Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
aşlar a başvard’la bir rard u. Tek. Buuisolayı ktada in sırla ağını gereyan za çısürpmekçisin halinemli Caryl Férey’den ‘Zulu’ Bu Güney Afrika tatil rotanızda yok Yıllardan 2010, zamanlardan futbol; Dünya Kupası Güney Afrika’ya misafir gelecektir. Bu zamanlarda yaşanması istenen son şey ise imajı zedeleyecek herhangi bir şiddet olayı. Bu yüzden kimsenin ruhu duymadan çözülmesi gereken cinayetler vardır ancak üstü örtülmüş karanlık bir geçmiş kapalı kapılar ardında ne kadar saklanabilir? ? Burcu AYAZ üney Afrika’nın yüz akı Cape Town’un arka sokaklarında, Sahraaltı Afrikası’yla arasındaki tampon bölgede, Khyelitsha’dan başlayan kara sokaklarda… Renkliler, yani beyaz olmayanlar, Güney Afrika Cumhuriyeti’nin 1994 yılına kadar uyguladığı ırkçı ayrılıkçı sisteme kadar şehrin “kenarlarına” atılmış bir grup insan. Tam Türkçesi “kasaba” anlamına gelse de onların yaşadığı “Township”in gerçek anlamı bu; kaderine terk edilmiş bir grup insan. Caryl Férey’in Zulu’su tam da burada geçiyor. Sokaklarda önemli tek şeyin ayakta kalmak olduğu; büyük kardeşlerin küçüklere miras olarak oyuncaklarını değil, silahlarını ve çetedeki yerini bıraktığı, arabayı değil silahı kullanmayı öğrettiği, en iyi saklanma mekânlarını oyun için değil hayatta kalmak için ezberlettiği bir dünyada var oluyor Zulu. Yanı başındaysa Güney Afrika’nın ışıklı vitrini Cape Town’un en renkli banliyösü Camps Bay. Paralı bir yol, korunaklı bir sahil kenti ve arabaları park eden ya da mutfak işlerine yardım eden siyahilerden oluşan çalışan ordusu. Yani tatilde gördüğünüz o cennet Güney Afrika sahili. Burnumuzun dibindeki olayları asla görmediğimiz zamanlara, hep uzak sandığımız yakın coğrafyalara uğruyor Zulu. Adını Muhammed Ali’nin Ali’sinden almış bir polis şefi Ali Neuman ise kitabın baş kahramanı. Zulu’ysa kitabın adıyla birlikte sıkça duyacağınız kabilesi. Bugün KwaZulu Natal olarak bilinen Güney Afrika’nın önemli bölgelerinden biri. Yani topraklarının yerlisi olan Zulu kabilesinden adını alan bölgeden… Yıllardan 2010 ve zamanlardan futbol... Dünya Kupası Güney Afrika’ya misafir gelecektir. Bu da demektir ki “gezegenin en medyatik” olayı bu topraklara gelecek; final maçları televizyondan takip edilecek, dört milyar izleyici, tiyle oire, ını sürodası maya r, küma ığını dürük ettie’ın hramağunu tarzınp kalkhiç mi adece ersek un Bir eler Caryl Férey onuüre er yasüreçar kulaşler nden da işsiz arar burjuyince, ede, rden lerdi. mışlar, lerdi du Pof almışz sakin k” var. a zor arın” da ro G eşen omannlüyor. bir anbür gibi yapmuş bir çmayı iyor yan büleştiru katn ve bu sini ail.com taraftarlar, röportajlar, görüşmeler... Tam bu esnada yaşanması istenen son şey, imajı zedeleyecek herhangi bir şiddet olayı. Bu yüzden kimsenin ruhu duymadan çözülmesi gereken cinayetler vardır ancak üstü örtülmüş karanlık bir geçmişi kapalı kapılar ardında ne kadar saklayabilirsiniz ki? Ali’nin annesine yapılan bir saldırı ve ardından ünlü ve beyaz rugby oyuncusunun kızının öldürülmesi bombamın pimini çekmeye yeter. Her biri kendi hikâyesinin trajik yanıyla uğraşan Ali, Dan Fletcher ve Brian Epkeen ekip olarak cinayeti çözmek için yola çıkarlar. Zulu’nun dokusunu anlayabilmek için yukarıda bahsi geçen Güney Afrika “manzarası”na biraz daha kan ekleyin; belki adını hiç duymadığınız uyuşturucuları, sokak aralarında yapılan pazarlıkları, çocukların üzerinde denenen kimyasalları… 1948’den 1994’e kadar uygulanan ırkçı ayrımcılık sistemi Apartheid sona ermiş olsa da, sokaklarda gölgeleri dolaşmaktadır. Şiddet tek ifade biçimidir ve birilerinin buna son vermesi gerekir. Tıpkı Ali Neuman ve arkadaşları gibi zaman zaman kanlı geçmişini yeniden diriltecek ve yaşayan hayatından çok şey alacak olsa bile çözülecek cinayetler kaldırılması gereken bir şiddet gölgesi vardır. Bir polisiyeden ne beklediğinizi bilmiyorum ama; bir solukta okuyacağınız, kahramanların ve mekânların hızlı tasvirleriyle sizi dolambaçlı ama kısa yoldan katile götüren bir romansa aradığınız, Férey doğru isim değil. Zira bahsi geçen romandaki dolambaçlı yol, kurgunun yanı sıra hayatların üzerinden geçiyor. Katil tek değil, belki bir toplum belki o toplumu o hale getirenler belki yalnızca gözbağları belki de boyun eğilenler. Férey’in yarattığı kusursuz sahneler, kan kokulu gerçeğin bir kez daha burnunuzun direğini sızlatmasına neden oluyor. Zulu/ Carly Férey/ Çeviren: Pınar Ercan/ İthaki Yayınları/ 384 s. 15 MART 2012 ? SAYFA 11 : Mehınla1152 CUMHURİYET KİTAP SAYI 1152