17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

C S Anar SOMUNCUOĞLU TUSAM RusyaUkrayna Araştırmaları Masası [email protected] BD’nin sertleşen Rusya politikasına ve söylemine (bkz. Anar Somuncuoğlu, "Abd Yeni Mevzi Kuruyor", Cumhuriyet Strateji, Sayı 98) beklenen yanıt Devlet Başkanı Vladimir Putin’den geldi. Putin, 10 Mayıs 2006 tarihinde Rusya parlamentosu Federal Meclis’te yıllık konuşmasını yaparken daha önceki ulusa sesleniş konuşmalarından farklı olarak, konuşmanın büyük bir kısmını dış politika ve savunma konularına ayırdı. Konuşmasının üçte biri Rusya’nın acil problemi haline gelen demografik krize ayrılsa da, bu konu Rusya’nın dünyadaki yeri bağlamında sunuldu. Konuşmasında birçok kez üstü kapalı olarak ABD dış politikasına değinen Putin, ABD’nin tek taraflılığını eleştirdi. Uluslararası terörizm ile mücadele esnasında silahsızlanma gibi önemli bir konunun unutulduğunu belirten Putin, ABD’yi dünyada silahlanma yarışının sorumlusu olmakla suçladı. Putin, hala kitle imha silahlarının uzaya yerleştirilmeyeceği konusunda garanti verilmediğini anımsattı. Rusya Devlet Başkanı, kitle imha silahlarının yayılmasına karşı oluşturulan önlemlerin güçlendirilmesinden yana olduklarını belirtti. Bununla birlikte kuvvet yöntemlerinin genellikle başarısızlıkla sonuçlandığını, hatta bu yöntemlerin kullanılması sonucunda daha büyük tehditlerin ortaya çıktığını belirten Putin, Irak ve İran konularına gönderme yaptı. Dünyada sorunlu bölgelerin Rusya’nın hayati çıkarlara sahip olduğu alana doğru yayıldığını belirten Putin, bu şekilde BDT alanındaki ABD’nin faaliyetlerinden Rusya’nın duyduğu rahatsızlığı dile getirmiş oldu. TRATEJİ 11 RusyaABD gerginliği tırmanıyor... Soğuk Savaş anımsatması Rusya, ABD’nin Avrasya’daki politikalarından tehdit algılayınca, diğer bölgelerde Washington’un işini zorlaştırma arayışına girdi. İki ülke arasında gerginlik son iki haftada iyice tırmandı. konuşmasında bu görüşü yineleyen Putin, Rus ordusunun yeni silahlarla donatıldığını, Rusya Federasyonu tarihinde ilk kez stratejik silahlarla donatılmış iki nükleer denizaltının üretildiğini ve Rus ordusunun sadece yerel savaşlara değil, küresel bir savaşa da hazır olması gerektiğini vurguladı. yaptırım niteliğini taşıyan JacksonVanik düzenlemesinin hala kaldırılmamış olması, ABD’nin RusAmerikan işbirliğine olan bakışını bütün açıklığıyla ortaya koyuyor. ABD, Afganistan operasyonunda Rusya’nın desteğini almasına rağmen, ticaret mevzuatında Rusya’nın istediği küçük bir değişikliğin yapılmasını bile gerekli görmedi. A CEPHENİN GENŞİLEMESİ Rusya ve ABD arasındaki işbirliği alanları hızla azalırken, çatışma ve cepheleşme alanları bunların hesabına yayılıyor. Cepheleşmenin işbirliği alanlarına da taşması, iplerin kopma noktasına geldiğinin en bariz göstergesidir. Rusya ve ABD’nin enerji alanındaki etkileşimler neredeyse tamamen rekabete dönüştü, enerji işbirliği Putin ise bir sonraki bahara kaldı. Buna ek olarak 1990’larda iki ülkenin önemli işbirliği konusu olan silahsızlanma, Putin’in ifadesiyle "uluslararası terörizmle mücadelenin" gölgesinde kaldı. Üstüne üstlük silahlanma yarışı devam ediyor. Önceleri Rusya’nın Batı dünyasına entegrasyon veya Batı güçleriyle işbirliği platformu rolünü oynayan G8 dünyada başlıca tartışma konularından birisi haline geldi. Bu yıl Rusya’da yapılması planlanan G8 zirvesinin görmezlikten gelinmesi, Rusya’nın bu kulüpten çıkarılması ve tekrar tam anlamıyla G7’nin tesis edilmesi veya zirvenin demokratikleşme konusunda Rusya’yı eleştirme platformuna dönüşmesi gibi önlemler ABD’de uzun uzun tartışılıyor. Şüphesiz bu tartışmalar Bush yönetiminin işine yarıyor ve dolayısıyla ABD yönetimince körükleniyor. RusyaABD gerginliğinin yansıdığı diğer bir işbirliği alanı da ekonomi. Enerji fiyatlarının artması Rusya’nın hazinesini doldururken, giderek daha fazla sayıda ülkenin Rusya enerji yataklarına yatırım yapmak istemesi, ABD yatırımlarının önemini azaltıyor. Putin’in sözlerine göre bugün Rusya’nın Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) üyeliğinin önündeki tek engel ABD’dir. Zamanında Çin’in DTÖ üyeliğine önayak olan ABD’nin Rusya’nın üyeliğini engellemesi, Rusya’nın üyelik görüşmelerinin ABD tarafından siyasi amaçlarla kullanıldığı algılamasını yaratıyor. Bunlar yapılırken ABD’nin Ukrayna’nın DTÖ üyeliğine yeşil ışık yakması, Rusya’da memnuniyetsizliğin daha da artmasına neden oluyor. DTÖ görüşmeleri bir tarafa, Putin ve Bush’un ilk görüşmesinde gündeme gelen ve aslında bir ticari ÇIKAR ÇATIŞMASI 11 Eylül saldırılarından sonra ABD ve Rusya arasında yaşanan "uluslararası terörizmle mücadele", yani ABD’nin Avrasya kıtasındaki askeri operasyonları konusundaki RusABD işbirliği, Irak Savaşı ile yerini soğuk çatışmaya bıraktı. Rusya, ABD’nin Avrasya stratejisine karşılık Şangay İşbirliği Örgütü’nü güçlendirmek ve Orta Asya’da ABD askeri varlığının azaltılması konusunda adımlar atmakla kalmadı. Stratfor uzmanlarına göre, Moldova, Gürcistan ve Ukrayna hezimetlerinden sonra kendisini saldırı altında hisseden Rusya, bilinçli olarak çatışma alanını genişletmeye çalışıyor. Rusya’nın İran krizinde Çin ile birlikte hareket etmesi, Hamas’ı Moskova’ya davet etmesi, bazı Ortadoğu ülkeleriyle ilişkilerini geliştirmesi gibi gelişmeler bu çerçevede ele alınabilir. Bu görüşe göre kendi "yakın çevresinde" ABD çevrelemesiyle karşı karşıya kalan Rusya, sadece orada değil, dünyanın başka alanlarında da ABD’ye sorun oluşturabileceğini göstermeye çalışıyor. Son dönemde ABD’nin Rusya’ya karşı izlediği politika da buna benzer bir şekilde değerlendirilebilir. Daha bir yıl önce PutinBush zirvesinde otoriterleşme konusunda Putin’i uyarmaktan imtina eden Bush yönetiminin bugünlerde Cheney gibi bir üst düzey yetkilinin ağzından Rusya’ya demokratikleşme konusunda çıkışması, bu uyarılardan sonra Rusya’nın birden demokratikleşmeye başlayacağı beklentisiyle yapılmamıştır. Bu aşamada Bush yönetiminin Rusya’ya göndermek istediği mesaj, dış politikada ABD ile uyumlu çalışmayan bir Rusya’nın giderek daha fazla oranda iç politik konularında baskılarla karşı karşıya kalacağı uyarısıydı. ABD’nin Rusya politikasında neredeyse bütün tabular yıkılırken, Putin’in konuşmasından da anlaşıldığı gibi Rusya, kendi güvenliğine en önemli tehdit olarak yeniden ABD’yi görmeye başlamış durumda. ABD’nin Karadeniz’i bir NATO gölü haline getirme ve Doğu Avrupa’da ABD askeri varlığını artırma çabaları, en son olarak da Gürcistan ve özellikle Ukrayna’nın NATO üyeliği konusunda işaretler vermeye başlaması gibi gelişmelerle karşı karşıya kalan Rusya, giderek artan bir şekilde ABD’den doğrudan tehdit algılıyor. ABD’nin Avrasya kıtasında izlediği strateji çerçevesinde son dönemde Rusya’ya yönelik politikasını sertleştirmesine karşılık Moskova, "kırmızı çizgilerinden" geri adım atmayacağını ve kendi çıkarlarını gerekirse askeri yolla da koruyacağını göstermeye çalışıyor. Bu şekilde, ABD yetkililerinin başlattıkları Soğuk Savaş söylemi, kolay lokma olmadığını göstermeye çalışan Rusya tarafından da desteklenmiş oldu. Yine de bu tip söylemin aynı zamanda Rusya’nın pazarlık alanını genişlettiğini de unutmamak gerekir. GÜÇ FAKTÖRLERİ Putin’in konuşmasında Rusya’nın ulusal güç faktörlerinden üçü özellikle öne çıktı: Enerji, nüfus ve askeri güç. Savunma harcamaları konusunda ABD ile boy ölçüşemeyeceğinin farkında olan Putin, buna rağmen stratejik dengeyi korumaya çalışacaklarını belirtti. Dünya stratejik dengesinin artık ABD’nin lehine kesin bir şekilde bozulduğu ve ABD’nin Rusya’nın nükleer saldırısına karşı füze savunma sistemiyle kendisini tamamen güvence altına aldığı, dolayısıyla Rusya’nın elindeki silahların bir işe yaramadığı konusundaki iddialar bir süre önce bazı Amerikalı uzmanlar tarafından ifade edilmişti. Bu görüşün yayınlanmasından sonra birkaç kez açıklama yapan Rus yetkilileri, geliştirdikleri yeni nesil stratejik silahların dünyada eşinin bulunmadığını ve söz konusu füzeleri hiçbir füze savunma sisteminin etkileyemeyeceğini belirttiler. Ulusa sesleniş
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle