Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Günler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
32 DOĞU ANADOLU Van’dan Yüksekova’ya doğru Yazı ve fotoğraflar İbrahim Tığ nkara’dan uçağa binip A 1 saat 40 dakikada vardık Van Havaalanı’na. Ovanın ortasında kurulmuş, denizden bin 725 metre yükseklikteki Van’ın kent merkezi nüfusunun 285 bin olduğunu öğreniyorum tabeladan.Van’ın en işlek caddesi Cumhuriyet Caddesi’nden Sanat Sokağı’ndaki ‘‘Star 2000’’ adını taşıyan büyük bir kitapmüzikkafeteryaya giriyoruz. ‘‘İstanbul ve Ankara’da çıkan en son kitapları burada bulmak mümkün’’ diyor Metin dostum. İnce ince kar yağarken Van’dan ayrılıyoruz. Karlı ve kıvrımlı yollarda birbiriyle yarış eden boş kamyonlar dikkatimi çekiyor. Meğer kaçak yakıt taşırlarmış. Bunlar İran’a yakın köylerden kaçak yakıtı alırlar, Van’a götürürlermiş, Yol kenarlarında bulunan köylerden hangisinin kapısını çalsan yakıt alabilirsin, bakkaldan peynir ekmek alır gibi. Bir depo benzinin 15 yeni lira olduğu Başkale’de kısa bir moladan sonra ver elini Yüksekova. Sarp ve kıvrımlı yolları aşarak bir akşamüstü vardık Yüksekova’ya. Kar ve sisten göz gözü görmüyor. Düz ve yüksek bir ovada kurulan bu şehir, adını da bu ovadan almış: Yüksekova. Sıcaklık eksi 30 derece. Belediyenin araçları çarşı merkezinde bir metreyi aşan karları kürüyor. Ertesi YÜKSEKOVA gün, şehri geziyoruz; Büyük binalar, geniş bir ova. Kentin sorunları çok. Alt yapısı yok. İçme suyu ihtiyacı giderilememiş. Belediyenin araçları köy yollarını açmaya yeterli değil, gece gündüz çalışmalarına karşın. Yüksekova’ya Çehri Bağışlı İRAN YÜKSEKOVA Çukurca Karaağaç Şemdinli Aşağı Dereli Çukurca IRAK ADIM ADIM İSTANBUL KARAKÖY Bizans’ın ilk dönemlerinde imparatorluk merkezinin tam karşısında küçük bir balıkçı köyü olarak yer alan Karaköy daha sonraki devirlerde adeta bir Ceneviz kolonisi olarak yapılanmaya başlayan surlarla çevrili Galata yerleşiminin denize açılan en önemli kapı ve limanı olmuş. Bugünkü Karaköy, ilk meydan görünümünü Bizans’ın altın çağı I. Justinianus zamanında kazanmaya başlamış. Bir konut bölgesi olmaktan ziyade, liman çevresinde yer alabilecek ticari yapılarla süslenirken buna paralel olarak hanların, meyhanelerin ve de günümüzdeki Alageyik Sokağı’nın köklerini oluşturan ‘‘umumhanelerin’’ bulunduğu bir yerleşim görünümü sergilemeye başlamış. Fetihten sonraki dönemde surları dışına taşmaya başlayan Galata semtinin ticaret merkezi haline dönüşen Karaköy Meydanı; cami, tekke, mescit, hamam ve hanlarla süslenmiş. Eski kentle bağlantıyı sağlayan köprü ve limandaki trafik yoğunluğunun yarattığı hareket, geçmişten günümüze Karaköy’ü önemli bir kavşak noktası haline ge Turgay Tuna tunaturgay?yahoo.fr tirmiş ve büyük caddelerin açıldığı meydan adeta Galata, Pera bölgelerinin atar damarı haline gelmiş. Kimler gelip geçmemiş ki bu meydandan. Yüzyıllar içinde Romalı denizcilerden, Bizanslı keşişlere, Venedikli tacirlerden, Cenevizli askerlere, Osmanlının hacı hoca takımından gezgin Levantenlere değişik renk, dil ve dinden insanlar gerek toprak altında gerekse toprak üstünde kalmış nice izler bırakmışlar burada. Çocukluğumun Karaköy Meydanı’ndan hayal meyyal kalan bir görüntü de, insafsızca yıkılıp ortadan kaldırılmış olan