Katalog

Kimi açıkoturum yapar. Kimi, kapalu Konyalmın da 'inuhabbeti" başka. Konyah da müziklidanslı "öturak alemi" yapar, Gizli kapaklu yapamı>orsak da gecekonclu yapımında hıç kımse elıırıı/e su dokeme/ gıbi geliyor bana. Oaha soıua ııçak sahiplcrı ıle konusuyoruz. Bır uçuş meraklısı uçağını yurda tıasıl soktuğunu anlaiıyor: \ eterlı <Mçüde lıberal olmadığunı? günlerde bır sandık ıçınde getırmış uçağını... Cîunmıl ınemııııı saııdığı açıp bır t'oz .ııııktdiı soııra, "Nedır bıı?" dıse sormuş doğal ol.'.ıak . "1a>\are" yanıtını alınca, şakau hır valanclaşla karşılaştığını sanarak, " Ö y l e w ben df oloınobilim" deımş Işın cıddı oldugunu oğrendıkien sonra ısc heynındcn vumlınusa drtnmuş . >a/ın ki, diyor, millelin go/leri yaşarsın... Kahraman Turk çocuklan masma\i goklerde sımılıı\orlardı falan..." Doğrusu guzel bır bıtış cumlesı Aynen ya/maya karaı verıyoıum. "Gokkuşağı mcrkc7inı tcrk ederken Kahraman l u r k VOLuklaıı nıasmavi göklerde sü/ıllüyorlardı..."rn Evliya Çelebi'nin ağzmdan Hezarfen Çelebi'nin öyküsü MIH.ETltRARASl S İ V İ t HAVACILİK "Heyheeey!.. Şimdi de burdan geçti Konyalmın biri" diye başlıyor türkü. Bizim oturakçı Mehmet Usta da I Konyalılardan. Çok gün görmüş, çok "muhabbef'te bulunmuş. Cumartesi gecesi oturur, pazartesi sabahı kalkarmış. "Buna can mı dayanır? demeyin. Oturan oturuyor. "Muhabbetin tadından, lezzetindenyerinden kalkamayıp" altma kaçıranlar bile olurmuş. Türkü, "Heyheeyl" diye sürüp gidiyor.. "Hani ya da benim elli de dirhem pastırmam, pastırmam. Konyalıdan başkasına.." Gönül bu. Canı kimi çekerse onunla... UMUR BUGAY BİR KONYALI MUHABBETİ... Yirmi saatlik bir uçuştan sonra insanda "havada hareket" duygusu yavaş yavaş gelişiyor. Yalnızca düzlemde hareket etmeye ahşmış olan insan, havada 360 derecelik bir hareketlilik kazanıyor. Başka bıı uçak sahıbı gunıruk nıemuılamım sınııleııııı dahu fazla bo/mamak ıçın "yedek parça" dıye sokınıış mm uçagı Ama şımdı seı hcstİısmıs bu olaylar Gümrukçüler de alışmısldi Hele lıberal kotalardan yıııda sokulan hambu ağaçlarını bile gördükten sonra Hıı nl^ııılc basıi bır ııçak bı/de neden vapılanıiNor? Anlalılanlaıa goır vapılabılıınıış aslında. Çunku yapıını son deretc basıi I akai uygun dakromı, ııygun alummyuınıı ve uygun motoru \apamadigimiz için olmuyormuş '.ıimdılık sadcce bunlar cksık. Zaten ııltralıght uçaklar da sadcce bunlaıdan vapılıyor (ienç bır uçak meraklısına havada iken neler hıssettığmi soruyoıum "Çok ınutlu oluyorum" turıınden klasık yaıııtlar vcriyor. Bıra? pahalı biı eğlence olup olmadığı yolundaki soıunıu, "Para ınuhirn dcgil" dıye karşılıyor . Ne 15 yaptığmı soruyorum. 80 ı^çısı olan bır fabrıka sahıbının oğluymuş. üökkuşağı Sportıf Havacılık Merkezı'ni terk ederken bır yelkılı elını om/uma koyarak bır fıkır vcriyor. "Oylc bir ya/ı M Heıarfen Ahmel Çelebi'nin anısına 1950 yılında TÜRKİ V6 baslınlmif CÜMHURİVETİ POSTAlAfil JJ olan pul. Dunya slvıl havacılık tarıhının ılk kahramanlartndan olan Hezarfen Ahmet Çelebi'nin öykusune Evliya Çelebi'nin Seyahatname'sınde de rastlanmaktadır Çelebı'ye göre olay şoyle gelışmıştır "O yıl yazbaşı ruzgârlı bır hava seçılmıştı Hezarfen Ahmet Çelebı Galata'yı dolduran onbınlerce Istanbullunun şaşkın bakışlan önunde Oalata Kulesı'ne çıktı Kollanna bağlı koca bez kanatları bırkaç defa açıp kapadı Derken kendını boşluğa atıverdı O anda mahşere benzeyen kalabalıktan derın bir uğultu yukseldı Herkes lallaşı gıbı açılan gözlerle, bır ınsanın kuş gıbı uçmasını seyredıyordu Hezarfen Ahmet Çelebı, durmadan kanat çırparak Boğaz'ı geçtı, Uskudar'a yöneldı Doğancılar sırtına doğru suzuldu Yere ındı Olayı saray penceresınden seyreden Sultan IV Murat da buyuk heyecan ıçındeydı Ahmet Çelebı'yı derhal huzura ıstedı Koca bır kese altınla ödBllendırıldl Ama boyle manteth bırının Istanbul'da kalmasında nedense sakınca gorduğu ıçın çok geçmedon Cezayır'e surdurdu Garıp, hayatının sonuna kadar orada yaşadı, orada oldu " Hezarfen Ahmet Çelebi'nin başardığı kanatlı uçuş deneyıne, Batı kaynaklan da genış yer verır Örneğın Cook'un "Havacılık' ve Wllkıns'ın "Yenı Bır Dunya Buluşu" adlı eserlerınde Hezarfen Çelebı'den övguyle söz edılır ehmet Usta 1934 doğumlu, ilkokul mezunu. Şimdi Malte'de ekzosculuk yapıyor. Kazan iyi. Kimliğini ayrıntılı bicimde açıklamak istemiyor. "Ben bu ijlerden elimi eteğimi çektim artık" diyor. "Üç tane yetişkin oğlum var. Yanlış anlaşılabılır" Babası oturakçı değilmiş. "Konya'nın ılcrı gelerı dileleıınden bırınin «.ocuğuyum" diyor. Koııya'da evlenmiş O /a manlar nıarangozluk yapaılattnı^. Babasınnı ölumunden sonra biraz da çapkınlık nedenıyle, ı>Ieri bo^ulmıış Istanbul'a gelnıışler. "İkı yıl şaşkınlık, ıki yıl da çapkınlık yaşadım Islanbul'da" dı>or "Koınalılaı eteğineduş kün olurlar. Kadına fa^la bakaı Yanı oyle kı, gö7üyle yer. Bı/.e, araba tamırıne kadınlar gelır. Yatarı/ yere, tövbeler olsun, kimisı insanı /orla gunaha ;>okar." Oturak dlemı, evlı olsun, bekâr olsun, Koııyalı gençler arasında yaygınmış. Uabalar da, "OJIunı barda, pavyonda gezıp serscrı olmasın" dıye desteklernıış Oturakçıların hepsınııı elınden bır ış gclırmıv Kimi çalaı, kı mı soylermış Elınden hıçbıı ış gelmeyen bir kaç delıkanlı, yer sofrasında hizrnet edermiv Alemde,. "orla malı" denılen bır kadın olur muş Orta malı l/mır İstarıbul gıbı buyuk kentlerdekı aracılardan belırlı bır sure ıçın kıidlaıııı, Konya'ya getırılıp bağ evlerınden bırıne kapdlılırınış Kını kııalayıp kapatnıışsa o, " h f e s ı " olurmuş kadının. Ö/cllıklc kış aylarında, elenın bağ evındc loplanılıı, kaşığını sa/ıııı alan gelıı, cumbuş baslarmış. Konyd'nın Meram Bağlan'uın unu buradan gelırmış. Lv sahıbı rakıyı kuleyle salııı dlırmış 24 saaı sıırermış alcm. Orla malı da 24 saat duunadan çalaı, söyler, oynar, oturakçılara hı/nıet edermış "Kadın oynaması nı bılmczse?" dıve sorunca, " H e m e n oğretırler" diyor Mehmet Usla, "Mctburı oy nayaeak. Heııı oynayııcak, henı ı<,kı ıçecek Vazıfesı..." Kadırı, ıçkısı bıten erkeğın kade hını dolduruı, bır de yanağından opermış. Ua/en kucağa da otıırııımuş " Yalnı/, hıçbır er kek elle dılle sarkıntılık edcııuv o kadına" diyor, "Böyle bir şey olursa, kan çıkar." Bır oturuşta 1520 türki peşpeşe ulanır, muhebbet koyulaşırmış. Kadın ısındıkça, üstündeki giysıleri atar, gjderek bir don, bir sutyenle kalırmış. Soyun mayan kadının elesı arkadaşlanna kaışı malı çup olurmuş Mezclcrı kaldıııp, yer sofrasıııın Ustunc çıkarak oynarmış. tdare lambasının ea mını, dışlerıyle tutarak ağzına alır, kıvıımaya başlaımış' Lamba da şişesi'' yanma/ mı? Cıum, bana yar bıılunmaz mı? Ben bu derlten ölürsem, bana da aeıyan ol maz mı?. Bu dertlen öleııe aeıılaı 1111, bılmem.'.. Kadehler boşaldikça katalar buğulanır r bazıları 18