Katalog

D ÖRT TEKERLEKTEN Bedri Zenginkuzucu "Ferrari kırmızısı"na gönül vermiş bir Türk gencinin çıkmazı: Türkiye'de çizim tutkunu olmak Ülkemizde, dünya çapındaki otomobil markaları yatırımlannı arttırdıkça genç stilistler ve otomotiv mühendislerimiz için yeni olanaklar da çoğalıyor. Bugünün Mehmet'leh daha şanslı sayılırlar... kayın Bayım; ben, spor otomobilkler âşığı bir gencim. Bence sizin rotomobilleriniz dünyanın en güzel şeyleridir ve hayatım boyunca sizin otomobillerinizin yapıtnı üzerinde çalışmak istiyorum. Ne olursunuz, bana bu isteğimi gerçekleştirmek için bir yol önerir misiniz? Iki yıl önce hayata gözlerini yuman Enzo Femui'ye bu tip mektuplardan yüzlercesi gelmişti ttalya'ya. Dünyanın en hızlı ve estetiği en düzgün olan spor otomobiller yapımcısı bunlarla ilgilenmek için elinden geleni yapıyordu, fakat hepsini de olumlu bir biçimde yanıtlamak mümkün değildi. Mektuplar sadece yapımcılık konusunda gelmezdi. Kimi acentelik isteyen ciddi iş teklifi şeklinde, kimi ise servis acenteliği içinde. "Katalog avcıları", devamlı surette yazanlar arasında sayılırlar... Bir bölüm 'çılgın' da tam bir kölelik için hazırlamıştır kendini; tiim dünyayı dolaşan ve zor şartlar altında hem zafere hem de hüsrana giden o meşhur "şahlanmış at" armalı kırmızı yarış arabalarının ekibinde çalışmak isterler. ltalyan otomobil yapımcısının değişmez karizması çekiciliğini koruyor ve olanakların sınırlılığına rağmen az çok başaranlar da oluyor. Ama ülkemizden hiç kimsenin şansı ve yeteneği Mehmet Taşanyiirek'i bu girişiminde ileri götürdüğü kadar götürememiştir. Şimdi gelin, genç stilist Mehmet Taşanyürek'i ttalya'da Ferrari müessesesi, Plninfarina tesisleri ve Torino'daki Avrupa Dizayn Enstitüsii'nün kapılarından içeri sokan macerası nasıl başladı, nasıl gelişti ve nasıl zoraki bir şekilde noktalandı, bir görelim. Genç Mehmet, daha lise çağlarında merak sardığı otomobil stilistliğini, kendi geliştirdiği bazı spor otomobiller üzerine tasarlanmış çizimleriyle Avrupa'ya vc özellikie Ferrarı'ye duyurmak istedi. Çizdiği model, düzgün hatları olan ve ahenkli bir biçimde basık burunlu motor ve hareket akşamı arka bölüme uzanan orijinal hatlara sahip bir modeldi. Bunun aynca iç organlarını gösteren perspektif çizimini de yapmıştı Mehmçt. Çizimler Italyanların ilgisini çekti ve gelen cevaptan cesaret alan genç stilist, gerçekleştirdiği başka çızimleri de gönderdi Ferrari'ye. Sonunda kendisine bir davet mektubu geldi ve bu davete eli boş gitmemek için Mehmet bir dizi çizimler daha hazırladı. Bunların arasında ünlü "F40" Ferrari modeline öncülük edecek bir modelin çizimleri de vardı. Hepsini koltuğunun altına alıp ttalya'ya gitti genç stilistimiz ve Modena şehrindeki merkez binasında, getirdiği çizimlerle ltalyan ustalarını epey şaşırttı. Gerçekten Mehmet Taşanyürek'in iyi bir stilist eleman olabileceğine inan "Si Mehmet Taşanyürek'ın evınde hemen her kuşe, "Ferrari kırmızısı", oto stılıstlıflıne gönul vermiş bu gencın her çızı mı, kendısı ıçın bınbır anı yüku taşıyor "Avrupa Dizayn Enstıtusu"nun kapılarını zorlamış anılar mışlardı. Oradan Mehmet ve çizimleri Pininfarina müessesesine gönderildi. Burası, otomobil dünyasının en önemli karoser dizaynı ve yapım atolyelerine sahiptir. Bugünkü kapasiteleri, başta Ferrari olmak üzere tüm dünyanın ünlü markalarına öze! yapım için araba karoseri geliştirmek ve imal etmek üzerine kurulmuştur. Mehmet'in düzgün ve alımlı çizimleri burada da beğenildiğinden, bir süre eğitim görmesi için kendisine Milano'daki Avrupa Dizayn Enstitüsü'ne kaydolması önerildi. Enstitü, ltalyan yapımevlerine stilist yetiştirmekle ünlüydü. Haftanın belirli günlerinde, aralannda Giogetto Giugiaro da olmak üzere ünlü stilistler ders vermek için bu enstituye gelirlerdi. Keşke Mehmet bir burs ile gitmiş olsaydı ltalya'ya; çünkü hem göçmenlik yasaları hem de Milano'daki dizayn enstitüsünün yıllık harçlan, onun bu işten vazgeçmesine yol açtı... Genç Mehmet, hayallerıni ve çizimlerini ltalya'da bırakarak geri döndü. Beraberinde getirdiği anılar ve fotoğraflar şimdi evini süslüyor. Halen gerçek bir Ferrari âşığı. Maketler ve yepyeni spor otomobil çizimleri bu sanatın modern bir ustası olduğunu gösteriyor Mehmet'in. Bir de restore ettiği klasik bir Alfa Romeo "Bertone Coupe"si var ki bu model de 196O'lı yıllarda başlı başına bir stil ekolünün temsilcisi olmuştu. Ülkemizde, dünya çapındaki otomobil markaları yatırımlannı arttırdıkça genç stilistler ve otomotiv mühendislerimiz için yeni olanaklar da çoğalıyor. Bugünün Mehmetleri daha şanslı sayılırlar. Daha şimdiden, en seçkin yükseköğrenim müesseselerimizden Uzakdoğu'ya giderek staj görecek genç yetenekler arasından seçimler yapılıyor. Gençlerimizin yurtdışına yazarak şanslarını zorlamalarına gerek kalmadan bekledikleri şans bir bakıma yavaş da olsa ayaklarına kadar geliyor. G 43