Katalog

Nr. 42 / 2006 20. OKTOBER 2006 Y9204 KURUCUSU: YUNUS NADİ (19241945) BAŞYAZARI: NADİR NADİ (19451991) D: 2 Euro, A: 2.70 Euro, B: 2.70 Euro, NL: 2.70 Euro, F: 2.50 Euro, DK: 20 Dkr. AB’den aralık tehdidi AB kaynakları, Türkiye’nin Kıbrıs konusunda adım atmaması durumunda AB liderlerinin aralık ayında yapılacak dorukta “oldukça sert bir karar” alabileceklerini ifade ettiler. Kıbrıs çıkmazının aşılmasının zor gözüktüğünü belirten kaynaklar müzakerenin dondurulabileceğini vurguladılar. ELÇİN POYRAZLAR BRÜKSEL Avrupa Birliği Komisyonu’ndan gelen, Türkiye ile Kıbrıs konusunda bir “tren kazası” yaşamak istemediklerine yönelik açıklamalara karşın AB içinde bu yıl sonunda taraflar arasında ciddi bir kriz yaşanacağı yönünde görüşün hâkim olduğu öğrenildi. AB içinde özellikle Türkiye destekçisi üyelerin krizin engellenmesine yönelik ümitlerini kaybet TÜRKİYİ DESTEKLEYEN ÜYELER DE ‘TREN KAZASI’NIN ENGELLENMESİNE YÖNELİK UMUTLARINI YİTİRDİ meye başladıklarını bildiren AB kaynakları, bu durumun Ankara tarafından yeterince ciddiye alınmadığı görüşünü ilettiler. AB kaynakları, Türkiye’nin yıl sonuna kadar limanlarının Güney Kıbrıs’a açılmasına yönelik bir adım atmaması durumunda AB liderlerinin aralık ayında yapılacak dorukta “oldukça sert bir karar” alabileceklerini ifade ettiler. AB’nin 21 Eylül tarihli Kıbrıs karşı BÜYÜK ÖDÜL İLK KEZ BİR TÜRK YAZARIN Devamı 18. Sayfada ‘Başınızı açın’ çağrısı BERLİN (AA) Almanya’da tanınan bazı Türkler, ülkede yaşayan Müslüman kadınlara başlarını açmaları çağrısında bulundular. Federal Meclis milletvekilleri Lale Akgün ve Ekin Deligöz ile Liberal TürkAlman Birliği Onursal Başkanı Mehmet Daimagüler ve kadın hakları savunucusu Seyran Ateş, Bild am Sonntag gazetesinde yaptıkları çağrıda, ‘‘başını kapatmakla Müslüman olunmadığını’’ ifade ettiler. Sosyal Demokrat Parti (SPD) üyesi Akgün, modern İslam bilimcileri AB KOMİSYONU ÜYESİ REHN’DEN FRANSA’YA UYARI: Nobel Orhan Pamuk’un Edebiyat dünyasının en büyük ödülüne bu yıl Orhan Pamuk değer görüldü. Nobel Komitesi’nin, ‘‘Kendi kentinin melankolik ruhunun izlerini sürerken kültürlerin birbirleriyle çatışması ve örülmesinde yeni simgeler bulmuş olması’’ nedeniyle Pamuk’u seçtiği açıklandı. Pamuk, ‘‘Bu ödülü yalnızca şahsi bir onur olarak değil, temsilcisi olduğum Türk kültür ve edebiyatına layık görülmüş bir onur olarak değerlendiriyorum’’ dedi. GÜRHAN UÇKAN’ın haberi 14. Sayfada Yasalaşırsa felaket olur AB Komisyonu’nun genişlemeden sorumlu üyesi Olli Rehn’in sözcüsü Krizstina Nagy, teklifin henüz yürürlüğe girmediğini ve yürürlüğe girmesi için daha uzun bir süreçten geçeceğini anımsattı. Rehn’in konuyla ilgili tutumunu çok net ortaya koyduğunu söyleyen Nagy, yasa teklifinin yürürlüğe girmesi halinde Türkiye’yle Ermenistan ve Türkiye’yle Avrupa’daki Ermeni diasporası arasındaki diyalog ile tartışma olanağının zora gireceğini vurguladı. Haberi 11. Sayfada Devamı 18. Sayfada Mehmetçik Lübnan’a uğurlandı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Lübnan’daki BM Barış Gücü (UNIFIL) kapsamında görev yapacak Türk birliği uğurlandı. 4. Kolordu ve Garnizon Komutanı Korgeneral Saldıray Berk, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) bölge ve dünya barışına katkı sağlamayı sürdüreceğini söyledi. Uğurlama töreni Ankara’daki 4. Kolordu Komutanlığı General Eşref Akıncı Kışlası’nda gerçekleştirildi. Törene TSK’den en üst düzey katılım korgeneral seviyesinde gerçekleşti. Hükümetin de törene üst düzeyde katılmadığı gözlendi. Törende konuşan Korgeneral Berk, Lübnan’a giden personelin yakınlarına şöyle seslendi: ‘‘Evlatlarınızı, eşlerinizi Lübnan’a gönderirken duyduğunuz buruk mutluluğun farkındayım. Ancak evlatlarınızın, eşlerinizin dost bir ülkeye, barış ve huzurun tesis edilmesine katkıda bulunmak maksadıyla gideceklerini, ülkemizi, yüce milletimizi ve silahlı kuvvetlerimizi çokuluslu bir ortamda temsil etmenin ayrıcalığını yaşayarak orada çok onurlu bir görev yapacaklarını, görev sonrası eve dönüşlerinde onları gururla kucaklayacağınızı ve iftihar edeceğinizi unutmayınız.’’ Lübnan’da görev alacak İstihkâm İnşaat Birliği, Mersin Limanı’ndan 19 Ekim Perşembe günü Lübnan’a hareket edecek. Utanç verici Başbakanlık, ‘‘yasanın, düşünce ve ifade özgürlüğü bakımından büyük bir utanç ve kara bir leke olduğunu’’ bildirdi. Dışişleri Bakanlığı, TürkiyeFransa ilişkilerinin büyük ‘‘darbe’’ aldığını vurgularken Bakan Gül, Fransa’nın artık hiçbir zaman kendisini ‘‘özgürlüklerin yurdu’’ diye tarif edemeyeceğini söyledi. Gül, TBMM’nin salı günü özel gündem ile toplanacağını açıkladı. Meclis Başkanı Arınç, “Bu, Türk milletine karşı hasmane bir tutumdur” dedi. Kararı kınayan CHP Genel Başkanı Baykal, Fransa’nın bu kararla tarihinin yeni bir ayıbına daha imza attığını belirtti. Haberi 18. Sayfada EMİNE KAPLAN ANKARA TBMM, Ermeni soykırımının inkârının suç sayılmasına ilişkin yasa tasarısını kabul eden Fransa Parlamentosu’nu kınamaya hazırlanıyor. TBMM Genel Kurulu’nda yapılan genel görüşme sonrasında yayımlanacak bildiride, Fransa’nın dünya nezdinde inandırıcılığını zedelediği, iki ülke ilişkilerine ağır darbe vurulduğu, düşünce ve ifade özgürlüğü konusunda çifte standart uygulayan Fransa’nın ibret verici bir çelişki içinde olduğu vurgulandı. TBMM Genel Kurulu’nda, Fransa Parlamentosu’nun sözde Ermeni soykırımını inkâr edenlere ceza yaptırımı uygulanmasını öngören yasa tasarısını kabul etmesiyle ilgili olarak genel görüşme yapılacak. Genel gö ‘Tarihi çelişki’ rüşme sonrasında TBMM bir bildiri yayımlayarak Fransa’yı kınayacak. Bildiride, şu görüşlere yer verilmesi bekleniyor: Köklü bir geçmişe sahip TürkFransız ilişkilerinin derin yara almasına yol açan Fransız Parlamentosu’nun sözde Ermeni soykırımını tanıyan 29 Ocak 2001 tarihli yasasının ardından yine salt siyasi nedenlerle bir grup Fransız politikacı tarafından ulusal meclis gündemine taşınan bu yeni yasa tasarısıyla ikili ilişkilerimiz ağır bir darbe daha almıştır. Söz konusu tasarının kabulü, tüm Türk halkının vicdan ve hislerine tercüman olan Meclisimizde derin infial yaratmıştır. Meclisimiz, demokratik standartların yükseltilmesi ve özgürlüklerin daha da genişletilmesi yönünde büyük mesai harcamış ve bu yolda önemli yasal reformları hayata geçirmiştir. Buna karşın ülkemize daha ilave adımlar atılması telkinlerinde bulunan Fransa’nın kendi parlamentosunun önünde demokratik toplum ların en kutsal değerlerinden biri olan ifade özgürlüğünü ağır cezai yaptırımlarla sınırlayan bir yasa tasarısının bulunmasının yarattığı çifte standart, ülkemiz kadar başkalarının da gözünden kaçmamıştır. Fransız Parlamentosu’nun bu hamlesi, siyasi tarihi ile bugüne kadar özgürlüklere öncülük etmiş ve çağdaş değerlerin bayraktarlığını yapmış Fransa’nın Türkiye kadar dünya kamuoyu önündeki inandırıcılığını zedelemiştir. Kendi geçmişi ile hesaplaşmaktan kaçınan sırça köşk sakinlerinin başka ülkelerin tarihindeki tartışmalı olayların çarpıtılmış bir açıdan görülmesini zorlamaya ve aksini savunmanın ise suç sayılmasına kalkış Devamı 18. Sayfada