Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
21 AĞUSTOS 1999 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
DEPREM
Kandilli Rasathanesi'nde depremle ilgili bügiler Dr. Eser Durukal tarafından açıklanacak
Işıkara uyansmı savundu
Prof. Işıkara. bundan böyle depremle ilgili bilgilerin
koşullara göre günde bir ya da iki kez dûzenlenecek
basın toplatılanvla açıklanacağıru söyledi.
Prof. Barka: Tavrı yanlış
Ahmet
Mete Işıkara
eleştiriliyor
Istanbul Haber Servisi- Boğaziçi Üniversitesi
Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitü-
sü'nün bu alanda tek yetkili kunım gibi lanse
edilmesi eleştiriliyor. Türkiye'de, Kandilli. MTA,
TUBlTAK. İTÜ ve Avrasya Yer Bilimleri Ensti-
tûsü'nde yer hareketleri izleniyor. depremle ilgi-
li araştırmalar yapıhyor.
İTÜ A\Tasya Yer Bilimleri Enstitüsü Müdürû
Prof. Dr. Aykut Barka, önceki gûn akşam saatle-
rinde saptanan sıradışı sarsıntılan bu alandaki di-
ğer uzman kişi ve kurumlarla değerlendirrneden
halkı geceyi sokakta geçirmeye çağıran Kandilli
Rasathanesi Deprem .Araştırma Enstitüsü Merke-
zı Müdürü Prof. Dr. Mete Işıkara'nın tavnnı doğ-
ru bulmadığını söyledi. Prof. Barka şöyle devam
etti. "YıBardır biriikte calışoğumz Kandilli'nin
bu getişme karşsmda bizleri toplayıportak bir de-
ğerlendirme yapmasını beklerdim. Bunu yapma-
dan. bilimin aciz kaldığL herşeyin kontrolden çık-
mş gibi göründüğü bir izlenimie halkıpaniğesev-
kedici davranışı onaylamryorum. Yapılınası gere-
ken. basına girmeden önce. bizim de yorumlan-
nuz aiındıktan sonra vanlart sonucu halkı paniğe
sokınadaaher şey kontrokiençıkmış.izienimi ver-
meden daha yumuşak açıklamalaıia aktarmak-
ü, Dün (öncekigün) öylebir panikyarankbkL dü-
zeltraek imkânstz. Ben niye dısan çıkrruş insanla-
n içeriye çağırayım. Artçıbir deprem sonrasında
millet balkonlardan atlayacak. Sonra da sorumlu
otarak bizi gösterecek."
Tek rasathane yeterii deflil'
TÜBlTAK Feza Gürsey Enstitüsü Müdürü ve
Türkiye Bilimler Akademisi Kurucu Üyesi Prof.
Dr. Yavuz Nutku, Boğaziçi Üniversitesi Kandil-
li Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü Mü-
dürü Ahmet Mete Işıkara"nın. burnunun dibinde-
ki depremin şıddetını ölçmekte aciz kaldığını söy-
ledi. Teorik fizikçi olduğunu. ölçümlerin nasıl
yapılması gerektiğıni 1yi bildiğini anlatan Nutku,
Kandilli Rasathanesi Müdürü'nün, bu kururnun
başında tutulmasınm da Boğaziçi Üniversite-
si"nin iç dengelerinden kaynaklandığıru söyledi.
TMMOB Jeoloji Mühendisleri Istanbul Şube
Başkanı Doç. Dr. Tıırgut Öztaş da depremler ko-
nusunda zamanla veriler arttıkça tahmin yüzde-
sinin de arttığını belirterek, bir ülkede tek bir ra-
sathane olmasının doğru olmadığmı söyledi. Öz-
taş "Türkiye gibi deprem tehlikesi yaşayan bir ül-
kededeprem araştırmalan konusundaçoksağhk*
h veri toplavan. bilimsel olarak calışan ve arala-
nnda eşgüdüm olan birkaç kurumun ulması ge-
rekli" dedi.
Türkiye'de, Kandilli, MTA, TÜBlTAKve tTÜ
dışında Bayındırlık Bakanlığı. Istanbul Büyükşe-
hır Belediyesi vejeofizik mühendislıği bölümle-
ri bulunan diğer üniversitelerde de yer hareketle-
ri ölçümleri yapılabiliyor.
ABD'nin Boston kentinde bulunan ünlü Mas-
sachusetts Teknoloji Enstitüsü'nden (MIT) dep-
rembilimci Profesör Nafi Toksöz, Tûrkiye'deki
deprem bölgesinde yeni bir deprem olasılığının
zayıf olduğunu, ancak yine de depremin olmaya-
cağının kesın olarak söylenemeyeceğini belirtti.
MIT'ten teknikbir grubun Türkiye'ye hareket et-
tiğini söyleyen Prof. Toksöz,u
tki hafta sonra ben
de Türkiye'ye geJerek. ünrversitelenkki arkadaş-
larla,bundansonra neyapılmasıgerektiği hakkm-
da görüşeceğkn" dedı. Gemlık'te meydana gelen
depremle ilgili olarak Toksöz, "GesnHk'te mey-
dana gelen deprem normaldir.lzmitmerkezligüç-
lü bir deprem meydana gelmjştir. Bundan diğer
fay hatlannın da etkilenmesi normahür. Bundan
sonra depremler bölgede bir müddet devam ede-
cek ve gkkrek hem sayılan hem de depremin gü-
cü azalacaknr" diye konuştu.
Prof. Toksöz, Türkiye'de meydana gelen dep-
remin çok önceden tahmin edüdiğini, ancak ne
zaman olacağının kestirilemediğini kaydederek,
Erzincan depremi ile aktif hale gelen fay hattının,
çeşitli dönemlerdeki depremlerle, Sapanca Gö-
lü'ne kadardayandığmı ve Kocaeli merkezli dep-
remin bir sonraki deprem olacağının. deprem bi-
Hm adamlafmca bilindiğini ifade etti.
İstanbul Haber Servisi -
Boğaziçi Üniversitesi Yöne-
tim Kurulu. depremle ilgili
bilgi ve değerlendirme so-
nuçlannın günlük basın top-
lantısıyla Dr. Eser Durukal
tarafından medyaya aktanl-
ması karan aldı. Yönetım
Kurulu, Kandilli Rasathane-
si Deprem Araştırma Ensti-
tüsü Müdürü Ahmet Mete
Işıkara'ya bir danışma kurulu belirleyerek dep-
rem sonuçlannın bu laırulla biriikte değerlendi-
rilmesini kararlaştırdı.
Bu düzenlemelenn. Prof. lşıkara'nın önceki
gün yurttaşlara yaptığı "Geceyi dışarda geçirin"
çağnsından sonra yapılması dıkkat çekti. Prof.
Işıkara, düzenlemelerin, deprem sonuçlannm
üniversiteye daha yakışır bir şekılde verilmesi
için alındığını savundu.
Prof. Dr. Mete Işıkara dün düzenlediği basm
toplatısında, ozellikle lzmit depreminin ardından
inanılmaz, yoğun medya ilgisinin doğduğunu,
bazı özel televizyonlardaki canlı yayınlara katı-
lırken bazılannın isteğini karşılayamadığını
anımsattı. Toplumu bilgılendirme konusundaki
titizliğinin toplumaolan saygısından kaynaklan-
dığını anlatan Prof. Işıkara, Universite Yönetim
Kurulu'nun basınla ile ilişkiler konusunda aldı-
ğı yeni karan duyurdu. Işıkara, bundan böyle
• Boğaziçi Üniversitesi Yönetim Kurulu, dün aldığı bir
karar ile Ahmet Mete Işıkara'ya danışma kurulu belırledi.
Işıkara düzenlediği basın toplantısında, depremle ilgili
bilgilerin koşullara göre günde bir ya da iki kez
dûzenlenecek basın toplantılannda Dr. Eser Durukal
tarafından görüntüler eşliğınde verileceğini, bazı durumlarda
kendisinin toplantıya katıîacağmı belirtti. Işıkara, sıradışı bir
gelişme bulunmadığını, geceyi evinde geçireceğini söyledi.
depremle ilgili bilgilerin koşullara göre günde
bir ya da iki kez dûzenlenecek basın toplatıla-
nnda Dr. Eser Durukal tarafından görüntüler eş-
liğinde verileceğini. kimi zaman da kendisinin
toplantıya katılacağını belirtti.
Danışma kurulu bellrlendl
Prof. Işıkara, duzenlemenin basmla ilişkilerin
üniversiteye yakışır şekılde verilmesi için yapıl-
dığını, kendisine de zaman kazandıracağını be-
lirtti. Işıkara, yönetim kurulunun kendisine bir
danışma kurulu belirlediğini de vurgulayarak bu
şekilde gerekirse dışardan da destek alarak da-
ha geniş bir tabanda çalışma fırsatı bulacaklan-
nıkaydetti.
Depremle ilgili son bilgileri de aktaran Işıka-
ra, lzmıt merkezli ana şoktan dün saat 13.00'e
kadar 2.5 ve üstü büyüklükte 500'den fazla, 4 ve
üstü büyüklükte ise toplam
59 artçı deprem gerçekleşti-
ğini söyledi.
Depremlerin şiddet eğri-
sinin kendilenni rahatlatıcı
yönde olduğunu ifade eden
İşakara, sıradışı bir gelişme
bulunmadığmı, geceyi evin-
de geçireceğini söyledi. Da-
ha sonra sorulan yanıtlayan
Prof. Dr. Mete Işıkara, Is-
tanbullulann önceki geceyi sokakta geçirmele-
rine yol açan açüdamasmdan pişmanlık duyma-
dığmı belirtti.
00 saatte 1305 deprem
19 Ağustos saat 4'ten 20 Ağustos saat 20'ye
kadar toplam 1305 deprem kaydettiklerini ifade
eden Işıkara, '•deprem nrtınasr olarak adlandır-
dıklan bu artçı depremler nedeniyle ilk anda
Gemlik üzerinden Marmara'ya giren faym gü-
ney kanadımn hareketlilik kazandığını sandık-
lannı, bunun bir başka depremin habercisi oldu-
ğunu düşünerek uyansını yaptığını söyledi.
Prof. Işıkara. "Ba_ meslektaşlaruuz, kendile-
riyle bir değerlendirme yapmadan yapüğınız
uyan nedeniyle sizi eleştiriyor'' sorusuna karşı-
lık olarak, bunu zaman yokluğundan ve konunun
aciliyeti açısından yapamadığını savundu.
Japon bakan Komura, Avcılar 'daki
enkaz kaldırma çalışmalarını izledi
yapûaryemdenincdenmdtfİstanbul Haber Servisi - Deprem-
de büyük hasara uğrayan istanbul
Avcılar'da kurtarma çalışmalan, ye-
rini enkaz kaldırmaya bıraktı. AKUT
ekipleri. itfaiye, polis ve askeri bir-
liklerce sürdürülen çalışmalarda dün
kurtanlan olmazken, Gültekin So-
kak'taki enkazm ahından çıkanlan2
cesetle biriikte enkaz altından çıka-
nlan ölü sayısı 213'e yükseldi.
tstanbul Valisi Erol Çakır, istan-
bul II Özel Idaresi'ndeki Kriz Mer-
kezi'nde yaptığı açıklamada, kentte
son bilgilere göre 436 ölü, 2678 ya-
ralı olduğunu, 65 enkaz ve 1750 ci-
varında hasarlı bina bulunduğunu
belirtti.
Vali Çakır. lstanbul'da halen Avcı-
lar'da 7 ve Bağcılar'da 1 enkazda ça-
lışmalann sürdürüldüğünü kaydetti.
Enkazlann altında 30'a yakın vatan-
daşın daha bulunduğunun tahmin
İstanbul
Hasar
tespit
çalışmalan
tstanbul Haber Servisi -
Türkiye'yi sarsan deprem
sonrasında uzmanlar halkı,
hasar meydana gelen bina-
lann içine girrlmemesi ve
mutlaka hasar tespiti yaptı-
nlması yönünde uyanrken.
tstanbul Valiliği de hasar
tespiti için ilçe kaymakam-
lıklannı göreviendirdi.
Deprem sonrasında uz-
manlar, hasarlı konutlara gi-
rilebilmesi için bir yetkili-
nin mutlaka "İçine girüebi-
lir" oluru vermesi gerekti-
ğini açıkladılar. istanbul
Valiliği, binalardaki hasar
tespitinin, Bayındırlık ve İs-
kân Müdürlüğüelemanlan,
ilçe belediyeleri ve gerekti-
ğınde İstanbul Büyükşehir
Belediyesi elemanlannca
yapılmasım genelge ile du-
yurdu. Evlerindeki hasar
tespitini yaptırmak isteyen
yurttaşlar, bu konu ile ilgili
olarak bulunduklan ilçenin
belediyesi ya da kayma-
kamlığmın kriz merkezi ile
temasa geçerek yardım iste-
yebilecekler. tstanbul Bü-
yükşehir Belediyesi 'nin du-
yurusuna göre de tnşaat
Mühendisleri Odası'na ka-
yıtlı mühendislik-müşavir-
lik fırmalan ve inşaat mü-
hendisleri de hasar tespiti
konusunda yurttaşlara yar-
dımcı olacaİdar.
Bahçelievler Belediyesi
de Bahçelievler Mahallesi
dışmdaki 10 mahallede 29
binanın mühürlendiğini
açıkladı. Bahçelievler Bele-
diyesi, Kültür Üniversitesi
ve tnşaat Mühendisleri
Odası işbiriiğiyle oluşturu-
lan komisyon, mühürlenen
binalarda yaptıklan incele-
mede, yıkımı gerektirecek
binanın bulunmadığını vur-
guladı. Bahçelievler Bele-
diyesi Imar Müdürlüğü'ne
425 başvuru olurken, 562
bina da denetlendi. (Bahçe-
lievler Belediyesi Kriz Ma-
sası: 652 08 09, 652 09 08)
• Avcılar'da kurtarma çalışmalan, yerini enkaz
kaldırma çahşmalanna bıraktı. Enkaz altından çıkanlan
iki cesetle toplam ölü sayısı 213'e yükselirken 30 kişinin
daha yıkıntılar altında bulunduğu tahmin ediliyor.
edüdiğini bildirdi. Avcılar'da enkaz lığını eski İstanbul Büyükşehir Be-
kaldırma çalışmalarını inceleyen Ja-
ponya Dışişlen Bakanı Masahiko
Komura. deprem kuşağında olan
Türkiye'de yapılann yeniden ince-
lenmesi gerektiğıni söyledi.
Japonya'nın Türkiye gibi deprem
kuşağında olduğunu anımsatan Ko-
mura, bu konuda Türkiye ile işbirli-
ği yapacaklannı belirtti. Türkiye'nin
acil olarak altyapıyı yeniden imar et-
mesi gerektiğini vurgulayan bakan
Komura, kurtarma çalışmalan hak-
kında bilgi aldı.
CHP tstanbul tl Başkanı Mehmet
Bötflk, Avcılar'ın depremden sonra
yalnız bırakıldığını belirtti. Başkan-
lediye Başkanı Prof. Dr. Nurertin Sö-
zen'in yaptığı CHP kriz masasmın
incelemelerini aktaran Bölük, tstan-
bul Büyükşehir Belediyesi'nin dep-
remden siyasi çıkar sağlama peşın-
de olduğunu sa\unarak "Dana asli
işler yapması gerekirken minibüsle
bölgede yemek dağıüyor. Oysa Avct-
lar'da asıl olarak çöpler toplanmab-
dır, su ihtiyaa karşılanmalıdır, sey-
yar tu\ alerier kurulmaudır ve Uaçla-
ma yapılmalıdır" dedı. Bölgede ola-
sı bir salgın hastalığın sorumlusunun
Büyükşehir Belediyesi olacağuu be-
lirten Mehmet Bölük, 800 konutun
oturulamayacak dunımda olduğunu
ve 5 bin kişinin acilen konut ihtiya-
cı bulunduğunu vurguladı. Bölgeye
çadır gönderilmediğıne de dikkat çe-
ken Bölük, "İzmit Yalova, Adapaza-
n'ndaki gibi Istanbul'daki depremze-
delerin de SSK. Bağkur, vergl ban-
ka.çek-senetyükümlüiükJerierteten-
meBdir" dedi.
ANAP Genel Başkanı Mesut Yü-
maz da dün Avcılar'da kriz masasını
ziyaret etti. Daha sonra Bakırköy Be-
lediyesi'nde basın toplantısı düzen-
leyen Yılmaz, depremde ölümlerin
10 bini geçeceğini söyledi. Depre-
min maddi hasar olarak cumhunyet
tarihininen büyük felaketi olduğunu
söyleyen Yılmaz, "SKü savunmaıun
iyi örgflâenmemesi, uzman sıkınbsı
ve organizasyon yetersizügi var. Gö-
nüllülerden ve uzman personetden
oluşan bir örgütlenmeye ihtiyaç var"
dıye konuştu.
Avcüar ın orta yerinde pazar yerinden bozma bir arsaya sığınmış yoksul insanlar. Çocuklar her şeye karşın yine
degülüyor. (Fotoğraf: ERGUN GÜMRAH)
IzLENlMLER / ÜMİT ZİLELÎ
Okahrolası, oaldığı
canın hesabı bile tutu-
lamayan depremden
tam 84 saat sonra.. Avcılar çaresiz-
liğe, Avcılar tarifsiz bir öfkeye, Av-
cılar ölümün iç bunaltıcı kokusuna
tutsakdüşmüş..
Bir de o yapış yapış sıcak yok
mu; yüreklerde saklanan, kimse-
lere itiraf edilmeyen ufacık umut
kırıntılannı da silmiş atmış.
E5 karayolunda, Avcılar tabela-
sından yalnızca 150 metre sonra ilk
faciayla karşılaştık. Sırayla dizilmiş
çok katlı apartmanların arasında
birtanesiartıkyoktu..
- Gerçekten yoktu!..
Şekilsiz yığının üzerinde askerler
ve greyderler çalışıyordu. Sanki,
artık amaç can kurtarmak değil,
pisliği temizlemektü. Ve insanlar
ağlıyordu..
O hattın üzerinde, üç, beş, on
apartman arayla yok olan binalar
gördük.
Dev kepçeler bu utanç yığınları-
nı bir an önce ortadan kaldırmak
için aralıksız çalışıyordu.
Avcılar'da binalar bomboş, so-
Bir Kalleşlik Var Ama!..
kaklar tıklım tıklımdı!. Yıkılmayan
birçok apartman sanki bir sonraki
sarsıntıyı beklercesine birbirine
yaslanmıştı.
Insanların kaldırımlarına yatak-
lannı serdikleri daracık sokaklarda
dolaştık. Gidecekyeri olmadığı için
pazaryerinden bozma bir arsaya
sığınan kadınlann, çocuklann iç
burkan feryatlarını dinledik.
Gidecek yeri olanların, kapısı
mühürlenmiş apartmanlara pen-
cereden girip eşya taşıdığına tanık
olduk. Onlar bir daha dönmeme-
cesine gidiyorlardı. Yirmi yıla yakın
Avcılar'da oturan, depreme toru-
nuyla gelinini kaptıran Seniye ha-
nım, "Artıkburalardayaşayamam"
diyordu.
- Binlerce deprem kurbanı Avcı-
lar' ı terk ediyordu!
Havuz semtinde kaç can aldığı
bilinemeyen ve de bir zamanlar ye-
di katlı olduğu bilinen beton yığını-
nı asker çevirmişti. Iş makineleri
çalışıyor, yüzlerce insan az uzaktan
seyrediyordu. Yüzün-
den teıie kanşık ça-
murakan, yorgunluk-
tan bitmiş bir asker, simsiyah ke-
silmiş maskesini indirmiş, arkada-
şıyla konuşuyordu:
- Koca kolon üstüne yıkılmış, bir
başı görünüyor. Çıkarmak müm-
kün değil..
- Ölmüş mü?.
- Ezilmiş oğlum.. kokmuş bile..
Bağcılar'da yaşananlann da Av-
cılar'dan hiç mi hiç farkı yoktu. Is-
tanbul'un yoksul mahallelerinin ka-
deriydi bu; bugün depreme, yann
seleteslimolmak!..
Ancaak.. Bu insanlar artık yal-
nızca müteahhite kızmıyorlardı.
Belki de ilk kez yüksek sesle, yük-
sek ve kızgın sesle sorguluyorlar-
dı. Hem de iki yıldızlı amirin yanın-
da, hiç çekinmeden, hiç korkma-
dan..
- Bir başlangıç mı?. Kimbilir!..
Dönüş yolunda Ataol Behra-
moğlu sordu:
- Ne düşünüyorsun?..
Yanıtım hiç düşünmeden geldi:
- Bu işte bir kalleşlik var, ama!..
Avcılar izlenimleri
Tasarlanarak
tşlenen Cinayet
ATAOL BEHRAMOĞLU
Ümit Zileli ve Ergun Gümrah la Avcılar'a
doğru ilerliyoruz. Büyükçekmece'ye yaklaş-
madayken ilk "çadırkent"görüntüleri beliriyor.
Daha doğrusu, yorgan. battaniye ve başkaca
örtülede yapıimış derme çatma barınaklar. So-
lumuzdan hızla bir ambulans geçiyor. Sağda
ilerde bir cenaze arabası; arkada IDOŞ bir tabut.
Zihnimde bu sabahki toplu mezar fotoğrafla-
n. Başkalannın acısı olarak görmeye alıştığımız
şeyieri şimdi kendi acılanmtz oiarak yaşıyoruz.
Savaş sırasında Bosna'ya gitmiş Ergun Güm-
rah'ta da aynı duygu; sanki Bosna'ya, savaşırt
yıkıntılanna doğru ilerliyoruz. Trafikyoğunluğu
arttı. Sağda "Vatan Hastanesi". Hastanenin
bahçesinde ve yolun sol yanında yine ilkel ça-
dırlar. Az sonra askerler, askeri araçlar, itfaiye
erleri,itfaiye araçtan, ambulanslar... Bir bakı-
ma, deprem felaketinin ilk iki gününde görmek
isteyip de göremediğimız bir tablo bu. Askeri
birtikterin kurtarma çalışmalanna katılması için
neden bu kadar beklendi? Yoksa "sivil iktidar"
başlangıçta istemedi mi bunu? Bu soruyu bi-
rilerinın yanıttaması gerekiyor. Üst yaya geçidi
altında çok büyuk biryıkıntı. Hurdahaş bir ara-
ba. Yandaki evler boşaltılmış. Solda, Avcılar
Kaymakamlığı ile Candan Hastanesi arasında
yerle bir olmuş çok büyük bir yıkıntı. Az son-
ra, giriş katı otomobit galerisi olsun diye ön sü-
tunlann kaldınldığı ya da inceltildiği yapı oldu-
ğunu öğreneceğiz bunun. Yanındaki ve arka-
sındaki yapılar, hiç değilse görünüşte sağlam.
Bu yapı yerle bir olmuş. Bunun adı "tasarlana-
rak iştenen c/nayet"ten başka bir şey olmasa
gerek. Cinayette "müteahhit"\n sorumluluğu
açık seçik ortada. İki buldozerin çelik pençe-
lerinde beton kalıplar, demir çubuklar, moloz-
lar. Bir itfaiye eri yükselen toz bulutlanna su sı-
kıyor. Yıkıntı attında bir polis aitesinin bulundu-
ğunu öğreniyoruz. Kendisi, kansı ve kızı. Çev-
rede yüzleri bez maskeli polister, askerler, sivR
görevliler. Az ötede, yıkıntıdan çıkanlmış ufak
tefek ev eşyalan: Toz-toprak içinde birkaç giy-
si, kanaviçe ışlemeli bir yastık, delik bir leğen,
bir saç kurutma makinesi, bir okul ansiklope-
disinin tek çildi, hafif esintide sayfalan uçuşan
birkitap... Ümit'ten, kitabın iyiceseçemedîğim
adını sayfa üstünden okumasını rica ediyo-
rum. Okuyup söylüyor "Variığın Metafızik So-
yutu"... Aynı anda yıkıntıdan bir bilgisayar ek-
ranı, hemen arkasından klavyesi çıkanlıp geti-
riliyor... Merakımı yenemiyor, az önceki kitabın
kapağını çevirip bakfyorum. Yazan: M. Fet-
hullah Gülen Att başlık: "Ruh-Melek-Cın ve
Şeytanlann Vartığı ve Mahiyetleh". Bir gaze-
tenin ilave olarak verdiği bir kitap bu. İlk bakış-
ta fark etmediğim birkaç kitap daha görüyo-
rum: "Tam llmihal", "Hak Dini Kuran Dini",
"Saidi Nursi". İki buldozerin demir pençeteri
moloz yığınına dalıp çıkıyor.
Beton kütleler çatırdıyor. Bu yığının attırKtaı
artık hiçbir rnucizenin yasatamayacağı'bif a)'-'
te yatıyor. Giriş katını otomobil gaterisi'yap-
mak için yapının ön sütunlannı kaldıran, böy-
lece "tasahayarak cinayet" iştemiş sayılması
gereken bir caninin yok ettiği umutlanyla...
Orada, demîr çubuklar, beton kalıptar, toz-top-
rak ve moloz yığınlan altında, yok olup gitmiş
maddi hayatlar yatmadayken, esinti "Variığın
Metafızik Boyırfu"nun sayfalannı kanş-
tırmayı sürdürüyor... Cinayet yerinden
aynlmadan önce konuştuğumuz askeri
görevli binbaşı, bir gün önce bınnci ağız-
dan dınlediği öyküyü anlatıyor Alman-
ya'dan gelip burada ev satın alan bir
gurbetçi, müteahhite "Ev gerçekten
sağlam mı" diye sormuş. Müteahhitin
yanıtı şöyle: "Evet. Çünkü acemiliğime
geldi. Ama sonrakiyaptıklanm için aynı
şeyi söyleyemem..."
Yönü Belirsiz Öfke
Incirağaçlan, bidonlar, çöp birikintile-
ri... Bu kez, sanki eski istanbufdan kal-
ma bir alandayız. Pazarcılann tezgâhla-
nnın konutduğu boş bir alan bu. Tazgâh-
lann arasında yine o derme çatma çadtr
taklitleri. Tezgâhlann üstüne tünemiş,
yaşlıca, temiz yüzlü, temiz giyimli, yaş-
maklı. başörtülü birkaç kadın. Yaşlıca bir
adam. Ve her yerde, her köşede pek çok
çocuk. Bosnalı ya da Kosovalı goçmen-
terin değil, Avcılar'daki deprem kurban-
lanndan bir grubun bir çırptda oluştur-
duklan bir "kamp" yerindeyiz. Onlara
kurban demek de belki doğru değil. Ev-
leri yıkılmamış, sadece bazı yerlerinden
çatlamış. Ancak çok zorunlu durumlar-
da girebiliyoriar. Çocuktann şimdilik key-
fi yerinde. Top oynadıkları, koşuşturduk-
lan bu arsada şımdi geceleri de kalmak,
belli ki bir oyun sevinci uyandırmış on-
larda... Bulgaristan göçmeni Ahmet Çetin'le
konuşuyorum. Goçlere, gurbete. her türtü sı-
kıntıya katlanmaya alıştk olduğunu anlamak
güç değil... Fakat az sonra söyleşiye katılan Sı-
vaslı şoför Metin Tartyıldız'ın içi öfkeyte dolu.
Eşi ve çocuklanyla bir kaç gündür bu zorunlu
kamp yaşamını sürdürmekte olan iri yan Me-
tin Tanyıidtz, neredeyse kükrüyor. Aşağtdan
yukanya bütün politikacılar bu öfkenin ateşin-
den payına düşeni alıyor. "Yazın!" dıyor, "8ü-
tün yetkililerden şikâyetçiyim. Biz enkazdan
canlı insan çıkanyoruz; fafcaf ne ambulans var,
ne de başka bir yardım." Yine Metin Tanyıl-
dız'dan, morg olarak kullanılan soğuk havalı
TlR'lardaki cesetteri iiaçlamak için, kendisine
doktor süsü veren birinin para istediğini öğre-
niyoruz... Rumeli göçmenı oiduğu belli yaş-
maklı teyzeterden biri sözü alıyor. Karnı ağn-
yan torununu bu sabah Avcılar'daki bir özel
hastaneye götürmüş. Tahlil için 13.5 mîlyon li-
ra istemişler. Çocuğu muayene ettiremeden
dönmek zorunda kalmtş. Bu ilginç kamp ye-
rindeki söyleşıden öğrendiğimiz bir başka ay-
nrrtı: Yıkıntı altından ceset çıkaran ingiliz kur-
tancı, cesedi neyapacağını bilemiyor dilinden
anlayan, ne yapması gerektiğini söyleyecek
biri yok... Reşit Paşa Mahallesindeki incir
ağaçlı kamp alanını, Rumelili uysal insartarı,
gazeteci amcayla fotoğrafçektirme yanşında-
ki çocuklan ve volkan gibi patlayıp duran öf-
kesiyte Sıvaslı şoför Metin Tanyıldız'ı geride bı-
rakıyoruz... Halkın gitgide yükselmekte olan
öfkesi bu, biliyorum... Ama ne yazık ki yönü yi-
ne de çok belli değil; ve örgütlü olamadıkça
eninde sonunda sönüp gitmeye mahkûm...
SÜRECEK