08 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

• Ben feministim. Kadın hakları olarak yaklaşıyorum tabii. Ben nasıl bir kadın olarak savaşım vermişsem, muayyen bir yere gelmiş haklarımı savunuyorsam, dünyanın her yerindeki, Türkiye'deki kadınların da buna çok ihtiyacı var. Kadınların tüm haklarının yanındayım. • Devlet sanatçısı ödülü verilen bir kadın sanatçı olmanız, bu bakımdan da anlamlt mı sizin için? •Türk tiyatrosu adına, çok büyük anlamları var. • Diğer ülkelerdeki feminist hareketleri izliyor musunuz? • Biliyorsunuz, Amerika'da kadınlar, büyük güçtür. Korkulacak kadar büyük güçtür. İnşallah Turkiye'de de bir gün olur bunlar. • Turkiye'de kadının sesi duyuluyor mu sizce? • Bence duyurulmuyor. Ne olursa olsun, bizim erkeklerimiz, "Durun bakayım" diyorlar. • Sizin evde durum nasıl? Bazı işler evin hammını bekliyor diyorsunuz? • Ben bir aktristim, ama bunun yanında, evin hanımıyım. Kendi işlerimin ve kocamın sekreteriyim. • Eşinizie işleri paylaşıyor musunuz? • Tabii, her şeyi paylaşırız. Yalnız evin işlerine geldi mi, Cüneyt Bey toz... • Sizin evde evin reisi kim? • Eşim tabii, başka kim olacak? • Feminist bir yaklaşımda... •Olabilir de, evde elbette ki, eşim evin reisi. Erkek olduğu için. Benim haklarım benim haklarımdır. Onun hakları onun haklarıdır. Bir karışma, bir müdahale diye bir şey bahis konusu değil. Meslekle ilgili bir mücadele içindeyiz. Onun dışında, evin içindeki düzen ne olursa olsun, ben Cüneyt beye, "Gel, şunları şunları sen yap" diyebilir miyim? Dünyanın neresinde olursa olsun, yuvayı dişi kuş yapar dediklerine göre, o işler, kadınları bekliyor. • Kadın, erkek işi diye ayrım yapmak, feminizme ters düşmüyor mu? • Cüneyt beyin de çok koşuşturduğunu gördüm. Erkek, gerektiği zaman karısına, sıhhati veya işleri gereği yapamadığı şeylerde yardımcı olur. Dayanışmadır bu, çağdaş açıdan düşündüğümüz zaman. Erkek ya da kadın, "Yok efendim, ben o işi yaparım, şu işi yapmam!" dediği zaman, olayın sonunu mahkemelerde buluyor. Herkes, bir sene geçmeden boşanmaya kalkıyor. Ben öyle düşünmüyorum, özveri olmadıkça, kadında da erkekte de bu iş yürümez. • Kadının dövülmesini nasıl karşüıyorsunuz? • Nefretle. Bir erkeğin aczi diye bakıyorum, kadın dövme olayına. Tabii bu, bir kültur ve seviye meselesidir. Bir erkek, bir kadını döverek kendi güçsüzlüğünü gösterir. • Feministlehn "dayağa karşı" yürüttükleri kampanyayı desteklemeyi düşünüyor musunuz? • Vallahi, ne getirirlerse giderim arkalarından. • Yürüyüşierine katılır mısınız? • Ankara'da olursa memnuniyetle katılırım. • Yönetmenlik denemeniz olacak mı sahnede? • Evet, Allah kısmet ederse, önümüzdeki sene bir denemeye girmek istıyorum. • tlk yönetmenliğinizde, özellikle gerçekleştirmek istediğiniz bir şey var mı? •Kadınların sorununu dile getiren bir oyun istiyorum. Kadın sorunlarını özellikle vurgulamak isterim tabii. ü • Kadın hakları konusunda ne düşünüyorsunuz? FOTOROMAK Bu çocuk "fotoğraft çekilecek adamı" biliyor OKURDAN Amacım eleştirmek değil Başlangıcından beri aksatmadan ii.',3diğim tek dergi olan Cumhuriyet DERGİ, uzun bir dönem beni çok etkilemişti. Ama son zamanlarda kendime dikkat ediyorum da, eskisi kadar çekmedığını görüyorum beni derginin. Bunun nedenlerini düşundüğümde de pek bir sonuca varamıyorum. Önceleri tiryakisi olduğumu düşündüm ama alış nedenımin bu olmadığını da anladım. Şlmdilerde ise şöyle düşünüyorum: Dergide, sayılan bir iki sayfa artıyor veya eksiliyor, ama her hafta aynı başlıklar altında yayımlanan 1820 sayfa var, bu da dergiyi çok statik bir hale getiriyor. Örneğin "Hattanın Seçmeleri". Her hafta sadece istanbul ve Ankara 'daki sergiler tanıtılıyor bu sayfalarda. Peki diğer illerimizde oturan insanların ne işine yaradığını düşündünüz mü bu sayfalann. Bunun dışındaki bazı sayfalar da 15 günde veya ayda bir yayımlansalar çok iyi olur diye düşünüyorum. Böylece onlann yerine başka konular konarak okurun ilgisi daha bir canlı tutulabilir. Eleştirmek kolaydır diye düşünüyor olabllirsiniz, ama inanın amacım eleştirmek değil, daha zengin içerikli bir dergı ile karşılaşmak. Sevglyle... HASAN KARABEY/Adıyaman Üstelik makinelerden de iyi anlıyor galiba Bunu şimdiden TRT'ye alıp yetiştirmek lazım Sanınm dergide çıkan şıirlerı tartışmanın zamanı geldi. Neden mi? Hep belli bir anlayışın ürünü olan şiirler çıkıyor. "Şairler Şiirler" köşesinde. Dolayısıyla da tabana Inemlyor ve seçkinci bir anlayışın ürünü oluyor bu köşe. Bence şiirleri bir işçi, bir esnaf anlayabilmeli. Yani bu köşe herkesin olmalı. Belli bir çevreye tıkılıp kalmamalı. Böylece bu köşeye de ilgl artar. Son yıllarda bir kısım şairler halkı dışlayarak, imgeci şiire yöneldiler. Oysa şiir yalnız ımgeden mi ibaret? örneğin toplumcu şiıri inkâr edemezsiniz. Toplumcu şıirin modası geçtl deyip kestırip atmak olmaz. Belkl bu size ters düşebllir, ama ben bunlan, halkın da yazınla ilgilenmesi, suskunluğunu bozması açısından söylüyorum. Dostlukla. İBRAHİM ORMANCII AlaşehirManisa Merhaba, dost Cumhuriyet DERGİ. Cumhuriyet ve dolayısıyla derginin okuyuculanndanım. Her derginin olduğu gibi Cumhuriyet DERGİ'nin de eleştırilecek yönlehnin olabileceği su götürmez. Ama kanımca İçerik açısından oldukça iyi. Boyutunun küçülmesinl ben de isterdim ama siz zaten daha önce mümkün olmadığını yazmıştınız. Varsın olsun. Ne de olsa "ye kürkum ye" anlayışına karşı olanlardan olmalıyız. Yayımlamaya değer gördüğünüz şiirlerin eleştirisini okuyucuya bırakmanız olumlu. Başarılarınızın devamını dilerim. Saygılarımla. Ş//r köşesi herkesin olmalı Dergi içerik açısından iyi Başbakm Htrgut özal ve küçük hayronı (Fotoğraflar: MERT ALİBAŞAR1R) TUNCAY DAĞÇA/Mersln
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle