21 Eylül 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

BAŞKENT M Ü Ş E R R E F GÜNLERİ H E K İ M O Ğ L U On yılda, çıktık açık alınla Onuncu YılMarşı 'nı nasıl coşkuyla söylerdikvaktiyle, on yılda her savaştan alnı açık çıkmanın sevinciyle! Yetmişinciyıllara gelince başımız eğik, boynumuz hayli bükük, ama bu darbogazları da aşacağız elbet, yeniden dikileceğiz. yok. Çankaya'da Arnavutluk Cumhurbaşkanı Bershani ve eşi onuruna verilen öğle yemeğinde gördüm yeni başkanı. İlginç konuşmalar yaptı. Kimi kişiler de başkanı kutlamak.sarılmak.öpüşmekıçinkuyruğa gırdinerdeyse. DonKiforıınşapkısı YazımıCüneytGökçer'ikııtlayaraksona erdiriyorum. Sanat yaşamında 50. yılını kutluyor. Sahnede yarım yüzyıl. Hiç dinlenmeden. Ünlü tiyatro adamı Carl Ebert'in asistanlığı döneminden beri seyrederim onu. Konservatuvar Uygulama Sahnesi'nde, Devlet Tiyatroları'nda, değişik rollerde, yönettiği oyunlarda tırmanan çizgisini aralıksız izledim. Seyirciligim dostluğa dönüştü, kimi oyunlarda tırmanan çızgisini aralıksız izledim. Seyirciligim dostluğa dönüştü, kimi olayları çok yoğun yaşadık sonra. Hangi oyunu daha güzel, hangi rolde daha başarılı karar veremem. Malvalio mu, Cyrano mu, Oidipus mu, Kral Lear mi ya da Don Kişot mu? Devlet Tiyatrosu'nda en uzun genel müdür, nerdeyse bir rekor, ondan sonra hiç kimse uzun süre oturamadı o koltukta, kimler geldi, kimler geçti, uzun süre opera ve baleyi de kapsayan birgenel müdürlükte yıllarca çalışmak kuşkusuz ayrı, özel bir yetenek gerektirir. Sahnede çok güzel, parlak oyunlar, şarkılar, danslar seyredilir ama kulislerinde hayli çirkinlikler de yaşanır bu sanat kuruluşlarının. Kaprisler, hırslar ilginç boyutlara varır. Hâlâ neler yaşanıyor kimbilir? Cüneyt Gökçer de gülümsüyor! 50. yılını ilk kutlama gecesinde dama çıkıyor Cüneyt Gökçer! Birgöçün öyküsünü anlatan Damdaki Kcnıancı'nın Tevye Baba'sını canlandırıyor. 'Birzenginolsam' şarkısını söylüyor. Allah'la konuşuyor. Dolara endeksli yaşam dönemine yaraşır bir şarkı belki. Oysa ben Don Kişot'un şarkısını dinlemeyi özlüyorum. 50. yıl nedeniyle bir kitap hazırlıyor Kültür Bakânlığı, bir heykel yapılıyor, vaktiyle dal gibi bir oyuncu, yiizü güzel, çizgileri güzel, sahnede boy veren fıdan gibi genç bir sanatçı Cüneyt Gökçer. Çizgileri değişti elbet, hafıf göbeği de var, heykelı de göbckli mi bilmem, ama tiyatro yaşamında çizgileri derinleşen bir sanatçı. Incecik bir Don Kişot değil ama Don Kişot'un çizgilerini de çok ince ayrıntılarıyla belirtiyor. Şarkısı hâlâ çınlıyorkulaklarda: Kurmak cn olmaz düşleri Yenmek yenilmez düşmanı Çekmck çckilmez acıları Koşmak sonsu/ tchlikeve Sevmek saf tcmiz uzaktan Bitkin kollarla çabalamak Varmak varılmaz yıldızlara Bu şarkının tınısı beni çok duygulandırır her zaman. Kimi dostlarımı düşünürüm, yıldızlara varmasalar da varmak umuduyla koşanları, çekilmez acıları çekenlcri. Onlaraselam! ^ B u yazıma yitik scvgililerimize seslenerek başlıyorum. Kanserle yaşamını yitırcnlere, sonanakadardirenenlere, umudunu, yaşama sevincini soldurmayanlara... Ayrıca kanserle savaşa haş koyan ^gönüllü kuruluşlara. Çoğunun yaşamında bir kanser olayı var. Eşini, çocuğunu, annesıni, kardeşini kanserle yitirenler, yitiklığin acısını başkaları da duymasın diye çalışanlar, kanser savaşına tüm olanaklarıyla katkıda bulunanlar... Türk Kanser Derneği de bu amaçla kuruldu otuz yıl önce. Kanserin acısını çok derinden duyanlar savaş için yan yana geldi, güzel bir işbirliğiyle otuz yılı geride bıraktı. llk genel kurulu 14 kişiyle yapılan dernek, ülkemizin güvenilir bir sağlık kuruluşu bııgün. Şişhane'dekl ilk dispanserin kurulıışu canlanıyorgözümde. Hir papatya yağmuru Istanbul sokaklarında. Ellermde kumbaralarla her kuşaktan kadınlar, genç kızlar. Şişlıane'deki ilk dispanserin temclindc o kumbaralarla toplnnan paralar var. Sonra savaş lırmandı, çağdaş, bilımsel düzcyiyle güvenirlik ve saygınlık kazandı, bilimsel çalışmaiar, kongreler, ukıslararası ilişkilere geldi. I977'de Kanserle Savâş Vakfı kuruldu. Yılda yirmi bın lıasta bakılıyor vakfa bağlı dispanserlerde. 30. kuruluş yıldönümünü de güzel kutladı kanserciler. Betiil Gorbon ve arkadaşlarının savaş gücünü deslekleyen olaylar yaşandı. Harbiye'de, ŞehirTiyatmsu'nda vakıf yararma dii/enlenen gece de büyıik ılgi göıdii Islanbullular'dan. "Istanbul'un Gözleri Mahınur" oyıınunun saııatçıları, büyük coşiaıyla alkışlandı. O uyundan söz ettim bu sayfada. Birsahnesınde Onuncu Yıl Marşı söyleniyor. Başta Hiimeyra tüm oyuncular, büyük COŞkliyla SÖylÜyor. C U M H U R I Y E T DERGİ 1 7N İ S A N de ilginç günlere, gecelere rastladığı için o marş güzel tcpkiler yaptı izleyicilerde. Bir kez daha hep birlıkte söylendi, kanserciler de gümüş Atatürk rozetlerıyle teşekkür etti oyunculara. Onuncu Yıl Marşı'nı nasıl coşkuyla söylerdik vaktiyle, on yılda her savaştan alnı açık çıkmanın sevinciyle! Yetmişinci yıllara gelince başımız eğik, boynumuz hayli bükük, ama bu darbogazları da aşacağız elbet, yeniden dikileceğiz. Kanseri de yenebiliyor insan, yaşama sevincini soldurmamak için onurla direniyor. Siyasal kanseri, ekonomik ve sosyal hastalık Belki Cüneyt Oökçer 30. yılında T*vy* Baba'nın şarkısıyla s*sl*ndl hayranlanna. 1 9 9 4S A Y I 4 2 1 ları da yenecek bence. Yıllarca önce metne kanseri nedeniyle amelıyat olan bir arkadaşımı anımsıyorum. Başka bir arkadaşım onu görmeye gidiyor hastaneye. O da bir kanserlı. Ama yaşama sevinci solmayan bir kadın. Üniversitede kürsüsü, yüzlerce öğıencisi var. Hepinız tanıyorsunuz onu. Elinde balonlarla geliyor ameliyat olan arkadaşımızın yanına. Balonlara bir ığne batırıyor, hepsi sönüyor birden, biz kanseri de bu balonlar gibi söndürürüz, diye kahkahayı basıyor. Kanser balonu söndü gerçekten, ikisi de gülümseyerek sürdürüyor yaşamını. Erken tanı olmasaydı bu satırları böylesine ıımutla yazar mıydun bilmem? Erken tanı tüm hastaiıklar için gerekli ve yararlı. Bıçağı kullanan ellergüven verirse ülkemizin kanserleşen sorunları da çözülür, balon gibı sönersonunda. Sevindiricı bir olay böyle düşünenler de az değil çevremizde. Acı reçeteye, özveri paketine karşın güzel olaylarsürüyor başkentimizdc. Daha güzeli de sürdürme çabası ve kararlılığı. Dolardaki artışlar Ankara Müzik Festivali'ni de etkıledi. Dolarla yapılan anlaşmalar ikiye katlanınca program değişikliği kaçınılmaz oldu. Festival balosu yapılamıyor. Alfrcd Rodriquez ve orkestrasıyla dans edemeyecek başkentliler. Monaco Balesfni de seyredemeyecek! Oysa Monaco l'rensi Raincr ve Prenses C'aroline de gelecekmiş. >ımdi gelemiyor. ama çok öncmlı mı acaba'.' Önemli olan Ankara Mü/ik Festıvalı'nın ötekı sanat ve kültür etkinlıklerının gerçekleşmesi değıl mi'? Hemenbelirteyim, o etkinliklcr de sürüyor ve sürccck. RP'li Anakent Başkanı desteklemese deSHP'lıbaşkanlardestekleyecek bu etkinlikleri. Sanırım Melih Gökçck de destekleyecek, başka çaresi 15
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle