıyla Viyana'ya gittiler. Sergiyi Viyana'dakı Dayanışma GönüllülerTnin organize ettığını belirten Yurdalan, fotoğraflann bütün hakkının çocuklara aıt oldugunu ve sergınin de ço- cuklann izniyle açılabildığinı söyledi. Yurdalan, Dayanışma Gönüllülen olarak "Çocuk Haklan Dünya Evrensel Bikfir- §6$!^ temel alan Enfants du Monde ile çocuklann entelektüel haklanm gözeten bir protokol ımzaladıklannı bildirdi. Al- manya, Fransa, îngıltere ve Hollanda'yı kapsayan turneye 10 fotoğrafçı çocuk da katılacak. 9-14 yaş arasmdakı çocukla- nn gözünden depremin etkilennın anla- tıldığı sergı 17-23 Nisan tarihlen arasm- da Şehir Tiyatrolan'nın Çocuk Şenlikle- n kapsamında Harbiye Muhsin Ertuğrul Tiyatro Salonu'nda, 5-15 Mayış tarihle- ri arasında Eskişehir Anadolu Üniversi- tesi'nde, 16-28 Mayıs arasında da îz- mir'de sergılenecek. • Ünlüendüstri tasanmcısı Derhe Koz, el işciliğinin kaybolmaması için endüstrinin zanaatkârlardan yararlanması düşüncesinde. Koz "Aihmet ustanın dükkânıyla beraber bir şey çıkanrsanız endüstriyle zanaatı birleştirmiş olursunuz" diyor. Endüstri toplumunun zanaatkârlanr< J ^HATİCE TUNCER ^ Italya'da endüstri tasanmcısı ola- rak çalışan ve pek çok ülkede tanı- nan Deme Koz, Vıtra Karo Seramik için yaptığı tasanmlannın "Tûyap Banyo ve Seramik Fuan"nda sergı- lenmesi nedeniyle geçen günlerde lstanbul'daydı. Koz, mesleğinin köklerinı çok es- kilere kadar dayandınyor: "Ashnda en eski meskklerden bir tanesL tn- sanoğhınun taşj yonbnasıyla basb- yor." Endüstrileşmeyle birhkte ortaya çıkan tasanmcılar da sanatçılar gi- bi yaraücılığa dönük çalışıyor, ara- lanndakı fark "sanatçmm daha öz- gûr" oluşu. Tasanmcı, endüstriye sunulmak üzere ve endüstrinin ola- naklan doğrultusunda bir ürün ha- zırlıyor. Koz bu konuda şunlan söy- lüyor: "Adı üzermde, endüstriye bagnn- h bir ürün tasarhyorsunuz. Sanatçı kendisi yoğunıyor, kendisi yapıyor. Kendisinin elinden çıkıyor ner şey." Pazar rekabetının ürünlen zorla- ması firmalan yenı tasanlara yön- lendiriyor ve böylece endüstri tasa- nmcılığı gittikçe yaygınlaşıyor. Ya- ni "Bu bir arz tatep meseksL" Anne ve babası ıç mimar olan 1964 Ankara doğumlu Koz, endüst- ri tasanmcılığı eğitiminde Ital- ya'nın bu alanda dünyada en ileri ül- kelerden biri olması nedeniyle ön- ce ltalyanca öğrenmek istemiş. Bu nedenle Ankara Üniversitesi Dil Ta- rih ve Coğrafya Fakültesi'ni bitir- miş, ardından ODTÜ'de endüstri ta- sanm bölümüne devam etmiş ve ltalya'da master yaptnış. Şimdi Mi- lano'da endüstri tasanmcısı olarak çalışıyor. "Arayış içerisinde ohnasT Deftıe Koz'u, elektronik eşya, mobılya, ay- dmlatma sistemlen, aksesuvarlar, mutfak objelen, ıç mekân tasanm- lan gıbı çeşıtli alanlara yöneltmış. Japon Nissan'a otomobü, Sharp'a müzık setı tasarlamış. ltalya'da Pirelli için yapüğı tasa- nm, Koz'u en heyecanlandıran ça- lışmalanndanbiri. Tasanmın öykü- sü şöyle: "Teknik olarak yeni bir lastik tü- rü çıkanyoriar fakat teknik görün- tüyü aşmak istiyorlardL Lastiğin yan dvannı farklı kılmak. Ama farkhhk çokkısıtholacaka. '0.6 milimetrelık bir rölyef yaparak bunu farklı kılın' dedfler. Srvuh üzerine shah olacak başkarenkyok. RöKefk olabüecek yahyna. Aklıma bizim kanryon şo- förteri gekfi. Şoförler launyonu ken- di evleri gibi sûslerler. Kansınm ör- düğü dantell plastik çiçeklere ço- cuklarmınresminikovar, orayı evcü bir hale dönüstürür. Hafif oyavari nakışh son derece çapı 90 santimet- reyi bulan bir maço obje olan lasri- ğeuygulayarak 'tezatlık' vermekis- tediîn. Bana 'Sakın, bızım şoförle* 1 nmız çok maçodur. Böyle şey ya- parsan feminen kaçabılır' dedfler. Sonuçta bir aKernarJfyaratnk". Koz, el işciliğinin, kaybolmama- sı için üretimde zanaatkârlardan ya- rarlanılmasını isüyor ve şunlan söy- lüyor: "Zanaatm yerini endüstri akh. A- ma çanşmalarda kişisellik var. Biz- deki balar işçiUği dünyada kaç yer- de kakfa? Sadece bir makineden çı- kan veaynıolan bir üründüşünelnn. Ürünün kisiliklerini de kaybetme- mek gerekh. Ahmet ustanın dükkâ- nıyla beraber bir şeyçıkanrsanız en- düstriyle zanaan bnieştinniş olur- sunuz. tlle de ulusal okun demek is- temiyorum, ama o külrürterin sonu- cunda oluşmuş pek çok zanaatçınm da kaybohnaması gerektiğine inanı- yorum. Aksi takdirde ustahklar yok ohıp gklecek." AYDINLANMA EMRE KONGAR Altan Öymen 5-0 Galip Aslında bu yazının başlığı, ıçeriğının cıddıyeti ile çok bağdaşır bir yapıda değil; çünkü daha çok bir futbol maçının skorunu andınyor. Ama son günlerde "Galatasaray Fırtnası" ve "Holiganlann Katii" kamuoyumuzu o denli işgal etti ki, ben de "Cumhurbaşkanlığı olayt" hakkın- da yazacağım bu yazıya yukardaki başlığı koyarak biraz "popülizm yapmak" istedım. Altan Oymen'in ilginç bir kişilık yapısı var. Bizim toplumda ve özellikle de politikada geçerli olan "çığırtkanlıktan" uzak bir kişılik bu. Genel başkan seçıldiğınde biryazı yazmış veokur- lanmı uyarmıştım. "Bu mantıklı, sakin ve beyefen- di görünüşün attında 'demir leblebi' gibi bir kişi- Nk yatıyor^ dıyerek. Genel başkan olalı ben, hem partı ıçınde, hem partı dışında herkese, her görüşe saygılı, ama ken- di ilkelennden ödün vermeyen bir yönetım anlayışı- nı sürdürüyor öymen. Bu üslubu, gerek parti ıçınde gerekse parti dışın- da, geleneksel "kavgacı lider" tutumuna alışık olan çevreler tarafından yadırganıyor ve eleştıriliyor. Oysa "banşçı ve saygılı" bu üslup, hem yarala- nnı sarmak zorunda olan CHR hem de kamplaşma- lardan büyük zarar göımüş ve kavgalardan bıkmış toplum için son derece ışlevsel ve gerekli. Büyük basın CHP'ye pek yer venmiyor ya da an- cak, CHP'nın aleyhıne olan bir olay olursa, onu ele alıyor. Oymen'in ilkeli ama banşçı üslubu, büyük basının bu yaklaşımı ile çak;şınca, hem CHR hem de onun IkJeri sanki "yetennce çalışmıyormuş" gibi bir yan- lış iztenim ediniyor kamuoyu. Oysa, bugüne dek, parti ıçinde çatışan gruplar arasında belli dengeier ve uzlaşmalar sağlanmış, üyelenn yenıden yazımı gibi gerçekten devrim sayı- labılecek bir ginşım uygulamaya konmuş, yeni ku- rultayın tarihi belirtenmış ve son seçimlerde yüzde 8.5 gibi bir sonuç alarak derinden yaralanmış bir partide "yeniden doğuşun" temel gerekleri yerine getirilmeye başlanmıştır. Bu arada ülkede olup bitenler karşısında da, ilke- li ve yapısal yaklaşımlar açıklanmış, her önemli day- da partinin tepkisı, sosyal demokrat ılkelere uygun bir biçımde net olarak dıle getınlmıştır. Depremden Hızbullah operasyonuna, ekonomık önlemlerden Cumhurbaşkanlığı seçımıne kadar her güncel olay karşısında ya Partı Meclısı bıldinleri yo- luyla, ya da Genel Başkan'ın açıklamalanyla kamu- oyu aydınlatılmaya çalışılmıştır. Büyük basının olumsuz tutumu dolayısıyla bu ça- balann büyük bir bölümü kamuoyu tarafından izle- nememiştir. Çok somut ve net bir örnek, 17 Ağustos depre- minde yapılan yardımlarla ılgılıdır. Deprem bölgesine ılk yardımlar CHP'lı beledıye- ter ve CHP örgütlen tarafından anında gerçekleşti- rilmiş ama, ne Parti bunun propagandasını yapmış, ne de basın buna yer vermiştir. Ben bu yazıda, esas olarak Cumhuriyet Gazete- si dışındaki basında pek de yer almamış bulunan, oymen'in Cumhurbaşkanlığı konusundakı tutumu- na değinmek istiyorum. öymen daha Başbakan Ecevit, Demirel'in sû- 'resinin uzafılması önerisinı açıklaraçıklamaz, "Cum- hurbaşkanı adaylan şimdiden belirienmelidir, yoksa bu formüllerte vakrt kaybedilecek ve so- nunda iş aceleye getirilerek, bu önemli seçim, adaytar kamuoyunda yeterince tartışılmadan raslantlarta çözülecektir" tezını ışlemeye başla- mıştır. Gerek eski siyaset arkadaşı Ecevit'e karşı saygılı bir üslup kullanması, gerekse siyasal terbıyesi gere- ği, Demirel'i sert bir biçımde eleştirmeden bu mesa- jı vermesi, kamuoyunda, söyledıkiennın gerçekçili- ği, geçerliliği ve haklılığı konusunda kuşkular uyan- dırmıştır. Oysa bugün Anayasa'yı değıştııme formülleri red- dedilmiş, yumurta kapıya dayanmış ve Cumhurbaş- kanı adaylan hâlâ belli olmamıştır. Oymen'in ne denli gerçekçi ve haklı olduğu açık- ça ortaya çıkmıştır. Dilerim, büyük basın ve kamuoyu, bundan sonra CHP'ye ve Öymen'e biraz daha fazJa ku- lak verir. Bu bağlamda Erdal Inönü'nün Türkiye için ideal bir Cumhurbaşkanı olabıleceğını, bir kez daha, öy- men'e de destek vererek, vurgulamak isterim. SATIŞl ENGELLEMEKİÇİN KAMPANYA BAŞLATT1LAR ABD y deErmeni lobisinin 'helikopter'giıişimi • Türkiye karşıtı çahşmalannı yoğunlaştıran Ermeni lobisi, taarruz helikopteri ihalesinde ABD'nin muhtemel satış karannı engellemek amacıyla kampanya başlattı. Ajmerika Ermeni Ulusal Komitesi adlı loıruluş, yandaşlanna, satışa izin verilmemesi için Başkan Yardımcısı Al Gore'a, mesaj göndermeleri çağnsında bulundu. S " WASHINGTON (AA) -ABD'de Türkiye karşıtı faaliyetlerini yoğunlaştıran Ermeni lobisi, şimdi de Türk ordusunun dev taarruz helikopteri ihalesinde ABD'nin muhtemel bir satış karannı engellemek amacıyla kampanya başlattı. Kısa adı ANCA olan Amerika Ermeni Ulusal Komitesi adlı kuruluş, yandaşlanna, Türkiye'ye taarruz helikopteri transferine izin verilmemesi için Başkan Yardımcısı ve Demokrat Parti'nın başkan adayı Al Gore'a, elektronik posta, faks ve mektupla mesaj göndermeleri çağnsında bulundu. ANCA'nın açıklamasında, Türkiye 'nin taarruz helikopterlenni Ermenıstan, Yunanistan, Kıbns Rum kesimi ve Suriye'ye karşı kullanmak istediği ileri sürülerek, bu helikopterlerin Türkiye'nin eline geçmesınin ABD'nin ulusal çıkarlanna aykın olacağı da iddia edildi. VVashington'daki gözlemciler, Ermeni lobisinin, Al Gore nezdinde kampanya başlatarak seçim kartını kullanmak istediğine dikkat çektiler. ANCA'mn, bu tutumuyla, taarruz helikopteri konusunda ABD yönetiminden destek alamaması halinde, Ermeni oylannın Gore yerine Cumhuriyetçi Partilı George W. Bush'a gıdeceği şantajında bulunduğu kaydedildı. Türkıye'nin, 145 helıkopten kapsayan 4 milyar dolarlık dev ihalesinde, ABD yapımı King Cobra'nın yanı sıra Italyan yapımı International ve Rus- Israil ortak yapmn Black Shark modelleri de yanşıyor. ANCA, benzer bir kampanyarun îtalya ve Rusya'da da baslatılacağını duyurdu. 24 Nisan'daki sözde Ermeni soykınmı günü öncesinde Türkiye aleyhtan faaliyetlerini yoğunlaştıran Ermeni lobisi, daha önce de Virginia eyaleti yerel kongresinden, sözde soykınmın tanınması yolunda bir karar çıkartmış ve bazı diğer eyaletlerde benzer çabalannı yoğunlaştırmıştı. Washington'daki Türk diplomatık kaynaklan ıse Ermenı lobisinin bu adımlanyla, Türkıye ile Ermenıstan arasmdaki ılışkilerin düzelmesini engelledığıni ve Ermenilerin anavatanlan Ermenistan'a ihanet ettiklerini vurgulamışlardı. ABD Dışışleri Bakanlığı sözcüsü James Foley de bu konudaki Türk görüşüne destek vermişti. ile Okulda Bir C'ün I 3 15 Nisan 2000 Cumarfesi ''. 9^)0-10:00 Kayıt ve Kahve İkramı I.Vers 10:00- 11:15 'Satış promosyonu tahtına ne zaman ,\ •* oturacakT • Ayse 6-yüboğlu - E-ser Zakuta I Trio 11.15-1130 Teneffüs , ... 2.Pcrs 1130 -11*5 "Markalar Ligi" öüven Borça I fAarka "Danısmanı - 1330 Öğle Teneffüsü •İA'AÎA YA J : Pazarlama. reklam ve medya dünyasının çahşanları ıçın meslekı eğıtım programı hazırladık. "IAA ile Okulda D/r &un" adını verdı^ımız bu programda en taze ptazarlama ve reklam konularını paylaşalım ıstedık Kontenjanımız sınırlı olduğundan başvurularınızı öncelık sırastna göre kabul edeceğız Yapacacjmtz tek şey aşacjıdakı numaralardan bir gûnluk unıversıte kaydınızı yap+ırarak derse yetışmek 3.Vers 1330- "Dijital Dünyanm Nimetleri" Vroi. Dr. tAehmei Kesim Eskişehir Anadolu Üniversitesi - 15:00 Kahve İkramı H.Vers 15:00- 16:30 "Atıf Hoca nın Not Vefteri -Z" 'Reklamlar mercek altında Vroi. Vr. Ali Atıf Bir E-skişehir Anadolu Üniversitesi Sponsor- ^ 3 üasvurular. IAA Türkıye Bû/umu Sekreterlığı Tel 0 2/2 325 37 SS Faks 0 2/2 325 37 ?/ E.lektronık-posta laaturkeychapasuperonlınecom Bu ı/on Cumhuriyet Oaz«T»sı nın kaikıhrıyh yoyınlonmıştrr 15 Nisan 2000 Cumarfesi ITÜ Yabanc, Vılier Yûksek Okulu - F\açka (Cskı Maçka Maden Fakultesı) rbucm »EMÇU* GIUUI
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear