Catalog

21 MART 1991 EKONOMÎ CUMHURİYET/13 SCRBESTPİYASADADÖVİZ ABODotan AJmaıMarto isvıçre Frangı Hollanda Ftorinı Ingiliz Sterlini Franşız Frangı 100 İ.Lıreti SARıyali Avus Şılinı 3740 2260 2600 1990 6550 655 294 940 315 Satış 3750 2270 2610 2000 6650 665 300 950 322 ALTIN GÜMÛŞ Cumhunyet Reşat 24 ayar alhn 22 ayar bileak 900 ayar gümûş Vakıfbank Altını Zıraat Altm Halkafbr Alış 283.500 300.000 43.300 38.700 504 232.000 233.000 235 000 Satış 288 500 315 000 43.500 43.000 531 237.000 238.000 240 000 M.BANKASI PİYASALARI TL Pîyasası DÖVE Piyasası Altm Piyasası Ort Faiz (%) Işl.Hac (MılyarTL) Dolar kaparnş (TL) Işl.Hac (MHyon S) Kapantş (ons/S) İSlem Hacn» ıkg; 70 10 3.156.2 3795 122 28 364 75 14 tıgiltere ile anlaşma • ANKABA (AA)— Türkiye ile İngiltere arasında, yatırunların karşıhklı tesviki ve korunması anlaşması imzalandı. Dışişleri Bakaniığı'ndan alınan bilgiye göre anlaşma, 15 martta Türkiye adına Devlet Planlama Teşkilatı Müstesari Ali Tigrel ve İngiltere adına Dışişleri Bakan Yardımcısı Lord Caithness tarafından imzalandı. Fon ve vergi iadesi ödenıesi • ANKARA (AA)— Maliye ve Gümrük Bakanlığı, bu yılın ilk iki ayında 1.4 trilyon lira fon ve vergi iadesi odemesi yaptı. Maliye ve Gümrük BakanlığYnın şubat ayı sonu, iki aylık kamu hesapları bülteninde yer alan verilere göre, ücretlilere yapılan toplam vergi iadesi ödemeleri 595 milyar 432 milyon lira oldu. Geçen yıl aynı dönemde 455 milyar lira olarak gerçekleşen vergi iadesi ödemelerinin, bu yılbaşında vergi iadesi oranlarının arttınlmasıyla birlikte geçen yıla göre yüzde 30 artış gösterdiği belirlendi. Kooperatiflere ekkredi • ANKARA (AA)— Başbakanlık Toplu Konut tdaresi'nin, 1989 yıh mayıs ayında yapılan mevzuat değişikliğinden önce kredilendirilen ancak hâlâ tamamlanamamış yapı kooperatiflerine yeni finansman kaynağı sağlamaya yönelik hazırladığı "destekleme kredisi" çalışmalan tamamlandı. Yeni kredilendirmeye ilişkin açıklamamn, yakında Başbakan Yıldırım Akbulut tarafından yapılması bekleniyor. Açıklamamn hemen ardmdan kredilere yol verilecek ve inşaat mevsiminin başlangıç tarihi olan 1 nisandan önce kooperatifler paraları almaya başlayacaklar. Buna göre yeni destekleme kredisiyle, eski mevzuata göre kredilendirilmiş kooperatiflere konut başına, inşaat seviyesi yüzde 50'ye geldiğinde 4 milyon lira, yüzde 75'e geldiğinde de 6 milyon lira ödenecek. Böylece konut başına ödenecek toplam tutar 10 milyon lirayı bulacak. Ulaştırmada AT ile igbirliği • BRÜKSEL (AA)— Ulaştırma Bakanlığı Müsteşan Hamit Cemiloğlu başkanlığındaki Türk heyeti ile Avrupa Topluluğu Komisyonu'nun ulaştırmadan sorumlu yetİcilileri arasında Brüksel'de yapılan görüşmeler tamamlandı. Taraflar arasında bir işbirliği programı hazırlandı. Türkiye'nin "Avrupa hava sahasma" dahil edilmesi amacıyla AT'nin, Avrupa Serbest Müdahale Birliği (EFTA) ülkeleriyle başlattığı müzakerelerin benzeri Türkiye ile de yapılacak. Yumurta fiyatları • KAYSERİ-ŞUHUT (AA)— Şuhut'ta toptan yumurta fiyatlarında yaklaşık bir aydır görülen yükselme bu hafta da devam etti. Bir ay içinde toptan yumurta fiyatı 36 lira artarak 215 liraya yükseldi. Bu hafta Şuhut Tavukçuluk Kooperatifi'nde yapılan ihalede yumurta toptan 215 liraya satıldı. Bir adet canlı tavuğun fiyatı 5 bin liradan 10 bin liraya çıktı. SPK, borsada kılıcını çektiBorsayı denetlemekle görevli Sermaye Piyasası Kurulu, Imar Bankası'nın borsa bankerliğini iptal etmesinden sonra ikinci kez ceza yetkisini kullandı ve üç aracı kurumun borsa faaliyetini üç gün süreyle durdurdu.SPK' nın, "kimsenin gözünün yaşına bakmayacağı"belirtiliyor. ABDURRAHMAN YILDIRIM Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) ara- cı kunımlara karşı kılıcını çekti. Şimdi- ye kadar sadece borsa bankerliği belge- si veren SPK, Imar Bankası'nın Borsa Bankerliği Belgesini iptal etmesinden sonra önceki gün de üç aracı kurumun borsa faaliyetini üç gün süreyle durdur- du. SPK'nın bir yetkilisi, gelişme döne- minde olan aracı kunımlara karşı "hoşgörüyle" davranıldığını, ama artık piyasanın çocukluk ve öğrenme devre- sinin tamamlandığını, "kimsenin gözü- nün yaşına bakılrnayacağım" bildirdi. SPK, AOG Türk İnvest ile Semih Menkul Kıymetler'e "kendilerini riske sokabiiecek davranışlardan" (müşteri< portföylerini teminat göstererek banka- lardan kredi almak) ve "kendilerini aşan yetkileri kullaamakta ısrar etmekten" dolayı, Mustafa Ydmaz Menkul Kıymet- ler'e de Izmir ve Eskişehir şubelerini izin almadan faaliyete geçirdiği için borsa- dan üç gün uzaklaştırma cezası verdi. Kurulun önceki gün aldığı karar önü- müzdeki hafta pazartesi, salı ve çarşam- ba günleri uygulanacak. Karar üzerine piyasada yatınmcıların aracı kurumla- ra başvurarak portföylerini çekmeye başladıkları gözlendi. SPK yetkilisi, "AOG ve Semih'te men'e esas konu aracılık faaliyetlerin- de yetkiyi aşan muameleler bulunmasıy- dı. Gerçi, müşteri portföyünün teminat gösterilerek bankalardan kredi alınma- sı çok önemli boyutlarda değil. Kendi- leri için risk yaratacak büyüklüğe ulaş- mamış. Ama kendilerini aşan yetkileri kullanmada ısrar vardı. Problemleri ol- duğunu kendileri de biliyordu. Bunun yolunu açmamamız gerekirdi" dedi. İzmir ve Eskîşehir'de izinsiz şube fa- aliyetinde bulunduğu için ceza alan Mus- tafa Yılmaz, yaptığı açıklamada, şube- lerin açılması konusunda SPK'ya resmi başvuruları bulunduğunu belirterek "Birkaç kez yaptıgımız başvunılara ge- len cevap budur" dedi. Yılmaz, açıkla- masını şoyle sürdürdü: "Ülke düzeyinde sermaye piyasasuu geliştirmek ve yaymak için tüm aracı kurumlann çalısmalar yapüğı bilinmek- tedir. Örgütlenmiş bürolarda çalışıldığı da biünmektedir. Biz biraz da şeffaf ol- duk ve cevabımızı aldık. Sokak borsa- sını yasal temellere oturtmak için yap- tığımız resmi başvurulann cevabı da bu şekilde olmuştur. Bn ay yılın başanlı borsacısı olarak önce plaket verildi, ar- dından da başvurulanmıza cevap geldi. İMKB hizmet ve imkânlannın tüm yur- da yayılması dileğiyle." SPK'nın karanna AOG'nin tepkisi ise gazete ilanlan yoluyla oldu. iki günlük gazeteye "zorunlu bir açıklama" başlı- ğıyla verilen ilanda şöyle denildi. "SPK 'karar organı', dün (19 Mart 1991) aMıgı 'olağanüstü bir karar'la 8000 yatınmcı • muşterimiz için 25-27 mart tarihleri arasında 3 gün süreyle fa- aliyette bulunmamıza imkân vermemek- tedir. Gerek bu bafta içinde ve ger,ekse 28 mart tarihinden itibaren bütun muş- teri hizmetlerimiz avnen sürdüriilecek- tir. Sayın müşterikrimize ve kamuoyu- na saygıyla sunulur." Semih Yıldız ise karann, sadece ba- ğımsız dış denetim firması ile sözleşme imzalamadıklan için verildiğini ve müş- teri portföyünün terninat olarak kulla- nılmasımn söz konusu olmadığını öne surdü. "Bizim knruluş olarak mal eksi- ğimiz söz konusu değildir" diyen Semih Yıldız, Bölge Idare Mahkemesi'ne gide- rek karara itiraz edeceklerini bildirdi. SPK'ın üç aracı kuruma verdiği ce- zayı değerlendiren Borsa Bankerleri Der- neği Başkanı Zeki Döşlttoğlu, SPK'nın kural dışına çıkanları hizaya getirmesi gerektiğine işaret ederek şunlan söyledi: "Ben bu karardan memnun oldum. SPK şu anda en yetkili kuruldur. Yet- kilerini kullanması lazım. Vatandaşın güvenini en ufak bir şekilde sarsan ve- ya herhangi bir şekilde yanlış hareket edenin bir bekçisinin olduğunu hissetme- si lazım. Cezasının da oradan elde ede- cegi menfaatten çok daha büyük olaca- ğını bütün üyelerin bilmesi lazım. Bu da bence isabeükür. Kurul gercekten bir şey yapmıştır. Verilen cezanın süresi değil, mesaj öneralidir." Marketler vükselme devrindeİstanbul, Ankara ve İzmir'de faaliyet gösteren yerli ve yabancı büyük marketler rekabetin kızıştığı bir ortamda atılımlara hazırlanıyOrlar. ESER ATtLLA Marketler "yükselme devri"- ne girdi. Bu yıl içinde ufukları- nı geniş tutan Türkiye'deki yerl: ve yabancı menşeli mevcut mar- ketler zincirlerine yeni halkalar eklemeyi ve organizasyonlann- da yenilikler yapmayı planlı- yorlar. Marketlerin 1991 yılında he- defledikleri çalısmalar şöyle özetleniyor. MİfiROS: Koç Grubu'na da- hil olan ve 36 yılbk geçmişe sa- hip Migros mevcut 35 mağaza- sına bu yılın içinde 6 yeni ma- ğazayı daha eklemeyi planlıyor. Bunlardan üçünün büyük ma- ğaza olacağıru söyleyen Migros Genel Müdürü BUIend Özaydın- lı, "Market tanımlannda Tür- kiye'de bir kargaşa var. Fransız- lar büyük mağazalarına hiper diyorlar, Almanlarsa gros. Biz büyük rnağaza demek istiyoruz. Sonuçtâ hepsi aynı anlama gdiyor" diyor. Migros'un "bü- yük mağazalan" bu yıl içinde il- ki mayıs ayında Ataköy Atri- um'da, ikincisi haziranda Şişli'- de, sonuncusu ise Göztepe'de açılacak. 3000-4000 metrekare üzerinde kurulacak, geniş oto- parkı bulunan, sadece belli Yerli ve yabancı marketler, zincire yeni halkalan eklemenin yanı sıra yenilikleri de ihmal etmiyorlar. semtlere değil, birçok semte ses- lenebilecek kapasitede olan bu büyük mağazalarda kasa sayısı da daha fazla olacak. Ayrıca barkod sistemi kullanılacak olan bu mağazalarda diğer Mig- ros mağazalanndan farklı ola- rak cafe, müzik center, salat bar hizmetleri ve pasta, hazır ye- mek, kitap, plak, kaset, balık gibi yeni urünler de satılacak. Geçen yıl 18 mağazasını mo- dernleştiren Migros, bu yıl için- de geri kalan mağazalarım da modernleşme kapsamına alma- yı planlıyor. METRO: Geçen yıl 1 eylülde hizmete giren Türkiye'nin ilk toptancı marketi Alman Metro Grosmarket, 1991 yıh içinde 2 ya da 3 mağazasım daha devre- ye sokmayı planlıyor. İstanbuF- da Kozyatağı'nda ve Izmir ya da Ankara'da hizmete girecek olan yeni Metro'lar, Ütitelli'de açılan ilk marketin eşi olacak. Araba, oto yedek parçaları ve hizmete dayalı metreyle ölçülüp satılan perde gibi ürünlerin saülmadı- ğı Metro Grosmarket Genel MUdürü Tahsin Pamir, bu yıl içinde personel eğitimine de ağırlık vermeyi hedeflediklerini söylüyor. BELPA: 15 Mayıs 1990 tari- bul'daki mevcut 3 mağazasına hinde Merter'de açılan ve yüz- bu yıl içinde 4 yeni mağazasım daha eklemeyide 51'i İstanbul Belediyesi, yüz- de 39'u Tekfen, yüzde 10'u da Fransız Prisunic'e ait olan Bel- pa da bu yıl içinde mevcut ma- ğazasına yenilerini eklemeyi planlıyor. Kadıköy'de Osmana- ğa Camii'nin karşısındaki Belpa minimarket mayıs ayı içinde açı- lacak. Yaklaşık 100 metrekare- lik bir alana sahip olan binada 2 bin çeşit ürün satılacak. 7—ELEVEN: 1989martında Türk pazanna giren Amerikan kökerûi mağazalar zinciri İstan- HASAIN VE MEHMET REŞAT KARAMEHMET: 6 Impexbank'ın yüzde 51'i bi AYŞEN GÜR Hasan ve Mehmet Reşat Ka- ramehmet kardeşler, geçen yıl Asil Nadir'den satın aldıkları Impexbank'ın yaklaşık ytızde 51 hissesinin Karamehmet Grubu'- na ait olduğunu açıkladılar. Ka- ramehmet kardeşler, geçen haf- ta bankanın yüzde 2 hissesini daha satın alarak çoğunluğu fi- ilen ele geçirdiklerini beUrttiler. lmpexbank, geçen yıl Asil Nadir tarafından Karamehmet kardeşlere ve Eliyeşil ailesine sa- tılmıştı. On gün.önce ise daha önce adını Işçi Kredi Bankası'- nın batışıyla duyuran Malatya- lı işadamı Mustafa Kemal De- rinkök, bankanın yüzde 53 his- sesini Eliyeşil ailesinden devral- dığını açıklamış, ancak Kara- mehmet Grubu bu açıklamayı reddetmişti. Dün başına bir açıklama ya- pan Karamehmet Holding'in Başkanı ve Impexbank'ın Baş- kan Veküi Hasan Karamehmet, bankanın yüzde 2 hissesini da- ha satın aldıklannı, bankanın pay defterlerini Beyoğlu E)or- dünçü Noteri'ne tespit ettirdik- lerini, buna göre Impexbank'ın yüzde 50.46848 hissesinin Kara- mehmet Grubu'na fû'len ve hu- kuken ait olduğunu belirtti. Ha- san Karamehmet, yüzde 2'lik hisseyi "Çok saygıdeger bir beyefendiden" aldıklannı bil- dirdi. Beyoğlu Dördüncü Noteri'- nin 19 martta düzenlediği tespit tutanağına göre Karamehmet Grubu'nun-hisseleri şöyle: Alev Karamehmet (Elpe) yüz- de 4.59408, Düzen Dokumacı- lık AŞ yüzde 9.7213, Uygun Alet AŞ yüzde 9.2531, Mehmet Reşat Karamehmet yüzde 8.5, Hasan Karamehmet yüzde 8.5, Karamehmet Holding AŞ yüz- de 8.5 Mine Deniz Karamehmet yüzde 1.4. Bu durumda Kara- mehmet Grubu'nun payı yüzde 50,46848'e yükselmiş oluyor. Noter tutanağına göre diğer hissedarlar ve hisseleri ise şöye: Girişim AŞ yuzde 4.48174, Bir- lik AŞ >üzde 9.11552, Uymn A§ yüzde 9.9712, Mehmet Can Eli- yeşil yuzde 9.75, Antonina Eli- yeşil (Şemiler) yüzde 9.75, Der- viş Manizade yüzde 6. Hasan Karamehmet, bu du- rumda bankanın çoğunJuğunun kendilerine ait olduğunu, ser- maye arttırımı kararı aldıklan- nı ve bankanın önümüzdeki ay- larda bir bölümünün halka açı- lacağım sözlerine ekledi. planlıyor. 7-Ekven Genel Müdürü Ahmet Destegül, Amerikanvari bakkal olarak tammladığı 7-Eleven'lan bu yıl içinde Franchise sistemiy- le yaygınJaştırmayı planladıkla- rını söylüyor. Bir anlamda ba- yilik sistemi olarak da tanımla- nan bu sistemle market, bu işe soyunmak isteyen girişimcilere isim hakkını veriyor, mal temi- ninde, personel eğitiminde gin- şimciye yol gosteriyor ve satış- lar üzerinden belli bir yüzde ali- yor. TANSAŞ: İzmir'de 1973 yı- lından bu yana hizmet veren Tansaş mağazalan bu yıl içinde 79 olan mağaza sayısını 80'e çı- karmayı hedefliyor. Mağaza aç- manın yanı sıra îzmir'de cafe, lokanta, teleferik ve İzmir'deki tarihi asansorii de bu yıl hizmete açmayı planlayan Tansaş böy- lece bu yıl içinde marketten baş- ka alanlara da girmiş olacak. GİMA: 1956 yılında kurulan ve şu anda 58 mağazaya ulaşan Gima marketler zinciri, 1990 yı- lında 8 yeni mağaza açtı. 1991 yılında da 7-8 mağaza açmayı planlayan Gima, genişleme po- litikasım özellikle Doğu illerin- de yoğunlaştırmayı hedefliyor. Sermayesinin yuzde 54'ü Kamu Ortaklığı Idaresi'ne yüzde 46'sı ise Tarım Satış Kooperatif Bir- liklerine ait olan Gima, aynca 1991 yılında özelleştirme kapsa- mına alındı. IŞÇHNH\ EVREMNDEN ŞUKRAN KETENCİ Faturası Kime Çıkacak? Kamuoyunun gündeminde ctddi bir yer alamadan, işçi şı- nıfının güncel sorunları, yaşamsal sorunları devleşiyor. İş- letmeler en küçük bir darboğazın faturasını işçilere yükle- me kararlılığını sürdürüyorlar. Bir yandan işçi atılıyor, diğer yandan toplusozleşmelerin hükümleri uygulanmayarak ka- zanılmış ücret ve sosyal haklar ödenmiyor. Bir diğec yandan da toplusözleşmesi imzalanmamış işyerleri için rakamları aşağı çekmek üzere siyasi iktidar - işveren cephesinden iz- lenen çok katı bir politika var. 12 Eylül düzeninde sürekli hak kaybettirilen işçilerin ba- har eylemleri, maden işçilerinin oncülüğünde elde ettikleri kazanımların törpülenmesı yolunda üç koldan çabalar güç- leniyor. İşçiler 1989 ve 1990 yıllarında, 1980'den bu yana aralıksız sürüp giden hak kaybetme düzenine bir ötçüde karşı çıktılar ya bunun yoi olmaması, yerleşip gelişmemesi için it- tifak cephesi önlemlerini alıyor. Türk sendikacılık hareketi, sendika liderieri ne ölçüde bi- lincindeler ya da toplum, gelişimin ayrımında bilemiyoruz. Ama kişisel bir yargı olarak Türk sendikacıhğının en yılgın en işlevsiz en kötü dönemlerinden birini yaşadığtnı, sendi- kacıiarımızın havlu atmadan da öte var oluş nedenlerini yok sayan bir havaya girdiklerini söyleyebiliriz. 12 Eylül döne- minde Türk-İş'in asken yönetime bakan vermesi, teslimiyetçi politikası çok göze batan, sendikacılık ilkelerine çok ters bir görüntü idi. Hiç değilse dönemin baskı ortamında korktuk- ları, DİSK yöneticilerınin o tarihlerde tutuklu ve ışkence gör- müş olmalarından yıldıkları söylenebilir. Bugün sendikal iş- levin yapılmamasında, sendikacılığın sorumluluk ve ilkele- rinin böylesine yok sayılmasında böyle somut bir 'korku' ge- rekçesi de yok. Sendikal işlevden böylesine kaçışı açıkla- mak ve de savunabilmek çok daha zor. Atılan işçileri kendi sorunu gibi görmeyen, işini toplusöz- leşmeyı imzalamakla bıtirmiş sayan bir anlayış, çağımızda sendikacılık yapmak sayılabilir mi? Sorunu ortaya çıkarmak, çözümü aramakla sorumlu sendikacının, işten çıkarmaları saklayarak işin içinden sıyrılmaya çalışmasının açıklaması, savunması olabilir mi? Ne yazık ki işten çıkarmalar konusunda ışverenler ve TİSK, sendikacılarımızdan ve Türk-İş'ten kendi çıkarlarınısavun- ma anlammda çok daha ilkeli, açık davranıyorlar. Örneğin Türk-İş çıkarılan işçi sayısının abartıldığı tartışmasını Başkarv lar Kurulu'nda yapabilir ve bu anlamda basını suçlarken, teks- til ışverenlerının Başkanı Halit Narin 6 ay içinde sadece ken- di iş kollarında 150 bin işçinin çıkarılmış olduğunu, sayının önlem alınmazsa iki katına çıkabileceğini söyleyebiliyor. TİSK Başkanı Refik Baydur daha da dürüst bir açıklama ile çıkar- maların büyük çoğunluğunun Körfez krizinin değil, işletme- lerin verimlilik hesabı yapmaya başlamalarından kaynaklan- dığını söylüyor. İşveren diliyle, ışletmelerin finans sıkıntısı- na düşmeleri ile gider kısma politikası içinde işçi çtkarma ve işçi başına verimi yükseltme yolunu seçtiklerini anlatıyor. Soruna işçi cephesinden bakan olmadığı için de işveren politikası ve uygulaması geçerli oluyor. Bol bol işçi çıkarılı- yor. İşçi sendikaları yıllardır gerçek ücretleri düşürülerek ma- liyet içindeki payları dünya ölçeğinde en düşük düzeylerde olan işçilerin ücretine daha fazla göz dikilmesinin nasıl bir haksızlık olduğunu gündeme getiremiyor. Geçici sıkıntıda üc- retine göz dikilen işçi sadece bu geçici sıkıntının faturasını da ödemekle kalmıyor. İşten atılmada bütün yaşamı altüst blurken işler düzeldiğınde işveren yerine düşük ücretli işçi alarak toplusözleşme yükünden kurtuluyor. Ödenmeyen hak- lar ve aşağı çekilmek istenen sözleşmeler açısından da iş- veren bedeli ile işçinin bedelini, kaybettiğini kıyaslamaya ola- nak dahi yok. İşte kaç haftadır işçinin fabrikada gündüz gece aç bekle- diği Magâ deri örneği. İşyeri zarar gerekçesi ile kapatılıp, or- tada yasal bir sözleşme ve yasal çıkarma dahi olmadan iş- veren yıllar öncesinin düşük ücretı ile kıdem tazminatlannı, hak edilmiş alacaklarını dahi ödemekten kaçınıyor. Aynı ıs- veren 535 Maga işçisi ve aileleri aç bekleşirken Cumhurbaş- kanı'nın heyetinde yeni ticari anlaşmalar için Sovyetler Bir- liği gezlsine katılabiliyor. Oğlunun suç işlemesi özel bir olay, kimseyi bağlamaz, ancak yasantısı ile ilgili haberler, para harcama potansiyeli biraz çarpık, dikkat çekici değil mi? İş- çilere ödenecek bir-iki milyon olmadığı söylenirken. Özel, çarpık, sayısız örneğe geçmeden, yine genele dö- nelim. Son zamanlarda Türk-İş ve sendikalardaki dağınık- lık, yılgınlık. işlevden kaçtş ile tam bir paralellik içinde, işçi haklarında geriye çekişe yönelik çok ciddi, çok olumsuz ge- lişmeler yaşandığını ve bu gelişmelerin asla günlük ekono- mik darboğazın çerçevesi içinde açıklanamayacağının altı- nı çizelim. En önemlisi de işçi için bu saldırılann bedelinin kalıcı ve sürekli olduğunu gözeterek sendikalann bu fatura ödetme politikalarına karşı ciddi önlemler almak durumun- da olduklarını, görevlerini, sendikal işlevlerini yapmadıkla- rını görelim. Görelim ki sosyal barış daha fazla bozulmadan, bu gidişe 'dur' demenin çarelerini arayabilelim. Yoksa bu- gün için faturayı işçiye yükleyen işverenler, sorumluluktan, zordan, işten kaçan sendikacılar ve bu düzeni yönlendiren siyasal iktidar çok kazançlı çıkabilirier. Ancak barış daha faz- la bozulduğunda faturanın ödemesinin nereye yöneleceği hiç belli olmaz. İşyerierinde için için yaşanan huzursuzluk, pasif direnişler biçiminde patlayan eylemler, fabrikalara ka- panma, protesto gösterileri aslında çok ciddi uyan sinyalle- ri. Elbette görmek isteyenlere, görebilenlere... Seguela yine günün konusu Shampooıng HEGOR KERATINE 22,50 F Fransız reklamcı . Seguela'nın, mağazalar zinciri Leclerc'le başlattığı 'fiyat karşılaştırmalı' ilan kampanyası Fransa'da tartışmalara yol açtı. İlanlarda, Leclerc'de satılan malların diğer mağazalarda ne kadar pahalı olduğu vurgulanıyor. MİNE G. SAULNIER PARİS — Ünlü Fransız rek- Hegor Keratine şampuanı geleneksel bir eczanede 39 FF'na satı- lamcısı Jacques Seguela ve bü- hrken (sağda), Leclerc mağazalannda 22^0 FFna satılıyor. Bu yük bir mağazalar zinciri olan 'karşılaştırmalı' ilan >eni bir tartışma başlattı. "E. Leclerc" grubu hafta başın- da Fransız basın ve reklam tari- başlattılar. falık ilanlarda unlü karikaturist Ulusal olçekte dağıtılan 4 bü- VVolinski'nin çizgileriyle bazı yük gazete>'e verilen 2 tam say- mallann "Lederc" mağazalann- D'erooes se &AH0& Le piix 1e plus tlevi rclevi cUoı natrs zone de chalandise l«Sm»f9İ99i. Prwrelev4 au Cenlıe E LECLHRC Levnllo»» 92J00 !^v»llois Perret hinde ilk kez görülen fiyat kar- şılastırmalı bir ilan kampanyası LADİK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 1989/61 Karar No: 1989/703 Davacı Ladik Çimento Sanayı vekilı Avukat Ali Bahadır Sirel tarafından da\alılar Idris Ermiş ve arkadaşları aleyhıne mahkememize açılan tapu iplalı ve tescil. 2942 sayılı kanunun 17. maddesi gereğınce tescil davasının yapılan açık yargılaması sonunda: Davahlardan Ladik Iskaniye Mahallesf nden Şerafettin oğlu llyas Ermiş, Şerafeltin kızı Hava Ermiş. Ahmet kızı Mühure Ermiş, Şerafettin kızı İsmaıl Ermiş, Ahmet kızı Emine Ermiş'e Ladik Aslıye Hiıkuk Mahkemesi'- nin yukarıdaesas ve lcarar numarası yazılı 21.12.1989 tarihli kararı tebliğ yapılamamış veyaptırılan adrestahki- katında adresleri de tespit edilememıştır. Ladik Iskaniye Mahallesı ada 154, parsel 77'de kayıtlı taşınmaz yukanda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı ile davalılar uzerindeki kaydın ıptali ile davacı Çimento Sanayi uzerine tesciline karar verilmiştir. İlanın yapıldığı tarihten 15 gun içinde mahkememize muracaatla kararı temyız edebilirler, aksi takdirde karann kesin- leştırıleceğı ılanen tebliğ olunur. Basın: 22023 daki fiyatı ile adı, adresi açık olarak belirtilen diğer bazı dük- kânlardaki fiyat farkı vurgula- nıyor. Fransa'da 1991 mayıs ayından sonra >Tirürlüğe girecek yeni "karşılaştırmalı" reklam yasası, bu tür bir rekabete izin verîyor. Jacques Seguela ile E. Leclerc. mağazalarının yasa henüz geçer- li değilken başlattıklan söz ko- nusu kampanya, aslında böyle bir yasanın "zararlarını" gözler önüne sermek amacını taşıyor. 2'şer tam sayfahk ilanlann altm- da bu görüşü vurgulayan şu tümceler yer almakta: "Rekabete evet 'çekiştirme'ye hayır" "Fiyatları karşılaştırmak, ucuzluk sağlar. Ancak ucuza satmayan küçük esnaf bu yiiz- den büyüklere kurban edilmeli mi? Leclerc'in tam sayfa ilanla- nna aynı boyutlarda cevap vere- bilir mi bu kurbanlar? Karşılaştırmalı reklamcılıgı başlatmadan önce iyi düşünün. Rekabete evet, 'çekiştirme'ye ha- yır!" Körfez savaşı yüzünden solu- ğu kesilen Fransız reklam dün- yasında hafta başında başlatılan söz konusu kampanya taze bir rüzgâr estirdi. Seguela'nm bir kez daha ön- cü olduğu "yeni dalga reklam- cılık", hafta boyunca yazılı ve görsel Fransız basınında günün konusu. bilgisayar dünyasında yeni bir sayfa... Logo programı alan herkese Olivetti bilgisayar Olivetti yazıcı Pl "Programm önemini bilenlere" PRES'ten çok özel bir kampanya... KAMPANYA SEÇENEKLERİ ÜRÜN ENTEGRE 1 «• Mekttp/Etıket ENTEGRE 1 + Personel * Sıparış + Uretım + Odeme * Derrnrbaş ENTEGRE 1 + Personel - Uretim * Mektup/Etıket (NOVELL) ENTEGRE 1 + Personel - Demirbaş Mektup/Etıket (NOVELL) ENTEGRE 1 + Personel - Sıparış * Mektup/Etıket (NOVELL) ENTEGRE 1 * Personel - Ödeme * Mektup / Etıket (NOVELL) ENTEGRE 1 + Personel * Uretım + Demirbaş + Sıparış * Odeme * Mektup / Etıket (NOVELL) FİYAT 5.275.000 - 11.275 000- 12.312.500.- 12.312 500- 11 887 500- 11.887 500 16.762 500.- HEDİYE DM100/S DM309 DM309 DM309 DM309 DM309 PCS801 Gerçek çozumun prognmbrda olduğunu bılen PRES. Türiuye'nın en buyûk rcfcranslanru sahıp. en yaygın ve en güvenibr programı olan LOGO'yu alan herkese hıçbır fiyal farkı «lmjH.n bir dunya marlusı olan OLIVETTI'nin Bilgısavar ya da yazıcısnı armağan edıyor HEOİVE EDİLEN OLrVETTl ÜRÜNLERİ Maaa DM100/S DM30P ıy«r PCS80I I 200 CPS. 80 Koton 300 CPS. 80 Koton. Olomatık Park Itme Tıp. Tr»klCK 10 MHz.640 KB HAM VGA Moookfom Monrtor. 720 KB Dısket Surucu SaGİSAYAR •u tımp—y. I ! Nsn I « I urihinr Ladar g^tıMr. KfSMUKNDSllH 0AN1ŞMAN.IK TICAMI UD »II INCHU CAOOESI 18,3 IMinOY 34740 tSIANBUl rtl 571 35 00 5836175 5O7381 5(34743 5O6744