Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Aylar
Günler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
eskisehir c 24 21 Mayıs 2011 Cumartesi Kanla kurulan tiyatroyla başlayan serüven, Eskişehir’de 2000 yılına kadar yerleşik bir tiyatro yoktu. 1950’li yılların başında Eskişehirli bir grup gencin kurduğu “Eskişehir Konser ve Tiyatro Derneği”ni çalışmalarına başlar. İstanbul’dan tiyatro toplulukların Eskişehir’e gelmelerini sağlanır. Halkevi ile birlikte çalışma yapılarak küçük bir orkestra bile kurulur. 50’li yılların sonlarında Türk Devrim Ocakları Eskişehir Şubesi Başkanı Yılmaz Büyükerşen bir gençlik tiyatrosunun oluşumunu başlatır. “Akademi Tiyatrosu” adı altında Turgut Özakman’ın “Duvarların Ötesi” adlı eserini sahneleyen gençler, onu izleyen Özdemir Nutku’nun övgüleri karşısında daha da heveslenirler. Başkan Yılmaz Büyükerşen ile Muhtar Özkaptan, Gürbüz Özgün, Ünhan Taner, Güngör Onal, Atalay Şener ve Cem Aşkun’dan oluşan Türk Devrim Ocakları Yönetim Kurulu, “TDO Oda Tiyatrosu”nu kurmaya karar verirler. Genç ekip bir düğün salonunu dönüşümlü bir sahne olarak kullanmaya başlar. Finansman sorunlarını çözmek içinse “Harpte ülke için dökülen, kaybedilen kan, sulhta da ülkenin aydınlanması ve kültürel kalkınması için niçin verilmesin” diyerek, kan bankasına kanlarını satarak bu sorunlarını dünyada eşi benzeri görülmemiş bir şekilde çözer ve tarihe “Kanla Kurulan Tiyatro” olarak geçer. kar. Tiyatro o günden sonra bir daha 2000’li yıllara kadar perdelerini açamaz. Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen göreve gelir gelmez bir yıl içinde yaptığı en önemli çalışmalardan biri, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’nı kurmak olmuştur. Ardından Eskişehir halkı Büyükşehir Belediyesi’nin kurduğu Senfoni Orkestrası ile tanıştı. Takvimler 2011 yılını gösterdiğinde Şehir Tiyatroları’nın sahne sayısı 6’ya, yıllık seyirci sayısı da 100 bine ulaştı. Senfoni Orkestrası konserlerine başlangıçta sadace 50 civarında kişi gelirken, bugün Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Senfoni Orkestrası izleyici sayısı yıllık 50 bini geçti. Senfoni Orkestrası sayesinde, Devlet Opera ve Balesi’nin çok sayıdaki gösterisi de Eskişehirliler ile buluşuyor. Bazen Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları ile Senfoni Orkestrası’nın konserine gitmek için bilet bulunamıyor. Gösteriler kapalı gişe oynuyor. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, Eskişehir’de kırk yıllık bir geçmişi olan tiyatro sanatını en iyi şekilde devam ettirebilmek ve Eskişehir seyircisini tiyatrodan mahrum bırakmamak için yoğun bir tempoda çalışmaya devam ediyor. Seksenin üzerindeki sanatçı ve teknik kadrosuyla bugüne kadar toplam altı sahnesinde, elli üç oyunu binlerce kez sahnelemiş olan Şehir Tiyatroları haftanın her günü düzenli olarak perdelerini açıyor ve yüzde yüze varan doluluk oranı ile her sezon ortalama 100 binin üzerinde seyirci ile buluşuyor. Yaz aylarında Eskişehir Bilim Sanat ve Kültür Parkı içerisinde yer alan 2 bin 500 kişilik açık hava amfitiyatroda konserler, tiyatro gösterimleri gibi sanatsal faaliyetler yürütülüyor. Eskişehir ayrıca çok yakında 1300 kişilik modern bir kongre merkezine kavuşuyor. Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılmakta olan dev tesis Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’na, Senfoni Orkestrası’na ve şehir operasına da hizmet verecek şekilde planlanıyor. Seçim vaadi tiyatroydu... Yılmaz Büyükerşen, 1999 yılı yerel seçimlerinde Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday olduğunda Eskişehir Belediye Tiyatrosu’nu yeniden kurmayı vaat etmişti. Nitekim başkan seçildikten sonra alınan ilk kararlardan birisi bu olur. Önceki yönetimlerce imar planında yıkılması öngörülen, eski yaş sebze ve meyve halinin metruk binası, Gençlik Merkezi’ne dönüştürülür. Yeni dönemin ilk sahnesi de bu merkezde açılır. Bir bakıma bu tiyatro, İstanbul’da şimdi yerinde yeller esen Tepebaşı Tiyatrosu’na nostaljik bir gönderme yapılarak, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Tepebaşı Sahnesi olarak da anılacaktır. Çünkü tiyatro binası Eskişehir’in Tepebaşı olarak anılan bölgesindedir. 27 Mart 2001 tarihinde “Bir Şehnaz Oyun” isimli müzikli oyun ile sahneler açılır. Paralel olarak bir çocuk tiyatrosu da kurulup hızla çalışmalar başlatılır. Şehir Tiyatroları’nın Tepebaşı Sahnesi Eskişehirlilerin yoğun talebini karşılamada yetersiz kalır ve Başkan Büyükerşen kente yeni sahneler kazandırmak için kolları sıvar. Belediye çokkatlı otoparkının bir bölümü Belediye Sanat Merkezi’ne dönüştürülür. Yeni kurulan Büyükşehir Belediyesi Senfoni Orkestrası Konser Salonu’na da sahip olan merkezde şehir tiyatrolarının ikinci sahnesi açılır ve buraya da Turgut Özakman’ın ismi verilir. Yıllık 100 bin seyirci Tiyatro, 1966 yılına kadar sahnesini açar. Tiyatro topluluğunu oluşturan gençler, hafta sonları köylere oyunlarını götürürler. 1966 yılında bir gece, tiyatronun sahnesini açtığı mekânda elektrik kontağından yangın çı Kral Midas’ın anıtı 4 kalenin koruduğu Midas kontrol altında tutan daYazılıkaya Vadisi’nde,Yazıkaya köyünün hemen yanında, vadiye bakan yolları Gökgöz Kale ve Kocabaş Kale tarafından koruma alha yüksekte konumlanmış, Akpara Kale, Pişmiş Kale, halkı üzerinde Frig yazıları butına alınmış bir yerleşim yerinde bulunan Midas Anıtı, görünmeye değer. Yöre de Yazılıkaya Anıtı olarak bililunduğu için anıta Yazılıkaya adını vermiş. Anıt hem Kral Midas Anıtı hem sırasında içine Tanrıça Manir. Anıtın merkezinde kapıyı simgeleyen büyük bir niş alır. Burası dini törenler vardır. Bunlar oldukça katar’ın heykelinin yerleştirildiği en kutsal bölümdür. Anıtın üzerinde Frigce yazıtlar ba ve yüzeysel olarak kazınmıştır.