25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
1 NİSAN 2000 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA 17 Ecevit tfüşünüyor, gözleri kapalı Başbakan Bülent Ecevit, cumhurbaşkanlığı seçimini dü- şünüyor "Demirel, Çankaya'ya gelir mi?" Başbakan Ecevit, Hindis- tan'da. Koltuğunun altında çe- virisini gerçekleştirdiği Tago- re'un "Gitanjali" kitabı. Başba- kan Ecevit, düşünürken Tago- re okuyor: "0nun sessiz adımlannı işit- medin mi? O gelir, gelir, daima gelir. Heran ve herzaman, hergün ve hergece o gelir, gelir, daima gelir. Aklımda değişik değişik esen havalann hemen her birinde bir- çok şarkılar söylerim. Ama on- iarın nağmeleri bugün sürekli şöyle bağırdılar 'O gelir, getir, da- ima gelir.' Güneşli Nisan'ın kokulu gün- lerinde orman yolundan o gelir, gelir, daima gelir." Başbakan Ecevit, 5 Nisan'da yapılacak ikinci turu düşünü- yor, gözleri kapalı: "Demirel, Çankaya'ya birkez daha gelir mi gelir..." ISIK KANSU llk turun yorumlarıAnayasa değişikliği paketi, ilkturoylamada TBMM'nin onayından geçmeyince; milletve- killeri, deneyimli siya- setçiler arasında bir tur da biz attık. TBMM'deki sonuca ilişkin yorumları şöyle sıralamak olası: - Milletvekilleri, lider sultasına, Süleyman De- mirel'in yeniden seçil- mesine dönük baskıla- ra ve Süleyman Demi- rel'in bir kez daha Çan- kaya'ya taşınmasını çan- tada keklik olarak de- ğerlendiren medyaya karşı tepkilerini göster- diler. - Milletvekilleri, kendi özlük hak- lanna ilişkin 86. maddenin değiş- tirilmesine de olanak sağlamaya- rak "Bizsatılıkdeğiliz" demeye ge- tirdiler. - Milletvekilleri, başkanlık ya da başkancı sisteme ilk adım niteliği- ni taşıyan "5+5" formülüne de en düşük oyu vererek, parla- menter sisteme sahip çık- tılar. - Demirel'in yeniden se- çilmesinde en fazla ısrar- cı olan Başbakan Bülent Ecevit kamuoyu önünde bir kez daha yıprandı. - Birinci tur, Süleyman Demirel açısından güve- noyu anlamına geldi. Mev- cut Cumhurbaşkanı bu sı- navı geçemedi. - ANAP, DYP ve MHP'den büyük bir ço- ğunluk kendi cumhurbaş- kanı adaylannı çıkarma ola- nağını elden kaçırmamak için maddelere ret oyu ver- di. - FP, kilit parti konumu- nu sağlamlaştırdı, parti kapatma- lann zorlaştırılması ve siyasi ya- sakların kaldınlması konularında pazarlık gücünü yükseltti. Atatürkçü Düşünce Derneği Batıkent Şubesi Başkanı Mehmet Ali Gürbüz'ün uzun süredir düşlediği bir tasarım yaşama geçiyor: "Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlalı Kültür Merkezi." Batıkent Yenibatı Mahallesi'ndeki 4 bin 214 metrekarelik arsada merkezin inşasına başlanıyor. Merkezde; toplantı, konferans, Kışlalı Kültür Merkezi sinema, tiyatro, sergi ve gösteri salonları olacak. Müze, sanat atölyeleri, arşiv, kütüphane, okuma ve gözlem odaları olacak. Atatürk belgeliği de... Atatürk'ün "Zafer, zafer benimdir diyebilenindir. Başan, başaracağım diye başlayanın ve başardım diyebilenindir" sözlerini anımsatan Mehmet Ali Gürbüz, Ankaralılara ve yurttaşlara çağn yapıyor: "Türkiye Cumhuriyeti'nin demokratik, laik, sosyal, hu'kuk devleti olduğunun gerçek anlamıyia yaşama geçmesini istiyorsanız, sizleri Ahmet Taner Kışlalı Kültür Merkezi'ne destek vermeye çağınyoruz." Atatürkçü Düşünce Derneği Batıkent Şubesi ile iletişim kurmak isteyenler, "Yenibatı Mahallesi Ceylan Çarşısı No: 3/6 06370 Batıkent/ANKARA" adresine ya da "0.312.255 24 00" numaralı telefona başvurabilirler. Oylamada hata Eski Türkiye Barolar Birliği Başkanı Önder Sav, anayasa değişikliği paketinin kabul edilse bile Anayasa Mahkemesi'ne gönderildiği takdirde iptal edilebileceği kanısında: "Anayasa değişikliğinin tüm maddelerinin görüşülmesine ilişkin oylamada kabul oylan 303 çıktı. Oysa, değişiklik önerisinin kabulünde Meclis'in üye tamsayısının beşte üç çoğunluğu, yani 330 oy aranıyor. Buna karşın, geçmişte böyle bir . gelenek olmadığı gerekçesiyle 303'ün maddelerin görüşülmesi için yeterti olduğu kabul edildi. Burada açık bir usul hatası yapıldı bence. Maddelerin kabulünde ve değişikliğin tümünün kabulünde beşte üç çoğunluk göz önüne alınırken tüm maddelere geçişte de aynı çoğunluk aranmalıydı. Aslında bu konu çok önemli. Neden önemli? Eğer daha başlangıçta, maddelere geçişte yeterli çoğunluğu bulamazsa Meclis, o kanun görüşülemez. Daha başta tıkanır. Dolayısıyla ikinci turda maddelerin kabulü için yeterli çoğunluk bulunsa bile, başlangıçta yapılan bu hata nedeniyle anayasa değişikliğinin iptali için Anayasa Mahkemesi'ne gidilebilir." ISSIZ ODA YAZILARI VEDAT ÖZDEMİROĞLU Çankaya Adayları İçin Kulis Araştırması! • Ismail Cem: DSP'nin en önemli adayı. Dışişleri Baka- nı olarak, AB ile ilişkiler ve Yu- nanistan'la banş sürecinin hız- landınlması konulannda büyük başan kaydetti. Cem, cumhur- başkanı olursa Yunanistan'la jJİşKUerlçlaha c(a iyileştirecek ve haftada iki gün, arâdaki sı- nırlar kalkacak. Hatta Türki- ye ve Yunanistan, biraraya gelerek, Ege Birliği'ni (EB) oluşturacak. Uzun vadede, AB de EB'ye dahil edilecek. Cem'in Avrupa ülkelerine bu konuda dayattığı tek koşul, rakı ve uzo tüketiminin bir yıl içinde yüzde 500 artması! Ay- rıca, kültürel olarak Yunanis- tan'la Türkiye'nin yıllardır bir türlü paylaşamadığı Haci- vat'la Karagöz konusu da çözülecek, Hacivat 99 yıllığı- naYunanistan'averilecek! Ka- ragöz ise bizde kalacak. En genç cumhurbaşkanı adayı olan Cem, Çankaya'ya çıktı- ğı takdirde, 19 Mayıs göste- rilerinde sahalarda gençlerin oluşturduğu kulelerin en tepe- sine çıkmaya kararlı olduğu- nu yakın çevresinefısıldamış! • Kamer Genç: DYP'nin adayı en az gökkuşağı kadar renkli bir sima. Cumhurbaş- kanı olursa, resmi temasları- nı, rahat bir ortam ve samimi bir iletişim sağlamak amacıy- la hamamda yapacak. Peşte- mal kreasyonlarını Cemil Ipekçi'ye yaptırmış olması, Çankaya yolunda iddialı ol- duğunu gösteriyor! Fakat, Köşk'ü Türkiye'nin rakı mer- kezi Tekirdağ'a taşıma proje- sinin gerçekleşmesine pek ih- timal verilmiyor! Kamer Genç, cumhurbaşkanı olur olmaz Serdar Ortaç, Pınar Eliçe, Kûçük Onur, Alişan, Banu Alkan, Ersen ve Dadaşlar'ın bir kısmını devlet sanatçısı yapacak. Reha Muhtar'ı ise önce sanatçı, ardından da devlet sanatçısı yapmanın ya- sal koşullarını araştırıyor! • Sabahattin Çakmakoğ- lu: vlHP'nin en karizmatik ada/ı. Milli Savunma Bakanı olduğu için MGK'lere alışkın olduğu, bu yüzden Köşk'te sıkıntı çekmeyeceği söyleni- yor. Ayrıca MHP'nin "Başba- karDSP'den, Meclis Başka- nı ANAP'tan, Çankaya da bi- ze förilmelidir" şeklinde bir söyemi var. Gerçi buna kar- şılık "Şimdilik MHP Çanka- ya 'dan uzak dursun, size Ni- şanaşı'nı Güzelleştirme Der- n&ğ 'nin başkanlığını verelim" yarttı gündeme gelmiş du- rurrda ama, Çakmakoğlu, yine de umutlu! MHP adayı- na bir diğer itiraz da seçildi- ği takdirde, Avusturya'daki HaıJer olayının tekrarlanaca- ğı )önündeki endişelerden ka/iaklanıyor. Çakmakoğ- lu'run bu konuyla ilgili ola- rak yakın çevresine "Size ay- nı tipkıyi göstermezler, çün- kQ t-vusturya, Avrupa 'nın gö- beçnde. Türkiye ise uzak. lyi kiatalanmızzamanında Vıya- na'yı alamamış" dediği iddia ediliyor! • Yıldınm Akbulut: Meclis Başkanı, eski başbakan ve Nasreddin Hoca'yla yanşa- cak kadar ünlü bir fıkra tipi olan Akbulut, Çankaya için uzun zamandır yoğun şekikte hazırlanıyor. Zamanında 12 tane yabancı dil öğrenmiş olan Akbulut, kafasını karıştırma- mak için uzmanlar eşliğinde bu dillerden 8'ini unutmaya çalışıyor. AB'ye üyelik konu- sunda "AB olmazsa, ÇÇ'ye gireriz" düşüncesine sahip olan Akbulut, cumhurbaşka- nı olamazsa Güniz Sokak'ta kiralık ev bakacak! Bu konu- da "Sayın Akbulut, Güniz So- kak, Demirel'in özel durumu, onun orada zaten evi var, her cumhurbaşkanı olmakişteyip olamayan kişinin Güniz So- kak'ta oturması yasal zorun- lulukdeğil" şeklinde kendisi- ni uyaranları, uzun devlet adamlığı tecrübesine daya- narak ciddiye almıyor, tuzağa düşmüyor! Akbulut, cumhur- başkanı aynı zamanda "Baş- komutan" olduğu için, "Gün gelir, gerekebilir" düşünce- siyle tank, helikopter, deni- zaltı, vs. kullanmayı öğren- mek amacında! •Doğan Güreş: DYP'nin ikinci adayı. Cumhurbaşkan- lığı için gerekli birikim ve çev- reye sahip olduğunu düşü- nüyor, ama tek sıkıntısı Çan- kaya'nın en üst zirve olması ve üstünde yapacaklarını em- redecek bir başka makam sa- hibi bulunmaması. Zira Güneş "tak diye emredileni, şak di- ye yapmaya" alışmış bir kişi. Bu konudaki açığını kapat- ması yolunda ABD'ye güve- niyor. Güreş, Çankaya'ya çık- tığı takdirde ilk resmi ziyare- tini etek kültürü ile ünlü Is- koçya'ya yapmayı planlıyor! •Mesut Yılmaz: En gizli cumhurbaşkanı adayı. O ka- dar gizli ki, dünya âlem bili- yor. Bir gizli santrfor gibi, gol için en uygun pozisyonu bek- leyen Yılmaz, Çankaya'ya çı- karsa Köşk'ün bahçesini ant- renman sahası haîine getir- tecek; Galatasaray, Gençler- birliği ve Ankaragücü deplas- manlarına geldiğinde bu özel sahadaçalışacak! Uluslarara- sı görüşmelerini uydu aracı- lığıyla, basın toplantılarını ise Internet'le gerçekleştirmeyi düşünen Yılmaz, özel kalem müdürü olarak da Japon ma- lı bir robotla mesai arkadaş- lığı yapacak. Kıbrıs konusu- na ayrı bir önem veren Yıl- maz, her hafta Denktaş'la "olağan görüşme" yapmak için Kıbrıs'a uçacak! •Nazmiye Demirel: En sürpriz aday! Eşinden sonra Çankaya'yı en iyi tanıyan in- san! (Not: 1 Nisan MizahçılarGü- nü kutlu olsun!) HAYVANLAR ISMAIL GÜLGEÇ KİM KİME DUM DUMA BEHÎÇAK behicak@turk.net ÇİZGÎLİK KÂMtL MASARACI * BULUT BEBEK MHU ÇÎFTÇI TARİHTE BUGÜN MVMTAZARIKAN 1 Nisan TİYATROMUZUN UAZ/M'L 1944'TB BUSÛN, ÜNLÜ TİYATKO OYUNCUSU HAZIUIKÖK MÜKÇİJ, 44 YAŞINOA ÖUHİ. SAKATDA MÛZİK ÖĞZET- MENLİeî YAPAN BABASININ ETKISİYLE KÜÇÜKMÇ- TA SANATLA İL&LEMMEYE 8AÇLAMIÇ, BAZt MÛZİK ALETLERİNİ ÇALMAYI VE KASA6ÖZ OYNATMAYI ÖĞ- REHMİŞTİ. 1917'DE, OAHA AUlRULAU 3 YIL OLAH PARÜLBEDAYİ TİYATKOSU'NA fiefV. İ?TE, O 77VÜH- 7BV BAÇUYAÜAK, KÖ/SMÜKÇÜ A/ÜA/ OYUNCULUĞU ÖUJMÜfjE PS6İN £Ü££C£ttİR. ÖZMLUfCLE 6ÜLPÜ- RÜ TVRÛNPe ÇOK BAŞAgtLI OYUNLAR VEREfif HA- ZIM KÖRMÜKJÇÜ, YENİ ÇEI/eiLMeY£ BAÇLAAJAU Sİ- HEMA PtlMLE&A/pe D£ ÖHEMÜ KOLLER. ÜŞTLEUe- REK ÜUÜNÜ, ÜUtE ÇAP/NDA ££KIİÇLETM/Ç77, Soltla, olau uarahm "l/elinin Çocuğu 'adlı oyun da, V i 6 Z b H < t e l $ B J M U + GÖRÜŞ Dr. EMİN GURSES OPEC Petrol Ihraç Eden Ülkeler Teşkilatı (OPEC), Ara- lık 1998'de 10 dolara kadar düşen petrol fiyatlan nedeniyle üretici ülkelerin dünya piyasasındaki bu düşüşten yaklaşık 50-60 milyar dolar zarara uğ- radığını açıklamıştı. Mart 1999 da OPEC üyeleri ve OPEC dışında olan Meksika, Rusya, Norveç ve Um- man ortaklaşa bir karar almış ve üretimi 5 milyorj varil düşürerek fiyatlann yükselmesini sağlamışlar- dı... Üretimin düşürülmesiyle birlikte artan petrol fi- yatlan 1990 Körfez Savaşı'ndan sonra görülen en yüksek fiyat oldu. Varili 34 dolara kadar yükselen petrol fiyatlarının dünya ekonomisinde meydana getirebileceği olası durgunluğu engellemek için Clinton yönetimi kollan sıvadı ve OPEC ülkeleri- ne üretimi arttırmalan doğrultusunda baskı yapmak- tan kaçınmadı. ABD bu baskıyı, en büyük tüketi- ci olması yanında, petrolün büyük kısmını ithal eden sanayileşmiş ve gelişmekte olan ülkelerin petrol faturalarında önemli artışlar getirdiği ve bu ekonomilerin olumsuz etkilenmesiyle dünya eko- nomisinde de bir daralma yaşanacağından kork- tuğu için yapmaktadır. VVashington, petrol fiyatlarının günde 2-2.5 mil- yon varil arttırılarak 20-25 dolar arasında bir dü- zeye çekilmesini istemişti. Üretici ülkeler ise böy- le bir üretim artışının yaz aylannda düşecek olan talebin de etkisiyle beklenenin altına düşebilece- ğini düşünüyor. Petrol fiyatlarını kontrol edebilmek için 'Stratejik Petrol Rezervleri'nden kullanma yo- luna başvuran VVashington, yüksek fiyatlann enf- lasyonu arttırıcı etkisinden, borsaya olumsuz yan- sımasından ve bunun tüketimi kısan gelişmelere yol açabileceğinden korkmaktaydı. VVashington, petrol üreten ülkelerin fiyatlan is- tedikleri gibi belirleyerek ABD ve dünya ekonomi- sinin rehin alınmasını engellemek için elinden ge- leni yaptı. viyana'da toplanan OPEC üyeleri Was- hington'un isteklerine uygun hareket ederek üre- timi günde yaklaşık 1.5 milyon varil arttırma kara- n aldılar. Iran buna itiraz etti, fakat bir süre sonra düşen fiyatlar nedeniyle doğacak gelir açığını ka- patmak için üretimi bir miktar arttırmak zorunda kalacaktır. Buna OPEC dışı ülkeleri de katarsak 1.7- 2 milyon varile ulaşacaktır günlük artış. Üretimde artışın olmaması için bir çabada diretilseydi ABD, Irak'ın BM kontrolünde yapılan petrol satışındaki oranın yükseltilmesine yeşil ışık yakabilirdi. Ayrı- ca günde 7.6 milyon varillik bir üretimi olan Suudi Arabistan'ın, üretim kapasitesini kolayca arttırabi- lecek olması, en büyük alıcısı olan ABD'yi rahat- latmaktadır. 30 dolar civarında seyreden fiyatlann ABD ve Ja- ponya ekonomilerine getireceği yükün yaklaşık 3 kat artmış olması, kaçınılmaz olarak petrol tüketi- minin yaklaşık yarısını ithal eden ABD'de ve pet- rol tüketiminin hemen hemen tümünü ithal eden Japonya'nın dünya ticaretindeki ekinliğinde bir daralmaya yol açar. OPEC'in Viyana toplantısın- da üretimin arttırılması doğrultusunda bir kararın çıkmasıyla birlikte fiyatlar düşmeye başladı. 1973 petrol krizi, gelişmiş ülke ekonomilerini nükleer enerji gibi alternatif enerji kaynaklarına yöneltmiş- ti. Bu arayışların hızlandırılması, özellikle Suudi Arabistan gibi büyük petrol üreticilerini korkutuyor. Suudi Arabistan ayrıca böyle giderse ABD Kong- resi'nin petrole karşı güvenlik kartını kullanabile- ceği ve silah satışına sınırlama getireceğinden de korkmaktadır. Kuveyt ve Suudi Arabistan, Körfez savaşı nedeniyle bozulan ekonomilerini düzlüğe an- cak petrol gelirleriyle çıkarabileceklerdir. Şimdilik en kârlı pazar ise Batılı gelişmiş ekonomilerdir. ABD'nin enerjide, özellikle OPEC üyesi ülkele- rin petrolüne bağımlı olması, Hazar havzası pet- rollerinin ABD kontrolünde dünya piyasalanna bir alternatif denge unsuru olarak kazandınlmasının önemini göstermektedir. Fakat burada bir çıkmaz da söz konusudur. Kazakistan ve Azerbaycan gi- bi ülkelerdeki üretim artışları piyasada fiyatları dü- şürecek, bu da Batılı uluslararası petrol şirketleri- nin kârlannda düşüşe yol açacaktır. Venezuela Devlet Başkanı Hugo Chavez, Clin- ton'ın baskısına karşı, "Sizinpetrol fiyatlannınyük- sekliğinden şikâyetiniz varsa, bizim de yoksulluk- tan ve dış borçtan şikâyetimiz var" demiştir. Pet- rol, dünyanın üçüncü en büyük ihracatçısı olan Venezuela'nın bütçe gelirlerinin en önemli dilimi- ni oluşturuyor. Fiyatlardaki düşüş, yüksek petrol gelirleriyle zor durumdaki ekonomilerini toparlama- ya ve toplumsal destekleri arkalarında tutmaya çalışan Rusya'da Putin'in ve Iran'da Hatemi'nin işini zorlaştırırken, Türkiye gibi gelişmekte olan ül- kelerin ekonomilerine önemli bir rahatlama getirecektir. E-mail: emiingurses(n yahoo.com BULMACA SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 SOLDAIN SAĞA: 1/ Anadolu ço- banköpeği...Bir nota. 2/ Kemik- lerin yuvarlak ucu... Yoğurt, pekmezgibiko- yu şeylen suyla inceltmek. 3/ Ayağa giyılen şeylerde ayak bileğinden bal- dıra doğru olan bölüm... Vücut- ta oluşan derin kesik ya da ze- delenme. 4/ Eski dilde taht... Kuzey A\Tupa ül- keleri ile Ortadoğu'yu birbirine bağlayan oto- yolun simgesi. 5/ Ro- manya'nın plaka işare- ti... "Gözetleme, dikiz" anlamında argo sözcük. 6/ Mavi renkli küçük bir kuş... Köpek. II Ya y la Evı... Kısa çizme. 8/ Or- ta Anadolu'da bir göl... Zıhın ve bedence ortaya konan çaba. 9/ Güney Amerika'nın tatlı sulannda yaşa- >an çok ytrtıcı bır balık. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Küçük boylu, uzun ve ipeksi tüylü, sarkık kulaklı bir köpek cinsi... Sipersiz şapka. 2/ Âşık olmaktan duyulan korku. 3/ Nikelin simgesi... Türlü bitkilerin yaprak ve ka- buklanyla tatlandınlmış acımtırak bir içki. 4/ Tavşan yavrusu... Eski Misır'da güneş tannsi. 5/ Ender, seyrek... Bır günün ya da olayın arkasından gelen zaman. 6/ Ha- vvai'de karşılama ya da uğurlama anısı olarak venlen, çi- çekten yapılmış kolye... Içki bardagı. 7/ Yapraklan çay gibi haşlanarak içilen bır Güney Amenka bitkısı... Bır ışı yenne getırme. %l Doğu Karadeniz'de, özellikle Rize yö- resinde dokunan çamaşırlık ince bez. 9/ Başansızlık... Bir nota.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear