13 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 K İ M 1999 CUMARTESİ • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 19 TURKİYE Istsnbul Edine Kocaeli Çarakkale Izrnr Ma-'isa Ayan Denzli PB PB PB AB A A A A 24 28 26 25 30 31 32 31 Sinop A 25 Adana PB 34 Samsun A 25 Mersin PB 31 Trabzon A 27 Diyarbakır A Giresun A 26 Şanlıurfa Ankara A 28 Mardin Eskişehır A 28 Siırt Konya A 28 Hakkâri Sıvas PB 29 Van Zorguldak A 25 Antalya A 30 Kars Trakya, Iç Anadolu' nun doğusu ile Doğu Akdenız parçalı bulut- lu, öteki yerfef az bo- hjtlu ve açık geçecek. Hava stcakltğı yurdun batı ve orta kesımtenrt- de azalacak, dığer yer- lefde değışmeyecek. Rüzgar, yurdun gune- ymdegüney, kuzeyın- de kuzey yönlerden hafif arasıra orta kuv- vetteesecek. DIS MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y Y Y Y Y Y Y Y 12 14 12 17 16 17 20 15 Berlin Y 19 24 Budapeşte PB 22 Madrıd PB 23 17 Viyana PB 22 Belgrad Y 23 Sofya PB 23 Roma PB 24 15 Atina PB 28 Münih Y 19 Zürih PB 18 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire PB A PB PB PB A PB PB 19 28 19 22 25 20 27 29 A 34 Parçalı buluilu t Çok buludu Yağmuriu " * « " Kari , Gök gürültûKJ GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafi 1. Sayfada yap değil, tersine, değişen koşullar altında yeni- der kunılması, konınması ve yenilenmesi" aç\sm- dar zorunlu görüyor. Demirel'in, anayasayı biçimlendirecek saptama- lan /eni değil. Cumhurbaşkanı, özellikle son 4-5 yıldır, kendi- ne özgü kimi ilkeleri savundu. Anayasada değişik- liklerie devletin daha iyi yönetilme olanaklanna ka- vuşmasını istedi. Tartışma açtı. Fakat anayasa tartışmaları geniş bir alana yayıl- madı. Bir konuda adeta kilitlendi: Demirel'in adım adım yaklaştığı cumhurbaşkanlığı seçıminde! 16 Mayıs 2000'de görevi sona erdiğinde Demi- rel'in yerine kimin seçileceği araştırmalan başladı. Ecevit, koskoca Türkiye'de yeni bir cumhurbaş- kanı aramaya gereksinmeden Demirel'in "engin devlet deneyimlerinden bir süre daha yararlan- mamızı" öne sürdü. Son olarak ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, Çankaya için 5+5 formülünü öne sürerek Demi- rel'in 3 yıl daha cumhurbaşkanı kalmasını isteyin- ce sorun "vuzuha kavuştu". Ne ki, Çankaya'dan duyulan ses anlamlıydı: Cumhurbaşkanı, "görevi sürdürmesini sağlaya- cak anayasa değişikliğine karşı olmadığını" du- yumsattı. Kısacası "göreve devam, yan cebime" demeye getirdi. Meclis konuşması "yan cebime formülü"nü özenle koruyor. Üstelik istekli bir tablo çiziyor. Başkanlık sistemine sımsıkı bağlı olan Turgırt Özal'ın ideallerini gerçekleştirmeye yönelik bir an- layış egemen Demirel'e ve Demirel'de özal'ın sür- gitliği "resmileşiyor". Köşk'te bir süre daha kalma isteğini -tabii ki- açrk seçik belirtmiyor. "Cumhurbaşkanı sıfatımla huzurunuzda yaptı- ğım 8'incison konuşma "diyor, ama bakmayın bu söze. Görevi sona erecek olan birinin yasa açısın- dan zorunlu ifadesi. Tersine, hiç gereği yokken kendisinden sonraki cumhurbaşkanlannın nelere dikkat etmesi gereği- ne işaret ediyormuş gibi görünen, fakat gelecek yıl- larda -seçilirse- izleyeceği ana politikalara yer ve- riyor. Bir başka anımsatma Konuşmada nelerin değişmesi, "anayasanın, devletin ilgili bölümünde" ele alınıyor. Temelde kuvvetler ayrıhğına işleriik kazandınl- masına, demokratik denetime, partilerin mali kay- naklannın saydamlaştınlmasına, dokunulmazlıkla- nn darattılmasına vs. değiniyor. Bu arada iki önem- li vurgulaması var; bunlan, sıradan önerilermiş gi- bi satır aralanna yerleştiriveriyor. "Senato yeniden ihdas edilmelidir " diyor, bu bir. Ikinci vurgulama daha da ilginç: "Cumhurbaş- kanı iki turiu seçimle halk tarafından seçilmelidir". Gerçi, Demirel bir süredir bu sistemi savunuyor. Bu açıdan cumhurbaşkanı seçimiyle ilgili irdeleme- sine "yeni bir anlam verilemeyeceğini" öne süren- lere rastlanıyor.. Oysa, Demirel'in Çankaya seçimiyle ilgili öneri- yi TBMM kürsüsünden söylemesi kimi açılardan önemli: Parti yöneticilerinin aksine Demirel, cumhurbaş- kanını parlamentonun değil halkın seçmesini iste- yerek partiler arasındaki uzlaşıya karşı çıkıyor. Hal- koyuyla seçilerek parlamento ve partiler karşısın- da daha "bağımsız" konuma gelmeyi hesapîıyor. Peki ama, TBMM tutanaklannda resmileştirdiği bu öneri gerçekleşmezse, Demirel, ikinci kez par- lamentodan seçilmeye evet diyecek mi? Bu soru şimdilik açıkta kalıyor. Işte bu noktada, Özal'ın, cumhurbaşkanlarını halkın seçmesini önerdiği günlerde, Demirel, bir başka önerisini anımsıyor mu acaba? Ikinci kezseçilmek isteyen özal'ın, Çankaya'nın sağlayacağı avantajlardan yararlanmasını önle- mek için ısrarla cumhurbaşkanlığından istifa et- mesini istiyordu da! Bu öneriye sadık kalacak mı? Emniyet'te kadro operasyonu Terörle mücadelenin başına Ddzer atandı ANKARA (Cumhuriyet Bfirosu)-tçişleri Bakanı Sa- dettin Tantan. göreve gel- mesinin ardından başlattığı kadro operasyonunu sûrdü- rûyor. Emniyet Genel Mü- dürlüğû Terörle Mücadele Daire Başkanhğı'na, Hatay Emniyet Müdürlüğü'nden merkeze ahnan Süleyman tkizer atandı. Ahnan bilgi- ye göre, Koruma Daire Baş- kanlığı'na eski Samsun Em- niyet Müdûrü ÖmerSanka- ya getirildi. Emniyet Genel Müdürlü- ğü'nden yapılan açıklama- ya göre, Arşiv ve Doküman- tasyon Daire Başkanı Şina- si Şener, Bilgi lşlem Daire Başkanı Atüa Germiyanh- oğlu, Eğitim Daire Başkanı Muzaffer Işık, Güvenlik Daire Başkanı Arif Sezer, Hukuk Müşaviri Muhhtin Taşpınar, Polis Koleji Mü- dürü Muzaffer Zeylan, Ba- lıkesir Polis Okulu Müdürü Mustafa Acar, tstanbul Ke- malettin Eröge Polis Okulu Müdürü HikmetDoruk, Di- yarbakır Polis Okulu Müdü- rü Asım Pehlrvan Teftiş Ku- rulu Başkanlığı'na polis başmüfettişi olarak atandı- lar. Izmir Polis Moral Eği- tim Merkezi Müdürü Fah- rettin Çakar da APK uzma- nı oldu. Alınan bilgiye göre, bo- şalan bu görevlere de ata- malar yapıldı. Buna göre, Polis Koleji Müdürlüğü'ne Elazığ Polis Okulu Müdürü Nizamettin Tosun. Eğitim Daire Başkanlığı'na Polis Başmüfettişi Fevzi Erdo- ğan, Trafık Uygulama Da- ire Başkanlığı'na APK uz- manı NizamettinAcar. Şük- rü Balcı Polis Okulu Mü- dürlüğü'ne Polis Başmüfet- tişi Osman Ülker. Hukuk Müşavirliği Daire Başkanlı- ğı'na Polis Başmüfettişi En- gin Yıkünm, Arşiv ve Do- kümantasyon Daire Baş- kanlığı'na Polis Başmüfetti- şi Ismai] İncekulak, Güven- lik Daire Başkanlığı'na ve- kâleten tstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Hüseyin Arpacı, Bilgi lşlem Daire Başkanlığı'na Mustafa Kurt, polisevi olarak bili- nen Ankara Polis Moral Eğitim Merkezi Müdürlü-- ğü'ne APK uzmanı Haluk BaysaL Balıkesir Polis Oku- lu Müdürlüğü'ne Nuruflah Bülbül getirildi. tzmir Polis Moral Eğitim Merkezi Mü- dürlüğü'ne de Polis Başmü- fettişi Hüseyin Ünal atandı. 'Kıbrıs'ta Türkiye yok sayılamaz' • Baştarafi 1. Sayfada yapılan açıklamada. "Türldye'deki deprem fela- keti, Kıbns müzakereteri ve Irak'taki durumun eiealındığı''belirtildi. Ecevit-Annan görüşmesinin ardından gazete- cilerle bir araya gelen Dışişleri Bakanı Cem, "Kıbns'ta bizim hassasiyetimizyok saydarak hiç- bir şey yapüamaz" dedı. "Türk tarannın hassa- siyetinin şimdi çok daha fazla dikkate ahndığuu" belirten Cem, bunun gerekçelenm, "Türktara- finın kararhltğının anlaşılması ve kendinuri daha iyi anlatabflmemiz" şeklınde açıkladı. Dışişleri Bakanı Cem, görüşmeden sonra aldı- ğı izlenımin. "Annan'ın, KKTC Cumhurbaşka- nı Rauf Denktaş ve Kıbns Rum kesünitideriKlaf- kos Klerides ile baş başa görüşmeler için davet mektuplannı gönderme konusunda aceie etmedi- ği" yönünde olduğunu kaydetti. Dışişleri Bakanı Cem, "Genei Sekreter'in, konuyu biraz daha in- ceJenıe nijeti var. Başkan Clinton'm Kıbns tem- silcisi Moses'in zıyaretini de bu çerçeve içinde mii- talaa etmek gereİdr" dedı. "G-8'Ier istedi, BM Güvenlik Konseyi taiep etti diye iki Bder bir ara- yagelsin,derhalgörüşmeierbaşiasın; böykbir şey yok" diye konuşan Cem, açıkça söylenmiyorsa da, Türk tarafının ortaya attığı "konfederasyon" önerisinin gerek ABD, gerekse Almanya tarafın- dan dikkate alındığına dikkat çekti. Dışişleri Bakanı Cem, Clinton'm, Başbakan Ecevit ile yaptığı görüşmede sarf ettiği "Kıbns'ta 1974 öDcesine dönüJemez" sözünün, gerek Tür- kiye gerekse KKTC açısından çok önemli oldu- ğuna da dikkat çekerek "Herkes de bu sözfcri çok ODemsedi" diye konuştu. "Bundan sonra neohır" yönündeki bir soruya da Cem, "Biz zafer kazan- dık kkh'asuKİa değfliz. Gerçekçi bir yaklaşun içer- sindeviz. Bundan sonra daha iyi anlaşılabüecegi- mizi umuyonız" cevabını verdi. Bu arada. Annan'ın, Başbakan Bülent Ecevit'le yaptığı görüşmede, Türk tarafinm Denktaş üze- rindeki "ettdsini kullanması'' yönündeki çağnsı- nı tekrarladığı ve Kıbns sorununun en kısa süre- de çözümlenmesi temennisinde bulunduğu bildi- rildi. KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş, devletten devlete görüşme olmadığı takdirde görüşme masasına oturmayacağını açıklamakla biriikte, Türk tarafının Kıbns müzakereleriyle ilgili ola- rak "dolaytı müzakere" yöntemini reddetmedi- ği bilinıyor. Öte yandan, Türkiye'nin BM Da- imi Temsilcisi Büyükelçi Volkan VuraL Başba- kan Ecevit ile görüşme talebinin Annan'dan gel- diğini, ancak bu talebin, Ecevit-Clinton görüş- mesinden sonra değil, çok önceden bildirildiği- nisöyledi. Başbakan Ecevit ile Annan'ın ilk kez karşılaştıklan ve tanıştıklan da diplomatlar ta- rafından belirtildi. Londra Yardun toplımtısına saldırı LONDRA (AA) - Türkiye'nin Londra Büyükelçisi Ozdem Sanberk'in himayesinde, Mar- mara Bölgesi'nde deprem fela- ketine uğrayanlara yardım ama- cıyla çok sayıda kişinin bir ara- ya geldiği Londra merkezli Tekstil Sanayicileri Derneği'nin binası, taşlı-sopalı bir grubun saldınsına uğrarken Sanberk ve toplantıya katılan tekstilciler olaydan yara almadan kurtuldu. Yasadışı sol bir örgütün men- suplan olduklan sanılan grup, büyükelçilik makam otomobili- ni tahrip etmeye çalıştılar. Sal- dırganlar, zırhlı otomobile zarar veremeyeceklerini anlaymca bu kez toplantının yapıldığı dernek binasının camlanna taş atmaya başladı. Saldın sırasında salon- da bulunan tekstilcilerden bazı- lan dışan çıkıp gruba mukave- met etmeye çalıştı. Bunun üze- rine saldırganlar kaçtı. Eminönü Belediyesi çaltşanlarından maaşprotestosu Eminönü Beledryesinde örgütlü DİSK'e bağü Ge- nel-lş Sendikası'na üye yaklaşık 400 işçi, Ud üç ay- dır ücretlerini ödemeyen bdediye yöoetimini pro- testo etti. Genel-tş Sendikası 7 No'lu Şube Başkanı tsmaü Yurtseven, bdednç önünde dwn öğte saatie- rinde toplanan işçilere hitaben yaptığı açıklamada, işçilerin alacaklânnın en kısa sürede ödenmemesi halindeeylemlerinin süreceğini beürterek daha son- ra belediyede çahşan kamu çahşanlannın da ey- lemlerine destek vereceğini söyiedL tşçOer belediye- nin iki üç aydır ücret ödemediğini, çok mağdur ol- thfkbnnı belirterek yetkiliierin sorunlanna acilen çözüm bubnasını istediler. Işçiler açıklamadan son- ra eykmlerine son \vrdikr. HAYDI TURKİYE FINALE! Almanya - Türkiye 9 Ekim Cumartesi Hemen üye olun, yenilemenizi son güne bırakmayın! (0212)225 55 55 www.cine5.com.tr sadece G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada Bu durumda anayasanın başına kocaman bir "b" harfi koymak gerekiyor! Bunun yanında bir de "ne olursa olsun değiş- s/n"ciler var. Onlara göre anayasa "omurgasız" ol- malı. Tuttuğunuz yerden şekillenmeli, ne tarafa çe- kerseniz oraya gitmeli... Konunun güncel yanına gelelim... Cumhurbaş- kanı Süleyman Demirel, Meclis'in 21. dönem ikin- ci yasama yılı açılışında bilinen kimi düşüncelerin' yineledi. Demirel anayasa tartışmalan biraz ikinci plana itilse hemen devreye giriyor. Süne zarariısıy- la mücadele derneği yöneticilerini kabul etse bile, sorunlann kökeninde anayasadaki tıkanıklığın yat- tığını söylüyor. Ancak Demirel'in Meclis açılış konuşması ayrı- ca önem taşıyor. Cumhurbaşkanı geleneksel ola- rak kimi önemli mesajlannı bu tür törenlerde veri- yor. Demirel anayasanın devletin kuruluşuyla ilgili bö- lümlerine değinirken şu önerileri sıraladı: - Milletvekili seçiminde dar bölge çoğunluk sis- temi üzerinde durulmalı. - Partilerin mali kaynaklan ve siyasetin finansma- nı saydamlaştınlmalı. - Yasama dokunulmazlığının kapsamı daraltıl- malı. - Cumhurbaşkanı iki turlu seçimle halk tarafın- dan seçilmeli. - Cumhurbaşkanına parlamentoyu feshetme yetkisi verilmeli. - Referandum müessesesine işleriik kazandınl- malı. - Halk tarafından seçilen cumhurbaşkanına re- ferandumu kullanma yetkisi şart koşmaksızın ta- nınmalı. - Cumhurbaşkanının yasalan geri gönderme yet- kisi yeniden düzenlenmeli, yasanın tümünü değil de ilgili maddelerini geri göndermesi sağlanmalı. Burada örnek alınması gereken modellerin başın- da ABD'deki uygulama gelmektedir... Demirel, yasayı geri gönderirken "ABD'dekimo- del" tanımını kullanıyor. Tümcenin altında rejim arayan bir yaklaşım için- de olmak istemiyoruz, ama Demirel'in altını çizdi- ği öneriler baştan sona yeni bir devtet anlayışını ön- görüyor. Niçin? . Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi için... Demirel başına geleceği bildiği için de konuşma- sının bir yerine şu tümceyi yerleştiımiş: "Bu önerilere kişisel yaklaşmayın..." Konuşmada altını çizdiğimiz bir tümce de şu: "Devlet yönetimi, menfaat ve nema dağıtan bir yer olmaktan çıkartılmalıdır..." Çok doğru... Işe, devlet büyüklerinin kimi işa- damlannı "aile fotoğrafına" almaktan vazgeçme- siyle başlamalı... Dar geldi... Bol geldi... Demirel'in yeni anayasa önerisinin karşısında si- yasi partilerin de hazıriıkları var. Başta FP. Yazının başlığıyla paralel olarak FP de anayasanın laiklik- le ilgili bölümüyle dalaşıyor. FP'ye göre de o maddeyle biriikte bir de Erba- kan'a yeniden siyaset yapma yolunu açacak olan af çıksa, Türkiye tam demokratik hale geldi demek- tir! DYP'nin seçimden önce hazıriadığı "ikinci de- mokrasi" paketi, adı üzerinde ikinci sınıf bir çalış- maydı. Iktidar ortağı partilerin nasıl bir anayasa hazıriığı içinde olduğu henüz belli değil. Demirel'le görüşüp bir karara vanriar. Bu siyasi yapının nasıl bir anayasa yapacağını görmek için Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTUK) Yasası'nda yapmayı düşündüğü değişikliğe bak- mak yeter. Âslında sözü uzatmayıp, "Tüm radyo televizyonlar hükümetin denetimi altındadır" de- seler daha samimi olacakmış! Yıllardır süren anayasa tartışmalannın iki temel tümcesi var: "Bu bize dar gelir... Bu bize bol gelir..." Bu elbiseteri gece mi seçiyoruz ne! Anayasayı; üzerimize giydiğimiz elbise olarak değil de, önümüzü görebileceğimiz ışık olarak al- gılayacağımız günlere... Barışa yeni darbe REŞATAKAR LEFKOŞA - Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Kofi Annan'ın yanı sıra ABD ile AB'nin, Kıbns so- rununun çözümünü amaçla- yan toplumlararası görüşme- leri yeniden başlatma çabala- n, Rum-Yunan ikilisinden ağır bir darbe yedi. Rum yönetiminin dün ger- çekleştirdiği "Bağımsızhk Günö" törenlerinde, ASPl- DE ve Exocet fuzelerinin ya- nı sıra Yunanistan 'ın gönder- diği son model TOR-M1 ffi- zeleri ilk kez teşhir edildi. Resmi temaslanna dün başlayan ve ilk görüşmesini Rum lideri Gtafkos Kleri- des'le gerçekleştiren Akis Çohacopulos, daha sonra Rum meslektaşı Sokratis Hasikos'la önemli görüşme- ier yaptı. Bugün başlayacak olan "Nfldforos" tatbücatuıın star- tuıı da yakından izleyecek olan Çohacopulos, 3 Ekim'e kadar sürecek olan ziyaretin- de. Meclis Başkanı Spiros Kiprianu, Başpiskopos Hri- sostomos ve parti başkanla- nyla da temaslarda buluna- cak. Baf kasabasuıdaki Yu- nan hava üssünü de ziyaret edecek olan Çohacopulos pazar günü adadan aynlacak. Askerişov "1 Ekim Bağunsızhk Gü- nü'' adı altında dün saat 11 OO'de gerçekleştirilen ve Rum kanallannın naklen ya- yımladığı Rum Milli Muha- fiz Ordusu asken geçit res- minin selamını. sağ yanında Yunanistan Savunma Bakanı Akis Çohacopulos. sol ya- nında Rum Savunma Bakanı Sokratis Hasikos olan. Rum Yönetimi Başkanı Glafkos Klerides aldı. Töreni izleyenler arasında Rum bakanlar, parti h'derlen, Başpiskopos Hrisostomos, milletvekilleri. Yunanlı gene- raller ve Rum Milli Muhafız Ordusu (RMMO) komutan- lan da vardı. RMMO'nun sa- hip olduğu silahlann abartılı şekilde sergilendiği geçit res- minde, T-80 AMX-30 B2 tanklan, Cascaval tekerlekli tanklan, Rus yapısı BMP zırhlı muharebe araçlan, Le- onides ve diğer tipte zırhlı personel taşıyıcılar, ağır ha- vanlar, çok namlulu roketa- tarlar, otomobil, bindirilmiş ve çekilen çeşitli çaplarda toplar, ikiz namlulu uçaksa- vartoplan, ASPÎDE fuzeleri ve Exocet fuzeleri dikkat çekti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear