Katalog

VİTRİNDEKİLER Selanik/ Serhat Öztürk/ Can Yayınları/ 190 s. “Kadim kentler vardır: Roma, İstanbul, Paris gibi, dünya ahalisinin bin yıllardır bildiği... Bazıları da gölgede kalır, yaşananlar çok yoğun olsa da pek az bilinir. Selanik de işte bu kentlerden biri. Büyük İskender’in kız kardeşinin adını taşıyan Selanik, 2500 yıllık Akdeniz limanı. Osmanlı’nın Batı’ya açılan penceresi, Mustafa Kemal’in doğduğu yer... Roma’nın büyük yollarından biri olan Via Egnatia’nın güzergâhındaydı Selanik; Normanlar, Franklar, Osmanlılar geldi geçti oradan. Sonra bir Yunan kenti oldu ama aslında yüzyıllardır Yahudi’ydi. Serhat Öztürk de bu kitabında bu kadim kentin geçmişine doğru bi yolculuğa çıkarıyor. Sadece bununla da yetinmiyor, bugünün Selanik’i kitapta ayrıntılı anlamtımlarla kendine yer buluyor. Tarih Sahnesinde Osmanlılar/ Edirneli Oruç Beg/ Örgün Yayınevi/ 444 s. Oğuzların Kayı boyundan olan Osmanlıların Anadolu’ya ne zaman geldikleri kesin olarak bilinmemektedir. Oğuzların Bozoklar kolundan olan Kayıların Malazgirt Savaşı’ndan sonra diğer Oğuz boylarıyla birlikte Anadolu’ya geldikleri ve çeşitli bölgelere yerleştirildikleri bilinmektedir. Anadolu Selçuklu Sultanı I. Alâeddin Keykubat zamanında Ankara’nın Karacadağ yöresine yerleştirilen Kayılar, bir süre sonra Ertuğrul Bey komutasında Sakarya ırmağı çevresindeki topraklara yayılarak Söğüt kasabası ile Domaniç yaylasını almışlardır. Söğüt’ü kendisine merkez yapan Ertuğrul Bey, ölünceye kadar burada kalmış, beyliğinin sınırlarını genişletmiştir. Bu önemli tarihsel gelişmeleri yakından izlemiş Edirneli Oruç Beğ, elimizdeki kitapta ayrıntılarıyla dile getiriyor. Saklı Gül/ Reyes Monforte/ Çeviren: Pınar Gökpar/ Pegasus Yayıncılık/ 422 s. “Saklı Gül”, utancın diğer adı olan Bosna Savaşı’nın yirminci yılında, savaş ve etnik temizlik sözcüklerinin ne anlama geldiğini anlatan gerçek bir hikâye. Roman, Bosna’da yaşanan savaştan kaçmak için İspanya’ya göç eden Zehra’nın hikâyesi. Şiddet gördüğü korkunç zamanları ve sevdiklerini ondan ayıran zalimliği arkada bırakan Zehra, yeni bir hayat arayışındadır. Sıkıntıların üzerinden gelebilme gücü ırkçılığa, nefrete ve kaderin oyunlarına kafa tutmasına yetmeyen Zehra daha güçlü limanlara sığınır: Kız kardeşi, hayatını kurtaran bir İspanyol ve yeni bir aşk. “Saklı Gül” aşk ve arkadaşlık ile savaşın ve göç etmenin acı gerçeği üzerine duyulması gereken bir hikâye. Acı ve umut dolu... Duygu Şifresi/ Bradley Nelson/ Çev.: Pelin Tornay/ Omega Yayınları/ 326 s. “Duygu Şifresi”nde holistik hekim ve konuşmacı Bradley Nelson, bilinçaltı zihnin içsel işleyişini gözler önüne seriyor. Önemli olayların nasıl bazı enerjileri vücuda hapsettiğini ve böylece birtakım hislerin nasıl tutsak duygular haline getirdiğini ortaya koyuyor. Nelson, tutsak kalmış duyguların ağrılara, organların kusurlu çalışmasına ve en nihayetinde de hastalıklara nasıl sebep olduğunu kısa ve net bir şeSAYFA 24 ? 5 TEMMUZ 2012 kilde açıklıyor. Tutsak duygu, düşünce, seçim ve başarılar üzerinde önemli etkiler oluşturabiliyor. İş’te Türk/ Zafer Parlar/ Çeviren: Kerem Çiftçioğlu/ Optimist Yayınları/ 284 s. “Türkiye’de iş yapmaya hazırlanan yabancılara bizi nasıl anlatırdınız? Doğu ve Batı’nın, eskiyle yeninin aynı anda var olduğu renkli, dinamik hatta parametrik iş kültürümüze yabancılar nasıl bakıyor? Globalleşen iş yaşamında en çok karşılaşılan kültürel farklılıklar hangileri?” Zafer Parlar “İş’te Türk”te bu soruların peşinden gidiyor. Türkiye’de de bulunan yabancı ve Türk yöneticilerin, profesyonel ilişkilerinde karşılaşabilecekleri olası kültürel anlaşmazlıkların nedenleri ve çözüm yollarının yaşanmış örneklerle anlatıldığı kitap çalışma kültürünü keyifli bir dille mercek altına alıyor. Kurum yapılarından, teklif süreçlerine, tatil alışkanlıklarından, motivasyon nedenlerine, ast üst ilişkileri ve yönetici özelliklerine kadar uzanan geniş bir yelpazeyi kapsayan çalışma hem Türkçe hem İngilizce olmak üzere aynı kapak altında birleşiyor. Çileci/ Nikos Kazancakis/ Çeviren: Harun Ömer Tarhan/ İstos Yayın/ 160 s. “Çileci” birçokları için gezgin Kazancakis’in metafizik yolculuğu ya da yazarın mezartaşındaki yazıtı da içermekte olması nedeniyle yaşam felsefesini dile getirdiği yapıtı olarak görülür. Bununla beraber 1909 yılında Henri Bergson’un gözetiminde tamamladığı doktora tezi “Friedrich Nietzsche, Hukuk ve Devlet Felsefesi Üzerine”nin konusu olan ve “Aleksis Zorbas’ın Yaşamı ve Dünya Görüşü” adlı ünlü eserinin önsözünde belirttiği üzere yaşamındaki en derin ayak izlerine sahip dört kişiden ötekiler Homeros, Bergson ve Zorbas biri olan Nietzsche’nin “Törenin Soykütüğü Üzerine” adlı yapıtının Çileci Ülküler Ne Demektir? başlıklı üçüncü bölümüne Kazancakis’in yerelliği içerisindeki kişisel yanıtı olarak da okunabilir. Yazımı Kazancakis’in bütün ömrüne yayılan bu kitap Türkçede ilk kez yayımlanıyor. Şemspare/ Elif Şafak/ Doğan Kitap/ 248 s. Elif Şafak’ın yeni kitabı “Şemspare” okuyucuların karşısına çıkıyor. Kitap Elif Şafak’ın Kasım 2010’dan bu yana Habertürk gazetesinde yayımlanan yazılarından oluşan bir derleme. Şafak’ın edebiyat ve güncel konular üzerine altmışın üzerinde denemesinin bulunduğu “Şemspare”nin illüstrasyonları ise M. Kutlukhan Perker imzasını taşıyor. Şafak’ın kitaplaştırdığı yazıları, okuyucuları için güzel bir sürpriz. Mavi Defter/ Şavkar Altınel/ Yapı Kredi Yayınları/ 116 s. Polonya istasyonlarının mavi çerçeveli levhaları gibi, her beyaz alan yazarın onu biçimlendirme isteğiyle çevriliydi. İç içe geçmiş iki anlatı: yazarın kış yaklaşırken Bremerhaven’den Gdansk’a yaptığı dolambaçlı yolculuğun hikâyesiyle üç ayrı noktada üç Avrupa şehrinde geçirdiği birer haftanın hikâyesi… Anlatılardan birinde yollarda rastlanan manzaralar, öbüründe de sorular birbirini kovalıyor: Vermeer ile Anne Frank arasındaki benzerlik nedir? Kayıp bir valiz bizi kaybolmuş hayatlara götürebilir mi? Bir Venedik evindeki eski kartpostallarla dil kitapları neyi simgeler? Erdal Öz Ödülü sahabi Şavkar Altınel’in “Mavi Defter”i, doğusu, batısı, kuzeyi, güneyiyle bugünkü Avrupa’nın şiirsel bir portresi ve yazmanın bütünüyle dürüst bir uğraş olup olamayacağı sorusuyla bir yüzleşme. Anadolu Yakası/ Mustafa Kutlu/ Dergâh Yayınları/ 208 s. Mustafa Kutlu her yıl yeni bir kitap yayımlama geleneğini sürdürmeye devam ediyor. Bu kez “Anadolu Yakası” adını verdiği kitapla okurlarını selamlıyor. Kutlu bu kitabında gelenekselleşen hikâye alt başlığını Nehir Söyleşi olarak değiştiriyor. Yeni hikâyesini nehir söyleşi formatında kurgulayan Kutlu, “Anadolu Yakası” adlı yerel bir kanal sahibi Muzo Gönül’le toy gazeteci Erol’un yaptığı söyleşiyi sunuyor. Bu takdim vesilesiyle gene yalın bir hayatın içine farkında olmadan giriyor. Tıpkı diğer tüm Mustafa Kutlu hikâyelerinde olduğu gibi... Muzo Gönül’ün taşraşehir yaşantısı arasında kalmışlığından mükemmel bir hikâye çıkarıyor Kutlu... Siyasal Düşünceler Tarihi IIIIII/ Çetin Yetkin/ Gürer Yayınları/ 1308 s. Prof. Dr. Çetin Yetkin’in hazırladığı, beş cilt olarak tasarlanan yirmi yıllık bir emeğin ürünü olan ve birinci dereceden kaynaklara dayanan “Siyasal Düşünceler Tarihi” dizisinin üçüncü cildi ilk kez okurların karşısına çıkıyor. Bununla birlikte önceden yayımlanmış diğer iki cilt de yeni baskılarıyla raflardaki yerini alıyor. Her bir cildi, yazarının akıcı üslubuyla bağımsız bir kitap gibi okunabilen “Siyasal Düşünceler Tarihi” dizisinin bu üçüncü uğrağında Batı ve Osmanlı’daki ütopyalar, sosyalizm, komünizm ve anarşizm akımları, onları yükselten koşullarla birlikte ele alınıyor. Yetkin, bu kapsamlı çalışmasında yazılmış başka siyasal düşünceler tarihi kitaplarından değil, doğrudan doğruya siyasal düşünürlerin kaleminden çıkmış kaynaklardan yararlanıyor; her bölümde, önce bu düşünürlerin ya da akımların düşüncelerini yorumsuz olarak aktarıyor, sonra okurlara genel bir değerlendirme sunuyor. Selçuklular’dan Cumhuriyet’e Türkiye’de Mimarlık/ Aptullah Kuran/ Yayına Hazırlayanlar: Çiğdem Kafescioğlu, Lucienne ThysŞenocak, Timur Kuran/ Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları/ 788 s. “Selçuklular’dan Cumhuriyet’e Türkiye’de Mimarlık”, Aptullah Kuran’ın kırk yılı aşan akademik yaşamının farklı zamanlarına ait ürünlerini akıcı bir bütün halinde derleyen bir çalışma. Yapıtı oluşturan kırk bir makale aynı zamanda, geniş bir coğrafyada bin yıllık bir süreç boyunca mimari geleneklerle pratiklerin oluşum ve dönüşümünü inceleyen bir tarihçinin seyir defteri. 1961’den 1994’e uzanan dönemde kaleme alınmış makaleler, Selçuklu Anadolusu, Osmanlı İmparatorluğu ve Cumhuriyet Türkiyesi’nde mimarlık akımlarını mercek altına alıyor. Mimarlık geleneklerinin farklı toplumsalsiyasal ortamlarda yeni tarzlarla yeniden biçimlenişinin öyküsünü beş yüzü aşkın çizim, plan, harita ve fotoğraf eşliğinde sunuyor. ? CUMHURİYET KİTAP SAYI 1168