18 Aralık 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
15 KASIM 1991 • * • • HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/19 Şartlanmışlık ve Demokrasi... (Baştarafi 1. Sayfada) ya değinmiş olmasını ilginç karşıladık. Şunları söylemiş: "İdeolojik çatışmaların genellikle geride kaldığı, büyük değerlere herkesin beraber sahip çıkması gibi bir ortamın açıldığı bir dö- nemde uzlaşma ararken, bu uzlaşmanın SHP'den başlanarak aranmasında hiçbir mahzur görmedik. "Evet, senelerce bizim tabanlarımız, on- ların tabanları birbirlerine karşı şartlandırıl- mıştır. Bu doğrudur. Yalnız hiç olmazsa bu- gün için bu şartlanma geniş anlamda tesiri- ni kaybetme noktasına gelmiştir. Türkiye şartları da bunu gerektiriyor. "Onun için, birbirlerine karşı şartlandırıl- mış bulunan kitlelerin de Türkiye'nin büyük meselelerinin etrafına gelmesi, Türkıye'de- ki iç banşın malzemelerinden, gereklerinden biridir. Eğer bu yapılabilirse, Türkiye daha rahat olur." Sayın Demirel'in bu görüşleri yerindedir. Gerçekien ülkemizin gündeminde ağır iç ve dış sorunlar vardır. Bu sorunlann üstesin- den gelebilmek için karşılıklı olarak şartlan- mışlıklardan kurtulmak gerekiyor. El ele ver- mek, bazı sorunlann daha kolay çözüm yo- luna oturtulmasını sağlayacaktır. Türkiye'de yıllar yılı taraflar birbirlerini de- mokrasi oyununun dışında görme alışkanlı- ğından bir türlü kurtulamamışlardır. Sağda da solda da bunun örnekleri çoktur. Demok- rasi çerçevesinde doğal olarak yer alması gereken birbirinden farklı görüşlere, âdeta savaşırçasına karşı çtkıldığı dönemler yasan- mıştır. Âdeta son 30 yıl içinde bir "düşman- lık kültürü" oluşturulmuştur taraflar arasın- da. Demokrasinin farklı siyasal güçler arasın- da oynandtğı gerçeği genellikle göz ardı edil- miştir yıllar boyunca. Diyalog olmaksızın de- mokratik kurumların işlerlik kazanmasının olanaksızlığına da kulak asılmamıştır. Askeri darbelerin, askeri kesintilerin teme- linde hiç kuşkusuz bunların da payı vardır. Sayın Demirel'in artık bu gerçeklerin bi- lincınde ofmadığını söyiemek herhaide insaf- la bağdaşmaz. Son 30 yılın deneyimlerinden çıkardığı derslerin bir sonucu sayılabilir, dün DYP grubunda yaptığı konuşma... Olumlu bir gelişme... Fidyeci polislere dava açıldı Final mi, şampiyonluk Barzani'de PKK rahatsızlığı (Baştarafi Spordaj Liseli öğrenciler, son haf- talann başanlı futbolcusu Er- han gibi iyi bir liberoyu neden bu kadar beklediklerini sordu- lar. Erhan eline mikrofonu al- dığında salonda bir alkış tufanı koptu ve tecrübeli futbolcu, bu soruya şöyle yanıt verdi: "Ge- çen yıl sakadıktan sonra for- mum düstü. Bn yıl da sakatuk- larta sezona girdim. Yavaş fonn tattnm. Böyle iyi oynayıp sezon sonunda da formamı genç bir arkadasıma bırakacagım." Erhan'ın sözünü bitirmesin- den sonra Galatasaray Lisesi'- nde en çok ilgiyi çeken kaleci Hayrettin soru yağmuruna tu- tuldu. Yaşı ve sınıfı ufak olan bir öğrenci, Hayrettin'e böyle- sine bir basanyı nasıl elde etti- ğini, bunun sımnın ne olduğu- nu sordu. Hayrettin'in sesi ho- parlörlerden çıktığı anda aynı Erhan'da olduğu gibi Tevfik Fikret Salonu alkıştan inledi ve bütün öğrenriler ayağa kalktı- lar. Hayrettin, bu soruyu şöyle yanıtladı: "4 yıl Simoviç'in ardında ye- dek bekkdim. Bu 4 yü içinde toplam 15-20 maç oynayabil- dim. Bunun eksiklgi ile bazı ha- talarda yaptun. Geçen sezon ka- leyi devralınca tiim yiik benim üstümdeymis gibi hissettim. Maçlar kaybedilince f atnralann hepsi bana kesildi. Bu yıl ken- dime aşın güveuerek başladım. Üstelik HoUanda'da yapüan kampta da 4 kakcinin gelip de- nenmesi beni çok hırslandırdı. Galîbiyete (Baştarafi Sporda) olurken tüm gruplann en başa nsız ûlkesi olarak dikkat çekti. Ay Yıldızlı ekip San Marino ile birlikte 1 gol atan 2. takım oldu. Milli takımın Avrupa Futbol Şampiyonası elemelerindeki ba- sansLz sonuçlannı değerlendiren antrenör Fatih Terim, "Bir da- hald etemekrde KnzeyH ülkeler- le eslesmek fetemeyiz" derken trlanda, Ingiltere gibi rakiplerin fizik üstünlüğü ile milli takımı- mız) etkisiz hale getirdiğini söy- ledi. Bu yanıttan sonra Mustafa Denizli imah bir şekilde gülerek "Tek bir sey söylemek istiyo- mm, Galatasaray'ın istedigi fut- bolcuyu, kaleciyi alacak parası vardır. Biz bu işi biraz da moti- vasyonu saglayalım diye yaptık" dedi. Denizli'nin bu sözlerinden sonra salondaki dinleyiciler kaleci ile hocası ara- sındaki sürtüsmeyi yadırgadüar. Daha sonra Uğur'a da soru soran öğrenciler "Neden fonn- suzsun?" dediler. Uğur yanıt olarak "Oynamıyorum da ondan" dedi ve devam etti, "Ben çok duygusal bir insanım ve çok çabuk etldleniyonıın. Sa- katngım hep nüksetti. Ben sakat kalmak istemiyorum, ama oln- yor, ne yapabttirim. bilemiyo- rum. Allah kısmet ederse bu hafu başlıyonım." Galatasaraylı futbolculardan sonra Mustafa Denizli, tekrar sorulann odak noktası oldu. Bir öğrencinin Denizli'ye "Yan fi- nal oynadığımız zaman ligde be- şinci olduk. Bu bize hiç yakış- madı. Bu sene de yan final oy- narsak şampiyonluktan uzakla- şacak mıyız" diye sorması alkış- lara neden oldu. Denizli alkış- laruı dinmesini bekJedikten son- ra şöyle konuştu: "Bo sene Av- rupa'da final oynamayı hedef- liyoruz hatta amacımız o kupa- ya ulasmak. Artık Avrapa'da ve dünyada bedefimiz büyüyor. Engefier birer birer asddıkça he- defler de genislryor. EsUdea ilk turu atlamayı büyttk başan sa- yanfck, banlan koaoşamaz kor- kardık. Galatasaray bu kopada başanlı olacaktır." Denizli, bu son cümleden sonra tüm salon- daki öğrencilere seslenerek "Si- ze sündi sormak istryorum, Ga- latasaray Avrnpa'da final mi oynasın, yoksa ligde şampiyon mu olsan? Hangisini istersi- niz?" dedi. Tevfik Fikret Salo- nunu dolduran çok sayıdaki öğ- renci "final" diye bağınrken, kimi "şampiyonluk", kimisi de "Fener'i yenelim yeter" diyerek ayağa kalktılar. Denizli, tekrar söz alarak "Merak etmeyin biz ikisinde de başanlı olmak için çok çalışacağız" dedi. VEDAT YENERER DtANA (Kuzey Irak) — Türk Silahh Kuvvetleri'nin son bir ay içinde Kuzey Irak toprak- lannda düzenlediği iki harekât- tan sonra Kürdistan Demokrat Partisi'nin Türk basını ve PKK'ya karşı tutumunun değiş- tiği saptandı. Şaklava'da "Igim var, 3 gun sonra gelsinler" di- yerek Turk gazetecilerinin gö- rüşme talebini geri ceviren Kür- distan Demokrat Partisi Başka- nı Mesud Barzani'nin, PKK'nın yöredeki faaliyetlerinden "son derece rahatsız" olduğu belirtil- di. PKK'nın Irak Temsilcüiği gi- bi çalısan ve son zamanlarda ge- rek Barzani'ye gerekse Talaba- ni'ye bağlı çok sayıda Peşmer- geyi bünyesinde toplayan Par- Üye Azadi Kürdistan (PAK), Türkiye-Irak sırur bölgesindeki bazı yörelerde denetimi sağladı- ğı için, KDP'nin söz konusu yö- relerdeki etkinliğinin azalması, Barzani'nin şikâyetlerine yol açıyor. KDP sözcülerinden Hosyar Zebari, Cumhuriyet'in sorulan- nı yanıtlarken "Türk gazeteci- leri bizJ güç dnrumda bıraktı. Biz her zaman Kuzey Irak'ta PKK kamplannın bulunmadıgı- nı söylüyoruz. Ancak Türk ga- zetecüeri bazı bölgelerde gidip PKK kampiannın yetkilileriyle göriişüyor, fotoğraflar çekiyor ve röportajlar yapıyor. Bunun üzerine de Ankara, jetkrini Ku- zey Irak'a gönderip, PKK kamplan diye bizim köylerimi- zi bombalıyor" dedi. KDP yet- kilileri, Türkiye sınınna yakın bölgelerdeki mevzilerini ve kontrol noktalannı güçlendir- mek istediklerini belirtirken Kürdistan Cephesi'nin diğer ör- gütleri, KDP'nin "Ankara'ya yaranmak için PKK'yı rahatsız etmeye çalıştıgını" savundu. KDP Türk gazetecilere bu böl- gede çalışmak için gerekli izin kâğıdını vermedi. tstanbol Haber Servisi — tşa- damı Ahmet Ortamallama'yı kaçırdıklan gerekçesiyle önceki gün tutuklanan 2'si polis 5 kişi hakkında dava açıldı. Bu arada tstanbul Emniyet Müdürlüğü yetkilileri, Fenerbahçe'deki fid- ye ve çatışma olayına ilişkin bir açıklama yaparak soruşturma- nın tamamlandığını, sanıklann adliyeye sevk edileceklerini bil- dirdi. Istanbul Nöbetçi 1. Ağır Ce- za Mahkemesi'nde açüan ve Savcı Atilla Alıcı'nın hazırladi- ğı dava iddianamesinde sanıkla- nn "adam alıkoyarak silahlı gasp yapüklan" belirtilerek ts- tanbul Emniyet Müdürlüğü Ko- pıma Şubesi'nde görevli polisler Basri BUge, Mehmet Çolak ile Mehmet Sanıhan ve Hasan Görgün'un 20 yıl, sanıklann su- çu işlemesinde yardımcı olan Emin Alkılıç'ın ise 10 yıl hapis cezasına çarptınlması istendi. Sava, polis memurlanmn kamu görevlerinden de menedilmesi- ni talep etti. öte yandan Asayiş Şube Mü- dürlüğü'nde Fenerbahçe'deki fidye ve çatışma olayına ilişkin yapılan açıklamada, soruştur- manın sona erdirildiğini belirte- Fenerbahçe'deki fidye olayına kanşan polisler (soldan) Kadir Kalabak, Taner Tanm ve Resul Özdemir basına gösterildi. rek konfeksiyoncu Necati Yıldı- nm, polis memurları Kadir Ka- labalık ile Resul Özdemir, Mu- harrem Tokat, Yüksel Karlı, Cem Kalabak, Adem Balcı, Su- at Ipek, Erol Tanyeri. Selman Demircioğlu, Meün Adişe, Me- tin Topçuoglu, Hakan Topcuog- lu ve Birol Taşkınvardar'ın ad- liyeye se\k edilecekleri kaydedil- di.Bu arada fidye istenen işada- mı Fahri Gülver'in Antalya'ya kaçan kızını getirtmek için an- laştığı yeraltı dünyasının tanın- mış adlanndan Hasan Heybet- li'nin yeğeni Cengiz Heybeüi'nin de arandığı bildirildi. Emniyet Müdürü Mehmet IstaııbıılVla et korkıısu BÜLENT KIZANLIK Güneydoğu illerinden başla- yıp sonunda lstanbul'a kadar ulaşan sığır vebası salgmı, fiyat- ların artmasıyla birlikte halk arasında korku ve etten kaçışa yol açıyor. Kasaplar Derneği ve tstanbul Mezbaha Müdürlüp ile et ve et ürünleri üreten firmalann yetki- lileri, et miktarında yüzde 30'lara varan bir düşüşün yanı sıra halk arasında yayılan endi- şenin ve kiloda 5 bin lirayı aşan fiyat artışlanmn da tüketimin yüzde 25-30 dolayında azalma- sına yol açtığını beürtiyorlar. Üretim bölgelerinden sonra etkisini şehir merkezlerine kadar hissettirmeye başlayan sığır ve- bası nedeniyle kesimlerle ilgili denetimler arttınhrken, tüketi- min beyaz et ve balığa kaydığı dikkati çekiyor. tstanbul'da kesinlikle vebalı et satılmadığını savunan kasaplar, buna karşın fıyatlann yukselme- sinin satışlann düşmesinde etkili olduğunu öne surüyorlar. Ka- saplarda, dana kıyma 30 bin, pirzola 31 bin, kuşbası 33 bin, biftek 36 bin, bonfile de 42 bin Uraya kadar çıktı. Kunım ve ku- ruluşlann, çalışanlarına verdiği yemeklerde de et ürünlerinden uzaklaşıldığı belirtiliyor. Bu arada bazı özel okullar, velilere gönderdikleri yazılarla, "Piyasadmki etkrin saguklı ve güveoü otamn konasunda tered- dutlerimiz olduğu için ögrenci- lerimize bir süre etli yemek vermeyeceilz" şeklinde duyuru- larda bulunuyorlar. Kasaplann bir bölümü de vitrinlerine "Et- lerimiz veteriner denetiminde kesilmektedir" şeklinde ilanlar asarak müşterilerinin güvenini sağlamaya çahşıyorlar. Kasaplar Derneği Başkan Yardımcısı Ahmet Akyttz, ka- rantinaya alınarak aşılanan ve kesimine izin verilmeyen hay- vanlar nedeniyle, et miktannda yüzde 30-35'ler düzeyinde duşüş olduğunu söyledi ve "Mal mik- tan azaboca fiyatlar tırmanısa geçtL Dana etinin toptan fiya- bnda 2 bin, kuzu etinia toptan fiyabnda ise 4 bin liraya varan arbşiar oldu. Kasaplarda et fi- yatlan 30 bin lirayı asü" şeklin- de konuştu. "Sıgır vebasmın 15 günlük sü- resi var. Hayvanlar sonra 24 sa- at içinde ölüyorlar. Geçtigimiz 1^ ay içinde bir nebze önlendi. Bu nedenle, fiyat daha da arta- cak diyen toptancılann bugün- lerde sesleri kesUdi" diyen Ak- yüz, hastalık ınsanlara geçmedi- ği halde halkın bir tedirginlik yaşadığını ve özellikle işyerlerin- de verüen yemeklerde beyaz ete yönelindiğini de belirtti. Istanbul Büyükşehir Beledi- yesi'nin şirketlerinden tSMER- in Genel Müdürü Mustafa Sa- nbaş da et satışlarında yüzde 25-30 azalma olduğunu kayde- derek kuzu etinin toptan fiyatı 22 bin liradan 26 bin liraya yük- seldi. Anadolu'dan hayvan gelme- Italyan (Baştarafi 20. Sayfada) reterden ya da iş çevrelerinden çıkar smğlamak ya da hediye al- mak" ,"kösk yazartıgı"yapmak veya borsaya girmek gibi konu- lar bu yasakların en başında sı- ralanıyor. Bu yasaklan çigne- yenler işten atüacaklanm bili- yorlar. "Ragımsi7" anlamına gelen adına içerik kazandırmak için gerçek bir çaba sarfetmek iddi- asında olan "L'Indipeadentr", hemen hemen Italyan basımnın tümünü kontrol eden (FIAT'ın sahibi) AgneUi, (özel TV krah) mesi nedeniyle ithal ete yükle- nildiğini ve mezbahalannda Av- rupa'dan getirilen ithal canlı hayvanlann kesimini sürdür- düklerini kaydeden İSMER Ge- nel Müdürü, canlı hayvan bor- sasında, ll Tanm Mudürlüğü- nün veteriner denetiminin arttı- nldığuıı beürtti. Mustafa San- baş, dışanya fason kesim yapan Beşler'in bu uygulamayı durdur- duğunu, ancak diğer bazı kamu ve özel sektöre ait kombinalar- da sadece muhtardan verilen "mense şahadetnamesi" ile de- netimsiz kesimlerin sürdüğünü öne sürdü. Yemek sektöründe etten ka- çış, en çok yemek fabrikalann- da ortaya çıkıyor. Müşterileri olan 200 firmanın büyük bölü- münün et yemeklerini azaltma karannı olumlu karşıladıklannı söyleyen Merter Yemek Fabrika- sı sahibi Osman Toplu, "Eski- den haftada 2-3 gün et yemegi veriniik. Şimdi bunu 1 güne dü- şürdük. Haftalık et rtilgrimlmfa de 2 ton ciyanndayke» 300 ki- loya kadar düştü. Aradaki far- kı beyaz et, sebze ve başta kıra f asolye olmak üzere bakliyatla kapatıyonu" dedi. Berhısconi ve (OlKetti'nin başı) Carlo de Benedetti gibi impara- torlardan uzak kalmak amacıyla da gazetenin sermaye yapısıru çeşitlendiriyor. Gazetenin kunı- culanndan 7 hissedar, toplam sennayenin yüzde 70'ini kontrol ediyor. Geri kalan yüzde 25, her biri yüzde 3'ü geçmeyen küçük sermayedarlar arasında bölünü- yor. Ve nihayet son yüzde 5'lik dilim ise gazete çauşanlan ara- sında paylaştırılmış bulunuyor. Gazete calışanlanmn büyük ça- balarla sermayeye ortak edildi- ği söyleniyor. Ağar, ise gazetecilerin sorulan- m yanıtlarken 2 kaçırma ve fid- ye olayım, "Her yerde görülebi- lecek münferit hadiseler" diye nitelendirdi. Ağar, polisin gerçe- ğin ortaya çıkması için sorustur- malan titizlikle yurüterek, deül- lerini topladığım ve savcüığa gönderdiğini söyledi. ANKARA UOtutuklu yakını yargıda ANKARA (UBA) — Terörle Mücadele Yasası'nı ve bu yasay- la birlikte çıkanlan şartlı tahli- yede sağ ve sol hükümlüler ara- sında ayran yapılmasını protes- to amacıyla geçen mayıs ayında TBMM'ye giderek tnsan Hakla- n Komisyonu'na şikâyetlerini iletmek isterken gözaluna alman 110 tutuklu ve hükumlü yakını- mn yargılanmasına başlandı. Duruşmada okunan savcıhk id- dianamesinde tutuklu ve hü- kümlü yakmlarının Meclis'e izinsiz yüniyüş yaptıklan gerek- çesiyle üç yıla kadar hapisle ce- zalandırılrnaları istendi. Ankara 7. Asliye Ceza Mah- kemesi'nde görülen davaya tu- tuksuz yargılanan sanıklardan 30"u katıldı. Eskişehir Cezaevi- ne nakilleri protesto amacıyla Ankara'da açlık grevinde bulu- nan 50'yi aşkın mahkûm ailesi- nin de izlediği duruşmada ilk sa- vunmalar yapıldı. Meclis'e yürüyüş yapmadıkla- nnı, yasayla ilgili düşünce ve eleştirüerini TBMM Insan Hak- lan Komisyonu'na iletmek iste- diklerini kaydeden sanıklar, "Ne zamandan beri Meclis'e dert an- latmak suç oluyor" diye sordu- lar. Sanıklann bu savunmalanna dunışma yargıcı müdahale eder- ken "Amacınız mahkemenin iyi niyetini sunstimal ederek bir şey- ler söylemekse buna izin ver- mem. Sorulan evet ya da hayır diye cevaplayın, neyin suç olup olmadığına siz karar veremezsiniz" dedi. Kaçırılan (Baştarafi 1. Sayfada) Birisi Hasan Görgün ve Emin Dalkılıç'ü. Adlannı sonradan ögrendim. Bana bir siirii senar- yo uydurup, ardmdan da kendi- lerine 1^ mUyar venneın gerek- Ügini soylediler. Bn arada tek- fonla konuştnklan Mehmet Sa- nıhan'dan da SörmeU OteH'nde- ki eşyalannu ve bavulumu bu- hındugum eve getirmesini istedi- ler. Bana, oteiin resepsiyonnns telefon acönn, eşyalannu Meh- met Saruhan'a vermemi söyle- memi istedfler. Çünkü kaçmldı- ğımı otel personelinin anlama- sını istemiyorlardı" diyordu. Işadamı Ahmet Ortamalla- ma, cumanesi giinü öğle saatle- rinde götürüldüğü Etiler Ulus- taki evde, kendisini kaçıranlann elinden kurtulmaya çalıştıgını belirterek şöyle konuşuyordu: "Baküm ki adamlann gözü kara. Ama benim de bir şeyler yapmam lazım. Çevreyi koUa- maya basladun. Bu sırada Meh- met Sanıhan otddeki eşvalannu alarak eve geünişti. Benimle hiç konuşmadı. Bir ara tuvalete gi- dryorum diye evin sokaga hakan penceresinden ikind kattan asa- gjva atlamayı basardım, 'Polis, polis çağınn' diye kaçmaya baş- ladım. Caddeye çıküm. GüriU- tülerden telefon açılmıs olmalı ki bir süre sonra resmi polisler geldi ve onlaıia Ortaköy Kan- kolu'na sıgındım." Mehmet Sanıhan veya adam- lanyla hiçbir alacak-verecek so- rununun olmadığını, kendisini de nereden tanıdıklannı bilme- diğini söyleyen Ahmet Ortamal- lama, bu konuşmanın ardmdan Ulus'a giderek 4 saat tutulduğu evi gösterdi. Ulus'taki Bulgar Konsoloslu- ğu'nun hemen arkasında yer alan Bahar Apaıtmanı 44/1'deki daireyi gösteren Ortamallama, pencereden nasıl atlayıp, bitişik- teki inşaat isçilerinin yardımla- rıyla kurtuluşunu anlatıyordu. Hasan Görgün'e ait evin bütün pancurlan çekilmiş ve kapılar kilitlenmişti. Ortaköy Pohs Karakolu'na ulaştıktan sonra görevli memur- lann kendisine çok yardımcı ol- duklannı ve söylediği her bilgi- yi dikkate aldıklannı vurgulayan işadamı Ahmet Ortamallama, olayın şokunu üzerinden atabil- mek için bir süre tatil yapmak istediğini belirtiyordu... Kaçınlma olayının basına doğru biçimde yansımasını iste- yen Ortamallama, sözlerini şöy- le tamamlıyordu: "Daha önce de Fenerbançe^ de bir fidye olayı yasanmıs. Po- lis tedirgin, ama bana çok yar- dımcı oldular. Beni otelden aup götüren memurlar, beni iki toa kömür için kaçırdıklarmı söyle- dfler. Bnna saşırdım. Ben yine de ucuz kurtnldugııma seviaiyo- rum..." Ortamallama, kendisini kaçı- ranlann otelde ve otomobilinde bulunan toplam 40 milyon lira- yı aldıklannı beürtti. KAYIP tstanbul Üniversitesi kimliğimi ve kütüphane giriş kartımı kaybettim. Hükümsüzdür. BİGE DARUGA PHIUPS 100. Ylim UGUUAMN YINE SUPER BİR AMAGAN VERIYOR! BU PHILIPS URUNLERINDEN BİRİNİ ALIN, B*hilips 1 OO. yılını uğurlarken herhangi bir Philips TV, video, portable ya da çok katlı müzik seti alan herkese süper bir Philips Klima armağan ediyor. İster peşin, ister taksitlel Philips'inizi hemen seçin, Philips Klimanızlo kışı sıcak, yazı serin geçirin. MSAl DEGEHU 400.000.- 7L PHİLİPS KLİMA SİZİN OLSUN! PHLFS 1891-1991 Naııl Kalı İ K t k ı ı a Kompanjni tom)Wtnb^1imkwy ç b» Pkıtps IV, «dao, portoble w)« çok b* mA n ü â gararf bkm M p'e göndenlneı gedeıi parçaao peraUdeıakf İMmmaku eUeyıp, TM P«p» TK. /LŞ. PK. 12G0hepeN641İstaUaıfoıne gândamz. faJmk «*»fafcrastcgaa* brt latim» bifDi^donmnbfscRiosıgeıab^bBifeJ FhtpıKbMnzodıesıuzegöndenkabr Hstyaalebrtbettomz&ıaıtnkt&nto 11» komponyo lirk rhilipı ttt. A.f. laralında» paıarlatmakta olan rınkli TV, ridtc, porlabl* u ftk kot/ı mSıik ttlltri için gtftrlHir. PHİLİPS
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear