Catalog

24 KASIM 1999 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Güven Dinçer emekliye • ayrılıyor • • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Güven Dinçer, yaş haddinden bugün emekliye aynlıyor. Dinçer, emekli olduktan sonra siyasete girmeveceğini, kısa süreli olarak bazı ünhersitelerde ders vereceğıni söyledi. DHKD'den konferans • İstanbul Haber Servisi - Doğal Hayata Koruma Derneğı (DHK.D), 27 Kasım Cumartesi günü "Doğal Çevrede Enerji Üretimi ve Enerji Sektöründe Karar Vermede Bilginin Yönetimi" konulubir konferans gerçekleştirecek. Konferansa Kocaeli Ünıversitesi Yeni ve Yenilenebilir Enerji, Kaynak ve Teknolojileri Araştırma Birimi Başkanı Dr. Tanay Sidkı Uyar konüşmacı olarak katılıyor. Fatih Aksu toprağa verildi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kombiden sızan doğalgaz nedeniyle önceki gece \ aşamını yitiren 9. Kanal muhabiri Fatih Aksu (25) aılest. arkadaşlan, meslektaşlannın gözyaşlanyla uğurlandı. DMS yönetmeliği • 4NKARA (Cumhurivet Bürosu) - Bakanlar Kurulu, ilk kez dev tet memurluğuna atanacaklar için ÖSYM sınavı zorunluluğunu getiren yönetmeliği yeniden düzenledi. Buna göre. uzmaniık gerektiren alanlar dışında kurumlann kendi bünyelerinde yapacağı sözlü ya da yazılı sınav kaldınlırken adaylatln yerleştirme |işlerriin'!öe\let'Persbricfl ' IBaşkanlığı gerçekleştirecek. Emekliler, öngörülen düşük zammı oturma eylemi yaparak protesto ettiler w Luubııa ıızım yaşayacağız'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Tüm Emekliler Sendikası (Emekli-Sen) üyesi bir grup, 2000 yılı bütçesinde emeklilere öngörülen zam oranını protes- to etmek için oturma eylemi yaptı. Emekli-Sen Genel Başkanı İbrahim Şahin, sosyal güvenlık ilkesinın egemen olduğu ülkelerde devletin sosyal güven- lik kurumlanna yûzde 38'lere varan oranda katkı sağladığını. Türkiye'de ise bu oranın yüzde 2 olduğuna dikkat çek- ti. Maaşlanna zam yapılacağı zaman ken- di fikirlerinin de alınmasını ısteyen Şa- hin, "İnadına uzun yaşayacağız" dedi. Abdi tpekçi Parkı'nda, öğlen saatle- rinde toplanan emekliler, "Açız,yöneten- lerutansuı", a Emeldiyiz,yokluk-kuyruk- kira-geçiın-çabuk ölüm" yazıh pankart- lan açtılar. Emekli-Sen Genel Başkanı tbrahim Şahin. yaptığı konuşmada, "sos- yal güvenlik ilkesinin egemen olduğu ül- kelerde, insanlar çalışmadığında ya da emekli olduğunda devletin sosyal güven- lik kurumlanna yüzde 38*lere varan oranda katkı sağladığını, Türkiye'de ise sosyal güvenliğe sadece yüzde 2 oranında pay aynldığını'' söyledi. DemirelArtvin 'de Cumhurbaskanı Sülevman Demirel dün Enerji ve Tabii Kay naklar Bakanı Cumhur Ersümer ve Miüi Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğhı ile bûiikte, Artvin'de Turgay Ciner'in sahibi olduğu Park Hokiing taraündan yaptınlan Hüsnü Ciner Ilköğretim Okuiu'nu açü. Turgay Ciner, burada açüklanyla büiikte biri Gölcük'te, diğeri de Cumhurbaskanı Demirei'in isteyeceği herhangi bir bölgede olmak üzere 50 okul yaptirmayı planladıklannı bildirdi. L Ikenin daha çok okul, üniversite, fabrika, iş ve aşa gereksinimi olduğunu belirten Demirel ise çocuklara sahip çıkılması çağrısında bulundu. Demirel. çocuklara da "Siz bizim her şeyimizsiniz. Yatanınıza, anneni/e babamza hayıriı evlatlar olun. Ülkenizi, vatanını/j sevin* diye seslendi. Demirel daha sonra Borçka ve Muratiı barajlannın temeDerini attı. Emekli maaşlanna zam yapmanın kimsenin aklına gelmediğini vurgulayan Şahin. "Belki de hûkümet, 'Emekliler belli bir yaşı geçmiş ınsanlardır. Onlar kendilerine zam yapıp yapmadığımızm farkına varmazlar' diye düşünmüş olabi- lir" dedi. Emekli maaşlannın Tüketici Fiyatlan Endeksi'ne (TÜFE) bağlanma- smın yanlış olduğunu vurgulayan Şahin, TÜFE'nin gerçeği yansıt- mayacağına dikkat çekti. Bu uygulamadan vazge- çilmesini istediklerini be- lirten Şahin, "Emeklilerin maaşı arttınhrken onlann fikri alınmalı. Bundan sonra eylemleri uzaktan seyretmeyeceğiz. Hükü- met, emeklilerin işleri güç- leri yok, bari eylemleri o\- sun diyorsa, blzler eşteri- mizle, çocuklanmızla, to- runlanmızla eylemlerin içinde otacağtz" diye ko- nuştu. Devlet yöneticilerine ı- nat uzun yaşayacaklannı dile getiren Şahin, "Soğuk hava bizim gibiyaşlı insan- lara zarar verir ve uzun yaşam düşüncemizi aksa- tabilir. Bu nedenle kısa, sembolik bir oturma eyle- mi yapacağız" dedi. Emeklilerin oturma ey- lemleri sırasında halk ozanlan türküler söyledi- ler. Emekliler, oturma ey- leminin ardından olaysız dağıldılar. M a h a l l i i d a r e l e r y a s a t a s a r ı s ı d e ğ e r l e n d i r i l d i Tantan, belediye başkaıılanyla bulııştu ANKARA (AA) - Içişleri Ba- kanı Sadettin Tantao, "Mahalli İdareler Yasa Tasansı"nı değer- lendirmek üzere, 15 ilin büyük- şehir belediye başkanı ve il vali- leriyle bir araya geldi. Ankara Polis Moral Eğitim Merkezi'nde düzenlenen ve ba- sına kapah olarak gerçekleşen toplantıya, Adana, Ankara, An- -talya, Btırsa, Gaziantep, Diyar- Öakır. Izmir, ÎStanb'ul. Kaysen. Konya, Samsun. Eskişehir, Er- zurum, Izmit ve Mersin vali ve belediye başkanlan katıldı. Toplantıdan önce basın men- suplannı bilgilendirmek ama- cıyla dağıtılan Mahalli idareler Yasa Tasansı ile ılgili bilgi no- tunda, tasanyla. mahalli idareler mevzuatında ortaya çıkan boş- luk ve yetersizliklerin giderildi- ği, belediye ve büyükşehir bele- diyesi kurulmasının daha rasyo- nel kriterlere kavuşturulduğube- lirtildi. Mahalli idarelerin geliılennin önemli ölçüde arttınlmakta ol- duğu ıfade edilerek şu görüşlere yer verildi: "Bakanlığımtzca, diğer ba- kanlıklann. TBMM'de grubu bulunan siyasi partilerin. mahal- li idarelerin ve sivil toplum örgüt- lerinin görüşleri alınmak suretiy- leyürütülen Mahalli İdareler Ya- saTasansı çalışmalan. Bakanlar Kurulu'na sunuuna aşamasına gelmiştir. 12 Kasım 1999 günü Bakanfar Kurulu öyelerii tasan hakkında bilgilendirilmişlerdir. Söz konusu Mahalli İdareler Yasa Tasansı ile imar u>gulama- lan bir bütiin olarak yeniden ele ahnarak, düzenli ve sağhkb bir şehirleşmenin saglanması için et- kin ve caydıncı müeyyideter ge- tiriliyor. Mahalli idareler alanın- da, açıklık ve demokratik katıb- mı güçlendirecek hükümler geti- riliyor. Mahalli idarelerin perso- nel rejiminden belirii standartlar getiriierek gereksiz vesayet uygıl-' lariıaTan kaldırihvor. Ba idarele- rin etkinKk ve verimKliğini arto- racak mekanizmalar sağlanarak merke/.i idarenin küçültülmesi- ne imkân verecek düzenlenıeler getirilecek." Kamu hizmetlerinde etkinlik ve verimliliğin ciddı boyutlarda artmasının, halkın hizmetlere kolay ulaşımı ve sorunlann ma- hallinde çözümü konusunda ko- layltk sağlayacağına dikkat çe- kilirken, kamu hizmetlerinin, ih- tiyaçtâra vei imkântira uygun, ekonomik•'•e «tkin b^imde ye- rine getirilmesinin hedetlendiği kaydedildi. ' E Ğ İ T İ M D E N A S I L B İ R R E F O R M ? 7 6 Laik eğitim 50 yılcbr yara ahyor' İstanbul Haber Servisi - İstanbul Ünıversitesi (İÜ) Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aysel ÇeB- kel. Türkiye'de laik eğiti- mın. vaklaşık 50 yıldan be- rı '•alternatifolarak acıfcuT dınokulları ileciddibirya- Fehriye Erdal ra aldığını söyledi. Gaze- temiz yazan Oral Çauşlar, günümüz eğitim sistemin- de ırkçı. şoven, hertürlü tu- ruculuğa açık bir anlayışın ilkokuldan başlayıp üni- versiteye kadar uzandığını söyledi. Tutukhduk süresiuzatıldı BRÜKSEL (AA) - Özdemir Sabanacinayeti sanıklarından olan ve Belçi- ka'datutuklu bu- lunan DHKP'C örgütü üyesi FehriyeErdal ile Musa Asoğlu ve KayaSaz'mtutuklu- luk süresi uzatıldı. Neşe Yıldınm sahte kimligi ile yakalanan Fehriye Erdal ile DHKP'C örgütü üyesi olduklan öne sürülen Musa Asoğlu, Kaya Saz ve Hasan Ekici dün Belçika Bruges Mah- kcmesi'ne çıkanldı. Mahkemeye Neşe Yıl- dınm îsmini kullanarak çıkan Erdal ile diğer sa- mklann avukatlan. Belçika'da tutukiuluk halinin devam etmesi için bir gerekçe bulun- madığtnı ileri sürerek tahliyelerini istediler. Avııkatlar. ayrı bir adli karar organı olan Acil Karar Mahkeme- si'ne tahliye isteğiyle başvurdukîannı \e is- temlerinin bu mahke- mede ele alınacağını söyledifer. Sanıklann hapishanede olağanüs- tü güvenlik ko- şuilannda bu- lunduruldukla- nnı, 24saatsü- rekli denetim- de tutuldukla- nnı, günde sa- dece 1 saat ve yalnız havalan- dırmaya çıka- nldıklarını söyleyen ve bu durumun değişme- sini isteyen avukatlar, Fehriye Erdal'm Belçi- ka'dan iltica talebinde bulunması konusunda henüz karar vermedik- lerini bUdirdiler. Avukatlar, Türki- ye'nin, Erdal'm iadesi- ni istediğinin hatırlatıl- ması üzerine, bu konu- da karar yetkisinin, Adalet Bakanlığfnda olduğunu söylediler. Bruges Mahkemesi, 1 saat 10 dakika süren duruşmadan sonra ka- rann açıklanması için oturuma ara verdi. Da- ha sonra karan açıkla- yan Bruges Mahkeme- si, Erdal ile Asoğlu ve Saz'ın tutukluluk süre- sinin uzatıldığını, Eki- ci'nin serbestbırakıldı- ğını bildirdi. Ancak Ekici'nin Belçika'yı terketmesi yasaklandı. İÜ Siyasal Bilgiler Fa- kültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Burhan Şenata- lar ise "YÖK sistemi bu- güne kadar değişmedivse, \'ÖK'e yeterince karşı çık- mayan öğretim üyelerin- dendir" dedi. Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği ile Çağdaş Eğitim Vakfi'nca (ÇEV) Yıldız Teknik Üniversite- si'nde düzenlenen panelde, "21. Yüzyıla Girerken Eği- timde Nasıl Bir Reform?" konusu tartışıldı. Paneli yöneten Aysel Çelikel, " Laikeğitimealternatif din okullannın yaygınlaşması sonucunda toplumda ikilik çıktı. Toplumun bir bölü- mü, çağdaş ve demokratik kurallan savunarak toplu- ma katılırken, diğeri şeri- atın kurallan ile topluma kanhyor'' dedi. Burhan Şenatalarda, ge- lişen teknolojinin eğitim sürecini değiştirdiğıni, pi- yasanın da eğitim sistemi üzerinde baskı kurduğunu söyledi. Türkıye'deki eği- tim düzeyinin hem sayısal hem de nitelik olarak dü- şük olduğuna dikkat çeken Şenatalar, YÖK sistemini eleştirdi. ÇEV Başkanı Gülseven Y'aşer de, Türkiye'de öğret- men okullan yüzde 20'ler- den yüzde 6'lara düşerken, imam-hatip okullarının 452 kat arttığını belirterek, "Türkiye Cumhuriyeti ile başlayan aydınlanmanın önü kesilmek üzere. Müt- hiş bir karşı devrimle kar- şı karşıya gençler" dedi. Oral Çalışlar ise Türki- ye'deki yönetım tarzıyla üniversitelerdeki yönetim tarzı arasında paralellik ol- duğunu savunarak, "Tür- kiye'de liseler medrese ka- fasıyla yönetiliyor. YÖK, üniversitclcrin hepsini medrese haline gerirdi" di- ye konuştu. 1 2000 KÜLTÜR AJANDASI ÇIKTI Nâzım Hikmet Kültür ve Sanat Vakfı Sıraselviler Cad. No: 48 Kat: 1 Taksım - İstanbul Tel: (212) 252 6314-15 ELMADAĞ İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN DosyaNo: 1998 8^0 Alacaklı Ruhı Aydın vekili Av. Mustafa Yucelen tarafından borçlu Yasar Özen hakkında 4.203.125.000 TL üzennden ılam- sız ıcra yolu ile takip başlatılmış. borçlulardan Yasar Özen adına çıkanlan ıcra emn adresınin meçhul olması nedeniyle bıla teblığ iade edılmış olup, yapılan adres arastırmasında da adresı tespıt edılememış olduğundan ıcra emnnm ılanen teblığıne karar veril- miştır. Karar gereğince ışbu ilanen teblıgatın gazetede neşır tan- hınden ıtıbaren 15 gün sonra ödeme emrinın teblığ edilmış sayı- lacağı, bu rnüddetten sonra 7 gûn içinde 4.203 125 OOO.TL'yı fa- ız ve masraflanyla birlikte icra dosyasına ödemenız. ödemedığı- nız takdırde cebri ıcra yapılacağı. yine bu müddet içinde 74 madde gereğince mal beyanında bulunmanız. beyanda bulunmaz \eya hakıkate aykın beyanda bulunursanız 337. madde gereğin- ce hapıs ile cezalandınlacağınız ılanen teblığ olunur. 17.11.1999 Basın: 57855 Değerli Öğretmenlerimiz Öğretmenler gününüzü kutlar, Saygılarsunarız. DERS KİTAPLARI A.Ş. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin yayınladığı günlük Bizim Cazete Ülke sorunlanna ılişkin raporlarıyla, araştrmalarıyla, köşe yazılarıyla, tarafsız haberieriyle sivıl toplumlann gazetesi. Düzenli okumak için abone olun. Tel: 0.212. 511 08 75 DUZYAZI ORHAN BIRGIT Zaman Denilen Değiıunen... Yargıtay 9. Ceza Dairesi, yarın Öcalan hakkında- ki dosyayı, muhtemelen sonuçlandıracak. Yani, Ankara DGM'nin, terörün başı hakkındaki ölüm cezası hükmünü ya onaylayacak, ya da dos- yayı usul açısından bozacak. Yargıtay Ceza Dairesi, önündeki dosyada bulunan ve Öcalan'ın, ceza ya- samızın 125. maddesi uyarınca ölüm cezasına çarp- tınlmasını öngören mahkeme karannı onaylarsa, da- vanın adli yönü noktalanmış olacak. Bu kez, Adalet Bakanlığı'nın, anayasanın 87. mad- desi uyannca ölüm cezasına karar vermesi için, Öca- lan dosyasını TBMM Başkanlığı'na göndermesi ge- rekiyor. Bu uzun prosedürün, 17 Şubat 1999'dan bu yana imralı'daki tek kışilik hücresinde bulunan Öcalan dı- şında hemen hiç kimseyi heyecanlandırmadığını söy- lemeliyim. Oysa imralı davasının başlayacağı 31 Ma- yıs gününü hep birlikte hatırlamaya çalışaiım: En büyüğümüzden en küçüğüne kadar milyonlar- ca insan adeta nefeslerini tutarak, televizyonlannın başında mahkeme salonundaki duruşmadan yapı- lan canlı yayını izliyorduk. Tarihi davayı ızlemek ama- cıyla İmralı'ya gelen Avrupa Konseyi Parlamenterler Asamblesi Başkan Yardımcısı Walter Schvvimmer, btr gazetemize yaptığı açıklamada, Öcalan davası sürerken, gerekli anayasal değişikliğin yapılarak DGM'lerin sivilleştirilmesinın Avrupa için tatmin edi- ci olumlu bir adım olacağını söylemiş ve "Avrupa İn- san Hakları Sözleşmesı kurallarına uygun adil bir mahkeme sürecinden, Türk Ceza Yasası hükümle- nnce ıdam cezası çıkarsa, kimse Türkiye'yisuçlaya- maz. Ama 15 yıldır idam cezalannı infaz etmeyen Türkiye, bu kezidam cezasını uygularsa sryasi bir ka- rar almış olur. Böyle bir siyasi karar da Türkiye'yiAv- rupa'dan uzaklaştınr" demışti. (Hürriyet 1 Haziran 1999) Türkiye, siyasi erki, parlamentosu ve adaleti ile Schvvimmer'in yargılamanın başında ileri sürdüğü varsayımlann tümünü gerçekleştirdi. Hükümet, uzun yıllardan beri tartışma konusu ya- pılan Devlet Güvenlik Mahkemeleri'ndekı askeri yar- gıçlar sorununu bir anayasa değışıkliğı ile TBMM'ye getirdi. Parlamento, o değışikliği halkoylamasına ge- rek kalmayacak bir çoğunluk ile onayladı. Aslında aralannda askeri yargıcın bulunduğu gün- lerde de bütün dünya kamuoyunun önünde gerçek- ten adil bir duruşmanın yürütüldüğünün örneklerini sergileyen Ankara 2 Numarah Devlet Güvenlik Mah- kemesi'nden, Öcalan ile ilgilı hüküm, sivilleştirilmiş yargıçlar kurulunun karan olarak çıktı. Ve tek kimse, AKPM Başkan Yardımcısı'nın da söylediği gibi, bu karann adii olup olmadığını tartış- madı. Tartışmayanlann başında sanık Öcalan'ın sa- vunmanlarının da olduğu ve onların yarın karannı açıklaması beklenilen Yargıtay 9. Dairesi'nden ceza yasamızın 59. maddesinin uygulanmasını, yani sa- nık lehine hafifletici sebepler bulup ölüm cezasını müebbet hapse dönüştürmesinı istedikleri biliniyor. Ben yargıç değılim ve yüksek mahkemenin de, avukatlann dilediği hafifletici nedenlen önündeki dos- yadan bulup bulamayacaklarını bu nedenle de bıle- mem. Sanınm Öcalan'ın avukatlan da bunca günahsız in- sanın kanına girmiş bir insan kasabı için, bir tür farz görevini yerine getirmek zorunda olduklannı bilerek butaleptebulunuyorlar. ..n/;oi ı Ama ölüm cezasının yaranna İnanmamı'ş bir yurt- taş ve on beş yıllık yasama görevi sırasında benden oy isteyen o türlü bütün dosyalar için "hayır" demış bir eski parlamenter olarak, TBMM'nin, hiç değilse son on beş yıldır önüne gelen ölüm cezalannı genel kurula indirmeyişini yerinde bir davranış olarak de- ğerlendiriyorum. 2000'li yıllann Türkiye'si, 12 Eylül cuntasının duvarlarındakı "Asmayalım da besleyelim mi?" özdeyişini artık sadece sahibmin sesini yansı- tan bir taş plak ürünü görmenin bilincınde olmalıdır. Geçen dönem parlamentosunun sağ ve sığ görüş- lü çoğunluğu, elli altıncı hükümetin Adalet Bakanı Hasan Denizkurdu nun ölüm cezalannın ağırlaştı- nlmış ve asla af kapsamına girmeyecek müebbet hapse dönuşturulmesmi ongören degışıklik önerisı- ni gündeme almamakla tarihi bir fırsatı kaçırmıştır. Ya bugünküler ne yapacaklar? Dün Başbakan Ecevrt, gazetecilere Öcalan dava- sının hukuki yollannın son aşaması ile ilgili sorulannı yanıtlarken, Türkiye'nin Avrupa Konseyi'ne üye bir devlet olduğunu anımsatarak, Öcalan'ın avukatları- nın Avrupa İnsan Haklan Mahkemesi'ne baş vurup vurmadıklannı bilmediğini söyledi. Başbakan'm ayak üstü soylediklerinden anlaşıldığına göre şayet o tür bir başvuru yapılmışsa ve bu mahkeme de bizim iç hukuk yollanmız sona ermeden ölüm cezası ile çeli- şen bir kararverirse, o karan hükümetin de pariamen- tonun da değerlendirmesi gerekecektir. Bugüne kadar AlHM'nin bizim yürutme ve yargı or- ganlanmızın uygulamaları üzerine verdiği sayısıztaz- minat karan karşısında bin dereden su getiriyorduk. Bu nedenle, Sayın Ecevit'in dün öğle üstü başba- kanlık merdivenlerinde söylediklerini. ölüm cezasına yandaş olmayan tüm yurttaşlar adına, yerinde ve uy- garca bir çözüm yolu olarak görmek gerekiyor. Faks:0212 677 07 62 E-Mail:orhan.birgit/do.net.tr. DARENDE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Davacı Mehmet Kaya vekili Av. Kenan Kulcu tarafın- dan davalılar Bekir Usta ve Kazım Erdal aleyhine açılan tazminat davasının yapılan duruşmalan sonucunda veri- len karar uyannca; Tazminat davasının kısmen kabulü ile, 2.024.500.000. TL'nın 31.03.1998 tarihinden itiba- ren işleyecek yasal faızi ile birlikte, davalılar Bekir Us- ta ve Kazım ErdaPdan müştereken ve müteselsilen alı- narak davacı Mehmet Kaya'ya verilmesine dair verilen 29.6.1999 günlü karar, davahlardan Bekır L'sta'ya, ad- resi tespit edilıp teblığ edüemediğinden ilanen teblığıne karar verilmiştir. Işbu >Tikanda hükmü özetlenen kara- nn davalı Bekir Usta'ya ılanen tebliğine, ilan tarihinden itıbaren 15 gün sonra ilanın yapılmış sayılacağı ilanen tebliğ olunur. Basın: 51921 GULŞEHIR KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN DosvaNo: 199922 Davacı Hikmet Ansoy vekili tarafından davalılar Mehmet Gül ve arkadaşlan aleyline açılan tavzıh dava- sında adreslen tespıt edilemeyen davalılar Mehmet Gül, Tenzile Yıldız, Servet Yıldız, Maytap Yıldız, Rukıye Yıldız ve Seyfıtap Yıldız'a ılanen tebligat yapılmasına karar verilmiştir. Davalılannduruşmagünü 17.12.1999 günü saat: 09.15'te mahkememiz duruşma salonunda hazırbulunmaları \eyakendılenni bir vekilletemsil et- tırmelen. aksı takdirde yokluklannda yargılamanın ya- pılacağı ve karar venleceğı teblığ yerine geçerlı olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Basın: 56814 Ehliyet, nüfus kâğıdı ve dalış brövelerimi kaybettim. Hükümsüzdür. KECATDELEN CMMİ, " Mustafa Kemal Atatürk icHÜHÜ} kuttu Özel Okullar Derneği