Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
1 EKİM 1999 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Basın
Koıreeyi'nin
eylül ayı raporu
• İstanbul Haber Servisi -
Basın Konseyi, Türk
basınında eylül ayında
yaşanan gelişmeleri rapor
olarak yayımladı. Eylül ayı
ıçerisınde Türk basmının
gündemınde, hükümetin
çıkardığı Af Yasası'nın
bırinci sırada yer aldığı ve
Ankara DGM ve aslıye
ceza mahkemelennın, 12
dosyadaki kesınleşmış
hapis cezalannı erteledığı
bildirildi. Konseyın
raporunda, "Cumhuriyet
gazelesını yayımlayan ve
basan Yenıgün Haber
Ajansı, Star, Posta, Tak\'im
ve Gözcü gazetelerini
'haksız rekabete yol
açtıklan' iddiasıyla
Rekabet (Curulu'na şıkâyet
ettı. Konu, Rekabet
Kurulu'nca incelemeye
alındı. Radyo ve Televizyon
Üst Kurulu (RTÜK),
Teleon kuruluşuna,
TÜRKSAT 1-C uydusuna
çeşıtlı programlannı sayısal
buİdet olarak çıktıgı, şifre
çözücü abonelenne
dağıttığı ve bu yönde
reklam yaptığı gerekçesıyle
uyanda bulundu" denıldi.
Sağlıklı
Yaşlanma
Yüpüyüşü'
• İstanbul Haber Servisi-
Dünva Saglık Örgütü
(VVHO) yann dünyanın
çeşıtli ülkelennde "Sağlıklı
Yaşlanma Yürüyüşü"
gerçekleştirecek.
Istanbul'da da Pfizer'ın
katkılanyla Alzheimer
Derneğı tarafından Maslak
Fatih Çocuk Ormanı
(Parkorman) Yürüyüş
Parkı'nda yann saat
11 .OO'de sembolık yürüyüş
ve piknik düzenlenecek. 6
milyarlık dünya nüfusunun
580 mılyonu 60 yaşın
üzerindekılerden oluşuyor.
Yaşlılar, 2025 yılında ise
dünya nüfusunun yüzde
14'ünü oluşturacak.
Otoyollar
incelemede
• ANKARA (AA) - Türk
ve Amenkalı uzmanlar, 2
Tıafta süresince devlet
"yÖTlan, otoyollar, köprfl^
ıu>
'
tünel ve viyadüklenn
depremden etkilenme
durumlannı teknık yönden
ınceleyecek. Bayındırlık ve
Iskân Bakanlığı Karayolları
Genel Müdürlüğü'nden
yapılan açıklamaya göre,
Amerikan Federal
Karayollan Idaresi
tarafından önerilen. dev let
yollan ve otoyollar ıle
bunlar üzenndekı köprü.
tünel ve vıyadüklerın Türk
ve Amenkalı uzmanlarca
teknik yönden
ıncelenmesine dün
başlandı. 2 hafta süresince
incelemelenni sürdürecek
olan ekıp bu ıncelemeler
sonunda tespıt ve
değerlendirmeleri ile ilgili
olarak Karayollan Genel
Müdürlüğü yetkilıleri ile
görüşmelerde bulunacak.
TÜBA'nm
başarısı
• İstanbul Haber Servisi -
Türkıye Bılımler
Akademisi (TÜBA) Avrupa
Akademıler Bırliğı'ne üye
akademiler arasında
yapılan araştırmaya göre
yüzde 16 bilim kadını oranı
ile en yüksek yüzdeye
sahip akademi seçıldi.
TÜBA tarafından yapılan
yazılı açıklamada, dünyada
bilim akademılen arasında
bu oranın ortalama yüzde 3
olduğuna dıkkat çekilerek
bunun bir dünya rekoru
olabıleceği belirtildi.
Nurcan Çağlar'm Esma Sultan Yalısı'nda gerçekleşen performansında Müslüm Gürses de rol aldı
ödüllendiPiliyor
• İstanbul Haber Servisi -
Ugur Dershanelen. 1999
ÖSS sonuçlanna göre
Tüıkiye'de ilk 100"e gıren
20 öğrencısini
ödülendiriyor. Uğur
Deîshaneleri, Türkiye
ikiıcisı Ayşe Kıraz Bulut'a
1.5milyar, diğer
öğıencilere de değişik
miltarlarda para ödülü
verlecek.
Başvuru için
smgün
• stanbul Haber Servisi -
Kuadası Eğitim ve
Geiştinne Vakfı'nın
düenledıği "M. Şunullah
Ajsoy Türk Dilı Ödülü"
yaışmasına başvurular
b\ı.r
ün sona enyor. Bu yıl
üçıncüsü düzenlenen
yaışmaya "Iletişim
arçlan ve gereçlerinin
Tûkçeye etkisı"
kmısunda yazılmış
avştırmalar katılabilecek.
Bubi'nin sahneye koyduğu Leonardo da Vlnci'nin ünlü tablosu 'Son Akşam YemeğT Neşe Erberk Ajans'a bağlı iinlü mankenler eşliğinde 'canlandınldı'. (KADER TUGLA)
4
Bir sevgi dünyası kuruldu'• Nurcan Çağlar, Müslüm
Gürses'in de bir parçası olduğu
performansmda gerçekten
'ilginç' bir gösteriyle çıktı
izleyicilerin karşısına.
Türkiye'nin bütün televizyon
kameralan bu tarihi 'an' için bir
araya gelmişlerdi. Müslüm
Gürses 'üst' kültürle kendi
deyimiyle 'entellerle'
buluşmuştu yıllar sonra.
ESRA ALİÇAYTŞOĞLU
Bakma banaöyle, bir bakışta tanıyamaz-
sın beni, göremezsin beni.
Bakma bana öyle göremezsin ruhumun
inceliklerini.
Hasret >ollannda geçerken ömriim bir de
sen hasret çektirme bana.
Kaderzoıiasa da alamam seni hayanma.
Kader zorlasa da alamam, alamam seni
hayaüma.
Onaköy'dekı Esma Sultan Yalısı'nı ön-
ceki gece dolduran, şık gıyımlı yüzlerce
insan, ne zengin bir ailenın düğünü ne de
bir resepsıyon için bir araya toplanmıştı. Bu
kadar 'kaibur iistü' ınsanı bir araya geti-
ren sanatsaT bir performanstı.
Nurcan Çağiar. Müslüm Gürses in de
bir parçası olduğu performansında gerçek-
ten 'ilginç' birgöstenyle çıktı izleyicilerin
karşısına (Sanatsever diyemiyoruz çünkü an-
cak davet edilenler ızleyebildı performan-
sı).
Nurcan Çağlar, Bubi mn sahneye koydu-
ğu Leonardo da Vinci'nin ünlü tablosu 'Son
Akşam Yemeği'nı Neşe Erberk Ajans'a bağ-
b ünlü mankenlereşlığinde 'caniandırdr ve
ardından Müslüm Gürses. yukanda sözle-
nni yinelediğımız 'Bakma Bana Öyle
1
ad-
lı şarkısını 'okudu' ızleyicilere.
Kalabalık bir davetli grubu eşlığinde gır-
dığimız Esma Sultan Yahsı'nda "kültür-sa-
nat'la ılgılenenlenn pekalışık olmadığı bir
biçimde viskı ve şaraplarla karşılandık. Vis-
kiler yudumlanırken yavaş yavaş perfor-
mansın gerçekleşeceğı mekâna gelmiştik bi-
le... •Postmodern' 12 havan ve ısatıpkı Le-
onardo'nun 'Santa Maria deUa Grazia Ma-
nastın'nın duvannda bulunan o ünlü fres-
kodakı gtbı karşımızda duruyordu. Ortada
tsa (Nurcan Çağlar) \e tabiı kı lsa'yı ele ve-
ren Judas (Bubı) başroldeydıler. Perfor-
mans başlamıştı bile... Mavi spotlarla ay-
dınlatılan ve fonda bütün yalıyı kaplayan
dını müzık eşlığinde, acemi hareketlerle
dans eden melekler, arada bir tökezleyen fi-
güranlar ve 'ne kadar hoş' dedırten güver-
cinlenn kanat çırpışlan ıle 'huşu' ıçınde
performansı ızledik. Ve gösterinın en il-
gınç bölümüne geçıldi; sahneye Müslüm
Gürses çıktı. Son Yemek'in ihanet teması-
nı vurgulayan 'Bakma Bana Öyle' adlı şar-
kısıyla içımızdekı Judas'lan çıkardı bir bir.
Kendımizı sanata ihanet ederbulduk... Nur-
can Çağlar, Müslüm Gürses'ın şarkısının so-
nunda ızleyicilen Hınstıyan ıkonografism-
de lsa'nın etını simgeleyen ekmek ve ka-
nını simgeleyen şarap'ı ıçmeye davet etti;
bu ıkram da Türk kültürüne uygundu. Iz-
leyıciler bu kez sanatçının lahmacuna dö-
nüşen etını ve şaraba dönüşen kanını içe-
ceklerdi, ıçtılerde... Esma Sultan'ı doldu-
ran yüzlerce ızleyıci tek sıra halinde lsa'nın
sofrasından geçıp, sanatçının etini yiyip.
kanını içtiler.
Nurcan Çağlar, bu gösteri ile dinsel bir
ritüeli sanat düzlemine 'kaydırdı' kaydırma-
sma da Müslüm Gürses'ın 'protokol'e ka-
nşmasına da öncülük etmış oldu bir bakı-
ma.
Türkiye'nin bütün televizyon kamerala-
n bu tarihi 'an' için bir araya gelmişlerdi.
Müslüm Gürses 'üst' kültürle kendi deyi-
miyle 'entellerle' buluşmuştu yıllar sonra.
Alt ve üst sınıflar Esma Sultan'ın denize na-
zır atmosfennde bütünleştıler...
Gürses'in tsa'nın sofrasında yeralması-
nı eleştırenler de olmadı değil tabıı, ama o
ısrarla "MüsiüınannnelhamdüHIIah''demek
zorunda kaldı bütün gece. "Gunır duyuyo-
rum burada olmaktan. En üst ve en alt kül-
für bir araya geldi. Bu memleketin topra-
ğında olmaktan mumıluk duyuyorum. MiLv
lümanlara savgmı \ar. Ermenivi de. Yahu-
divi de kucaklıyorum. Din, dil mesaj yok—
Yaşasın sanat, yaşasın sanatçL Biz kopmuş
değiliz, ne alttaki kısundan ne üsttekinden.
Her seviyede biz vanz aslında. Yeter ki bu
samimiolarak hissedilsin, yerinibulsun. En-
tel denilen insanlann içinde de biz vanz. Ay-
nmcılığa hiç gerek yok. İnsan insandır ye-
ter ki anlamasını, duymasuu büsin, sevme-
sini bilsin..."
Bir sevgi dünyası kuruldu Müslüm Gür-
ses'e göre Esma Sultan Yalısı'nda. Aydın
kesimın kendisinın farkında olduğunu o da
fark etmişti "Benim varolduğumun far-
kında onlar da. Beni sevmeyenleri onlann
kompleksine bağlıyorum. Ama çoğunluk
bizden yana. O küçük bir kısımda bu atmos-
ferde eridi, onlar da güzeüiğe kavuştu. Se-
vetim,sevüefim. Tekrarediyorum yaşasın sa-
nat ve sanatçı."
Nurcan Çağlar'm ülkemizde geleneği ve
süreklilıği olmayan performansmın niteli- '
ğı üzerine çok şey söylemek mümkün el-
bette. Ama gecenın en 'kendi' gibi olan si-
ması kuşkusuz Müslüm Gürses'ti. En il-
ginç aynntılanndan bın ise Bubi 'nin resim
yaparken Müslüm Gürses"in müziklerin-
den ilham alıyor olmasını itiraf etmesiydi.
Nurcan Çağlar bir sonrakı performansı-
nı Efes harabelennde gerçekleştırmek isti-
yor. Müslüm Gürses ise Gülhane'de hayran-
lanna 'Bakma Bana Öyle'yı okuyacak.
Oinemadaahmportakalheyecanı
Yönetmenliğini Ferzan Ozpetek'in yapüğı Harem Suare de Altm Portakal Ödülü'ne aday 10 film arasında yer alıyor.
BULENT ECE\ İT
ANTALYA- Türk sinemasınm "C vita-
mini" olan Altm Portakal'ın 36'ncısınm
sahıplerinin belirlenecegi festival bugün
başlıyor.
Festival nedeniyle 150 kadar sinema sa-
natçısı dün tstanbul'dan kalkan özel bir
uçakla Antalya'ya geldi. Bugün saat
15.00"te Kepez bölgesinden Büyükşehir
Beledıyesi önüne dek sürecek geleneksel
kortej geçişiyle Altın Portakal Film Fes-
tivalı resmen başlayacak. Festivale katılan
10 film, jüri tarafından Antalya Kültür
Merkezı'nde (AKM) izlenmeye başlandı.
Ödül töreni, 5 Ekim günü Aspendos An-
tik Tiyatrosu'nda Zülfii LJvaneli konseriy-
le başlayacak. 14 dalda Altın Portakal
ödülü verilecek olan yanşmada para ödü-
lü de 25 milyar 500 milyon lira. Bu arada
3 Ekım günü Cam Pıramit'te düzenlene-
t* estivale katılan 10 film, jüri tarafından Antalya Kültür Merkezi'nde
izlenmeye başlandı. Ödül töreni, 5 Ekim günü Aspendos Antik
Tiyatrosu'nda Zülfü Livaneli konseriyle başlayacak.
cek bir törenle de Türker İnanoğlu, Cü-
nevt ,\rkm, Göksel \rsoy, Ha\l
ati Hamza-
ogu,Cahit Berkav Nedim Otjam ve Os-
man Şahin'e "Yaşam Boyu Onur Ödülü"
verilecek.
10 yanşma filmi kenttekı Prestij, Pla-
za, Megapol, Oscar ve Kültür sınemala-
nnda günde 5 seans olmak üzere dönüşüm-
lü olarak gösterilecek. Bu arada çevre
semtlerde 10 değışık mekânda açık hava
sinemalan oluşturuldu. Buradaki gösterim-
lere oyuncu ve yönetmenlerin de katılma-
sı bekleniyor.
Festivalin Kısa Metrajlı Filmbölümün-
de ise yerli ve yabancı 64 yapıt, Belediye
Kültür Salonu'nda gösterilecek.
Festivale gelen sanatçılar, Kundu böl-
gesinde bulunan Topkapı Palace Hotel'de
kalacak. Fesm-al süresince aynca çeşith' ser-
giler, söyleşıler, belgesel ve özel film gös-
terimlen ıle sınemamn sorunlannın tartı-
şılacağı paneller yapılacak. Altın Portakal
adayı 10 film şöyle:
Kara Kentin Çocukları (Orhan Oğuz),
Duruşma (Yalçm Yelence), Harem Suare
(Ferzan Özpetek). Üçüncü Sayfa (Zeki
Demirkubuz), Parçalanma (Canan Gere-
de), Mayıs Sıkıntısı (Nuri Bılge Ceylan),
Gülün Bittiği Yer (tsmail Güneş), Lola ve
Bilidikid (Kutluğ Ataman). Sınır (Gani
Ruzgar Şavata-Gürsel Ateş) ve Salkım
Hanunm Taneleri (Tomris Gırithoğlu).
Başkanlığını Çolpan İlhan'ın yaptığı
ve Işıl Ozgentürk, Kenan Ormanlar, Ne-
cip Sancıoğlu. Fehmi Yaşar, Kutay Kök-
türk, Ahmet Soner, Ünsal Oskay, Cahit
Berkav, Şener Akmcdar ve Atillâ Dor-
say'dan oluşan jürinin değerlendirmesi
sonucu verilecek ödüller de şöyle:
En iyi Film'e Altın Portakal ve 10 mil-
yar lira, En İyi tkınci Film'e (Dr. Avni To-
lunay Jüri Özel Ödülü) Altın Portakal ve
7 milyar lira, En tyi Üçüncü Film'e (Beh-
lül Dal Jüri Özel Odülü) Altın Portakal ve
5 milyar lira ve En lyı Yönetmen'e Altın
Portakal ve 3 milyar 500 milyon lira. En
İyi Kadın Oyuncu, En İyi Erkek Oyuncu,
En lyı Senaryo. En lyı Görüntü Yönetme-
ni, En tyı Sanat Yönetmeni.En İyi Yardım-
cı Kadın Oyuncu, En İyi Yardımcı Erkek
Oyuncu. En İyi Müzik, En İyi Kurgu ve
En iyi Laboratuvar dallannda da Altın
Portakal ödüllen venlecek.
DUZYAZI
ORHAN BİRGİT
ABD Ziyareti İçin
Komşu Değerlenıfipmesi
Ecevit'in Amenka gezisi bugün tamamlanıyor. Baş-
kan Clinton ve ekibı, ABD Senatosu Dışilişkiler Ko-
mttesi, Dünya Bankası ve IMF yetkilileri ıle yapılan gö-
ruşmelerde ulaşılan sonuçlann neler olduğu, elbette
önümüzdeki zaman diliminde bütün boyütlan ile or-
taya çıkacak.
Yapsal iyimseriiğine karşın Başbakan, gezi önce-
sinde özellikle ekonomi ile ilgili gündem üzerinde ih-
tiyatlı bir söylem kullanmayı yeğlemişti. Öyle yapmak-
la uzun yıllann kendisine kazandırdığı devlet adamlı-
ğı deneyımlerinden ne ölçüde yararlandığı görüldü. Ti-
cari ilişkilenn gelıştirilmesi amacıyla birTürk-Amerikan
Iş Konseyi kunjlmasını amaçlayan ve ekonomi alanın-
da öteki gelişmelere yon vermeyı öngoren çerçeve bir
ticari anlaşma, resmi zıyaretin tek somut belgesi ola-
rak dün ımzalandı. Bu çerçeve anlaşma, iki ülke ara-
sında bundan sonra ızlenecek stratejilere göre ya boş
kalacak ya da gelişecektir.
Daha o anlaşma imzalanmadan Ecevit, özellikle
Amerikalılann da hassas tarafına parmak basmak
amacıyla güneydoğuda ABD'Iİ işadamlannın yatmm
yapmalanna olanak tanıyacak ve bir ömegi Israil ile
Ürdün arasında "Ibrit Modeli" olarak bilınen uygula-
ma için Türk tarafının hazır olduğunu söylemişti.
ABD'nin bu önenyı geliştirerek değerlendireceğinı tah-
min etmek, yanıkjı sayılmamalıdır.
Bence gezinin asıl önemlı ve yaşamsal boyutu, Kıb-
ns sorunuydu.
Yunanlılar ve Rumlann Oval Ofis görijşmelerinden
çıktıktan sonra Türkiye Başbakanı'nın Kıbns'ta iki top-
lum lideri arasında koşulsuz gorüşmelere hemen baş-
lanacağını duyuran birdemecini bekledikleri, bu bek-
lentının tam aksını oğrenınce de bir duş kmklığı ıçine
girdikleri anlaşılıyor.
Yalnız hemen söylemeli ki, Ecevit'in Clinton ileyap-
tğı görüşme sonrasında Atina ve Güney Lefkoşa'da
oluşan tepkiler, şimdiye kadar alışılmamış bir biçim-
de diplomatik ve düzeyti bir dil içindedır. Hatta özel-
likle 1 974'ten bu yana belkı de ilk kez, Rum ve Yunan
kamuoyu da, bu ülkelerin politik sozculeri de "Kıbns'ın
Atillası" için saygılı bir söylem kullanmaktadırlar.
Ama bir bölümü dünkü "Cumhuriyet"te de haber
sayfalannda yer alan değerlendirmelerinde Yunan ve
Rum medyası, Ecevit'in ABD Başkanı ile yaptığı gö-
rüşmenın sonucunda belkı de bizım kimı çevrelerden
daha objektif ve tarafsızdılar.
Kıbns Rum kesımındeki Politis gazetesi, Ecevit için
"Türkgıbigöruştü" başlıklı yorumunda Başbakan'ın,
KKTC'nin tanınmasını ve doğrudan değıl dolaylı gö-
rüşmelerin yapılmasını istedıği değerlendırmesini ya-
pıyor. ABD Başkanı'nın sıfır sonuç elde ettığini söylü-
yor.
Filelefteroş, Ecevit'in evet demediğinı, Clinton'ın
Türkiye'ye övgüler düzdüğünü yazarken, Simerini
"Ecevit eğilmez" dıyor ve Clinton'ın özel temsilcisi
Alfred Moses'i Atina, Ankara, Lefkoşa'ya göndere-
rek Kıbns sorununa yapay solunum yaptırmaya ça-
lıştığını ileri sürüyor.
Rum kesımınin üç ayn siyası partısinin. DİSİ, AKEL
ve EDEK'in sözcülerinin değeriendirmelen de tıpatp
benzerlik gösteriyor:
"Düşkınklığı.. Olumsuz.. lyimserolamayız."
Acaba biz aynı gündem maddesı ıçın nıçtn "yan
düş kmklığı", yan olumsuz" ve "yan kötümser" bir
tavır sergiliyoruz?
Yoksa bu sorulann yanıtını da mı suyun öte yaka-
sında ve Atina basınında arayacağız?
Anadolu Ajansı, dün "Atina" kaynaklı bir haberinde
"Başbakan EceviHn ABD zıyaretı gıbi son derecede
önemli bir teması yürüttüğü sırada, Türk basmının
Başbakan'ın sağlığını konu alan habederyayımlama-
sının "sabotaj mı, yoksa gazetecılık endişesi mı oldu-
ğu sorusunu akla getirdiğinı yazdığını" bıldiriyordu.
Düne kadar, Türkiye ve Ecevit dediler mi, tuyteri di-
ken diken olan Yunanlı meslektaşlanmız, aynı yorum-
habere göre "Clinton ıle Ecevit"in görüşeceği gün, bi-
zim kimi arkadaşlanmızın başbakanın sağlık sorunla-
n nedeniyle ciddi bir göruşme vurirtemeyeceği yolun-
daki imalannın, bu ziyaret üzerinde çok önemli bir et-
ki yarattığını da iddia edıyoıiar.
Marmara ve Atina'daki depremlerin iki ülke insanını
birbirine gerçekten yaklaştrdığını söyleyenleri haklı
çıkaracak bir davranış sergiliyor Yunan basını.
Ya biz.. Biz ne yapıyoruz?
•••
Duyunı: Sakarya'da Konya Mahallesi kurma
girişiminin başan ile büyüyerek yürüdüğü anlaşılıyor.
Adapazan'nın Taşkısığı bolgesinde toplam 1000 met-
rekarelik bir arazinin bu ış için ayrıldığını, arazinin
jeolojik ve sismografik araştırmalannın da tamamlan-
dığını bildıren girişim yöneticileri, 2 Ekim Cumartesi
sabahı Konya'dakı Zıraat Bankası Merkez Şubesı
önünde gönüllü bağışçılann küçük bir şölen verecek-
lerinideduyurdular.
Dansı öteki illerimızdeki somut adımlardan gelecek
olumlu girişim haberlerine.
Faks:0212 677 07 62
E-Mail:orhan.birgit(ado.net.tr.
Y Û K G e n e l K u r u l u
w
Kıhk kıyafet
yönetmeliği eksiksiz
uygulanaeak
9
ANKARA(Cumhuri>ietBürosu)-Yüksek Öğrerim Ku-
rulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz, gericilerin
tırmandırmaya başladığı türban tartışması konusunda,
yenı öğretim döneminde üniversitelerde kılık-kıyafet yö-
netmeliğinm uygulanmasınm sürdüriileceğıni belirterek,
"Devletin bir nizamı var. Hukuk doietinde vargı organ-
lannın kararlanna uyulması zorunlulukturvç tarbşma dı-
şıdır" dedi. YÖK Genel Kurulu. dün Prof. Dr. Kemal Gü-
rüz başkanlığında toplandı. Toplantı öncesinde konuşan
Kemal Gürüz, bu yıl kıhk-kıyafet yönetmeliğine ilişkin
sorunlan olmadığını. türban konusunun kendıleri için ka-
pandıgını belirterek yargı organlarının kararlanna uyula-
cağını söyledi. Danıştay Başkanı Erol Çırakman'ın ge-
çen aylarda kıhk-kıyafet yönetmeliğine uyulması yönün-
deki açıklamasına dıkkat çeken Gürüz, konunun kendi-
leri açısından kapandığını belirtti. Üniversıtelenn bu ko-
nuda farklı uygulamalara gıttığı yönündekı soru> a da Gü-
rüz, "Her ünrsersitenin konumu \e şartlan değişik. Ama
her yerde bu mesclenin üzerinetitizliklegidiliyor. Bu ko-
nuda bize ulaşan bir rahatsızlık yok'' yanıtını verdı.
Türbanlı öğrencilerin ıkna yöntemıyle kazanılmaya ça-
hşıldığına işaret eden Gürüz, "Bu gençler memleketimi-
zin çocuklan. Kimseye hasmane tavnmız yok" dedi. Tür-
banlı öğrencilerin mahkemelere yaptıklan itirazlann ka-
bul edilmediğine değinen Gürüz, konunun tartışma bo-
yutundan tamamen çıktığını belirtti.
Arahkta görev süresı dolacak olan YÖK Başkanı Ke-
mal Gürüz, MHP'nin kendisine yönelik eleştirileri nede-
niyle yeniden seçilip seçılemeyeceği yönündeki soruyu,
"Cunıhurbaşkanı'nın yüksek takdirleridir. En la>ik ola-
nı seçecektir" diye yanıtladı.