25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
5 EKİM 1990 IVSANLAR F Ü S U N Ö Z B Î L G E I N G Ö R Û Ş Maceracılık Polftika, mümkûn olanı yaprna sanatıdır. Mümkunün sınırlannın otesinde maceracılık başlar. Gorbaço* ALMANLAR TÜRKLERJN SEVGİSİNDEN MEMNUN DEĞİL Almanya'danTürkiye'yebakıştSTANBUL'da bulunan Aünan KüJtur Merkea, Berlin ve tstanbul'daki çeşitli araştır- ma kuruluşlan ile işbirliği ya- parak Turk-Alman dıyaloğu- nun sorunlan ve perspekti/le- ri ile ilgili bir rapor haarladı. İki Almanya'nın birleştiği günümüzde biz Türkler, Al- znanlarla birllkte bu sevinci yaşarken Almanların Türkiye ile Türklerle ilgili yaklaşımla- n raporda ilginç ve gerçekçi bir biçimde vurgulanıyor. Kültür, eğitım, politik kül- tur, kitle iletişimi, yazın ve dil alanındaki iletişim sorunlan ve çevre konulannın çeşitli araş- tırma gruplannca ele ahndığı raporda Almanlann ve Türk- lerin birbirine bakış açılan şu cümielerle vurgulanmış: "tki ülkenin birbirine bakış açılannda köklü zıtlıklar bu- lunmaktadır. Almanya açısın- dan bakıldığında Türkiye, di- ğer birçok ülkeden birisidir yalnızca ve Türkiye üstelik Avrupa'nın dış kenannda yer almaktadır. Diğer tarafta ise Almanya, kültür açısından ol- masa bile, politik ve ekonomik ilişkiler açısından, Türkler için en önemli Avrupa ülkesidir. Birbirini değerlendirmekteki bu önemli zıtlık Türkiye'nin beklentileri gerçekleşmediği durumlarda Türk tarafında CUMHURİYET/7 Brandenburg kapısı tek Almanta fikrine katıtmavanlara karşı sımsıkı koruma>a alan \lman guvenlik kuvvetleri, buyuk ve birleşik Alman>a'>ı goçmenlere karşı korumaya da yonelecek mi sorusu merak uyandınyor. hep hayal kınklığına ve uzün- tuye neden olmaktadır. Bir zamanlar iyi olan Türk- Alman dostluğuna Türkiye'de hâlâ değer veriliyor olması, Turk-Alman ilişkilerinin psi- kolojisinı bugün bile etkile- mektedir. özellikle Türkiye'- deki eski kuşak, Almanlan hâ- lâ "silah arkadaşı" olarak görmekte ve anılarda kalmış olan olumlu duygulan ısrarla sürdürmektedır. Almanya'nın gerçeğinde ise bu tur duşünce- lere artık yer yoktur, belki hiç yer olmamıştır. İki ülkenin ilijkilerinde za- man zaman lazgmlıklara bile neden olan hayal kınklıklan- nın ve anlaşmazlıklann da ya- SİZİ EMNİYET KEMERİ KORUR 300 kiloluk cocuk TÜRKlYE'de meydana ge- len trafık kazalannda ölüm ve yaralanma olaylan diğer ülke- Iere oranla oldukça fazla. 1985 yılında yurüriüğe giren Kara- yollan Trafık Kanunu üe araç- Iann ön koltuklaruıda oturan sürücfl ve yokulara "emniyet kemeri" takma zorunluluğu getirildi. Ancak kemer bağla- ma alışkanlığı yaygınlaşmadı. 1-7 ekim tarihlen arasında düzenJenen "Karayolu Guven- lifti HaftasT nedenıyle hazır- lanan broşürde emniyet kemeri kullanılan kazalardakı ölümle- rin yüzde 40, yaralanmalann ise yüzde 30 orarunda azaldı- ğı belirtiliyor. Çoğu sürücünün sehir içi trafığinde "gereksiz" görüp takmadığı "emniyet kemeri"y- le ilgili yararlı bılgıler şoyle: — ÇocugunozJa biriikie se- yahal ederken en emniyetli yer arka koltuktur. Ne kadar kuv- vetti olarsanız otan, kaza anın- da çocugunuzu tutamazsımz. Örneğin çocuğun agırlığı 15 kg ise 60 km hızla giden aracın çarpması sonucu çoeugun agırügı 300 kg bir agırlıga eşit durnma gelir. Ve annenin kol- luindan kurtulur. — Kemer kullanmak önce- likle bas ve ciddi gogiis yara- lanmalarını azaltır. — Darbe anında araç çök- meye başlar ve yavaslar. Araç yavaşlarken araçtaki kişi öne dognı emniyet kemerinin boş- luğu derecesinde hareket eder. Kemer kişiyi kanapede totar. Başının ve gögsünun araç için- de darbe görmesini önler. — Darbe anında araç çök- meye başlar. Bu sırada kişi kendisini durduracak bir şey bnlamaz ise ileriye dogru (sa- atte 50 km) hızla hareket eder. KORKUT ÖZALDAN HİZMET Milli, manevi yayınlar KORKUT Özal'ın Altunıza- de'de Erzurum Sitesi'nde bir dairesi var. Hemen yarundaki apartmanda da annesi oturu- yor. Korkut özal bir sokak ile- ride kendisıne başka bir yer yaptırdı, hemen karsısına da bir cami. Evimn tepesıne de bir çanak anten taktırdı. Korkut özal'ın evlerinin ol- dugu yer, binalan Erzurumlu- lar yapoğı için de Erzunım Si- tesi olarak anılıyor. 90 blok ve toplam 393 dai- renin bulunduğu Erzurum Si- tesi'nde bir sure önce kapıla- nn altından bir kâğıt atılma- ya başlandı. Korkut özal'ın kuracusu olduğu Aköz Vakfı tarafından gönderilen kâğıtta, ortak kablo sistemi ile siteye "mflli, manevi, egitici ve kıil- tür deferterimize bagtı yayın- tar" yapmayı düşündükleri be- lirtiliyordu. Yaada 12 blok 92 dairenin Korkut özal'ın evinin çatısın- daki uydu anteni vasıtasıyla BBC ve CNNPi izleyebildiği be- lirtilerek şoyle devam ediyor- du, "B« Aköz \fekfı olarak bu yayınlarla birlikte Avrupa'dan 24 saat spor yayını yapan EL- ROSPORT - Magk Box yayın- lannı ve aynca vakıf bunye- mizde olasturacağımız video arşivi vasıtasıyla milli, mane- vi, egitici ve kültür değerieri- mize baglı yerii yabancı fılm, çizgi film, ysbancı dil prognun setleri, belgesel yayınlan belli prognun dahilinde Erzurum Sitesi saldnlerine nlaştırmak istiyonız. Biitun bu yayınlar evlere kablolu olarak ulaşün- lacaktır. Yaptıgımız araştırmaya gö- re uydu yayıniannı henüz ala- mamış 78 blok (501 daire) bu- lunmaktadır. Çeşitli firmalar- la yapbğunız gorüşmekrde her daireye tek tek, eger merkezi anten sistemi yoksa bir priz, varsa meveut sistemin bulün prizleri çalısacak şekilde ve bu- tun TRT, Magic Box, Euro- sport ve iki adet video kanalı yayıniannı seyredecek şekilde kurulacak bir sistemin 100 mil- yon lira cirannda kurulabile- ceği hususıında bir teklif almış bulunuyoruz. Daha once ku- rutanuş bulunan meveut sistem ve oiuşturulacak video arşivi bu fiyatın dışındadır. Bunlar için aynca bir ucret talep edii- meyecektir. Bu durumda her bir daireye 200 bin lira duş- mektedir. Bu paranın yansı işin basında diğer yansı ise bi- timinde odenecektir. Ancak bu organizasyon herkesin kaülı- mıyia gerçekleşebilecektir. Ta- mamen hizraet gayesi olarak sunduğumuz, hiçbir maddi menfaat beklemedigimiz bu tekiifi apartman sakinleri ola- rak Ugi ile karşılayacağınızı ümit ediyonız." HABZA GÖRE SERBET Malatya'da aile üzgün ÖZAL ailesinin Malatya'da- ki üyelerı bugünlerde pek uz- gün. Özallann başındaki dert- leri birbirlerine anlatıp anlatıp dertleniyorlar. — Zavallı Zeynep elinde sa- dece iki bavulu ve iki çocuğu ile pkıp gelmjş. Nasıl kaçtığı- nı bilememiş. Kocasından da- yak yediğı için aynlmış. — Turgut Amca bu olaya öylesine üzülmüş, öylesine uzülmüş ki saç ülseri olmuş. SaçJan bir yandan eriyivermiş, TV'de bile hemen fark edili- yormuş. Profesörler, ülserin her yamm sarmasııu zor onle- mişler. Semra Yenge de ağır hasta imiş. ABD'ye ğiderken bile zorla, yaslana yaslana yürü- yonnuş. O da Zeynep'in bası- na gelenlere uzülmekten bu haie gelmiş. Zeynep'e evlenme yasağı ko- nulmuş. Zavallı kız iki çocufu ile perişanmış. Butikçi Adnan ile de ailesi yasak koyduğu için evlenemiyormuş. — Semra Yenge ile Korkut Amca arasındaki ilişkiler artık tümüyle kopmus. Birbirlerinin adını bile anmıyorlarmış. Malatya'daki aile üyeleri iş- te bu dertleri birbirlerine an- latıp, zavallı büyüklerinin ha- line acıyıp, uzülüp duruyorlar. şanmasına rağmen, Türkler, Almanya'yı ve Almanlan 'sev- mek'te hâlâ ısrar ederler ya da en azından Almanlan başka ülke ve toplumlara göre önde ve üstun tutarlar, Almanlar ise Türklerin bu tutumundan memnunluk bile duymazlar, aksine, kendilerine bu zoraki sevgiye karşılık bir şeyler ver- mek zorunda hissettiklerinde, rahatsızlık ve 'akıntı' duyar- lar. Türk-Alman iliskilerine AJmanya'nm nesnel, Türki- ye'nin ise duyusal açıdanyak- laşmasının yarattığı duygusal tek yanüük, -yunitülen ekono- mi, dış ilişkiler ve göç politi- kalan ne kadar somut olursa olsun- Turk tarafı için hayal kınklığı ve hüsranla sonuçlan- maya mahkûmdur. De Gaul- les'un 'Devletlerin dostu ol- maz, çıkan olur' cümlesi, Türkler tarafından Almanya ile olan ilişkilerde uygu|an- maktadır. TARTIŞMALI TOPUNTILAR Moda halinde HERHANGl bir dernek,ör- gut veideolojık grubabağlıol- mayan, ancak belırlı konular hakkında bilgilenmek ve fikir ahşverışmde bulunmak isteyen insanlann oluşturduklan "tar- ttşmalı toplantılar" yaygınlaşı- yor. Taksim toplantıları Istan- bul'da yıllarca önce başladi. Ayda bir yapılan bu toplantı- lara katılan bir konuşmacı ön- ceden saptanmış konudaki gö- ruşlerini anlatıyor, dinleyenler de kendisine çeşitü sorular yö- neltiyorlar. laksim loplaîitıİan The Marmara Oteli'nde yapı- üyor ve yemekli oluyor. Poli- tikaalar, gazeteciler, doktor- lar, avukatlar gibi çok değışik kesimlerden ve meslek grupla- nndan kişileri bir araya getiri- yor. Toplantılara genellikle yüzden fazla kişi katıiıyor. Toplantıya katılanlardan bu toplantıda konuşuianlan kay- nak göstererek yayımlamama- lan isteniyor. Böylece konuş- macıya daha rahat ve açık ko- nuşma olanağı sağlamyor! Buna benzer bir başka top- lantı Pera Paias Oteli'nde dü- zenleniyor. Yine bir konuşma- cı ve uzerinde tartışılan konu var. Off the record (yazılma- ma) kuralı geçerli, toplantılar yemekli değil ve daha ucuz. Toplantılara katılanlar masrafı eşit olarak paylaşıyorlar. Istanbul'da ilgı gören bu toplantılarm benzerleri geçen yıldan beri Ankara'da da yapı- byor. Çankaya toplantıları ve Metropol diye iki ayrı grup benzer organizasyonlar ger- çekleştiriyorlar. Tartışmalı toplantı modası bu yıl da Izmir'e sıçradı. "Ko- nak toplantılan" olarak yenı organıze ediliyor. Bugün lz- mir'de yapılacak toplantının konuğu da Erdal laönö ola- cak. ŞAKA GİBİ Sav'ın itirazı SHP kurultayında Baykal listesinden parti meclisine se- çikn 4 kişıden bıri de Atüa Sav idi. Kurultay gecesi yapılan sa- yıma itiraz eden ve oylann ye- niden sayılmasını isteyen Bay- kal yanhlanmn imzaladığı iti- raz dilekçesinde de yine Atila Sav adı vardı. Oylar sayıldı ve parti mecli- sine girmış bulunan Atila Sav kendi yaptığı itiraz sonucu liste dışı kalmış oldu. Kazandjğı se- çime itiraz ederek kendi ken- dine kaybettirme başansmı gösterdi. HAYVANLAR İSMAIL GULGEÇ KIM KİME DUM DUMA BEHiç AK PİKNİK PliALE MADRA "BLİIİİW HZUR HIZU GAZETECİ SECDET ŞEN Sok*& Q ğ ş a Sadece. iki saat \Mr ve. hcn tıala saKlarabıtecek tnr yer bvlabrimıs değıtım Sokatfafti* z, Kıst/nlmış Oır âv h&)tönı 9> bl ondM orjya dolatiıycrtjm olan ^^^ çocuüumh U¥VT adınt verrntyt ,<te. o GARFIELD JLM DAVIS 1990 Umted Feature Syndıcaie inc TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 5 Ekim DOĞU BERLİN'DEN KAÇANLAR 1964'TE 8UGUN,S7 0O6U B£BUNLİ, K/tZOlKLA&l rtlNCLİ KUUANAKAK 3*77X4 K4ÇAtt4ri gAŞ^&tolf- Tf- 1961 AĞUSTOSUNDA OGMOKKArtK ALMANYA CUMHU&IYETt, aeKLlN'l IKlYE AYt&AN DUVAKl INŞA £TM£YE KOYULMUÇril. PİİEF4BR1*: S£7OH LUŞAN MACZ£ME, işt . ıttşAAr saeAsruM, DOĞÜ su, soz /Z AeAt, oroMosı'ueee eiza söiMe- LCR YAPA&4*: VS TTJNEUSg KAZAHAK SU/VU £E2Ç£KL£fnfeto/f7Tf. O 'DEMIfTİ.. P E R A 146 97 38-132 64 26 NAEVI4.JAZZCLUBCCAFE 28 Eylul-11 Ekim THEEND TH0MAS HASS MORTEN GRONVAD OLE SKIPPER NİELS RATZER Açılış 11 00-01 30 Pazar Brunch 11 00-16 00 Canlı muzık 22 30-01 30 ARNAVUTKOY DERESI SOKAK NO: 1 ARNAVUTKOV TEL: 163 05 78 MODA II V> Gitar ve Ud ile Moda Cad No- 239 Tel 345 84 74 b o j ı ı a ı u l k u I u b i r .. b a r rOya emin tgüs-un[u dunı- setdar gönenç cengiz ennç-etfcan erk CABARET CİNE paptlkm bar Çarf,Pen-Cnma ya vuzAkatlar Gınşı Ebler Nısbetıye Cad Tel 157 37 68 Duyurulannız İçin 146 97 38 132 64 26 Moda Cad Fe"ıtcek Sok No 2/A Tel 349 1 6 O9 (Moda Son Durak] Mcda ISTANSUL
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear