Katalog

29KASIM 1998. SAY1662 mak zorundadır." sındaşöyledilegctirir: "NcrTEK MUMKUN Sanat Tarihi bölümünün deysekemikleşmisbirönyaröğretim üyelerinden Yrd. gıdırbizde. Batı sanatı üzerialır yüreğimi giderim Doç. M. Sacit Pckak Cöne pek çalışılmaz. Çahşanlara masallara mert'in öğrencisiyken, onun da öyle iyi gözle bakılmaz. ben giderim masallara Anadolu'nunküçükbirkasallcle de Giotto, Lconardo, sıcak yürür içıme basından gcldiğini hiç unutMichelangelo, Caravaggio ince bir duman gibi madığını,bunu büyük bir kevb. sanatçılar söz konusuysa, süzülür gençliğim yifle taşıdığını, hocasının 'yandınız' demektir. Çünkü ıslanır başım göbeğinde üretkenliğinivetekbirdakika yaygın ama yanlıs, bir kanıya mavilerin bilc zamanını boşa geçirmegörc, bu devlcr üzcrinc zatcn diğini söylerken, ölümünün her şey söylcnmiştir. Geriye nasıl dersenız öyle olsun ardından gcçen zaman 20 yılsöylenecekbirşeykalmadığıkalmasın ellerim dan bir dakikaya inmişti santıa göre, ııe gereği var bu büsizlerden uzak ki. Öylesinebirheyecanlaanyüklerüzerinecğilmenin! Yabirleşsin umudum en latıyorduhocasını. Buduygupacağınız şey nasıl olsaözgiln güzel eylemlerinize y u Sanat Bölümü'nün bir zaolmayacak. Ancak birbetimerisin et manlaröğrcncisiolan öğretim leme.biraktarmaolacak. Bıı yitsin boşluk bir biz kalalım üyeleri onlann yetiştirdiği gckanıya içtenlikle yanlış diyoçirkinliklere inat leceğinsanattarihçileri veayrum. (...) Batı'yı anlamak, nı görevi paylaşan, onu tanıBatı 'nın sanat vc düşüncusini anladım ilkın öğrenmek yan arkadaşları da yaşıyordu; edilgince ve Batıirnın gözgerek güzelliği onun anısını uluslararası bir lükleriyle öğrenip, kendimize kömürcene kazmak platformataşımanınsorumluyararlı kılnıak dcğildir yalgerek en son kıvılcımına luğunu üstlenerek kanıtladılar nızca. Batı'yı anlamak, onu dek soluğun onaolanbağlılıklannı... kendi ulusal kişiliğimc görc sonra yıne öğrenmek yorumlamayı,eleştirmeyide Hacettepe Üniversitcsi Sayarattıkça daha çok getirireşliğinde.(...)Öyleyse nat Tarihi bölümü Bedrettin öğrenmek niçin bir Türk bilim adamının Cömert'in anısına 2527 Kabüyütmek elleri Giotto'ya Dantc'yc, Tolssım tarihleri arasında "Sanat kovuluncaya dek toy'a Hliot'a, Baudelairc'e ta Etkileşim"konulu uluslarayabancılığımız ilişkin kendi sözü olmarası bir sempozyum düzenlebir biz kahncaya dek sın'/Bu büyükler üzerine her eğretiliklere inat di. Bu etkinlik kapsamında şey söylendi diye (ki hiçbir lidebiyat Fakültesi binasında, zaman sanat yapıtı üzerine alır yüreğimi giderim Dekanlık tarafından yeniden her s,ey söylenmiş olrnayamasallara . düzenlenen Bedrettin Cömert caktır), o şeyleri söyleycnlcben giderim masallara Salonuisebirkonferanssalorin gözlüğünü mü takacağız sıcak yürür içime nu olarak hizmete açıldı. Tophep? O zaman bilimden, bimasal masalı yer büyür lantıya Azerbaycan, Yunanislimselçalışmadan,özgürdükoca gerçek tan, ttalya, lsrail, Iskoçya, Alşünceden, özgün duyarlıktan akar mavilerim bütün manya, Ingiltere, ABD ve söz edilcbilir mi? O zaman karalara inat Fransa gibi ülkelerde bulunan öykünmc ahşkanlığına, kenüniversitc, müze ve araijtırma (Fonım, 15 Mayıs 1969) dimizi elimizle tutsak etmiş kurumu ile tstanbul, lzmir, Isolmaz mıyız? özgünlük ne ti parta, Edirne, Ankara, Konya, tiz öykünme, ne de yoktan varetmedir. ÖzVan ve Bursa üniversite ve müzelerinden günlük, insanıneyleminde'kendisi'oluşuaraştırmacıveakademisyenlerkatıldı. dur." Dileği olmuştu, Cömert'in elleri çok yakınımızdaydı...^ Sanatın Öyküsü adlı çcviride ise dil anlayışını şöy le dile getiriyordu Cömert "Sözümüz yanlış anlaijilmasın. Açık olmak, basit olKullanılanKaynaklar mak detnek dcğildir. Dilde ve anlatımda Kalmasın Ellerim Sizlerden Uzak, Evrensel açıklık, herşeyden öncekafanın açıklığını Yayınları,1979 getirir. Dilbilinci,aynızamandabilgibilin Giotto'nun Sanatı, Bedrettin Cömert, Hacidir. Buyüzdende,açıklık,kolaysağlanan cettepe Üniversitesi Yayınları, 1977 bir erdem değildir. Bilim adamı, kitley le ile Sanatın öyküsü, E. H. Gombrich, Remzi Kitiijimi, düşüncenin inceliğini savsaklayıp, tapevi, 1980 karmaşıklığı yok ederek dcğil, bu inceliği ve Bedrettin Cömert'e Armağan, Hacettepe karmaşıklığı, karıijiklığa düşmeksizin, en Üniversitesi, Sosyal ve Idarı Bilımler Fak. Beşesaydam anlatım biçimlerine dökerek sağlariBilimlerdergisiözelSayı, 1980 BASKENT GUNLERI Güzel ödüller... MİJŞERREF HEKİMOĞLU I aşkentliler güzel selamladı Tan . Ataç'ı. Yıllann birikimi, güzel ' olayların teşekkürüyle. Emeğlni güzel değerlendirdi. Yıllar boyunca Ankara Hilton'da yaşanan güzelliklerde büyük emeği ve yüreği var. Toplumun her kesimiyle güzel ilişkiler kurdu, zarif kişlliği, sevgisi, saygısıyla başka bir düzey verdi görevine. Emekliliğini de güzel kutladı. Hilton'daki görevi sona eriyor ama çalışmayı sürdürüyor. Başarılar diliyorum. Bunca yılın deneyımini, birikimini ne güzel degerlendırecek kımbılir. Kimi kişiler her olayı güzel yaşıyor, güzel taşıyor. Emeklilik de son değil başlangıç oluyor, bir görev sona eriyor, yeni görevler başlıyor. Çevremizde var örnekleri, kimi büyükelçiler, meslek birikimini kitaplara, yazılara, ekranlara aktarıyor, bir tartışma ortamı da oluşturuyor. Bu tür tartışmalara çok gereksinim var doğrusu. Olaya değişik bir açıdan bakmaya, belli saplantıları aşmaya yönelmek Için her düşüncenin, önerinin gündeme gelmesi, tartışılması gerekiyor. Son olaylar nedeniyle başkent çevrelerinde adı çok geçen kişilerden biri Gündüz Aktan sanınm. Meslek düzeyini, birikimini, kişiliğini de güzel yansıtıyor ekranda. Elbet tam tersi de var, çok konuşsalar, en sert sözcüklerle seslenseler de ekranlan boş bırakanlarda Tan Ataç emeklilik pastasını kesiyor. Yanında e$i Ahmei Ataç (üstte)... Yıllar boyunca güzel etkinlikler oluşturan var! Görevleri ne olursa Tan Ataç Çin Elçiliği'nde bir toplantıda (altta)... olsun, sesleri yükseliyor, yankısı olamıyor! Çünkü toplumdakı beklentiyi yanıtlayamıyor. Kuşkusuz yanıtlayanlar da var. örneğin Erdal Inönü, ekranda görününce izleyenler gülümsedi birden. Sıyasal yaşamın dışında ama görevini bılınçle üstlenen bir kişi her zaman. Sorumluluğunu güzel taşıyor, gülümseyerek konuşuyor, sesi yükselmiyor ama özünü güzel vurguluyor, görüşünü doğru yansıtıyor. Belki de Inönü ailesinin bir eşitliğini, ortak savaşı güzel kanıtlıyor genç özelliği bu. Yıllarca izledim, konuştum, kuşaklar. Zeynep Atikkan'lar, Nilgün dinledim ama ağır işitmesine karşın Ismet Cerrahoğlu'lar, Zeynep Göğüş'ler, Ferai Paşa'nın bağırdığını da görmedim hiç. Tınç'lar yazıyor köşelerde. Haberciler de öksürüklü, kısık bir ses ama kesın değişik gazetelerde, yönetimde, konuşur, dinletir her zaman. yurtdışında bir merkezde, güzel Oysa bağıranlar dinletemiyor! tırmanışlarla imzalan var manşetlerde. Haklı tepkilerimiz de böyle değil mi? Mesleğini seven bir kişi için bundan güzel Sessiz bir yürüyüşün etkisi daha derin izler bir ödül olamaz bence. Yazarken bırakmaz mı acaba? Bağırarak, anımsıyorum, 196O'lı yıllarda Kadınlar vurarak, kırarak daha haklı görünmek Biriiği de bir ödül verdi bana. Oışişleri olanağı yok, tersine haksız duruma köşkünde düzenlenen bir gecede evsahibi düşmek tehlikesi var. Dahası belli Ümit Işık'tan aldım plaketimi. Dışişleri oyunlara, kışkırtmalara da araç olabilir Bakanı Hasan Işık da güzel sözlerle insan. Saptırmalar, çarpıtmalarla yüreklendirdi. O sözler küpe gibi yaralanabilir toplum. kulağımda. Zeynep Atikan küçük bir kız o Ekranda yer alan kişiler arasında iki kadın zaman. Yıllar çabuk geçiyor, meslek da büyük ilgi topladı izleyenlerden. Yok, dalımızda da ilginç serüvenler yaşanıyor. politikacı değil, gazeteci, biri Nilgün Değişimler, dönüşümlerle solmayı ve Cerrahoğlu, öteki Zeynep Göğüş, biri yeşenmeyi bir arada yaşıyoruz kimi zaman. Roma'da elçiliğimizde, öteki Istanbul'da Temel görevimiz yeşertmek elbet, tüm atv'nin Siyaset Meydanı'nda konuştu, koşullara karşın. 4 Istanbul, Ankara, Roma arasında gerçekleşen bir programda. Belli gerçeklerin altını çizdi ikisi de. Yürekli saptamalar yaptı, büyük mutluluk duydum izlerken. Üzgünüm, Mimoza dergisinin düzenledıği törene katılamadım. Cumhuriyetimızin 75. Yılında 75 Başarılı Kadın arasında bana da yer veriliyor. ödül almak güzel bir olay, mutluyum, ben de güzel ödüllendim mesleğimde. llk ödülümü basın teknisyenlerinden aldım, Akşam'da çalışırken. Kalbim hâlâ çarpar. Gazetenin dizgi bölümünde çalışan ustaların sesini duyanm. Ne güzel yüreklendirdiler beni. Şimdi çağdaş teknolojiyle çalışıyoruz ama o ustaları unutamayız. Dalımızda çok az kadın var o zaman. Sayımız çoğaldı, dalımız güzel ürünler verdi izleyen yıllarda. Benim için en büyük ödül bu doğrusu, Atatürk devrimleri mesleğımizde de yaşanıyor, kadınerkek Sivas'tan Roma'ya gidince bir kültür şokuyaşadı, sonra da soluduğu havayı gerigetirdi.