Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
8 KASIM 2000 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI /ekonomi@cumhuriyet.com.tr 13
ŞtRKETLERDEN
• COMSAT'ın yeni
hizmetı GlobalWay
Frame kullanıcılara
sunuldu. Kurumun yeni
hizmetinde, çoklu
uygulamalann
desteklenmesı, yeni
uygulamalann
entegrasyonu, veri
haberleşme güvenliği, 7
gûn 24 saat servis
sağlanıyor.
• «PHILIPPE
MAnGNON,2001
sonbahar-kış
koleksiyonunu
tükerkilerin beğenisine
sundu. Koleksivonda, fik,
opak çoraplar ve özel
günler için sıradışı
çoraplar bulumıyor.
• SAMSUNG hafıf
ticari araçlannı piyasaya
sundu. Distribütörlüğünü
Baytur Motorlu Vasıtalar
AŞ'nin üstlendiği SV
110, verimlilik, ergonomi,
parça dayanıklılığı ve
yakıt tasarrufu
konulannda başanlı
sonuçlar veriyor.
• HAZmKARTkazı-
konuş kartlan, 134
Migros ve 270 Şok
mağazasından da saüşa
sunuldu. Türkcell ve
Migros arasında
imzalanan anlaşma Qe
Türkcell sans noktasından
ahnabilen kartlara arnk,
Migros ve Şok
mağazalardan da
ulaşılabilecek.
• BELLONA Sefaköy
Mağazası tûketicilerin
hizmetine girdi.
Bellona'nın 350 ûrûnü,
müşterileriyle buluştu.
Kredi kartının geçerli
olduğu mağazada,
mûşteriye 11 taksitle, 16
aya varan vadeler ve nalcit
ödemede yüzde 13
indirim olanaklan
sunulacak.
• GOLDEN Meyve
Sulan halka açılmak için
SPK'ye başvurdu.
Ürettiği konsantrenin
yüzde 90'uu dış pazarda
değeıiendiren Golden
Meyve Sulan, özellikle
ABD. Avrupa ülkeleri,
Türk cumhuriyetleri ve
Uzakdoğu ülkelerine
ihraç ediliyor.
• LEVI'S gençleri
sanata davet ediyor.
"Kendi Levi's'ını yarat"
adını taşıyan proje ile
sanatçı ruhlar
yeteneklerini Levi's
kotlan üzerine
taşıyacaklar. Herkese açık
olan proje dünün,
bugünûn ve yannın
gençlerine sesleniyor.
• BURGER KING
tzmitli depremzede
minikleri Zeytinburnu
Otivium Ahşveriş Merkezi
Restoranı'nda ağuiadL
Burger King yöneticileri
yaruun geleceği çocuk ve
gençlere \önetik
etkmliklere destek
vermeye devam
edeceklerini biknrdüer.
• KVK mağazalannda
yeni teknolojik cihazlar
satılmaya başlandı. KVK
mağazalannda, cep
telefonlan ve DigiTûrk
distribütörlüğünün yanı
sıra Compaq velBM
şirketlennin mobil
üetişim cihazlannın satışı
yapılacak.
• HILTON
DVTERfŞATIONAL,
Dubai'nin Junıerirah
plajında yeni bir otel
açarak oteDer ancirine
yeni bir halka daha ekledL
OtekJe tam donanımlı bir
q merkezi tarafindan
desteklenen en modern
frknnlnjinin kııllanılfhgı
toplann ve konferans
birinüeri bulunuyor.
YDK'nin kamu bankalanyla ilgili soruşturma istemleri ortada kaldı
Kamu denetimine tırpan• Başbakan Ecevit'inonayıyla
Devlet Bakanı Recep Önal'ın
YDK'nin kamu bankalanna
ilişkin raporlannı iade etmesi,
soruşturma istemlerinin üstünün
örtülmesi olarak değerlendirildi.
YDK'nin soruşturma
istemlerinin adressiz kalması
sonucunda, kamu bankalannda
suç işleyenlerin
'zamanaşımı'yla kurtanlmaya
çalıştıklan savlandı.
BANUSALMAN
ANKARA-Yüksek Denetleme Kuru-
lu'nun (YDK) soruşturma istemleri or-
tada kaldı. 72 sayılı kanun hükmûnde ka-
rarname uyannca soruşturma yetkisi bu-
lunmayan YDK'nin belgelerle tespit et-
tiği konulan soruşturacak, gerekirse suç
duyurusunda bulunacak birim kalmadı.
Başbakan BûlentEcevit'in onayıyla Dev-
let Bakanı Recep Önal'ın YDK'nin ka-
mu bankalanna ilişkin raporlannı iade
etmesi, soruşturma istemlerinin üstünün
örtülmesi olarak değerlendirildi.
YDK'nin soruşturma istemlerinin ad-
ressiz kalması sonucunda, kamu banka-
lannda suç işleyenlerin "zamanaşı-
mı"yla kurtanlmaya çalıştıklan savlan-
dı. Murakıplann iş yükü ve sayısal azlık-
lan nedeniyle sıkıntılannda haklı olduk-
lan belirtiliyor. Ancak, YDK raporlan-
nın ve soraşturaıa istemlerinin geri çev-
nlmesınin yalnızca "bununla" açıklana-
mayacağına dikkat çekiliyor. Özellikle,
kamu bankalanndan batık bankalara ve
şirketlere açılan krediler, kamu bankala-
Mehmet Çekinmez, YDK'nin yetkilerini kullanmamasından yakındı
Murakıplann 'taşeron' isyanıANK4R\(Cumnı«iy«Bü-
rosu)-Bankalar YeminliMura-
kıplar Derneği Başkanı Mdı-
metÇekinmez, Yüksek Denet-
leme Kurulu'nun (YDK) ken-
di yetkilerini sonuna kadar
kullanmayarak murakıplara
"adeta taşeron" işlevi gördü-
rüldüğûnüsöyledı. Çekinmez,
yalnızca YDK değil, Başba-
kanlık Teftiş Kurulu, Mali
Suçlar Araşurma Kuruhı'yla
birlikte gerçekleştirilen soruş-
tunnalann getirdiğİ iş yükü
nedeniyle sayıca da az olan
murakıplann, "asfi görevferi-
ninBdnci,ikmcflgörevlerinin
adP halegeldiğinibelırttı. Çe-
kinmez, bu durum nedeniyle,
bankalann sağlığıyla ilgili de-
netimlerin önemli ölçüde ak-
sadığını kaydettL
Çekinmez, «YDK Banka-
br Kanunu kapsamı dışında
kabn tüm incekmeieri, ken-
aİBgindenyerine getirmesige-
rekirken,TCKkapsamıdışm-
daldtespitferbir de Bankalar
Yeminfi Murakıpian tarafin-
danincelensin,diyerekonlan
adetataşerongibikulianıyor''
dedi.
Çekinmez, Bankaiar Yasa-
sı'na ayktnhklarla ilgili iddi-
alarm daha önce de murakıp-
larca yapıldığını anımsato.
nndaki yöneticiler hakkında soruşturma
istemlerinin üstünün örtüldüğü tarhşma-
lanmn yaşandığı bir dönemde YDK ra-
porlannın iade edilmesi "denetimlerin
etkisizleştirümesi" olarak yorumlanıyor.
YDK'nin son yıllarda baskı altmda oldu-
ğu ıfade edilirken Önal'ın, kamu banka-
lannı sonıştunna istemlerini ve raporla-
nnı ıadesınin, bu zincirin son halkası ol-
duğu belirtiliyor. Önal'ın Başbakan ona-
yıyla verdiği talimatın içenği, "YDKve
murakıplann yetki tarnşmalanyla" göz-
den kaçmlıyor. YDK, yalnızca KİT'leri
denetleyen bir kurum olmasına karşın
"özel bankalan denetleme yetkisinin olup
ohnadığı gîbi bir tarbşma" ortamı yara-
tılmaya çalışıyor.
Alınan bilgiye göre, YDK'nin, kamu
bankalanyla ilgili soruşturma istemleri
daha önce Başbakanlık Teftiş Kurulu'na
gidiyordu. Ancak, soruşturma istemlen-
nin zamanmda yerine getirilememesi,
Teftiş Kurulu'nun sayısal azhğının ya-
rattığı tıkanıklık üzerine murakıplann in-
celeme yapmalan, "çılaş" yolu olarak
görüldü. Ancak, zaman içinde murakıp-
lann da iş yükü fazlalığı, sayısal yeter-
sizliği sonın olmaya başladı.
YDK'nin raporlannın TBMM'ye gön-
deriliyor olmasma karşm zaten geriden
gelen raporlann görüşülmesinin en az 2
yıl ileri atılıyor olması da bu denetimle-
rin sonuç vermesini engelliyor.
Raporlann yeni adresi BDDK
YDK müfettişleri,, Başbakanlık Teftiş
Kurulu'na gönderecekleri soruşturma is-
temleriyle ilgili aynca özel inceleme ra-
poru hazırlıyor.
Bu gelişmeler, belgeler üzerinden de-
netim yapan ve hazırladığı raporlan da
buna dayandıran YDK'nin "fonksiyon-
suzUşnnlması ve budanması" olarak de-
ğerlendiriliyor.
YDK'nin görev ve yetkileri tarnşma-
ya açılırken asıl tartışılması gereken ko-
nunun kurulun hazırladığı raporlann
yeni adresi olduğuna dikkat çekildi. Ye-
ni Bankalar Yasası'yla murakıplann, fa-
aliyete geçen Bankacılık Düzenleme ve
Denetleme Kurulu'na bağlandığına
dikkat çekiliyor.
Bundan sonra YDK'nin murakıplar-
ca incelenmesini talep ettiği kamu ban-
kalanyla ilgili tespitlerinin Hazine'ye
değil, BDDK'ye göndermesi gerektiği
belirtiliyor. Ancak, Devlet Bakanı
Önal'ın yazısının ardından YDK'nin
BDDK'ye göndereceği inceleme istem-
lerinin yalnızca Bankalar Yasası'yla il-
gili olabileceği, diğer konulardaki suç
unsurlanna ilişkin tespitlerinin soruş-
turma konusu olamayacağı belirtiliyor.
GÖKALP, GÜBRE ÜRETİCİLERİNE TEPKİLÎ
'Hırsızhk devri
kapanclr
HASANKIZILTAŞ
ELAZIĞ - Tanm ve Köyiş-
leri Bakanı Hfisnü Yusuf Gö-
katy, gübrede hırsızlık devri-
nin kapandığını, kimsenin köy-
lünün sırtından geçinemeyece-
ğini söyledi.
Tanm Bakanlığı'nın gübre fi-
yatlanndaki yüzde 200'lere va-
ran arnş nedeniyle düzenledigi
"Tûrk Tanmında Gübre" ko-
nulu panelde Bakan Gökalp, bu
işm peşini bırakmayacaklannı
belirttı. Gökalp, Türkiye'de
gübre üreten az
sayıda fabrika
bulunduğunu di-
legetirdi. 1960'h
yıllarda çiftçinin
tanıştığı gübre-
nin 1974 yılında
sübvanse edil-
meye başlandığı-
m dile getiren
Gökalp, 1996'-
ya kadar sübvan-
siyonun çiftçinin kullandığı fa-
turaya göre yapıldığını anlattı.
Zu-ai Donatım Kurumu'nun
elinden gübre dağıtnn işinin
alınmasıyla yanlışlıklann ve
çiftçi için olumsuzluklann baş-
ladığını kaydeden Gökalp, "Ba-
n kişi ve kunımlann pompala-
dığı yanhş haberler ve raporlar-
da Zirai Donanm Kunımu yıp-
raüldı vehaklan elinden alındı"
dedi.
Teşviklerin adresi
beffideğfl
Gübre üreten fabrikalar ile
ithalatçılann sübvansiyonlan
üç ay önceden almaya başla-
dîklanm, ancak 100 trilyon li-
JL anm Bakanı
Gökalp,
gûbreye verilen
subvansiyonlann
nerede
kullanıldığının
belli olmadığına
dikkat çekti.
rayı bulan bu paralann ne
amaçla harcandığının belli ol-
madığım bildiren Gökalp, "Bu
parayı nerede kuDamyoriar ve
nasıl kantede gübre veriyoıiar
bunun denetimi yok. Btz ba-
kanhk olarak devrede yokuz"
diyerek devletin gübre deneti-
minde olmadığını ifade etti.
Kimi çevrelerin bakanlığm
denetimini istemediğini anla-
tan Gökalp, "Bazüannm nay-
lon faturalan ortaya çıkıyor.
Denetim istemiyorlar. Fiyatlar
dünyada düşerken bizde yüzde
180aruyor.Acil
çözümiçinitha-
latın herkese
açüacağmı soy-
lüyoruz, karşı
çıkryorlar. Ge-
reldrse özeüeş-
sindiyoruzekş-
tiriyorlar.Çeşit-
Uüİkelerdeaynı
kişileryinekâr-
şunıza çıkıyor.
Biz de bu durumu Rekabet Ku-
rulu'na, TOBB ve ilgili kuru-
luşlara ilettik" dedi.
Gübre üretimi yapan fabrika-
lann sözcülüğünü kimin yaptı-
ğını, gübre üreticilerinin iyi bil-
diğini dile getiren Gökalp, "On-
lar açıklasuılar. Köyiünün sır-
ündan cebe indirme devri arnk
kapandı" diye konuştu.
Fiyatlarla ilgili önlemlerin
almdığını bildiren Bakan Gö-
kalp, "Gübre fabrikalan çiftçi
knruluş ve kooperatiflerine ve-
rilmeh'dir. Biz birkaç kurulu-
şun ohışturduğu tekeDeşmeye
Türk çiftçisini mahkûm etme-
yiz. Çünkü bizim hizmetten
başka hesabmnz yoktur"
Pamuk acil destek bekliyor
Ekonomi Servisi - Ulusal Pamuk Konseyi,
büyûk bir uluslararası rekabetin yaşandığı sek-
törün acil destek beklediği uyansı yaptı. Kon-
sey tarafindan düzenlenen toplantıda konuşan
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı
Dr. Güngör Keşçi, pamuk sanayiinde 3 milyon,
hazır giyım sanayiinde de 2.5 milyon kişinin
istihdam edildiğini belirterek hükümetın pa-
mukçuyu desteklemek için bir yıldır hiçbir şey
yapmadığım söyledi. Hazır giyim sanayiinde
bu nedenle yüzde 3 'lük bir istihdam kaybı ya-
şandığım kaydeden Keşçi, "Hükümetistihda-
mı ve pamuk üretimini desteklemek zorunda"
dedi. Türkiye'de 840 bin ton pamuk üretimi ol-
duğunu belirten Ege Üniversitesi Ziraat Fa-
kültesi Tanm Makineleri Bölümü Ögretim
Görevlisi Prof. Dr. Ünal Evcim, 8 büyük ülke
arasuıda hektar başma 1.200 kilo ile birinci sı-
rada yer aldığmı belirterek bunun korunması
gerektiğini söyledi. Dünyanın en pahalı pa-
muğunun Türkiye'de yetiştirildiğini kaydeden
Evcim, "Verimimiz iyi, ancak manyetimizçok
yüksek, kazançta çok geriyiz" diye konuştu.
Diğer ülkelerin pamuğa büyük destek ver-
diğini söyleyen Evcim, AB'nin Yunanistan'a
libre başı 49 sent, ABD'nin 15 sent ödedigini
hatırlatarak Türkiye de ise 9 sent ödendiğini
beürtti.
Chii'ac hastalığın ulkede yayılmaması için yasaklama istedi
Fransa'da deli dana korkusuPARİS (AA) - Fransa Gumhurbaşkam
Jacques Chirac, "Deli Dana"
hastahğının yayılma riskini azaltmak
için hayvan yemlerinde hayvan yan
ürünlerinin kullamhnasuun derhal
yasaklanmasmı istedi.
Chirac, konuyla ilgili olarak yaptığı
televizyon açıklamasmda, hükümetin
hayvan yan ürünlerinin
yasaklanmasımn yam sıra hastalığın
yayılma yollanyla ilgili deneyleri de
hızlandırmasını isteyerek "Riski
smrlayamayız ama hiç ohnazsa
asgariye indirmeye çalışmalryTz" dedi.
Sığırlarda rastlanan ölümcül deli .
dana hastahğmm insanlarda görülen J»cques Onrac.
versiyonu olan ve beyni tahrip ederek ölüme yol
açan Creutzfeldt-Jakob hastalığı, ilk teşhis
edildiği 1995 yılından bu yana Ingiltere'de 81,
Fransa'da da 2 kişinin ölümüne neden oldu.
Fransa'da yıl başından bu yana sığırlarda 70 deli
dana vakasma rastlanması, hastalıgm
salgma dönüşebileceği kaygılarmm
güçlenmesine neden oldu.
Ingiltere'de 10 yıl önce patlak veren
ve yıllar sonra sığır etüıden insanlara
da geçebileceği kabul edilen
"Defi Dana" hastahğının başlıca
nedeninin hayvancılığm bir sanayi
haline geldiği Avrupa'da sığırlann
"ot yerine etfe" beslenmesi olduğu
sanıhyor. Avrupa üUcelerinde
et ve süt hayvanlan
"ucuz ve kârh" olduğu gerekçesiyle,
giderek artan biçimde, bitkisel
yemler yerine kemik tozu ve insan
tüketiminde kullanümayan artık
etlerden imal edilen yemlerle besleniyor.
Birçok bilim adamı, doğal beslenme
biçimine aykın bu diyetin tehlikeli hayvan
hastahklannm yayılmasına neden
olduğunu düşünüyor.
Koç Topluliığu9
ndan
katrflyonluk kâr
Ekonomi Servisi - Koç
Topluluğu şırketlerinin tü-
mü yılın 9 ayını kârla ka-
parken kombine satışlar
5.3 katrilyon liraya ulaştı.
Borsa'da işlem gören 16
Koç şirketi de ciroda yüz-
de 109, kârda yüzde 210
artış sağladı.
Koç Topluluğu'nun yı-
hn 9 aylık dönemınc iliş-
kin faaliyet sonuçlan açık-
landı. Topluluk şirketlen-
nin ihracan, yüzde 12.7 ar-
tışla 672 milyon dolara
ulaştı. Yü sonunda ihraca-
tm 1 milyar 29 milyon do-
larayükselmesi hedefleni-
yor. Koç Topluluğu'nun
Borsa'da hisseleri işlem
gören 16 şirketi, yılın ilk 9
ayında ciroda yüzde 109,
kârda yüzde 210 artış sağ-
ladı.
Koç Holding ChiefExe-
cutive Officer'ı (CEO) Te-
md Atay tarafindan yapı-
lan yazılı açıklamaya gö-
re, halka açık 16 şirketin
net cirosu, 2 katrilyon 844
trilyon 320 milyar liraya
ulaştı. Söz konusu şirket-
lerin 9 ayuk net kârlan da,
200 trilyon 833 milyar li-
raoldu.
ÇÎFTÇİDOSTU
SADULLAH USUMt
Pancarda Kota
Sistemi Kalkmalı
Tansu Çiller'in başbakanlığı döneminde izle-
nen yanlış politikalar yüzünden şeker piyasala-
rında bozulan dengeleri bir daha düzeltmek
mümkün olamadı.
1993 yılında Şeker Şirketi, Pankobirlik ve Zi-
raat Odalan'ndan yapılan tüm uyarılara rağmen,
Tansu Çiller ısrarlı ve inatçı tutumundan vazgeç-
medi.
Çiller'in o günlerdeki "dediğim dedik" politi-
kası milyonlarca pancar üreticisine pahalıya mal
oldu. Şimdi, bu yanlışlann bedelini milletçe ödü-
yoruz.
1993 yılına kadar şeker üretimi ve tüketimi
dengeli biçimde artıyor, gerek piyasalarda, ge-
rekse üreticiler arasında önemli bir sıkıntı yaşan-
mıyordu.
Ancak, 1993 yılında hükümet pancara, mali-
yetinin çok altında bir fiyat verince işler birden-
bire kanştı. Pancar ekimi azaldı. Rekolte düştü.
Şekersıkıntısı ve karaborsa başladı. Bu arada da
ithalat yolu açıldı. Birçok firma yurtdışından şe-
ker getirmek için sıraya girdi...
Böyle bir ortam kaçakçılar ve mafya için bu-
lunmaz fırsattı. Nitekim, iç piyasalanmız çeşitli
yollardan yurdumuza vergisiz, gümrüksüz so-
kulan şekerlerle doldu taştı. Hükümetin üretici-
lerimizden esirgediği paralar birkaç kat fazlası ile
mafyanın, kaçakçılann kasalanna aktı.
Şeker, kısa bir süre içinde o kadar bollaştı ki
şeker şirketinin satışlan düştü. Bu kez, yeterin-
ce para toplayamayan şeker şirketi, üreticilere
ürün bedellerini ödeyemedi.
Sonuçta, mafya babalan, kaçakçılar, karabor-
sacıtar çuvallarla para kazanırken üreticilerimiz
bankalara, tefecilere, esnafa olan borçlannı öde-
yemedi. lcra ve mahkeme kapılarında süründü-
ler. Mallannı mülklerini yok pahasına satmak zo-
runda kaldılar. *
• • •
Tansu Çiller'in çiftçilere karşı sürdürdüğü ina-
dın neden olduğu acılar bu kadarla da kalmadı.
Sınır ticareti veya kaçak yollarla yurdumuza so-
kulan şekerier zamanla stoklanmızı şişirdi.
Bu yıl, Eylül ayında 2000 yılının ürünü şeker
kampanyası başlarken Türk Şeker Şirketi'nin
elindeki stok tam 800 milyon kiloya ulaştı.
Geçmiş yıllarda Türkiye hiç böylesine birstok-
la karşı karşıya kalmamıştı. Hatta, zaman zaman
stoklanmız azaldığı için yetkililerimiz paniğe ka-
pılıyor ve üretimi arttırmak için köy köy dolaşa-
rak propaganda yapma gereği duyuyorlardı.
Şeker stoklarımızda artış olunca, geçen yıl
pancar ekimi kısıtlandı. Halk deyişi ile "kota sis-
temi" getirildi.
Artık bundan sonra üretici istediği kadar pan-
car ekemeyecek...
Geçmiş yıllarda 2 milyon 200 bin tona kadar
çıkan şeker üretimi 2001 yılında 1 milyon 200 bin
tona göre ayarianacak...
Böylece, 4 ile 4 milyon 500 bin dekar arasın-
da değişen pancar ekimi yüzde 40 civannda
azalmış olacak...
Milyonlarca üretici de kendilerine ekecek ye-
ni ürün veya başka işler aramak zorunda kala-
cak...
Tabii bulabilirlerse...
•••
Şeker tüketimini ve üretimini etkileyen sade-
ce kaçakçılık değil... Şeker yerine kullanılan tat-
landıncıların da satışlan artıyor... Verilen bilgiye
göre tatlandıncılann yıllık tüketimi 400 ile 500
milyon kilo arasında...
Geçmiş yıllarda 2 milyon 200 bin ton civann-
da olan şeker tüketimi ise, tatlandıncılann dev-
reye girmesiyle 1 milyon 700 bin tona geriledi...
Eğer ciddi önlemler alınmazsa tatlandıncı üreti-
mi daha da artacak, şeker tüketimi de yan yan-
ya düşecek...
Tatlandıncılann ham maddesi mısır. Mısır üre-
timimiz, tüketimimizi karşılamaya yetmiyor. Her
yıl 1 milyon 500 bin tona yakın mısır ithal ediyo-
ruz.
Buna karşın, hükümetimiz tatlandıncı fabrika-
sı kurmak isteyen fabrikalara koşulsuz izin veri-
yor. Üstelik, bu firmalara mısır ithalatı konusun-
da hiçbir kısıtlama getirilmiyor.
Bursa'da bir Amerikan şirketi, çevre il ve ilçe-
lerin, hatta yerel yönetimlerin itirazlanna rağmen
kuruldu. Mahkeme kararları bile fabrikanın faali-
yete geçmesini engelleyemedi. Mahkemelerin
bir kısmı hâlâ devam ediyor...
Fabrika yılda 500 bin ton mısır tüketecekmiş.
Demek ki bu yollar tıkanmazsa, 17 ile 18 milyon-
dan 10 milyon tona çekilen pancar üretimi bir iki
yıl içinde belki de sıfırianacak...
Amerikan veya başka ülkelerin tatlandıncı şir-
ketleri dolarian kazanacak...
Mısır ithalatı yaptığımız ülkelerin çiftçilerini do-
laıianmızla besleyeceğiz...
Peki... Bizim yan aç yan tok hizmet veren mil-
yonlarca çiftçimizin hali ne olacak?
Geçimini pancardan sağlayan 4 milyon üreti-
cimiz nasıl geçinecek?
• • •
Stoklanmızda bulunan 800 bin ton şeker 4 mil-
yondan fazla insanımızın canından kıymetli de-
ğildir. Üstelik, stoklann oluşmasında çiftçilerimi-
zin en küçük bir kusuru yoktur. Sorumlu olan
devlet ve hükümetlerdir.
Bu nedenle, üretimi kısıtlayarak çiftçiyi ceza-
landırmak yerine, stoklardan doğacak para kay-
bını asıl sorumlu olan devlet üstlenmelidir. Pan-
cara getirilen "kota sistemi" de hemen uygula-
madan kaldınlmalıdır.
Milli Piyango idaresinin 03.10.2000 tarihli ve
B.02.1 MPİ.0.13.00.02/1772-8585 sayıh izni ile düzenlenen
Power FM'in doğumgünü armağanı
Kavvasaki Drifter VN 800 motorsikleti kazanan kişi
Umut Görgüç.