17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Ekonomilerin en önemli girdisi üzerine oyunlar sürüyor... C S TRATEJİ Kaynak savaşı ve Türkiye Ali KÜLEBİ TUSAM Ulusal Güvenlik Stratejileri Araştırma Merkezi Başkanvekili [email protected] anayileşmenin, geri kalmış ülkelerde bile, bu ülkelerin sağladığı ucuz işgücü nedeniyle büyük ölçülerde sıçrama yaptığı günümüzde gelişen hayat standartlarının da etkisiyle bir tüketim çılgınlığı yaşanırken, doğal kaynakların geleceği veya bunlarla ilgili gelişmeler ancak ileri sanayi ülkelerinin stratejik araştırma ve siyasal planlama kuruluşlarını meşgul etmektedir. Söz konusu durumun asıl ilginç noktası ise, genelde hammadde kaynaklarına sahip olan ve ellerindeki hammaddeleri ihraç eden ülkelerin (bunların çoğunluğu çok geri kalmış ülkelerdir) hiç birinin kaynaklarının geleceği ile ilgili gelişmiş ülkeler düzeyinde çalışmalar yapmamasıdır. Ancak, hammadde açlığı çeken ülkelerin bu işin temeline inerek bilinçli bir şekilde dış politikalarını düzenlemesi ve bu kaynakların sağlanmasının güvence altına alınması için yeni ittifaklar kurmaları, güçlü devlet olmanın reçetesi olarak vurgulanabilir. Bu ittifaklar ağırlıklı olarak 20. yüzyıl başlarında sömürgeci ülkelerin aralarında dünyayı taksim etmeleri benzeri, giderek azalan doğal kaynakların paylaşımına yöneliktir. Bu bağlamda geçtiğimiz ay, daha düne kadar araları soğuk olan ABD ve Hindistan’ın birbirlerini aynı nedenle "stratejik ortak" ilan etmeleri son derece dikkat çekicidir. Yine geçmişte ilişkileri hep mesafeli olmuş olan, hatta sınır sorunları nedeniyle bir süre ciddi gerginlikler yaşayan Rusya ve Çin de özellikle Orta Asya ve Afrika’nın doğal kaynaklarını paylaşma yolunda belli noktalarda anlaşmışlardır. Yine bu noktada Çin’in İran ile enerji gereksinimini sağlamada geleceğe dönük büyük işbirliği anlaşmaları yapması, sanayi devi devletlerin stratejik planlama ve dış politika üretme anlayışlarının temel çizgilerini açık bir şekilde yansıtan örneklerdir. Ülke ekonomileri ağırlıklı olarak doğal kaynaklar üzerine kurulu. Bu kaynaklar üzerinde yürütülen savaşlar ise başat güçleri belirginleştiriyor. Türkiye’nin paylaşıma bir düzeyde girmesi gerekiyor. bayrak gösterdiği coğrafyalarda olası çıkarlarımızı sağlama almada geleceğe dönük temeller atabilir. Bu bağlamda, dış politikamızın da, dünya barışının sağlanmasında Türkiye’nin en gelişmiş kurumunun oynadığı rolü, söz konusu coğrafyalardaki ekonomik çıkarlarımızın da geleceğini göz önüne alacak bir strateji izlemesi, önümüzdeki on yıldan sonra doğal kaynakların paylaşımında kurtlar sofrasına dönecek dünyamızda bizi daha güvenceli ve halkının refahını dikkate alan bir noktaya getirebilecektir. 21. yüzyıla damgasını vuracak olan "Doğal Kaynak Savaşlarında" askeri gücün önemi, ABD’nin dünyanın en gelişmiş askeri gücü olarak dilediğini yapabilmesi şeklinde ortaya çıkmaktadır. Böylesine bir gücün, stratejik bir bölgedeki sahibi olan Türkiye’nin de yeri geldiğinde aynı gücü karşılık gözeterek öne sürmesi, ülkemizin dünyada haklı olduğu yere erişmesi açısından önemli olacaktır. Askeri ve ekonomik güce sahip ABD’nin Ortdoğudaki doğal kaynakları ABD’nin; jeopolitik, askeri ve kontrol etme harekatı Irak’ta sürüyor. ekonomik güce sahip Çin’in; ekonomik ve jeopolitik güce sahip Hindistan’ın; jeopolitik konumunun yanı sıra askeri ve doğal kaynak zenginliklerine sahip Rusya’nın; ekonomik güce sahip Japonya’nın bunlardan yararlanarak doğal kaynak savaşında etkili olma çabaları değinilmeye değer gelişmelerdir. Bu noktada giderek zayıflayan, coğrafi açıdan doğal kaynaklara sahip bölgelere uzak düşen Avrupa ülkeleri, bunun farkına vararak hem Afganistan’daki operasyonlara daha aktif katılma hem de, AB olarak enerji yollarını güvence altına alma yolunda tam anlamı ile bir birlik halinde, hammadde sağlayıcı ülkelere karşı ortak politika izleme kararı almışlardır. Bu bağlamda, dünyada nükleer silahların geliştirilmesini ve nükleer güce sahip ülkelerin giderek artmasını yalnız, ülkeler Afganistan’a birlik göndermeleri ve hatta NATO arasındaki çekişmeye bağlamak yanlış olacaktır. şemsiyesi altında aktif operasyonlara katılacakları Kendilerini koruma ve düşmanlarına karşı denge olgusu önemlidir. Çıkarları olmadığı durumlarda kurma kaygısındaki bölgesel güçlerin, gün geçtikçe parmaklarını oynatmayan bu ülkelerin Afganistan’da belirtileri artacağı açık olan doğal kaynak odaklı bayrak göstermeleri, Orta Asya coğrafyasındaki doğal soğuk savaşta daha güçlü olmayı amaçladıklarını da kaynaklardan "bize de bir şeyler düşer mi" vurgulamakta yarar vardır. Dünyada kendi dışındaki düşüncesinden başka bir şey değildir. Bu noktada bütün ülkelerin savunma harcamalarına denk bir bundan evvel iki kez ISAF komutasını başarıyla savunma bütçesine sahip olan ABD’ye karşı durmada üstlenmiş ve bu günlerde yeniden etkin bir güçle belki de başka bir yol olmadığını anlayan bölgesel özellikle Kabil çevresinde önemli bir görev üstlenme güçlerin, bu stratejileri süreç içerisinde diğer ülkeleri hazırlığında olan Silahlı Kuvvetlerimizin, esasen de etkileyecektir. köklerimizin uzandığı ve Türk unsurların bulunduğu Dünyadaki doğal kaynaklardan açlık derecesinde bu coğrafyadaki varlığının gelecekte, bir ihtirasla pay almaya ve bu kaynakların amaçlandığından şüphemiz olmayan doğal kaynak devamlılığını sağlamaya çalışan ülkelerin çoğu ve savaşından bir pay almamız konusunda yardımcı ABD’yi de Irak’ta yerleşmiş olarak sayarsak, ABD, olması hususunda çalışmalar yapılmasında yarar ülkemize komşu veya bu kaynaklara ulaşmada vardır. ülkemize muhtaç durumdadırlar. Jeopolitik gücü ve deneyimli, güçlü ordusuyla ülkemizin, basiretli, AYLAŞIM VE ASKERİ GÜÇ ileriyi gören yöneticilerle, giderek artan nüfusun Uluslararası barış gücü harekâtlarının giderek gelecekteki gereklerini güvence altına alabilecek vazgeçilmez bir aktörü olan Silahlı Kuvvetlerimiz, şekilde ele alınacak bir stratejiyle, olası bir doğal dünya çapında kanıtlanmış deneyimi, gücü ve becerisi kaynak savaşından pay alması yaşamsal bir önem arz ile Türkiye’nin en gelişmiş kurumu olarak, ülkemizin eder. nerdeyse tamamen mahrum olan AB ülkeleri, görünmez ama hissedilebilir bir paniğe kapılmışlar ve dış politikalarını bu doğrultuda geliştirmeye başlamışlardır. Bu bağlamda, iki büyük küresel gücün mücadelesi sonucu terörün kucağına itilmiş olan Afganistan’ın stratejik öneminin, yukarıda saydığımız bütün ülkeler için giderek arttığını söyleyebiliriz. Esasen önemli hammadde kaynaklarına sahip olmamakla beraber, bunların bulunduğu Orta ve Güney Asya ülkelerinin binlerce kilometrelik derinliğini kontrol edebilecek bir jeostratejik konuma sahip olan Afganistan’da, belli bölgeler paylaşılarak bugünlerde daha da arttırılan askeri operasyonlarda görev alan ülkelerin tamamının, gelecekten kuşku duyan, hammaddeye aç endüstri ülkeleri olduğuna işaret etmekte yarar vardır. Yanı başlarındaki Bosna’da binlerce Müslüman’ın öldürülmesine seyirci kalan Avrupa ülkelerinin, binlerce kilometre öteye, S YENİ KAYNAK ARAYIŞI Ülkelerin enerji hammaddelerini birbirlerine karşı silah olarak kullanmaları, uluslararası sistemin yeni olgularından biridir. Şimdilik sadece enerji kaynakları silah olarak kullanılıyor ancak, yakın bir gelecekte, diğer hammaddelerin de silaha dönüştürülmesi söz konusu olacaktır. Bu noktada Türkiye’nin elindeki stratejik hammadde kaynaklarından bor ve toryum ile ilgili geleceğe dönük stratejiler üretilmesinde yarar ve gerek vardır. Ülkeler arası hammadde çekişmesinin "soğuk savaş" görüntüsü arz etmeye başlaması, terör örgütlerinin de bu konuda tehditkâr oyuncular haline gelmeleri olasılığını beraberinde getirmektedir. Asimetrik savaşın özelliklerinden olan, savaşan taraflardan birinin, yerinin ve hedeflerinin belirsizliği, terör örgütlerinin hammadde kaynaklarına yönelik tehdidini, bunlardan yararlanan endüstri ülkeleri aleyhine arttırmaktadır. Bütün bunların sonucunda, başta ABD, Japonya, Çin, Hindistan ve özellikle doğal kaynaklardan P
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle