10 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

24 ÇANAKKALE Dinlencenin adı Bozcaada Dilek Ünsal ozcaada’ya bir giden mutB laka bir kere daha gider, demişti beni bu güzel, şirin ada ile tanıştıran dostum. Ve eklemişti, ‘‘Bu adaya bir gelen mutlaka bir parçasını burada bırakarak gidiyor, belki de bu yüzden insan o bıraktığı parçasını bulmak için 36 kilometrekarelik adanın yolunu gözlüyor’’ diye. Sadece üç gün geçirdik bu adada ama ilk bakışta aşktı bizimkisi, hemen aşık olduk, hemen koyuverdik kendimizi onun kollarına, rüzgarına, denizine, insanına, kalesine ve yeşiline. Burası Türkiye’nin Marmara ve Gökçeada’dan sonra üçüncü büyük adası ve bence en güzeli.Bozcaada. Çanakkale Boğazı’ndan 19 kilometre uzakta, eski adı Tenedos, ki bu ad Homeros, Aristoteles ve Strabon’un eserlerinde de bol bol yer alıyor. Peki neden Bozcaada denmiş? Ters bir üçgene benzemesi ve yaz aylarında uzaktan boz görünümü nedeniyle bu adı almış. Poyraza açık Ada yazları çok kalabalık, merkezi devamlı bir cümbüş halinde, adaya yeni gelenler, geri dönüş için feribotu bekleyenler, bir kafeteryada dinlenenler, keyifli bir çay molasında meydandaki çınar ağacının altında buluşanlar, kendi bağlarından topladıkları yaprakları satan adalı kadınlar ve çocuklar, herkes bir meşguliyet bulmuş adanın rengine renk katıyor. Adaya deniz kenarında tatil yapmayı seven pek çok turist geliyor, bir de Çanakkale’ye yakınlığını ve oradan gelebilecek günübirlik ya da hafta sonu gezginlerini katarsak, ortaya oldukça kalabalık bir manzara çıkıyor. Adada Temmuz ve Eylül ayları arasında devamlı poyraz esiyor, belki de eskiden çok turist almamasının sebebi bu. Şimdilerde yeni açılan kafeteryalar, barlar ve restoranları ile özellikle genç kuşağa hitap ettiği için çok sevilen ve ziyaret edilen bir tatil yeri olmuş. Bunun iyi mi kötü mü olduğunu söylemek çok zor, bir yandan bu adanın şirinliğini kaybetmemesini dilerken diğer yandan da herkesin bu gü zelim doğa harikası mekanla tanışma hakkı olduğunu düşünüyorum. Kalabalıktan çok bunaldıysanız, bundan kurtulmak yürüyerek sadece 20 dakikanızı alıyor, sonra alabildiğine yeşilliklerin, bağların içindesiniz, bir tarafınız da deniz tabii ki... Bisiklet kiralama yerleri var, dilerseniz sabah erkenden adanın etrafında bir de bisiklet turu var, ona da katılabilirsiniz. Biraz tarih Antik çağda bir ara Persler’in egemenliğindeymiş, sonrasında sırasıyla Helen, Roma ve Bizans egemenliklerini yaşamış ve 1377 yılında Venediklilerin eline geçmiş. 1381 yılında Cenevizlilerin adaya saldırması sonucunda ortaya çıkan anlaşmazlık Torino Antlaşması ile son bulmuş ve ada boşaltılmış. Bozcaada’nın Türkler ile tanışması ise Fatih Sultan Mehmet döneminde Umur Bey’in baskını ve adanın Osmanlı topraklarına katılması ile olmuş. Bu dönemden sonra Venedikliler
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle