Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
PHILIPPE SOLLERS’DEN “ROLAND BARTHES’IN DOSTLUĞU” OKURLARA Gevezelikten uzak bir dostluk “Roland Barthes’ın Dostluğu”, Philippe Sollers’le Barthes’ın yakınlığını gözler önüne sererken ikilinin mektuplaşmalarından örnekleri de içeriyor. Sollers, bir anlamda Barthes’a vefa borcunu ödüyor bu çalışmayla. alİ bulunmaz alibulunmaz@cumhuriyet.com.tr Roland Barthes Philippe Sollers P hilippe Sollers için “Fransa’yı aşan ve kendisini sürekli taze tutan yazar” deniyorsa bunda üslubu, bilgi birikimi, kitaplarına tarihi ve felsefeyi başarılı şekilde katması kadar, 1960’ların ortalarında çaylak ve okunmayan bir “yazarken” Roland Barthes’ın ondan yana zar atmasının da payı var. Barthes’ın, yakınlık duymasının ve metinlerini öne çıkarmasının nedenlerinden biri, Sollers’in birçok alanla (şiir, mimari, resim, müzik vb.) edebiyatı buluşturması. Fakat Barthes’ın dikkatini asıl çeken şey, Sollers’in dil üstüne metinler yazması. Roland Barthes’ın Dostluğu isimli kitap, ikili arasında kurulan yakınlığı gözler önüne sererken mektuplaşmalarından örnekleri de içeriyor. Sollers, bir anlamda Barthes’a vefa borcunu ödüyor bu çalışmayla. “ENTELEKTÜEL REPREZANTLAR”IN DIŞINDA Sollers, aralarındaki dostluğunun tarihçesini çıkarmaya uğraştığı Barthes’ın kendisi için yazdıklarının ne kadar değerli olduğunu ve ölümüyle nasıl sarsıldığını aktarma gereği duyuyor. Sollers’in bunu yapma nedenlerinin başında Barthes’ın, her yanı saran beylik sözlerin ötesine geçip derdini güçlü ve tumturaklı cümlelere hiç göz kırpmayan bir edebi söylemle dile getirip “gösteri çağının geldiğini hisseden ilk kişi” olması. Edebiyatın bir savaş olduğunu söyleyen Sollers, Barthes’ın bunu daha önce fark ettiğini ve aralarında yakınlık kurulmasında paylaştıkları bu görüşün etkili olduğunu belirtiyor. İkilinin üzerinde anlaştığı bir başka konu, Barthes’ın 1970’lerde dillendirdiği “yazarın yalnızlığı” ifadesi. Barthes, akıntılara kapılıp gitmeyen benliği ve edebi söylemiyle Sollers ise politik kimliği ve dönemindeki yazarlardan ayrılışıyla yalnız kalıyor. Edebi, felsefi ve politik huzursuzluğundan bahsettiği Barthes’ın “büyük bıkkınlığa ulaşmaktan korktuğunu” yazan Sollers’e göre onun başarılarından biri, kendini pazarlamaya uğraşan “entelektüel reprezantlara” prim tanımaması. Sollers’in hatırlattığı bu gerçek, aslında Barthes’la ilgili hem teknik hem de yazınsal bir kavramlaştırma. Çünkü edebiyat yoluyla siyasi görüşlerini dillendiren ve bir kavram olarak edebiyata ilişkin okumalar yapan Barthes’ın kimlik kartı gibi bir şey bu: “Nasıl ki Barthes yazısının bir politikası varsa (liberal ayak oyunlarına karşı antifaşizm, kesin demokrasi), aynı biçimde pratiği de üstü kapalı olarak diyalektiktir. Tiyatrolaştırıcıdır.” Bu belirleme bile Barthes’ın giriştiği ve Sollers’in onun yanında saf tutarak dahil olduğu kavganın bir göstergesi. GERÇEK SÖZ İkilinin dostluğunu dışavuran asıl belgeler ise Sollers’in “benzersizlik simgesi” dediği, “yerinde kullanılmış sözcüklerden oluşan” mektuplar. Kitapta, Barthes’ın yazara yolladığı mektuplar yer alıyor ve bunların hiçbiri gevezeliğe, boş laflara ya da yapay bir saygıya (gösteri dünyasındaki sahtekârlıklara) benzemiyor. Mesela Barthes’ın, Sollers’i edebiyatçı olarak görmesi ve onunla konuşup tartışmayı arzula ması, karşılıklı saygı ile sevginin yansıması. Bununla birlikte Barthes’ın eleştirel yaklaşımından örnekler de mevcut satırlarda; yazar, gerek kendi metinleriyle gerek Sollers’inkilerle ilgili epey şey söylüyor. İkilinin arasında, kitap ve yazıların gelip gittiği, bunlara dair fikir alışverişlerinin ve çözümlemelerin de olduğu aşikâr. Bu samimiyetten duyduğu mutlulukla Barthes, “Siz gerçekten çalışmaya yardım eden birisiniz, siz önemli bir kolaylaştırıcı ilaçsınız” diyor. İkiyüzlülüğün ve “entelektüel reprezantların” kol gezdiği edebiyat ortamında, Barthes’ın yazdıkları, ikilinin dostluğunun gerçek bir söz olduğunun da kanıtı. Bir anekdot, bu “gerçek söz”ün ne anlama geldiğini ve ikilinin fikir ortaklığını gösteriyor: “Barthes’ın, belli bir biçimde Brecht’çi ve Marksist olduğu unutulmamalı. Onunla sık sık Marx’tan söz ederdik, bu altıgen biçimli ülkede, hiç kimsenin, özellikle de komünistlerin asla Marx okumadığını tıpkı Katoliklerin Kutsal Kitap’ı okumadığı gibi göstermeye çalışan Althusser ile birlikte Marx’ı tek okuyanlar bizleriz derdik.” Barthes’ın özgünlüğünden ve bunu dostluğuna aynen uyarlayışından parçalar sunan Sollers, kendisinin de üstüne epey kafa yorduğu, “gösteri çözümlemesi”ne ve onun gevezelik düşmanlığına hayranlığını sık sık dile getiriyor kitapta. Bunu yaparken aslında dostluklarının hangi temeller üstünde yükseldiğini de resmediyor. n Roland Barthes‘ın Dostluğu / Philippe Sollers / Çeviren: Sema Rifat / Yapı Kredi Yayınları / 164 s. Turhan Günay için... S evgili Turhan kardeşim, merhaba! İzzet Sarayliç, “Postacı Danilo Üstüne Roman” adlı şiirinde ‘Eskiden sevgi mektupları taşırdı o/ Şimdi aynı adreslere emeklilik aylığı dağıtıyor’ demiş. Pek çok etkinlikteki konuşmama bu şiiri okuyarak başlarım. İşte fırsatını bulur bulmaz, aynı şeyi yaptım yine, hem senin hem koğuş arkadaşlarının hem de Cumhuriyet Kitap okurlarının belleklerine sızdım, dostum Danilo’yla birlikte! Elbet çıkacaksınız o delikten. Sizi o deliğin kapısında kucaklamaya geldiğimizde, başkalarını bilmem ama ben, üstelik 1.80’lik boyumla ayak parmaklarımın üstünde yükselerek yetişebileceğim iki yanağından, döne döne öpeceğim, bilesin! Bir şey daha: Okurlarını 22 Nisan 2017 Cumartesi günü buyur etmeye başlayacak TÜYAP İzmir Kitap Fuarı’nın açılış konuşmasını nedense ben yapacakmışım. TÜYAP yetkililerine, “Bir şartla, Turhan’a rica ederim; gelemezse bağlamasını alırım yanıma, söylemem gerekenleri fısıldar kulağıma bağlaması, ben de sanki kendi laflarımmış gibi parlatırım o cümleleri, bir güzel” dedim. Dediler ki “Memnuniyetle!” Sevgili Turhan kardeşim, sana diyeceklerim şimdilik bundan ibaret. Sonrasını sonra konuşuruz. Selametle... Kardeşin. Sina Akyol KItap İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına Orhan Erinç l Genel Yayın Yönetmeni: Murat Sabuncu lYayın Yönetmeni: Turhan Günay l Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: Abbas Yalçın l Görsel Yönetmen: Dilek Akıskalı l Yayımlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş. l İdare Merkezi: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sok. No: 2, 34381 Şişli İstanbul, Tel: 0 (212) 343 72 74 (20 hat) Faks: 0 (212) 343 72 64 l Cumhuriyet Reklam: Reklam ve Pazarlama Danışmanı: Ayşe Cemal l Reklam Müdürü: Ayla Atamer l Tel: 0 (212) 343 72 74 l Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri, Hoşdere Yolu, 34850 Esenyurt İSTANBUL. l Yerel süreli yayın l Cumhuriyet gazetesinin ücretsiz ekidir. l 320 Nisan 2017 turhangunay@cumhuriyet.com.tr cumkitap@cumhuriyet.com.tr twitter: www.twitter.com/CumKitap