Katalog

26 Ürünlerimizin hepsi aynı kriterlerde. Dünyanın hiçbir yerinde aynı bölgede 165 tane beş yıldızlı otel yoktur. Bizde var. Bir planlama yapılmış olsaydı, nerede kaç otel olacak, bunun kaçı beş yıldızlı, kaçı üç yıldızlı olacak bilinirdi’’ ifadelerini kullandı. Şen, plansızlığın, tek düzelik yarattığını ve turistin de tek düzelikten hoşlanmadığını vurguladı. ANTALYA’DAN Deneyimler ve gelecek Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği (AKTOB) Başkanı Osman Ayık da ülkemizde turizmin 40 yıllık bir geçmişi olduğu, bunun 20 yılının da yoğun bir gelişim süreci içinde yaşandığına dikkat çekti. İlk 20 yılın hazırlık, ikinci 20 yılın ise yatırım dönemi olduğunu vurgulayan Ayık, ‘‘Bundan sonrası da gelecek 20 yılın planlamasıdır’’ dedi. Turizmin başladığı ilk yıllardan buna gerek turizmcilerin, gerekse kent yöneticilerinin ciddi deneyimler kazandığını ifade eden Ayık, ‘‘Artık deneyimlerimizi, geleceğe yansıtmanın zamanı geldi. Türkiye ürününün sürekliliğini sağlayabilecek planlamalar yapmalı. Ürün kompozisyonunu çözmek gerekiyor. Hem konaklama, hem de yan ürünlerle birlikte, sektörün nasıl geliştirilebileceğine bakmak gerekiyor’’ diye konuştu. Bir master plana ihtiyaç olduğunu, bunun içinde eğitimin, çevrenin, doğal ve tarihi zenginliklerin, alt yapı eksikliklerinin yaşandı, ardından kuş gribi geldi, şimdi de turizm karikatür krizi nedeniyle zarar gördü. Turizmde, planımız ve istikrarımız yok. Türkiye’yi turizmde her konu etkiliyor. Ayrıca etrafımızda, ne zaman, ne olacağı belli olmayan ülkeler var. Etrafımız risklerle dolu ve biz buna rağmen, geleceği dikkate almadan turizm yapıyoruz’’ dedi. Turizmi, deniz, kum, güneş üçlüsüne bağlamamak gerektiğini de belirten Şeker, alternatif turizm olanaklarının daha fazla uygulanabilir hale getirilmesi gerektiğini vurguladı. Doğa çok zarar gördü planlanması gerektiğine işaret eden Ayık, ‘‘Sağlıklı ve geleceği olan bir turizm için artık planlama yapmanın zamanı’’ diye konuştu. tüm birliklerle koordinasyon sağlanmalı ve bir planlama yapılmalı’’ ifadelerini kullandı. Turizme 1960 yılında, Kemer’deki evinin bir bölümü pansiyon çevirerek başlayan Ahmet ve eşi Şerife Alpazar çifti de o yıllardan bugüne sektörün çok değiştiğini söyledi. ‘‘Turizm, planlı yapılmadığı için doğa da büyük zarar gördü’’ diyen Şerife Alpazar, gelecekten de çok umutlu olmadığını ifade etti. Antalya ve çevresinde çok sayıda otel olduğunu söyleyen Alpazar, ‘‘Otellerin tümü deniz kenarında. Yerli halkın yararlanabileceği sahil neredeyse kalmadı. Ayrıca eğlence mekanları, deniz kenarında değil, daha içerlerde olmalı ve bütün bunlar planlanarak yapılmalı’’ diye konuştu. Alpazar, turistin, modern tesislerle birlikte, doğal zenginlikleri de görmek istediğini ancak doğanın giderek zarar gördüğüne dikkat çekti. Turizm etkileniyor Turizm yöreleri içinde Kemer’in doğal ve tarihi zenginliklerini en iyi koruyan yerlerden biri olduğunu belirten Kemer Belediye Başkanı Hasan Şeker de Türkiye’deki ilk küçük ölçekli turizm planlamasının Kemer’de yapıldığına dikkat çekti. Kemer’in, Güney Antalya Projesi çerçevesinde, 1974 yılında 25 bin yatakla planlandığını belirten Şeker, ‘‘Bugün bölgede 100 bin yatak var’’ diye konuştu. Bugün turizmde yaşananlara şaşılması gerektiğini ifade eden Şeker, ‘‘Geçen yıl Antalya 7.5 milyon konuk ağırladı. Ama bu yıl önce alışveriş turları nedeniyle sıkıntı Çarpık yapılaşma Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) Başkanı Müfit Kaptanoğlu ise çarpık yapılaşmanın turizmin en büyük düşmanı olduğunu vurguladı. Alanya’nın da bu durumdan fazlaca zarar gördüğünü ancak hiçbir şey için geç kalınmadığını ifade eden Kaptanoğlu, ‘‘Bundan sonrası için neler yapılabileceğini iyi değerlendirmek gerekiyor. Bugüne kadar çevresel ve tarihi değerlerimizi düzgün işletilip, turiste sunamadık. Bununla ilgili neler yapabileceğimize bakmak gerekiyor. Turizmin tüm aktörleriyle,