Catalog

2ÎKASIM 1997 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER üfuştupucuya yeni koridor iıttiası • \NKARA (Cumhuriyet Birosu) - Ordu. Tokat ve Sı as'taki olaylan yerinde gömek amacıyla bölgeye gıcen snil toplum örptlennce haarlanan raprtamamlandı. Rax>rda, terör gerekçe götenlerek Karadeniz'de uyışturucu trafiği için uyrun bir koridor açılmaya çaişıldığı belirtilerek, "^örede yeni bir OHAL uymlaması yaratılmaya, ihharcılık ve koruculuk geıştırilmeye, sıvil faşstler beslenerek yerelde haekete geçirilmeye çalşılmaktadır" denildi. Yeşü/17. madde' mağduru • ANKARA (LBA) - Efoank Elazığ Ferro Krom Tesisleri'nde işçi olarak gösterilip maaşı, sıgorta prini ve sendika aidatının düzenli olarak ödendiği tesjit edilen Yeşil kod isünli Mahmut Yıldınm'ın iş aktinin, 1475 Sayılı lş Kanunu'nun 17. maddesinin 2. bendinin f filcasına dayanarak fesaedıldiğı ortaya çıku. Işverene 'bıldirimsız fesih hakkı" tanıyan bu madde uyannca Yeşil'e herhangi bırtazmınat ödenmediği bildirildi. DİSK'ten çete uyansı • İstanbul Haber Servisi - DtSK Genel Başkanı Rıdvan Budak. devlet içindeki çetelerin adaleti de çökertmeye çalıştıklannı belirtti. Budak. Adalet Bakanlığı'nın atamalar konusunda girdiği yanlış yoldan dönerek yargının baskı altında kalmasmı ve haksızlıklann önlenmesirun yolunu bulması gerektiğini kaydetıi. Dışişleri Komisyonu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM Dışişleri K.omisyonu'nun başkanlık düğümünün salı giinü yapılacak toplantıda çözülmesı halinde dığer komisyonlardaki seçımlerin de hafta içinde gerçekleşmesi bekleniyor. ANAP, DSP ve CHP arasmda vanlan mutabakata aykın biçimde ANAP Biths Milletvekili Kâmran Inan'ın Dışişleri Komisyonu başkanlığına seçilmesine tepki olarak CHP'nin komisyon seçimlenni tıkamasıyla başlayan sorunun önümûzdeki hafta gıdenleceği bildirildi. Dıır' ihtarına uymaymca öldü • İstanbul Haber Servisi - Şirinev ler Mahmutbey Yolu üzerinde dün 18.30 sıralannda kontrol yapan polis ekıpleri, "'dur" ihtanna uymayan ve çalıntı olduğu belirlenen 34 FLB , 44 plakalı otomobile ateş açtı. Açılan ateş sonucu otomobilde bulunan Feridun Akkuş (25) adlı kışi öldü, Yavuz Şahin (20) ise yaralandı. Polisin vurduğu Akkuş'un ve Şahın'ın çalintı otomobille kapkaççıhk yaptığı öne sürûldü. Türkeş'in açıklaması • Haber Merkea - MHP 5. Olağan Kongresi'nde Devlet Bahçeli'yle yaptığı genel başkanlık yanşmı kaybeden Tuğrul Tûrkeş, siyasetı sürdüreceğini bildirdi. Türkeş dün yaptığı yazılı açıklamada, bazı basın organlannda hakkında çıkan haberlerin . asılsız olduğunu belırterek siyasi hareketinin yönü ve yeri hakkında kongreyi tahlil ettikten sonra açıklama yapacağını belirtti. Erdemir ürünlerinezam • BZONGULDAKtAA)- Ereğli Demir Çelik • Fabrikalan'nda • (ERDEMİR) üretilen yassı mamullere. yanndan - geçerli olmak üzere yüzde -' 3 ıle yüzde 9 arasında değişen oranlarda zam yapıldı. Özer Uçuran Çiller duruşmaya katılmadı; suçlamalar Çiller'e odaklandı Sahtecüik davası başladıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP lideri Tansu ÇîDer'ın eşi Özer Uçuran Çfl- ler ile avukatı ve noter başkâtibi hakkında. malvarlığıyla ilgili belgelerde "sahtecttık'' yaptıklan gerekçesiyle açılan davaya baş- landı. Sanıklardan Ankara 25. Noter Baş- kâtibi Yusuf Uygurtaş, mevzuat gereği bel- geleri onaylamak zorunda olduğunu belir- terek suçlamalan örtülü biçimde Özer Çil- ler'e yöneltirken; suç duvnrusunda bulu- nan ANAP Millervekili Yüksel Yalova. 25. Noter Mehroet Ünal'ın da dava açılmadan önce sahtecüik olayından duyduğu rahatsız- lığı kendisine ilettiğini apkladı. Çiller, avukatı Atffla Özer ile 25. Noter Başkâtibi Yusuf Uygurtaş'm, TBMM Mal- varhğını Soruşturma Komisyonu'na gönde- rilen belgelerde sahtecüik yaptıklan gerek- çesiyle 2 yıl 3 aydan. 8 yıl 6 aya kadar ha- pis cezası istemiyle yargılanmalanna Anka- ra 7. Ağır Çeza Mahkemesi'nde dün baş- landı. Bronşit olduğu gerekçesiyle mahke- meye rapor gönderen Ozer Çiller ile Atilla Özer. duruşmaya katılmadılar. DYP lideri Tansu Çiller'in, "Kanuna ve genel ahlaka aykın şeküde mal edindiği ve görevini kötü- ye kullandığT vönündeki savlan soruştur- mak üzere TBMM'de kurulan soruşturma komisyonuna verilen belgede sahtecüik ya- pıldığı gerekçesiyle açılan davada, 25. No- ter Başkâtibi Yusuf Uygurtaş savunma yap- tı. Uygurtaş, kendisine gelen belgeleri No- ter Yasasfmn 6. 60 ve 100. maddelerine göre tercüman aracılığıyla tercüme ettırdi- ğini söyledi. 7 Ocak 1997'de dışanda hazır- lanarak getirilen 263 ve 908yevmiye numa- ralı belgelerle ılgıli. Noterler Birliği'nin 25 Aralık 1991 tarihli genelgesine dayanarak işlem yaptığını söyleyen Uygurtaş, bu işle- mi yapmaması durumunda. kendisi hakkın- da işlem yapılacağını söyledi. Sanık Yusuf Uygurtaş, 263 ve 908 yev- miye numaralı belgeleri kendisine ailenin avukatı Atilla Özer'in yanında çalışan Asrni Baş'ın getirdiğini söyledi. Asım Baş'ın, ai- lenin malvarlığı ile iİgili Türkçe ve tngiliz- ce metinlerin her ikisini birden kendisine getirdiğini belirten Uygurtaş. tercüman Mustafa Bal'ı çağırarak belgeleri kontrol ettirdiğini ve kendisinin de onayladığını kaydetti. Uygurtaş, Mahkeme Başkanı Mustafa Batu'nun. "Bu bdgeierin üzerinde fotoko- pi olduğunu belirten bir yan var rruydı" so- rusuna, "Bana gelen evrâk faksu. Bunu gör- düm. ancak tercümeden sonraki noterlik belgesinde bunu beürtmedim. Çünkü daha önce, bu belgelerin üzerine fotokopi veya faks şerhi düşüleceğine ilişkin bir işlem yap- mamışnk'" yanıtını verdi. Başkan Batu, ABD"de Çiller çiftinin or- tağı olduklan GCD firmasma gönderilen resmi yazıya "ticaretsırlannın acıklanama- ÇİZMEDEN YL KARI MUSAKART Denize çıplak giren Hollandalı kız sınırdışı edildi. yacağma" ilişkin yanıt verildiğini açıkladı. Yusuf Uygurtaş'ın sorgusunun ardmdan mahkeme heyeti, aralannda ANAP Aydın Milletveküi Yüksel Yalova'nın da bulundu- ğu bazı tanıklan dinledi. Tanıklardan tercü- meyi yapan Hüseyin Bal. sanıklardan yal- nızca Yusuf Uygurtaş'ı tanıdığını belirterek "Tercüme için noterden çağnldım. Tercü- meyi kontrol ettirru aslma uygundu. 9 soru vardı ve hepsi cevaplanmışü'' dedi. ANAP'h Yalova, 20 Ocak 1997 günü .An- kara Cumhuriyet Başsavcılığf na verdiği suç duyurusu dilekçesinde belirtılen şikâ- yet konulannı aynen yinelediğini söyledi. Yalova, Kanal D televızyonundaki bir prog- ramda, muhabir Nursun EreTin, Ankara 25. Noteri Mehmet Ünal'ın, kameraman Du- rak Doğan'm akrabası olduğu ve Ünal'ın bu konudan rahatsızlık duyduğunu kendisine ilettiğini bildirdi. Yalova, bunun üzerine te- levizyon binasından bir telefon görüşmesi yaptığını, görüşmede Ü- nal'ın bu konudaki rahatsız- lığını anlattığını belirtti. Ya- lova, şunlan söyledi: "Yine Kanal D'de yayun- lanan bir programda. Esra Tercüme Bürosu görevlisi, kendilerin* gelen belgede 9 değfl 7 soru olduğunu söytü- yordu.TBMM 9/4esassayv- h Araşürma Komisyonu'na 7 sorulu 206 yevmiye numa- rah belgegebniştir. 8.ve 9.so- rulann cevaptan arJanmıs- ür. Bu sorulanncevaplanise "Marsan yüzde 100 Özer Çiller"indir ve GCD de yüz- de 100 Marsan'a aittir. Do- layısıyla Özer Çillerve Tan- su Çiller'e aittir' şekünde- dir. Boylece, Meclis Komis- yonu'naibrazedilen tngiliz- ce metinden Türkçeye eksik tercümeediktigini anladık." Mahkeme Başkanı Mustafa Batu, sanık Ozer Çiller ve Atilla Özer'in raporlannın kabulüne, gelecek duruş- mada hazır bulunmalan amacıyla adreslerine daveti- ye çıkanlmasına karar ve- rildiğini açıkladı. Tanıklardan CHP tzmir Milletveküi Sabri Ergûl, adliyeye gelmesine ve adı okunmasına karşın duruş- ma salonuna giımedi. Mahkeme heyeti, davayı 30 Ocak 1998 Cuma günü- ne erteledi. CHP'li Yerlikaya, Doğu ve Güneydoğıi'ya ilişkin istihdam projeleri üretilmesini istedi 4 OHAL yoksuDuk getirdi'ANKARA (Cumhuriyet Büro- su)-CHP Genel Sekreter Yardım- cısı Sinan Yerlikaya, Doğu ve Gü- neydoğu Anadolu bölge halkının etnik ve kültürel özelliklennın ya- şama geçirilmesi yönünde yasal düzenlemelere gidümesini istedi. Yerlikaya, bölgede süren Olağa- nüstü Hal uygulamasının halkın yoksullaşmasına neden olduğunu belirtirken, hü- kümeti Meclis'te grubu bulunan partilerle diyalog süreci başlatmaya çağır- dı. Yerlikaya, Doğu ve Gü- neydoğu'da Olağanüstü Hal'in devam etmesinin yoksulluğun, sefaletin, hukuk dışı hareketlerin ve keyfiliğin sürmesi anla- mına geldiğini savundu. Hükümeti, Doğu ve Gü- neydoğu için TBMM'de grubu bulunan partilerle bir diyalog süreci başlat- maya çağıran Yerlikaya, olağanüstü ek önlemlerle bölgenin durumunun iyileştirile- mediğini kaydetti. Yerlikaya, hü- kümetin bugüne kadar doğru düz- gün bir adım atmadığını, gıda am- bargosu. köy boşaltma olaylan ve işsızliğin sürdüğünü belirterek, "Sahipsiz bir insan topluluğu ve sahipsiz bir bölge. Sefalet. bezgin- Kk ve yügınlık insanlann günlük yaşamı haline gelmtş. Bölge insanı çaresiz. İnsanlann adeta yok sa- yümasını kabul etmemiz mümkün değfl" diye konuşru. Eski Dıyarbakır Valısı Doğan Hatiboğlu'nun "valilerin boşaltı- lan köylerden haberi olmadığı" vönündeki sözlenni anımsatan Yerlikaya, "Buönemlibiritiraftır. Vaüler.köyleri güvennkgüçlerinin boşalttığını rüraf etmişlerdir. Bu devletin ayıbıdır. Vsüilerin haberi olduğu zaman bunlara engel olu- nabiÜyor. TunceU-Mazgirt ve Mardin'de hâlâ bazı köylerin bo- şalûlmak istendiğini duyduk" de- di. Bölgeye yönelik istihdam pro- jeleri üretilmesini isteyen Yerlika- Sungurlu'mm taslağma tırpan ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - HâkimleT ve Savcılar Yüksek Kuru- lu'nun (HSYK), Adalet Bakanı Oltan Sungurhı'nunhazırlattığı.bin 160yar- gıç ve savcıyı kapsayan karamame tas- lağından, istek dışı tayinleri çıkaraca- ğı öğrenildi. CHP Grup Başkanvekili Onder Sav, yargıdaki kıyımı yüksek kurulun durdurmasını beklediklerini söyledi. Kendi istemleri olmadığı halde ad- lannın taslakta olduğunu öğrenen yar- gıç ve savcılar, günlerdir Ankara'ya akin etti. Hâkimevi'nde yer olmaması nedeniyle Ankara'nın çeşitli otellerine yerieşen yargıç ve savcılann, tayinle- rini cngelleyebilmek için yoğun çaba gösterdikleri bildirildi. Yüksek kuru- lun taslak üzerindeki çahşmalaruıın önümûzdeki haftaya sarkabüeceği be- lirtildi. HSYK'ninmazeret, hastalıkve iste- ğe bağlı tayinlerindışındakilerin buka- rarname kapsamına alınmaması konu- sunda Bakan Sungurlu'yu uyarmasına karşın, bakanlık bürokratlannın buna uymadığı öğrenildi. Karamame tasla- ğînın, Sungurlu'nun talimatı üzerine eski bakanlar Mehmet Ağar ve Şevket Kazan döneminde atanan üst düzey bürokratlartarafından hazırlandıgı ke- sinlik kazandı. Karamame taslağında istek dışı çok sayıda yargıç ve savcının olduğunu gö- ren kurul üyeleri. önceki gün ortak bir kararalarak, bu isimleri tek tek ayırma- ya başladılar. İsteğe bağlı olmayan ta- yinlerin 150-200 civannda olduğunu belirten üyeler, buıüarın ayıklanması durumunda kararnamede adı geçen yargıç ve savcı sayısının bin civannda olabileceğini söylediler. ya, demokrasinin gereği sayılarak etnik ve kültürel özelliklerin fi- ilen gerçekleştirilebileceği bir ya- sal düzenlemeye gidilmesi gerek- tiğini söyledi. "Mozaik içinde bir parça olan Kürtcenin serbestçe, özgürce ifade edilebilmcsi, buna olanak tanınması gcrekir" diyen Yerlikaya. TBMM'nin faili meç- hul cinayetlen ortaya çı- karmakla görevli olduğu- nu kaydetti. Hiçbir ülkede örneği ol- mayan gıda ambargosunu "çağdışı" diye niteleyen Yerlikaya, artarak süren ambargonun bir an önce sona erdirilmesini istedi. Yerlikaya, "Giderek hal- kın devlete olan güvenini kaybettiğini söylüyoruz. Bö> le bir terörle mücade- le olabilir mi? Topu. tüfeği bulan terörist gıdayı bula- mavacak mı? Biz halkı te- röristin kucağmaitiyDruz" görüşünü dile getirdi. Emlak Bankası, uzmanlann olumsuz raporlanna rağmen 7.5 milyon dolarlık kredi açtı Devletten Ahmet Ozal'a ballı kredi TÜREY KÖSE ANKARA - CHP Genel Sekreteri Adnan Kestdn'in soru önergesine Devlet Bakanı Refaiddin Şahin tarafından verilen yanıtta; uzmanlann aleyhte raporlanna karşın Em- lak Bankası'nın Ahmet Ozal'ın şirketine 7 milyon 500 bin dolarlık kredi açtığı ve bu kredinin 6 milyon 500 bin dolarlık bölümü- nün kullandınldığı ortaya çıktı. Özal'ın fır- masmın bugün bankaya 6.5 milyon dolar borcunun bulunduğu ve yasal takip işlem- lerinin sürdüğü aktanldı. CHP'li Keskin, "EtkiHveyetkili kişilerin devreye girmesiy- le banka kaynaklan peşkeş çekildi. Tcleviz- yon ekranlanna çıkıp, borçlanmı ödedim, diye nutuk atanlann borçlannı ne zaman ödeyeceğini göreceğiz" dedi. CHP'li Keskin, soru önergesinde Ahmet Özal'ın Yönetim Kurulu Başkanı olduğu Artı Yayıncılık ve Fümcilik San. ve Tic. AŞ Fırmasına verilen kredileri gündeme getır- mişti. Devlet Bakanı Refaiddin Şahin, bu öner- geye verdiği yanıtta, Türkiye Emlak Ban- kası Yönetim Kunılu'nun söz konusu şır- kete 1993 yılında 2 milyon 500 bin dolar dövize endeksli kredi açtığını, 1994 yılın- CHP Cenel Sekreteri Keskin: Uzmanlann raporlanna rağmen, kaynaklar peşkeş çekilmiş. Ahmet Özal'ın, borçlannı ne zaman ödeyeceğini göreceğiz. da alınan bir kararla bu rakamın 7 milyon 500 bin dolara yukseltildiğini ve kredinin 6 milyon 500 bin dolarlık bölümünün kul- landınldığını bildirdi. Kredi teminatında TYT Bank'tan 5 mil- yon 750 bin dolar ve İmpexbank'tan 750 bin dolarlık teminat mektuplan alındığı be- lirtüen yanıtta, şirket için hazırlanan istih- barat ve mali tahlil raporundan da şu bö- lüm aktanldı: "1992 yıhnda kurulan ve aynı yıl kasım a>ına kadar deneme yayuılan şeklinde fa- aliyetlerini sürdüren firma ilgili > üdaki fa- auyetJeri sonucunda 14.8 mflyar lira bilan- ço zaran ile karşüaşmısür. Firmanın 1993 yıhnda artan aktif yapısının yarattığı fl- nansman ihtiyacının tamamı cari borçlarile karşılanmış ve özellikle kısa vadeli banka kredilerinde hızlı bir arüş olduğu gö/Jcn- mişrir. Özvarlığmı geliştiremeyen > e işletme faaliyetleri dışı alanlarda vatınm faaliyerle- rinde bulunan firma ağır borç baskısı altın- •da bulunmaktadır. Ote yandan Ahmet Özal'a aktanlan fonlar üzerinde firmanın kuDanmış olduğu bir kısım kredilerie ilgili olarak vaklaşık 90 milyar lira civannda ak- rjfleştirihniş kur farkı ve faiz giderierinin (A- ması ve söz konusu tutariann gider ka>de- dilecek kalem olduğu düşünüMüğünde, fir- manın faaliyetJerini zararla sürdürdüğü an- laşılmaktadır. 1994yılı başlanndan itibaren dövizin TL karşısuıdaki hızlı değer arüşı firmanın gerek maliycüerini, gerekse TL bazındaki borç > ükünü artırmıştnf Teminat mektuplan Hazırlanan bir başka raporda da "Fir- manın iş hacmindeld geüşim büvük ölçüde Artı \a>ıncılık AŞ'nin iş hacmindeki geliş- melere bağlı olmaktadır. Likidite yönün- den yetersiz olan ve özkaynaklan üzerinde yoğun borç baskısı bulunan firmanın faali- yetierini sağhklı bir şekilde sürdürcbilmesi için özkaynaklar yönüyk de desteklenme- sinin gerekli olduğu görühnektedırw dendi- ğı aktanldı. Şahin'in yanıtında Özal'ın teminat mek- tuplan aldığı tmpexbank'ın 2.4.1991, TYT Bank'ın ise 23.03.1994 tarihinde gözetim altına alındığı anımsatıldı. Yanıtta, banka- nın alacaklan konusunda da "Eldm 1997 itibanyia, Artı Yayıncılıkve Füm Sana>i ve Ticaret AŞ firmasmdan 4 milyon 891 bin 961 dolar (arn 638 miryar 466 mihon 788 bin 253 TL) Arü Füm Prodüksiyon SaiL ve Ttc. AŞ firmasından da 1 milyon487bin 518 dolar Emlak Bankasrnın alacağı bulun- makta olup, her iki firma hakkında yasal takip işlenilerine devam edümektedir. tm- pexhank"tan alınan 750 bin dolaruk temi- nat mektubu tutan 10.M. 1995'detahsfl edfl- mjştir" denildi. CHP Genel Sekreteri Keskin, Bakan'm yanıtını şöyle değerlendirdi: "Bakan'm yanra, kamu kaynaklannın siyasi otoritenin arkasına gidenerek yağ- malandığuun somut belgesini oluşturmak- tadır. Bakan'm yanınndan. uzmanlann fır- mamn kredi vermeyr e müsait olmadıguıa ilişkin raporuna rağmen,etkfli ve yetküi ki- şilerin devreye girmesiyle banka kaynakla- nnın kişikre peşkeş çekikliği anlaşılryor. Üs- telik bu paralar henüz tahsil edilmedi. Te- levizyon ekranlanna çıkıp, borçlanmı ödcdim. diye nutuk atanlann borçlannı ne zaman ödeyeceğini göreceğiz.*' POLTIİKA GÜ1NLÜĞÜ HtKMET ÇETtNKAYA DİSK'in Yürüyüşü... DİSK Ankara'ya yürüyor... DİSK Genel Başkanı Rıdvan Budak, yürüyüş ne- denini dün sabah şöyle anlattı: "Türkiye'nin sorunlan gün geçtikçe daha da bü- yüyor. Işsizlik, yoksulluk, sosyal adaletsizlik, hayat pahalılığı toplumsal dengeleri altüst edecek bo- yutlara ulaşmış dunımda. Onun için Ankara 'ya yü- rüyoruz. Kendimiz için değil, Türkiye için Ankara 'ya yürümeye karar verdik..." Rıdvan Budak'a sordum: "Bugünkü görünüm korkutuyormu sizi?" Yanıt: "Sorunlar çığ gibi artıyor. Bir kez siyaset tıkan- mış. Toplum siyasetçilere güvenmiyor; ülke irtica- cılann, mafyacılann eline teslim edilmek üzere..." DİSK Genel Başkanı Budak, şu soruyu yönetti- yor bizlere: Tüm bu olumsuzluklar karşısında ne yapacağız; oturup seyredecek miyiz, yoksa müdahale mi ede- ceğiz?" Budak, Batı'nın tüm çağdaş ve demokratik ülke- lerinden ömeklervenp görüşlerini şöyle sürdürüyor "Demokratik ülkelerdeki sendikalar başta olmak üzere, bütün demokratik kitle örgütleri bu durum- da seyirci kalmıyor, müdahale ediyor. Biz de seyir- ci kalmayacağız. Artık sadece konuşmak, tartış- mak, yazmak zamanı geçmiştir. Şimdi harekete geçmek zamanıdır..." Türkiye'de soruniar gerçekten ivme kazanıyor, şeriatçı tırmanış sürüyor, üniversitelerde demokrat, yurtsever öğrenciler gerici-faşist gruplann saldın- sına uğruyor, işsizlik ve pahalılık giderek artıyor... Acaba emekçi kesim ne âlemde? Üretenler, yani emekçiler sendikalaşamıyor, 12 Eylül'ün yasaklan hâlâ devam ediyor... ••• Bugün Türkiye'de hukukun üstünlüğü bir kena- ra itilmiş, 'demokratik hukuk devleti' ilkeleri çiğ- nenmiştir... Hâlâ 'Yeşil'in ölüp ölmediği tartışılıyor, dosyası rafa kaldınlan 'Susurluk çeteleri' ortalıkta elini ko- lunu sallaya sallaya dolaşıyor... Bakın Metin Gök- tepe davasında daha yeni 'keşifkaran' çıktı... Afyon Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen dava- da başkanlığı Kâmil Şerif'in yerine yargıç Musta- fa Binşık üstlendi, Eyüp 2. Ağır Ceza Mahkeme- sı'nin 25 Aralık 1997 tarihine dek cinayetm işlendi- ğiyerde '/ceştfyapmas/'karariaştınldı... Mustafa Bi- nşık, Metin Göktepe davasının 10. yargıcıdır... Gözü yaşlı anne Fadime Göktepe, oğlunun ka- tillerinin cezasız kalmamasını isterken Gazı dava- sında ise şu ana dek bir sonuç alınamadı... DİSK Genel Başkanı Budak, "örgütlü toplum ya- ratalım" derken bir önemli konunun altını da çizi- yor "Biz irticalara, mafyaya, çetelere karşı hukukun egemen olması için, bu ülkenin aydınlık yannları için, iş, ekmek ve gelecek için yürüyoruz..." • - • • • DİSK Genel Başkanı diyor ki: "Toplumun siyasete, siyasetçiye, hatta paria- mentoya olan güveni gün geçtikçe daha da sarsı- lıyor. Işsizlik, hayat pahalılığı ve baskı altında sıkış- mış olan toplum giderekgelecekten de ümidini ke- siyor. Bu koşullarda Türkiye, yüzde 1 bile olmayan kü- çük bir azınlığın egemenliği altına giriyor. Irticacı- lar, çeteciler, mafya Türkiye'yi istediği gibi yönet- me olanağına kavuşuyor. Bütün bunlara karşı çözüm, örgütlü toplumun yaratılması, yani halkın örgütlü gücüyle siyasete müdahale etmesidir. Ancak örgütlenme önünde ciddi engeller var." EvetL Siyasi tercihi, sosyal konumu, hatta ekonomik durumu ne olursa olsun, demokrasiye duyarlı, hu- kukun üstünlüğüne inanan herkesi, 8 Aralık 1997 günü DİSK Genel Merkezi önünde başlayacak bu yürüyüşü desteklemeye çağınyoruz... Işsizliğin azalmasını, işten atılmalann son bulma- sını isteyenler bu yürüyüşe destek vermelidin 1 .. Demokratikleşmeyi savunanlar, karanlığın aydın- lığa dönüşmesini isteyenler bu yürüyüşün yanında yer alıp onlan kırmızı ve beyaz karanfillerle uğurla- malıdır... Bu yürüyüş demokrasi, temel hak ve özgürtükler içindir... Son iki yılda DlSK'li olmak istedikleri için işten atı- lan işçi sayısı 40 bindir... Örgütlenmenin önünde ciddi engeller vardır; öz- güriükler kısıtlanmaktadır... 1993 ve 1994 yıllannda onaylanmış olan ILO söz- leşmeleri iç hukukta yerini almamıştır... Onun için DlSK'i yalnız bırakmayın, destek verin!.. Türkiye'yi irticaya, çetelere, mafyaya teslim et- meyelim!.. E. Posta: HikmetCetinkaya (n raksnet.com Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 C A G D A S Y A Y I N L A R I ÇAĞININ TANIĞIİİÇ YAZAR 2. BASI 25C0OOU KUBİLAY OLAYI VE TARİKAT KAMPIARI 3. BASI 3S0 00CTL SANCIU YILIAR KUŞATIUKIJ SOKAKLAR 4. BASI 300 000 Tl KUZU POSIUNDA KURT 2. BASI 450000TL ZAMBAK SâiU DA BULAJTI KAN 2 BASI «COOCTL DİN BAROMÜHUM KA1LARI 450 00011. A$IK KADINLAR SOKAĞI ŞERİAT PAZARI500 000T1. Cumhunyet Kıtap Kulübû Çağ Pazariama A.Ş Türkocağı Cad. ı.39/41(34334)CaSak)ğtu-lstanbıjl Tel:512 05 05 Posta çekı no:66No.39/41 no:666322