Katalog

EYLÜL CUMA spor NEYMİŞ ABDÜLKADİR YÜCELMAN Futbolda ulusal operasyon YAŞALTI ALMAN TAKIMI’NDA OYNAYAN SERDAR VE MESUT’UN TÜRKİYE’YE KAZANDIRILMASI İÇİN DÜĞMEYE BASILDI NEVZAT DİNDAR 2008 Avrupa Futbol Şampiyonası Elemeleri’nde 7 Ekim’de Macaristan’la Budapeşte’te karşılaşacak olan Ulusal Futbol Takımı’nda önemli gelişmeler yaşanıyor. Almanya Futbol Federasyonu’nun bu ülkede forma giyen Türk oyuncular üzerinde baskı kurması ve son olarak da Hertha Berlin’de top koşturan Malik Fathi’nin Panzerler’de oynamayı kabul etmesi yetkilileri harekete geçirdi. ÖNCELİKLİ HEDİF Bu konuda teknik direktör Fatih Terim ve ekibi, özellikle Bundesliga’da forma giyen çift pasaportlu Türk oyuncuları yakın takibe alırken ‘Nuri Şahin taktiği’ izlenecek. Öncelikli hedef Stuttgart’ta yıldızı parlayan 18 yaşındaki Serdar Taşçı ve Schalke’nin 17 yaşındaki genç yeteneği Mesut Özil... Her iki oyuncu da U19 Alman Ulusal Takımı’nda forma giyerken, MESUT ÖZİL C 19 Uyandıysak ‘Günaydın’ lmanya Futbol Federasyonu’nun Türk oyuncular üzerinde baskı kurması ve son olarak da Hertha Berlin’de top koşturan Malik Fathi’nin Panzerler’de oynamayı kabul etmesi yetkilileri harekete geçirdi. Gurbetçi oyuncular için ‘Nuri Şahin taktiği’ izlenecek. A D SERDAR TAŞÇI önümüzdeki günlerde çiçeği burnunda teknik direktör Joachim Löw’ün genç yetenekleri kadroya çağırabileceği konuşuluyor. Almanya’daki gurbetçi futbolcuları takibe alan teknik direktör Fatih Terim ve ekibi de bu gelişmeler üzerine özellikle sıkıntı yaşadıkları savunma ve orta alan için bu iki oyuncunun Ay Yıldızlı formayı giymesi için düğmeye bastılar. Bu sezon Stuttgart’ta forma giyen Serdar Taşçı, dörtlü defansta sağ bek olarak görev yapıyor. 24 Nisan 1987 doğumlu olan genç oyuncu, Nuri Şahin’den sonra Bundesliga’da en genç yaşta forma giyen Türk oyuncu ünvanını kazanmıştı. Hamit ve Halil Altıntop kardeşlerin takımı olan Sckalke 04’te oynayan Mesut Özil ise geleceğin yıldız adayları arasında gösteriliyor. Eylül ayında ilk kez U19 Alman Ulusal Takımı formasını giyen Mesut, orta alanda görev yapıyor. Bu iki oyuncu 21 yaşından küçük olmaları ve Alman Ulusal Takım formasını giymedikleri için, istedikleri anda Türk Ulusal Takımı’na katılabilecekler. Bu yüzden işi sıkı tutan Ulusal Takımlar Teknik Direktörü Fatih Terim, Macaristan sınavı öncesi bu ikiliye Ay Yıldızlı kapıyı açmak için davette bulunacak. ünya Kupası sırasında Almanlarla yaptığım konuşmalarda Almanlar ulusal takımlarının ev sahibi olmasına karşın yine de şampiyon olamayacağından emindiler. Alman basını da kamuoyu ile aynı görüşü paylaşıyordu. Klinsman’ı eleştirenler genellikle eski gol kralı olan teknik direktörün kadro seçiminde yanlış yaptığını ileri sürüyorlar ve Alman futbolunun giderek eski gücünü yitirdiğini belirtiyorlardı. Bu eleştirilere paralel olarak Alman Futbol Federasyonu da payını alıyor ve Alman liglerinde oynayan Türk futbolcularını neden görmezden geldiğini sorguluyorlardı. Yıldıray ve Halil gibi Almanya’da haftanın futbolcusu seçilen Türkleri örnek göstererek ‘‘Türk futbolcuları neden Alman vatandaşı yapmıyoruz? Türk gençleri futbola yatkın ve futbola hevesli. Alman gençliği artık futbolun dışındaki sporlara kayıyor, gözümüzün önündeki genç Türkleri görmüyorsunuz’’ eleştirisi medyada sık sık yer alıyordu. Gerçekten de Almanya liglerinde bugün binlerce Türk genci futbol oynuyor. Bu genç futbolcuların büyük amacı Türkiye’de top koşturmak. Ama Almanlar, eleştiriler yoğunlaşınca programlarını değiştirdiler ve ‘‘En büyük Almanya’’ iddiasından ve ‘‘üstün ırk’’ ilkesinden saptılar. Nevzat Dindar’ın Cumhuriyet’teki ‘‘Futbolda Ulusal Operasyon’’ başlıklı haberini okuyunca Dünya Kupası arifesinde Almanların ve Alman basınının eleştirilerini anımsadım. Klinsman gitti, yerine Fenerbahçe’den tanıdığımız Löw geldi, ama Almanlar sanırım şimdilerde genç Türklerin daha fazla peşine düştü. FIFA’nın yasasına göre 1821 yaş arasındaki bir futbolcu, hangi ulusal takımda oynarsa oynasın 21 yaşını dolduracağı gün tek bir seçim yaparak ve bir daha da dönmemek koşulu ile dilediği ulusal takımda oynar. Şu sıralarda Almanya’da U 17, U 18, U 19 ve U 21 takımlarında oynayan genç Türkler, 21 yaşı doldururken son kararı verecekler. İşte Almanların derdi, bu gençleri Alman ulusal takımına kazandırmak. O nedenle de genç Türklerin kafalarını çelmeye çalışıyorlar. Bildiğimiz son örnek, Fenerbahçe’de oynayan Önder. Önder hem ülkesini seviyor hem de Fenerbahçe’de mutlu. Bu son tümceyi yazarken Brezilyalılar acaba Önder’in mutluluğunu bozmuş olabilirler mi diye de düşünüyorum. Ama Önder genç ve hırslı, forma için Brezilyalı Edu ile çekişiyor. Ondan daha iyi olmak zorunda, ama bana göre olacak ve çok yıllar formasını bırakmayacak. Gelelim Nevzat’ın haberine; Almanların genç Türk futbolcularına baskı kurması sonucu Hertha Berlin’de oynayan Malik Fathi, Alman ulusal takımında oynamayı kabul edince Futbol Federasyonumuz harekete geçmiş. Aman ne güzel, son yıllarda futbolumuz adına duyduğum en güzel haber. Nihayet uyandık, ‘‘Günaydın’’ diyorum. Ancak karşımızda paralı pullu, organize bir Alman Federasyonu var, işimiz kolay değil, ama çocuklar da bizim çocuklarımız. Uyandıysak ‘‘Günaydın.’’ Dünya Şampiyonası’nın ilk gününde bronz madalya kazanan Bünyamin Emik mutlu olduğunu söyledi. Yılın kadrosu CAN İŞBAKAN Türk basketbolu gün geçtikçe gelişiyor, hedefler büyüyor. Artık ligde şampiyon olmak bile hırsları bilemiyor. Hep daha çok kazanmak, ismimizi yurtdışında da tanıtmak istiyoruz. Ancak bu göründüğü kadar kolay bir olgu değil.Bunun için beş faktöre mutlaka sahip olmanız gerekiyor: 1 Avrupa’da mücadele etmeniz gerekiyor. Ya Avrupa Ligi (Euroleague) ya da ULEB Kupası’nda mücadele etmelisiniz. 2Çok güçlü bir ekibe sahip olmalısınız. İlk 5’iniz korkutmalı, yedekleriniz asları aratmamalı. 3Deneyimli ve oyunu okuyan bir koçunuz olmalı. 4Yönetiminizin basketbola önemli bir destek verirken her koşulda takımı destelemeli. 5Taraftarınız takımınızı fizanda maç yapsanız bile destekleyecek. Bu faktörler başarılı olmanın olmazsa olmaz etkenleri. Peki günümüzde saydığımız maddelere sahip olan takım kim? Tabii ki Fenerbahçe Ülker... Geçen sezon ligde şampiyon olarak tüm dikkatleri üzerine çeken Ülker, bu yıl basketbola sponsor olarak devam etmek istediğini açıklayarak F.Bahçe’yle birleşme yolunu açtı. Böylece ortaya ‘yüzyılın takımı’ çıktı. 100. yılını kutlayan Sarı Lacivertliler, bu sezon ligde şampiyonluğun yanında Avrupa Ligi (Euroleague)’nde de başarılı olmak istiyor. Bunun için F.Bahçe yönetimi kupaları kaldırmak için bütün imkânları seferber ederek önemli yıldızları kadrosuna kattı. Peki kimler var bu efsane kadroda? Geçen yılın en skorer isimlerinden 3’lük canavarı Damir Mrsiç, ulusal takımın kaptanı ve yıldızı İbrahim Kutluay, daha önce Efes Pilsen forması da giyen Avrupa’nın en başarılı guardlarından Willie Solomon ve fast break (hızlı hücum) uzmanı Ömer Onan... Dış hattı oldukça kuvvetli olan Sarı Lacivertlilerde pota altı da ışık saçıyor. Letonya’nın dev pivotu Kaspars Kambala, ribauntların efendisi Mirsad Türkcan ve iki genç yetenek Semih Erden’le Oğuz Savaş... Evet, gerçekten çok güçlü bir takım. Ancak madalyonun bir de öbür yüzü var. O da bunca yıldız basketbolcuyu bünyesinde barındıran F.Bahçe’nin ‘iç huzuru’ sağlayıp sağlayamayacağı... Sezon daha yeni başlıyor. Bakıp göreceğiz... Sezon açılışını Faruk Ilgaz Tesisleri’nde yapan F.Bahçe Ülker’in gecesinde bir çokbasketbol otoritesiyle biraraya geldik. İşte Türk Basketbolu’nun önde gelenlerinin ‘Yüzyılın kadrosu’ hakkındaki görüşleri... DOĞAN HAKYEMEZ (Ulusal Takım Direktörü): Fenerbahçe’nin başında Aydın Örs gibi çok değerli bir antrenör var. Oyuncuların yetenekleri zaten tartışılmaz ama ekip olabilmeleri çok önemli. Kadrolarındaki her oyuncunun sorumluluğu olacak ve herkes dakika alacaktır. Bu dakikaları bir bütün halinde verimli bir şekilde değerlendirmeleri şart. Eğer bunları başarırlarsa hem Türkiye’de hem de Avrupa’da fırtına gibi eserler. Eğer takım olmayı başaramazlarsa işleri gerçekten zorlaşır. YALÇIN GRANİT (Basketbol Yorumcusu): Yalnız Fenerbahçe değil, Beşiktaş Cola Turka ve Galatasaray’da çok iyi kadrolar kurdular. Ancak takım olmak ve takımda bir sinerji yaratmak çok önemli. Aydın Örs gibi bir antrenör ve saygı duyulan yönetimleriyle Sarı Lacivertlilerin bunu başarması biraz daha kolaylaşıyor. Ayrıca İbrahim çok büyük bir gelişme gösterdi. Ulusal takımdaki lider özelliğini ekibine de aktarırsa çok faydalı olacaktır. Hem Türkye Basketbol Ligi hem de Avrupa Ligi’nde şansları var. Özellikle TBL’de üst sıralarda olacakları kesin ama Avrupa için konuşmak erken. MAHMUT USLU (F.Bahçe Yöneticisi):Ülker ile çok önemli bir birliktelik yaşıyoruz. Yıllardır konuşulan bir oluşumu hayata geçirdik. Bu sene 100. yılımızı yaşıyoruz. Bu nedenle başarılı olmak istiyoruz. Çok kuvvetli bir kadro oluşturduk. Türkiye Basketbol Ligi’nde şampiyonluğun yanısıra Avrupa Ligi’nde de başarılı olmak istiyoruz. 100. yılımızda her branşta şampiyonluk tatmak istiyoruz. Özellikle Avrupa Ligi bizim en önemli hedeflerimizden biri. Burada 2 3 yıl içinde final oynamak istiyoruz. Ancak bu yıl hedefimiz ilk 8. Gençlerimizi de üst seviyeye getirip Avrupa’da adından bahsedilen bir takım olacağız. ALİ DOĞAN(Ülker Spor İlişkileri Koordinatörü): Ülker olarak ciddi birikimler elde etti. Şimdi bunları diğer kulüplere yönlendirmek istiyoruz. F.Bahçe’de bu oluşumun başında geliyor. Onlarla geniş kapsamlı bir sponsorluk anlaşması yaptık. Şimdi bazı hedeflerimiz var. O da Avrupa’da başarılı olmak. Bu alanda kalıcı olmak istiyoruz. Adımızı Avrupa’da herkes bilmeli. Ülker olarak sosyal sorumluluklarımızı ülkeyle ve sporla birleştirip, kaliteyi yükseltmek istiyoruz. Emik dünya üçüncüsü Spor Servisi Çin’in Guangzhou kentinde dün başlayan Dünya Grekoromen Güreş Şampiyonası’nda 60 kiloda Bünyamin Emik, bronz madalya kazandı. Akşam seansında Ukraynalı Oleksiy Vakulenko karşısında ilk periyodu 62, ikinci periyodu da 31 önde tamamlayan Emik bronz madalyanın sahibi oldu. Avrupa ve dünya şampiyonu Şeref Eroğlu ise şampiyonada başarılı bir performans sergilemesine karşın, şanssızlık sonucu aldığı yenilgilerle turnuvayı madalyasız tamamladı. 66 kiloda mücadele eden Eroğlu, ilk turda İranlı Ali Muhammedi’yi, ikinci turda Ermeni Artak Haruthunyan’ı, üçüncü turda da Macar Tamas Lorincz’i yenerek yarı finale yükseldi. Bu turda Kırgızistan’dan Kamatbek Begaliev’le karşılaşan Eroğlu, kendi oyunuyla rakibine 2 puan verince müsabakayı 21 kaybetti. Akşam seansında bronz madalya için mindere çıkan Şeref Eroğlu, ABD’li Harry Lester yenilince şampiyonayı madalyasız kapadı.55 kiloda mindere çıkan Bayram Özdemir de ilk turda Ukraynalı Vygar Ragymov’a elendi. Dünya Şampiyonası’nda bugün sporcularımızdan Hamza Yerlikaya, Nazmi Avluca ve Mahmut Altay mindere çıkacak. Gerets’in kredisi tükeniyor NEVZAT DİNDAR Turkcell Süper Ligi’nin son şampiyonu Galatasaray’daki ‘önlenemez’ düşüş sürüyor. Trabzon’a yenilerek ligdeki namağlup unvanını yitiren Sarı Kırmızılılarda puan kaybının 7. hafta sonunda 11’e ulaşması yöneticileri telaşlandırırken, kapalı kapılar ardında Liverpool maçının Belçikalı teknik adamın ‘son şansı’ olduğu belirtiliyor. Özellikle oyuncu seçimi konusunda eleştirilen Gerets’in maç içinde de yanlış değişiklikler yapması yönetimin sabrını taşırdı. Kendisinden habersiz alınan oyunculara soğuk bakan Gerets’in Anfield Road’da sahaya nasıl bir kadro süreceği merakla beklenirken, Okan ve Carrusca gibi isimlerin ‘oynaması’ için Belçikalıya yönetim tarafından mesaj gönderildi. Gerets’in en çok eleştirildiği noktalardan biri de Inamoto’da ısrar etmesi. Japon futbolcunun Trabzon’da sahada yokları oynamasına karşın 90 dakikayı neden tamamladığı ve Mehmet Topal’ın niye kenarda tutulduğu da yanıtlanmayı bekleyen diğer sorular. Evet, geçen yıl yaşanan onca sıkıntıya karşın G. Saray’a şampiyonluğu kazandıran Gerets şimdi topun ağzında. Yazgısı da büyük ihtimalle Liverpool maçından sonra belli olacak. G.Saray’da savunmanın Trabzon’da ‘SOS’ vermesi, zorlu Liverpool maçı öncesi sıkıntı yaratırken, Song’dan sevindirici haber geldi. Trabzonspor karşılaşmasının ilk yarısında sağ uyluk arka adalesinden sakatlanan Kamerunlunun dün çekilen MR’ında durumunun ciddi olmadığı belirlendi. Kulüp doktoru Murat Çevik, Song’un sağ uyluk adalesinde zorlanma tespit edildiğini ve bu oyuncunun Liverpool maçına yetiştirilmesi için tüm çalışmalara başlanıldığını ifade etti.