Catalog

SAYFA CUMHURİYET 8 KASIM 2000 CARSAMBA 8 Istanbul HABERLERIN DEVAMI füllîirı PB 21 Sinop. PB 19 Adana Edıme PB 24 Samsun PB 22 Mersin Kocaeli PB 22 Trabzon PB 19 Diyarbakır B 20 PB 20 Şanlmrfa B 25 B 20 Mardin B 24 Çanakkale PB 21 Giresun Izmir B 24 Ankara Manisa B 23 Eskişehir B 19 Siirt B 22 Aydın B 25 Konya B 20 Hakkâri PB 14 Denizli B 23 Sıvas B 18 Van PB 14 Zonguldak PB 20 Antalya B 25 Kars PB 10 Yurdun kuzey kesmn- len parçalı buluüu, d- ğer yerier açık ve az bulutiu geçecek. Iç ve doğu bolgelen- mızde sabah saatle- rinde yoğun olmak üzere as görülecek. Hava sıcaklığı batı balgelerımizde btraz artacak, ötekı yerier- de değişmeyecek. OsJo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y Y Y PB Y Y Y Y 7 10 11 10 10 11 10 12 DIS MERKEZLER Berlin Y 12 Moskova PB 18 PB 13Budapeşte Madrid PB 15 Aşkabat PB 14 Astana B Vıyana Bekjrad PB 14 Taşkent PB 18 Bakû Sofya PB 18 Bfskek Roma Y 16 Tıflis lışke iflis Y 13 Atina PB 22 Kahire B 26 Münih Y 15 Zürih PB 11 Şam B 24 0Açık Parçalı bulutiu ^Çokbuluttu wuw Gafc gûrffltutû GUNCELcİJNEYT ARCAYÜREK • Baştarafi 1. Sayfada ABD'nin ulusal yarariarını önplanda gözetece- ğini dikkate almak zorunda Türkiye. AB'ye tam üyeliğin kapısını açacak olan Katı- lım Ortaklığt Belgesi'nin, gelen son haberlerde, Türkiye'yi rahatsız etmeyecek bir içerik taşıdığı öne sürülüyor. Bunlann başında "azınlık" sözcüğünün metin- de kullanılmaması geliyor. Bu sözcüğü kullan- mayan AB belgesinin, "bireylere -tabii Kürtlere- dillerini kullanmak, hatta dil eğitimi, TV ve ben- zeri yayınlan yapma hakkı"n\ tanıması olası. Kıbns ve Ege konulannda, Helsinki zirve bet- gesinde yazılanların katılım ortaklığında da yine- leneceği, söylenenler arasında. Eğer gerçekse, rahatlatıcı bu saptamalar bize ancak üç yıl, bile- mediniz dört yıl kazandırıyor. AB üç yıl boyunca temel konularda gelişmele- ri izleyecek, olumlu bir sonuç alınmadığını kabul ettiğinde örneğin Ege sorununun -Yunanistan'ın sürekli istemi koşutunda - Uluslararası Lahey Adalet Divanı'na grtmesini isteyecek. Kıbns'ta çözüm gerçekleşmezse, Güney Kıb- ns' ı AB'ye ortak yapmakta sakınca görmeyecek. Üç-dört yıl? Nedir ki? Göz açıp kapayıncaya kadar geçer. Zaten AB, Türkiye'nin ancak üç, dört, hatta beş yılda tam üyelik görüşmelerine ha- zır olacağını (veya olamayacağını) hesapladığı için temel konularda yumuşak bir yüz gösteriyor. Başbakan Ecevit de aynı kanıda değil mi? Son demeçlerinden birinde "Türkiye'nin 3 yıl sonra üyelik koşullanna hazır olabileceğini" söyleme- miş miydi? Bu arada Mesut Yılmaz'ın azınlık sayılamaya- cağını söylerken Kürt kökenlileri nasıl tanımladı- ğına tanık olduk: "Farklı özellikler taşıyan vatandaşlari" Nasıl, begendiniz mi? Giderek büyüyen çözümsüzlük Sadece, dışarıdan içeriye gelen sorunlarla uğ- rasıyor değil Türkiye. Içeride de giderek büyüyen ve artık büyük so- runlar karşısında bocalayan devleti tanınmaz ha- le getiren yeni gerçeklerie karşı karşıya. Banka soygunları, topluma saygın kişiler diye sunulan kimi kişileri kapsayarak büyüyor. TBMM'deki toplumu derinden sarsan banka olaylan üzerinde genel görüşme açmanın tartışıl- dığı dünkü oturumda geleceği güvenceye alacak, bugünkü pisliği temizleyecek çözüm yollan aran- dı mı? Hayır! Ya ne yapıldı? Kulislerde muhalefet, hükümeti suçladı. Hükümet yeterli olanaklara sahip olma- dığı için soygunlann giderilemediğini öne sürer- ken geçmiş yıllarda iktidar olan muhalefetin so- rumluluğunu anımsattı. Peki, ama vatandaş haklan? Batan bankalan kurtanrken devletin halkın cebinden hortumladı- ğı paralar? Çıkmaz ayın son çarşambasına kal- dı! Devlet, 103 milyon dolara sattığı Sümerbank'ı 231 milyon dolar batıkla geri alıyor. 155 milyon dolara sattığı Etibank'ı 438 milyon dolar batıkla devralıyor. Ekonomi adına, istikrar adına bunca enayilik nasıl sineye çekillyor, anlaşılır gibi değil. 1995'te batan üç bankadan sonra (Refahyol hükümeti zamanında) soruna el atılmasını isteyen genel görüşme sonuç verdi mi? TBMM'deki dünkü görüşmeler araştırma ko- misyonu kurulmasına yol açacak mı? Yoksa hükümet; kanserleşen banka hortumla- ma olaylannda gerilere gidildikçe her partinin ve devletin kirii yanlannın ortaya çıkmasını engelle- mek için genel görüşme ile yetinilmesine mi ça- lışıyor? Bankaian "hortumiayanlann tek başlanna" ol- madıklan gün gibi aşikâr. Bunlann siyasetçilerden de, bürokratlardan da ve çetelerden de yardım- cılan var. Ama bunlann ortaya çıkmasını isteyen yok! Manzaraya bakınız: Soygunlarla, çetelerle savaşan iki bakanlık, Adalet ve Içişleri birbirine düşmüş. AB konusunda Yılmaz'la Cem, çaktırmadan birbirine karşı. Devlet laçka. Başbakan ortalıkta yok. Işe ya- ramaz muhalefete göre banka soygunlan ne za- man başladı? Kırk yıl düşünseniz bulamazsınız: DYP lideryardımcısı Hasan Ekinci keşfetmiş, söyledi: 28 Şubat! Siyaset bu akılla giderse... Ismail Cem: Heisinkfden dönüş yok ANKARA (Cumhuri- yet Bûrosu) - Türkiye, bu- gün Brûksel'de açıklana- cak katıhm ortaklığı bel- gesinin Helsinki Zirve ka- rarlan dışında olmayaca- ğına inanırken belgenin Yunanistan'ın girişimle- riyle 20 Kasım'da yapüa- cak Bakanlar Konseyi top- lantısında değiştirilmesi kaygısını taşıyor. Yunanis- tan'ın belgenin önsözün- de yer alan Kıbns ve Ege ile ilgili ifadelerin kısa ve orta vadeli beklentiler kıs- mına aldırmaya çalıştığı kaydediliyor. Dışişleri Ba- kanı İsmail Cem, "Hefcm- ki'den dönüş olamaz. Bi- zim durduğumuz yer bu- rasıdır. Helsinki bir kilo- metre tasKhr ve biz o aşa- madan sonrasını planla- maya çanşıyoruz" dedi. Yunanistan'ın belgeye *s»- nır anlaşmazhklaruıın" çözûmûne ılişkin bir ifade koydurmak istediğini be- lirten Cem, katılım ortak- hğı belgesinin Helsinki dı- şına çıkamayacağını, "Bu- na haklan yok" sözleriyle vurguladı. Cem, soğuk- kanlılıkla okunması gere- ken katılım ortakhğı bel- gesinin siyasi kriterlerine, her ülkenin kendi koşulla- nyla yaklaşacağını da bil- dirdı. Türkiye, katılım ortaklı- ğı belgesinin açıklanma sürecinde yoğun diploma- si trafiğini sürdürüyor. Dı- şişleri Bakanı Ismail Cem, bugün Avrupa Konseyi ça- lışmalan için Strasburg'da olacak. AB'den sorumlu Devlet Bakanı Mesut Yü- maz da bugün Brüksel'de AB yetkilileriyle göriişe- cek. Yılmaz, AB Komis- yonu'nun genişlemeden sorumlu üyesi Günter Verhcugen'le görüşecek. Verheugen imzasıyla bugün açıklanacak olan katılım ortaklığı belgesin- de yer alacak ifadelerin Türkiye'nin karşı çıkma- yacağı şekilde yazıldığı, ancak Yunanistan'ın, ko- misyon üzerindeki baskı- laruıı sürdürdüğü kayde- düiyor. Cem, bazı gazetelerin Ankara temsilcilerine yaptığı değerlendirmeler- de, katılım ortaklığı bel- gesinin Helsinki'nin dışı- na çıkamayacagını belir- terek "Ancak Yunanis- tan'm çababuı var. Onlar, SUIir Ceyhun:Ankara için olumlu Istanbul HaberServisi-Avrupa Parla- mentosu üyesi Ozan Ceyhun, Türki- ye'nin Avrupa Biriiği (AB) ile ilişkile- rinde büyük önem taşıyan ve bugün açıklanacak olan "Kaolım Ortaklığı BdgesTnın, Türkiye'yi şaşırtacak ka- dar, umulanın da ötesinde olumlu içerik taşıdığını ancak Kıbns ve Ege konula- nnda rahatsızlık uyandırabileceğini söyledi. Ceyhun, "Bu bdgeyi kaleme alanlar, sanki yıllarca Tûrkiye'de yaşamışlar gi- bi. 9 Kasrnı sababı, Türk politikacüar gereksiz heyecanlardan uzak dursunlar, soğukkaıdı oisunlar ve Türkiye'nin Av- npaPutenentosu'ndakigerçekdostla- nnm sokuiar, yeşilkr ve liberaller oklu- Marmara Üniversitesi Avrupa Tophı- luğu Enstitüsü'nün konuğu olarak *AB Adayüğı Sürecinde Türkiye-AB Parto- mentosu bt^dferi" konulu bır konferans veren Ceyhun, Yunanistan'ın, çıkarlan gereği, Türkiye'nin AB'ye tam üye ol- ması için elinden geleni yapügını öne sürdü. Kıbns konusunun çözümü için ister Yunan ister Türk olsun, tüm ya- bancı askerierin adadan çekilmesini ar- zuladığını ifade eden Ceyhun, Türki- ye'nin Avrupa'da lobi eksikliği olduğu- nu vurguladı. "OnceÂlmanya'mnsoo- radaAvrupa'nıncıkaıiarnusavuıaıyo- nım'' diyen Ceyhun, bu özelliğinin üzerinde özenle ve ısrarla durduğunu, kimsenin kendisindenbaşka türlü dav- ranmasını beklememesini ıstedi. bir tümce koydurarak Hdsmki'ıım dışma çıkma- yaçabşıyoriar. Yani, bu tür bir cümle kaydururlarsa Türkiye'yi Hebinki'nin gerisiııe itip Yunanistan'la smırsorunlannı çözmeden müzakerebaşiay^mazgibi bir noktaya getirmeye ça- hşıyorUr" diye konuştu. Katılım ortaklığı belge- sine sakin ve dikkatli bak- mak gerektiğini, 20 Ka- sım'daki oylamanın daha da önemli olduğunu belir- ten Cem, "Orada farklı bir mctin yıV»Tn»r ama Ynnanistanyinekendi ap- smdan bas&racaktu-" de- di. Cem, AB'nin sınınnın uzun yıllar Ege Deni- zd'ndenbaşladığım, ancak bu sınınn artık Iran ve Su- riye'den başladığmı kay- dederken "Bunu sadece biz değil, Javier Solana da söyrayor. Eskiden Yuna- mstan'Ia anumzda iki sı- nır vanh. Biri ulusal sınır, öcekiuluslararası suur.Bu- nu tekeindirmek bizinıle- himne" dedi. AB, flerleme Raporu'yla uyanyor ANK\RJ \(Cumhuriyet Bûro- su) - Avrupa Biriiği (AB) Komis- yonu, yumuşak ifadeler kullan- dığı katılım ortaklığı belgesinin aksine bugün açıklayacağı "2000 Yıh tlerleme Raporu"nda Türki- ye'yi uyanyor. Ozellikle Kıbns ve Ege ile ilgili Yunan tezlerine yakın ifadelerin kullanıldığı ra- porda, Türkiye'nin Kıbns ile il- gili resmi tutumunun Birleşmiş Milletler (BM) ve AB çizgisinde olmadığı behrtiliyor. Raporda, Türkiye'nin Ege De- nizi'nden kaynaklanan sorunla- ruu çözmesi gerektiği belirtilir- ken Türkiye- AB siyasi diyalo- ğunun doğru bir rotada gelişme- sinin olumlu bir adım olduğu be- Urtiliyor. Katılun ortakhğı belgesiyle birlikte llerleme Raporu da bu- gün Brûksel'de açıklanacak. Her yıl hazırianan ilerleme raporunun ginşınde Türkiye-AB siyasi di- yaloğunun gelişmesinin, Kıbns ve Ege sorunlannınyanı sıra Tür- kiye'nin tam üyelik görüşmeleri- ne geçebilmesi için karşılaması gereken siyasi kriterlerin yerine getiriknesinde de katkıda bulun- duğu bildirildı. Katılım ortaklığı belgesinde Helsinki zirve karar- lanna atıf yapılmakla yetinilen Kıbns konusunda, Türkiye'nin resmi politikası eleştirilerek "Türidye'nin tutumu hâlâ BM kararlan ve AB'nin çizgisryie çe- lişmektedir. Ancak Türkiye'ye AB üye adayhğı konumu tamn- ması Kıbnsa çözüm sürecine kat- kı sağlanuşür" görüşlenne yer verildi. Türk-Yunan ilişkilerine de de- ğinilen raporda, "Yunanistan ve Ege sorunJannda Türk-Yunan yakmlaşması sürmektedir. Kıbns krizindeıı bu yana ilk defa geçen ilkbahar Türk asker ve uçaklan bir NATO tatbikaü çerçevesmde Yunanistan'a gitmiştir. Ancak Ege sorunlannın çözümü konu- sunda kaydedilen gelişme ma- alesef yeterK değDdh-" denildi. Tûrkiye'de geçen yıla oranla "tekefciBk, rekabet, telekomüni- kasyoo,maiihizmetlervetetiP ko- nulannda yeterli gelişme olmadı- ğınm vurgulandığı raporda, "Tür- Hye,fiyeaday olarak tanm, balık- çıhk, ulaşürma, istatistik. enerji, çevre, adalet ve icişleri konulann- da AB müktesebaüna süratk uyum «agbmahrfır. Türkiye özel- 10de adalet ve ıçişleri konulannda uyum için ciddi bir çahşma içinde otanah ve tüm kamu olanaklanm seferber eönetidir'' denildi. 'Ulusal program AB Türkiye'ye karşı cimri yü sonu bitecek' ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - AB Genel Sekreteri Büyükelçi Volkan Vund, AB Komisyonu'nun bugün açıklayacağı katılım ortaklığı belgesinin önce hükü- met tarafindan değerlendirileceğini, da- ha sonra kendilerine gelecek taümat çer- çevesinde ulusal program hazırlıklannı yürüteceklerini bildirdi. AB Iç Koordinasyon ve Uyum Komi- tesi, AB Genel Sekreteri Büyükelçi \<A- kan Viınd başkanhğında dün ikinci top- lantısmı yapü. Toplantıya, Adalet, Içişle- ri, Milli Savunma, Dışişleri, Maliye, U- laştırma ve Sağlık bakanlıklan ile Mer- kez Bankası, Rekabet Kurulu, DPT Müs- teşarlığı ve diğer ilgili kurumun temsil- cileri katıldı. Büyükelçi Vural, toplanömn ardından yaptığı açıklamada, ulusal program ha- zırlıklannda iyi bir aşamada bulunuldu- ğunu belirterek "Amacnnızyıl sonundan önce ulusal programı bitirmek, hükümet onayı atmmış haKyle AB KomisynHi'na sunmaktır" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu)-AB Komis- yonu, Türkiye'ye yönelik mali jTİkümlülükleri- ni yaşama geçırme konusunda izlediği "isteksaz" politikayı katılım ortaklığı belgesinde de sür- dürdü. Katılım stratejisinin uygun bir mali işbir- liği gerektirdiğine işaret eden belgede AB'nin yükümlülükleri konusunda somut ifadelere yer veribnemesi, Ankara'da rahatsızlık yarattı. AB kaynaklan, buna gerekçe olarak mali iş- birliğine hukuki temel oluşturacak çerçeve yö- netmeüğin Avrupa Parlamentosu'nun onayuıa yollandığmı, bu onayın 2001 yıhmn Ocakayı or- tasında ahnacağmı gösteriyorlar. AB Komisyonu, belge hazırlıklan sürerken Türkiye'ye vaat ettiği, ancak ödemediği 1 mil- yar Euro'yu aşan yardımlann telafısi için Avnı- pa Yatınm Bankası (AYB) olanaklanndan 450 milyon Euro'luk öneri sundu. AB, adayhğa kat- kı için de 2000-2006 döneminde toplam 2.5 mil- yar Euro'luk yardımda bulunmayı planlıyor. Bu miktar, diğer aday üyelere sağlanan yar- dmılarla karşılaştınldığında oldukça düşük bu- lunuyor. AB Komisyonu'nun Dışişleri Bakanlığı'na ilettiği öğrenilen "AB- Türkiye 1994-2006 yılla- n mali işbirtiği degeriendirmesi" başlıklı belge- de yapılan ve "unutulan" yardımlann dökümü- nüçıkardı. 450 milyon Euro'luk kredi konusun- da AB Konseyi'nin tutumunun net olmadığı, AYB içerisinde de Türkiye için özel olanak ya- ratıhnasına sıcak bakılmadığı belirtiliyor. 'Ankara luızır değil 9 BERLtN(AA)-Almanya Dışişleri Baka- nı Joschka Fiscber, Türkiye'nin, AB tam üyeliği içinne ekonomik, ne siyasi ne de in- san haklan gereklerini yerine getirdiğini söyledi. Fischer, Leipziger Volkszeitung gazete- sinin bugünkü sayısmda yayımlanacak rö- portajında, yine de Avrupa perspektifini aç- mamalan halinde, Türkiye'nin Hehtikeubir şekilde' Avrupa'dan uzaklaşacağuu belirt- ti. Modern Türkiye'nin kendisini Avrupalı olarak tanımladığma işaret eden Fischer, "Tûrkiye'nin, AB ile bûtûnleşmek için ege- nıenlîğBiden gerektiği kadar vazgeçmeyebir gûn hazır ohıp oimayacağnon heoüz befir- az okhığunu" ifade etti. Avrupa Birliği'ndeıı Türkiye'ye zor ev ödevi • Baştarafi 1. Sayfada ması istendi. Belgede ilk sırayı alan "ilkeler'' başhğı altmda, Türkiye'nin de her aday ülke gibi tam üyelik için Kopenhag kriterlerini yerine getirme- si gerektiğine dikkat çekiliyor. Bu kri- terler şöyle anımsatılıyor: - Aday ülke, demokrasinin, huku- kun üstünlüğünün, insan haklannm ve azınlıklann korunmasını garanti altı- na alınmasmı sağlayacak kurumlan oluşturmahdır. - Işleyen birpiyasa ekonomisine sa- hip olmalı ve bu ekonomiyi, AB için- deki rekabet ve piyasa güçleriyle ba- şa çıkabilecek hale getirmelidir. - AB üyeliğinin gerektirdiği şekilde siyaset, ekonomi ve ortak para birimi alanlanndaki kriterlerin yerine getiril- mesi için gerekli şartlan sağlamahdır. Belgenin 'üketer" kısmında Helsin- ki zirve kararlan yeniden ele ahndı. Bu çerçevede, Kıbns için kullanılan ifade, "adada çözüm için BM tarafindan baş- laülan sürecin Türkiye tarafindan teş- vik edümesi" şeklinde oldu. Ege ile il- gili ifadelerde ise birlik içerisinde "s- nır anlaşmazhklannın banşçıl yoUarla çözümûne n ilişkin Helsinki kararlanna • aüfta bulunuldu. Türkiye'nin tam üyelik görüşmeleri- ne geçebilmesi için yerine getirmesi gereken kısa ve orta vadeli reformlar, belgenin 5. ve 16. sayfalan arasınday- er alan "hedefler" bölümünde bulunu- yor. Belgede reformlann yerine getiril- mesi için somut tarihlere yer verilmez- ken AB uygulamalannda kısa vade 1- 2 yıl, orta vade ise 3-4 yıl olarak geçi- yor. Siyasi, ekonomi, icişleri, kültür, eğitim, enerji, ulaşım, idare, adalet, hu- kuk gibi başhklar altmda yapılacak re- formlar kısa ve orta vadeli olmak üze- re ana hatlanyla şöyle sıralandı: 1. Avrupa İnsan Haklan Sözleşme- si'nin 10. maddesı gereğince, ifade öz- gürlüğü, hukuki ve anayasal düzenle- melerle daha güçlü bir şekilde garanti altuıa aunmahdır. Bu çerçevede, görüş- lerinde şiddet çağnsı olmamasına rağ- men yargılanan ve tutuklanan kişilerin durumu degerlendirümelidir. 2. Srvil toplum kuruluşlaruun geliş- mesini teşvik edecek ve bu kuruluşla- nn ifade özgürlüğünü daha güçlü bir şekilde güvence altına alacak anayasal ve hukuksal düzenlemeler yapılmah- dır. 3. Avrupa işkence ile mücadele söz- leşmesi çerçevesinde, tüm olanaklann kullanılması ve yasal düzenlemelerin iyileştirilmesi gereklidir. 4. Yargı öncesi gözalü koşullan ko- nusundakı yasal düzenlemelerin, Av- rupa insan Haklan Sözleşmesi'nin maddeleri, Avrupa insan Haklan Mah- kemesi'nin içtihatı ve işkenceyi önle- me komitesinin tavsiyeleriyle uyumlu hale getirilmelidir. 5. İnsan haklan ihlalleıinden kaynak- lanan zararlann onanmı için firsatlar yaranlmahdır. 6. Ülkeler ve uluslararası örgütlerle işbirhğine girerek adli makamlann in- san haklan konusundakı eğitimi arttı- nlmalıdır. 7. Devlet güvenlik mahkemelerinin uluslararası standartlara uygun hale ge- tirihnesi de dahil olmak üzere, yargınuı işlevi ve etkisi iyileştirilmelidir. Ozel- likle hâkim ve savcılann, AB mevzu- atı konusundakı eğitimi, insan haklan alanında da yoğunlaştmlmalıdır. 8. Ölüm cezasma ilişkin moratoryum sürdürülmelidir. 9. Türk vatandaşlannın ana dillerin- de televizyon ve radyo yayını yapma- lannı engelleyen yasal düzenlemeler kaldınlmalıdır. 10. Ozellikle Güneydoğu Anadolu olmak üzere bölgesel farkhlıklann gi- derilmesi, tüm vatandaşlara yönelik ekonomik, sosyal ve kültürel imkânla- nn genişletilmesi için geniş kapsamlı bir yaklaşımın benimsenmesi gerek- mektedir. 11. Enflasyonun indirihnesi, kamu harcamalannın denetim altına alınma- sı, yapısal reformlann sürdürühnesi ve bu çerçevede ekonomik progTamın uy- gulanması gerekmektedir. 12. Özelleştirme programuım etkin hale getirilmesi ve hızlandınhnası, dev- let ihalelerinde şeffaflığın sağlanması ve ekonomik konularda AB mevzuao- na uyum sağlanması beklenmektedir. 13. Fikri mülkiyet haklan konusun- da yasal düzenleme tamamlanmahdu-. Türkiye'nin orta vadede yerine getir- mesi gereken reformlar ise şöyle sıra- landı: 1. Dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi gö- rüş, felsefi inanış ve din aynmcüığı gö- zetmeksizin, tüm vatandaşlann temel hak ve özgürlükleri güvence altina alın- mahdır. Medeni hukukun işlerliği ga- ranti altına ahnarak din, inanç ve dü- şünce özgürlüğü geliştirihnehdir. 2. Bütün vatandaşlann hak ve özgür- lüklerini, Avrupa tnsan Haklan ve Te- mel Özgürlükler Sözleşmesi'nin ön- gördüğü şekilde garanti altına almak amacıyla anayasa gözden geçirihneli- dir. Bu yasal reformlann uygulanması garanti altına ahnmalıdır. 3. Ölümcezasınuıkaldınlması vebu- nun için Avrupa tnsan Haklan Sözleş- mesi'nin 6 numaralı protokolü imzala- nıp onaylanmahdır. 4. "Uluslararasımedeniwsiyasihak- lar sözleşmesi''nin, ilgili protokolünün ve ekonomik, sosyal ve kültürel haklar sözleşmesi TBMM'de onaylanmalıdır. 5. Cezaevi koşullan iyileştirilmeh- dir. 6. Milh' Güvenük Kurulu'nun, hükü- met için danışma organı şeklinde ta- nımlanan anayasal rolü, AB 'deki uygu- lamayla uyumlu hale getirilmelidir. 7. Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde uygulanan olağanüstü hal (OHAL) kal- dırümabdır. 8. Etnik kökenleri ne olursa olsun tüm vatandaşlann, kültürel farkhlıkla- n ve kültürel haklan garanti altına alın- malıdır. Eğitim alanı da dahil olmak üzere, bu haklardan yararlanılmasını engelleyen hukuki engellerin kaldınl- ması, Türkiye'nin AB'ye tam üyelik müzakerelerine başlaması için yerine getirmesi gereken değişiklikler olacak. 9. Iş hukuku alanuıda AB hukukuy- la uyum sağlanmalıdır. Sendıkal haklar güvence altına alınmalıdır. Ermeni tasansına 62senatörden onay PARİS (AA)-Fransız Senatosu'ndaki siyasi gruplann hazırladıklan sözde Ermeni soykınmı- na ilişkin yeni yasa tasa- nsının 'acükonular' otu- nımuna alınması için 62 senatör onay verdi. Ta- sanmn gündeme alm- masım önlemek üzere Paris'e giden TBMM heyeti ise Fransa Senato- su Türkiye Dostluk Gru- bu Başkanı Jacgues Rk- hard Delong ile görüştü. Senato Genel Kuru- lu'nun dün öğleden son- ra başlayan oturumunda, tasannın 'acil konular' gündemine aunması için senatörlerin yaptıklan ilk başvuru, ad okunarak onaya sunuldu. 'Acil ko- nular' oturumuna alın- ması için 30 imza gere- kirken salonda bulunan 62 senatörün tasannın gündeme alınmasını desteklediğı anlaşıldı. Tasannın gündeme alınmasını engellemek üzere Paris'e gelen TB- MM heyeti, konuyla il- gili olarak dün Fransa Senatosu Türkiye Dost- luk Grubu Başkanı De- long ile görüştü. TBMM heyetinin, toplantıda Türkiye'nin Ermeni ta- sansı konusundakı ra- hatsızlığını gündeme getirdiği öğrenildi. Senato'da temaslarda bulunan TBMM heye- tinde DSP Aydın Millet- vekili Ertu^ııl Kumcu- oğlu, MHP Kütahya MilletvekiliSeydiKara- kuş, FP Sıvas Milletve- kili Abdüllatif Şener, ANAP Istanbul Millet- vekili BülentAkarcah ve DYP Tunceli Milletve- kili KamerGenç yer alı- yor. Öte yandan TBMM heyeti, Senato'daki tüm senatörlere Ermeni tasa- nsmm Türk-Fransız iliş- kilerine vereceği zarar konusunda da mektup gönderdi. Mektupta, Türkiye'nin tasanyla il- gili hassasiyetine dikkat çekilerek bu konuda An- kara'nnı duyduğu rahat- sızlığa işaret edildi. Tasan üzerindeki gö- rüşmeler, gazetemiz baskıya girdiği saatlerde sürüyordu. Tasan, oyla- mada kabul edilse bile, Fransız anayasası gereği zorunlu olarak Meclis'e gönderilecek. Tasannın gündeme alınması ha- linde genel bir tarüşma yapılacak, hükümet adı- na söz alacak olanparia- mentodan sorumlu Dev- let Bakanı Jean Jack Oueyranne'ın görüşleri dinlendikten sonra oyla- maya geçilecek. Garcia: Tehditlebir şey eldeedüemez • Baştarafi 1. Sayfada Fransa'ya karşı bazı ön- lemler uygulamaya ha- zırlandığı yönündeki haberlerin anımsatıüna- sı üzerine Garcia, tt Tûr- kiye arük Osmanlı Im- paratorluğu değil, önemli ülkeler nezdinde tehditle bir şey elde edi- lemez. Eğer Türkiye ta- san karşıtı önlemlerala- caksa bu kendi sorunu. Ama bunun çıkanna ol- duğunu zannetmiyo- rum. Şu an kimin kime daha çok ihtiyacı var, ona bakmak lazun" di- ye konuştu. AB Komisyonu tara- fından bugün açıklana- cak katılım ortaklığı belgesi konusunda so- rulan da yamtlayan Garcia, belgenin son durumunun Tûrkiye'de rahatsızlık yaratacak unsurlar içermediğini belirterek bu sonuçta Fransa ile Türkiye ara- sındaki yakınlığın ve kendi katkılannın bü- yük olduğunu söyledi. Fransız hükümetinin sözde Ermeni soykınmı tasannın engellenmesi için senatörlere "adam adama markaj" uygu- ladığmı anlatan büyü- kelçi, tasannm gerçekte "önemsiz olduğunu ve pratikte hiçbir etkisi ÖL madığını" savundu. Garcia, "Senato'nun alacağı karar bizim dış poütikamızL, Türkiye'ye yaklasunınuzı değiştir- mez. Bizi bağlamaz" di- ye konuştu. 'Türidyeneyapü?' Fransa'da benzer tasa- nnın 2 yıl önce de gün- deme getirildiğini anım- satan Garcia, Türki- ye'nin bu sürede edilgen kahnasını eleştirdi. Fransız Büyükelçi, "Türkiye, Ermeni lobisi- ne karşı çıkmak için ne yapü? Tûrkparlamento- su neden diğer patia- mentolar nezdinde giri- şimlerde bulunarak ken- dini savunmadı? Fran- sa"daki Türk toplumu neden bir şey yapmadı?" görüşünü dile getirdi. Pennçek: Tasanşimdide Almanya gündeminde İstanbul Haber Servi- â-lşçiPartisi(lP) Genel Başkanı Doğu Pennçek, sözde Ermeni soykın- mına ilişkin toplanan imzalann Almanya Meclisi'ne getirildiğini duyurdu. Perinçek, IP tstanbul tl Merkezi'nde düzenlediği basın top- lantısında, Berlin Hür Üniversitesi 'nde görevli Dr. Tessa Hofmann tara- findan yürütülen kam- panyada 10 bin imza toplandığını belirterek bunlann da Almanya Meclisi'ne getirildiğıni söyledi. tP Genel Başkam Per- inçek tasannm arkasın- da Alman Istihbarat Ser- visi'nin (BND) bulun- duğunu öne sürdü. MHHyefe kurşun • Istanbul Haber Servisi - Bağcılar'daki Milliyet gazetesinin binasına, nereden ve kim tarafindan sıküdığı anlaşdamayan bir kurşun isabet etti. Saat 23.00 sualannda meydana gelen olayda kurşun, binanın 5. katmda bulunan gazetenin başyazan Güneri Cıvaoğlu'nun odasının camma rastladı. . Camın kurşun geçirmez olması nedeniyle merminin sektiği bildirildi. Ilyan ateşi' öldürdü • tstanbul Haber Servisi - Alıbeyköy'de, ehlıyeti oknadığı halde babasmın arabasını gizlice alan ve çevrede tur atan H.B.'yi (17) takibe alan polisin ateş açması sonucu, çalıştığı yerin kapısında olaylan izleyen 14 yaşuıdaki A.K. hayatuıı kaybetti. Emniyet yetkilileri, açılan ateşin uyan amaçlı olduğunu öne sürdüler.