Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
PAZARIN PENCERESİNDEN öü Bir yıldönümü u nasıl giyilir? Şu kısmından bir bacak sokulur. Şıı ip aıkaya kaydmlır vc bele bir defa dolandmldıktan sonra diğer bacağın kusığının üstünden uzatıljp şu kordona bağlanır. Yalnızdoğru "size"ı almalısıııız! Bunu hediyc edeceğiniz kimsenin ölçülerini biliyormusıınuz? Ölçülerini tam bilmiyorum. Acaba alsammı? Satıcı, gözlcrini fotr şapkalı alıcı beyin kara gözlüklcrine dikti: Vazgcçmeniz gerekmez, dedi, siz bu hanımın benden zayıf mı ya da şişman mı olduğunu söyley in yeter... Dahatopludur! O zaman size "large"ı vereceğim; mutlakaolur.. Peki, "large"ı da olmazsa? Geri getirirsiniz, yerine başkasını veririz.. Satıcı öyle deyince, kara gözlüklü, fötr şapkalıadam. Peki, dedi, bunu da ayırı1 nız! Şu ana kadar bir kalp şeklinde, kırmızı renkli çok ufak bir bikini altı, bir göğüs uçlarını dışarda bırakan dantelli üst ile buna ııyan bir mavi kilot, bir saydam, içini gösteren üst bölümlü ve altı zebra desenli, arkası açık iç çamaşırı, bir kaplan desenli mayo bir de bu ipliksi olmak üzere tam beş adet "seksi" kadın iç giysisi ayırmıştı. Satıcılar bu hafta içi günde dükkânı açar açmaz gelen alıcının bu kadar çok kadın çamaşırı almasına pek scvindiler: Adam bir defada onların iki günde satabilecekleri kadar kilot, sutyenalmaktaydı. Bu deri bikiniyi de görmeniziisterim.. Deri bikininin tam ortasında bir fermuar vardı: göbek altındabasjlayanbufermuar, bikiniyi iki parçaya bölerek arkaya kıvrılıyordu. Bunclan bir müddet önce okuduğu birgazete ekinde evlilikleri yıllanmış çiftlerin cinsel yaşamlannı nasıl renklendirebileceklerini anlatan bir makale onu çok etkilemişti; o dükkâna gidip bu malzemeyi satın alması buyüzdendi. B lstenirse sadece alt bölümü alınabiür.. Amabcnceikisibiraradaçokhoşbirtakım oluşturııyorlar. Mayo olarak da kullanılabilir. Denize girince bozulmazmı? Hayır! Fermuarı da "vvaterproof'tıır, suya dayanıklıdır. Bu deri mayolardaıı Fransa'ya çok gönderdik. Hiçbir şikayetle karşılaşmadık. Ikidebir de sipariş yeniliyorlar. lyi öy leyse bunun da "large"ını veriıı! Başka modeller de var. Görmek ister misiniz? Bu günlük bu kadar yeter.. Ne etti bunlar? Şuşuveşuberaberce900bin... Derilisi de 1 milxon200bin...Buda795bin..Hepsi üç milyon sekizyüzonaltı eder.. Üç milyondiyelim! Müşteri parayı ödedi. İç çamaşırları sardıklarıpaketialıp dükkândan çıktı.Galatasaray yönünde iki adım atınca Doktor Mustafa Bey'le karşılaştı. Mustafa Bey hızla Tünel'e doğru yürüyordu. Gözgöze geldiler: 1 layrola, sabah sabah nereye böyle Metin Bey? Metin Bey dükkândan ayrılır ayrılmaz gözlüklerini çıkarmıştı; birkaç saniyç düşünüp bir şey uydurdu: Dişçime ugrayacak, oradan da Dolmabahçe'yegideceğim! Bu kaışılaşma Metin Bey'i çok tedirgin etti; Mustafa Alkoç, o dükkândan çıktığını görmüşolabilirdi. O bu endişeyle Taksim'e dogru yiiıürken dükkândaki tezgahtarlar dıırumu dcgerlendiriyorlardı: Ne tuhafadamdı.. Sapık ınıydı o'.' Feminist mi ne diyorlarböylesinc. Valla sabahın bu saatinde dükkâna girince ödüm patladı. O anda karşıdaki dükkânlannhiçbirihenüzaçılmamıştı. Belkidesevgilisi içinaidı... 15. evlenme yıldönümü Belki de kendi giyipdolas.acak bunları. Metin Tuzcuoğîu'nun bu dükkâna girmesi,oçamaş.ırları, bikinileıi satın alması, en aşağı bir aylık düşünüp taşınmanın ve yedi günlük ince planlamanın sonucuydu. Bugün onbcşinci evlenme yıldönümleriydi. Bu olaganüstü yıldönümünde ne yapılması gerektiğini uzun süredir düs.ünmekteydi. Bundan bir müddet önce okuduğu bir gazete ekinde evlilikleri yıllanmış çiftlerin cinsel yaşamlannı nasıl renklendirebilceklerini anlatan bir makale onu çok etkilemişti; o dükkâna gidip bu malzemeyi satın alması bu yüzdendi. Evine yaklaşırken eşinin çamaşırlara tepkisini düşünmeye çalıştı. Tabii ki kapı yı açaraçmaz ona bunları uzatmayacaktı... Akşam, Rus Lokantasında başbaşa yiyecekleri yemekten dönünce yatak odasında çamaşırları gizlediğiyerden çıkarakveeşine, "Gel, değişik bir şey aldım sana. Bir denesene!"diyecekti. Muazzez kuşkusuz önce hafıf pembeleşip "Delisin sen Metin!" filan diyecek ama sonra gereğini yapacak, bunlardan birinigiyecekti.. Metin, Muazzez'i, holden yatak odasına sızan ışıkta "contre lumiere" bir görünümde önce kaplan desenli sonra da deri bikiniyi giymiş olarak canlandırdı hayalinde.. Ancak bu çok sürmedi.. Cve doğru attığı heradım kıvanç veren hayallerin yerlerini yavaş yavaş endişeye bırakmalarma yolaçtı: Peki ya Muazzezumduğutepkiyi göstermezse? Bir kere eşi bu çamaşırlarm kaça alındıklarını kesinlikle bilmemeliydi. Evde ilk i^i çamaşırlarm fiyatlarını gösteren etiketleri söküp atmak olmalıydı. Yoksa bu ekonoınik sıkıntı durumunda böyle ıvırzı vırabuncaparaödemişolmasınıaffetmezdi. Ya "Utanmıyor nıusun? Bu münascbetsi/ şcyleri bana nasıl yakıştırdın?" türünden bir şeyler söylerse ne diyecekti? Ya "Beni nc sandın sen?" diye sorsaydı.. Dahası da var, Muazzez Hanımın oldukça toplu bedeni bu bikinilere sığmayabilirdi.. "Bunları bana komikleştirmek, filc benzediğimi hatırlatmak için mi satın aldın?" diyerek sinirlenebilirdi.. O zaman bugün, uzun süre unutamayacağı zevksiz, bunaltıcıbir"anı"yadönüşüverirdi. Evine vardığında, Muazzez'Mn hem bu iç çamaşırlarını beğenmeyip aşağılatıcı bulacağı, hem de fiyatlarını farkedip rezalet çıkaracağı, mesela bunları dükkâna götürüp geri vermeye kalkabileceği endişesi ağır bastı.. Oturduğu apartmanın çöp bidonlarıni kapının önüne çıkarmışlardı; paketi usulca oraya, bidonlarınarasınabırakıverdi.. Azıcık yürüyüp apartmanın açık duran kapısından geçti zemin katta oturuyordu kapıyıçaldı. Muazzez açtı,berbere gitmiş, saçlannı yaptırmıştı; güzel görünüyordu. Kocasının bugün eve elinde bir buket çiçekle geleceğini umuyordu.. Metin'in eli boş geldiğini görünce biraz hayal kırıklığına uğradı ama renk vermedi.. Metin, Daha giyinmemişsin.. masamızı gecikirsek başkasına verirler..dedi. Sonra salona doğru yürüdü. Biraz sonra kapı yeniden çalındı.. Kapıyı Muazzez Hanım açtı. Metin salondan seslendi: Kimmişo? Komşu binanın kapıcısının oğlu.. Apartmanın girişinde bir paket düşürmüşsün.. Onu getirdi! ^ C U M H U R İ Y E T 17 N İ S A N 1 9 9 4 SAYI 421