17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

14 Cihangir DUMANLI [email protected] Eylül’de Ankara’da Türk ve Irak İçişleri Bakanları arasında imzalanan Terörle Mücadelede İşbirliği Anlaşması AKP Hükümetinin dış politika fiyaskolarına bir yenisini daha ekledi. Türk Silahlı Kuvvetlerine sıcak takip olanağı vermeyen, uygulanma olasılığı yok denecek kadar az olan anlaşma tam bir "dostlar alış verişte görsün" anlayışı ile yapılmıştır ve kamuoyunu oyalamaktan öte bir amacı bulunmamaktadır. Irak’la terörle mücadele anlaşması… C S TRATEJİ Anlaşmanın onaylanması olasılığı düşüktür. Bir anlaşmanın uygulanabilmesi için taraflarda uygulama iradesi ve uygulayacak gücün bulunması gerekmektedir. Irak’ta her ikisi de mevcut değildir. Henüz kendi ülkesinde asayişi sağlayamayan, ayda 1500 kişinin ölmesini önleyemeyen Irak hükümetinin PKK’ya karşı etkin önlem almasını beklemek gerçekçi olmaz. Anlaşmaya en büyük itiraz kuzey Irak’taki bölgesel Kürt yönetiminden gelmiştir. Kürtler kendilerine sorulmadan yapılan bir anlaşmayı uygulamayacaklarını açıkladılar. Amerikan Senatosu’nun Irak’ın gelecekteki siyasi yapısı hakkındaki kararını memnunlukla karşılayan Kürtler, Türkiye ile yapılan terörle mücadele anlaşmasını egemenlik haklarına (!) aykırı gördüler. Kuzey Irak’taki tek askeri güç olan Peşmergelerin PKK ile mücadele edeceğini düşünmek dahi yersiz. Son siyasi hedefi bağımsız bir Kürt devleti kurmak olan Kuzey Iraklı Kürtler ile ülkemizden toprak kopartarak bu devletle birleşmek isteyen PKK’nın amaçları aynıdır. Bu nedenle terörizmle mücadele anlaşması, merkezi Irak yönetiminin onayını alsa bile uygulanma şansı yoktur. Bu güne kadarki uygulamalar anlaşmanın gerçekçi olmadığının en büyük kanıtıdır. 28 Fiyaskonun resmi hali Türkiye ile Irak arasında imzalanan Terörle Mücadelede İşbirliği Anlaşması AKP Hükümetinin dış ANLAŞMA NE GETİRİYOR? 7 Ağustos’ta Başbakanlar arasında imzalanan politika fiyaskolarına bir yenisini daha Mutabakat Muhtırası gereği imzalanan terörle mücadele anlaşmasının önemli maddeleri şöyle: ekledi. Türk Silahlı Kuvvetleri’ne sıcak İki ülke birbirlerinin toprak bütünlüğünü takip olanağı vermeyen anlaşmanın koruyacak, ? Taraflar güvenliği tehdit eden unsurlara uygulanma olasılığı yok denecek karşı gerekli önlemleri alacak, topraklarını diğer taraftaki terörist faaliyetler için kadar az… kullandırmayacak, ? Terör örgütlerinin finansman, yayın organı, lojistik KUZEY IRAK’A MÜDAHALENİN ANLAŞMA UYGULANABİLİR Mİ? ve silah desteği, siyasi faaliyetleri ve silahlı eğitim İki ülkenin parlamentoları tarafından onaylanarak yürürlüğe girmesi öngörülen terörle mücadele anlaşmasının esas maksadı, Kuzey Irak’ta üslenen PKK terör örgütünün Türkiye’ye yönelik faaliyetlerine son verilmesini sağlamaktır. Ancak anlaşmanın Irak tarafından uygulanmasında pek çok duraksamalar bulunmaktadır: ? Irak Parlamentosu anlaşmayı onaylayacak mı? ? Anlaşma onaylansa bile Merkezi Irak yönetimi bu anlaşmayı uygulayabilecek mi? ? Kuzey Irak’taki bölgesel Kürt Yönetimi anlaşmanın uygulanmasını sağlayacak mı? Petrol yasası gibi çok daha önemli yasaları çıkartamayan Şii ve Kürt ağırlıklı Parlamentoda olanaklarına karşı birlikte hareket edilecek, ? Teröristler hakkında karşılıklı istihbarat alış verişi yapılacak, ? Bu maksatla büyükelçiliklerde birer irtibat bürosu açılacak, ? Taraflar teröristleri ve destekçilerini yargılayacak veya iade edecek, ? Anlaşmanın uygulanmasını koordine etmek için içişleri bakanlıkları bünyesinde koordinasyon kurulları oluşturulacak, bu kurullar düzenli olarak toplanacaklar. Türkiye’nin anlaşmadan en önemli beklentisi olan "sıcak takip" maddesi Iraklı Kürtlerin itirazı üzerine anlaşmaya konulamadı, taraflar bu konudaki pozisyonlarını anlaşmanın ekinde belirttiler. HUKUKİ ALTYAPISI Terörle mücadelenin çok yönlü olduğu, diğer önlemler alınmadıkça sadece askeri mücadele ile sonuç alınamayacağı artık herkes tarafından bilinen bir gerçektir. Diğer önlemlerin başında ise, örgüte yeni katılımların önlenmesi ve örgütün Irak’taki varlığına son verilmesi gelmektedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle örgütün kuzey Irak’taki varlığına son vermesi Iraklılardan beklenemez. Ülkeyi 160 000 askeri ile işgal altında bulunduran ABD ise, göreceli olarak sakin olan kuzeyin karışmasını önlemek ve en yakın müttefiki Kürtleri üzmemek için Türkiye’nin müdahalesini oyalama taktikleri ile devamlı engellemektedir. O halde örgütün Irak’taki varlığını sona erdirebilecek tek güç Türk Silahlı Kuvvetleridir. Kuzey Irak’a askeri müdahale "sıcak takip" veya "meşru savunma" olmak üzere iki hukuki temele dayandırılabilir. Sıcak takip (hot pursuit) aslında bir deniz hukuku kavramıdır. Bir kıyı devletinin ulusal yetki alanına giren deniz alanlarında bir yabancı devlet uyruğunda bulunan gemi daha sonra açık denize kaçsa bile, kıyı devletince izlenerek açık denizde yakalanması ve gerekli cezaya çarptırılması hakkına denilmektedir. Karada sıcak takibin benzer şekilde uygulanması ise, ya hiç kimsenin egemenliğinde olmayan (açık deniz gibi) bir bölgeye kaçan kişilerin takibi, ya da egemen bir ülke topraklarına kaçanların o egemen ülkenin izini ile takip edilmesi şeklinde olabilir. Irak topraklarına kaçan teröristlerin takip edilmesi ancak hukuken egemen olan Irak devletinin izini ile mümkündür. Yukarıda açıklanan nedenlerle Irak hükümeti buna izin vermeyeceğine göre, teröristleri sıcak takip kuralına göre kovalamak (buna izin veren bir anlaşmaya dayanmadıkça) hukuken mümkün görülmemektedir. Türkiye’nin Kuzey Irak’taki terör yuvalarına karşı girişebileceği bir askeri harekatın en sağlam hukuki temeli BM Anlaşmasını 51nci maddesindeki meşru
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle