Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Ş Hilde DOMIN iir Atlası CEVAT ÇAPAN Hilde DOMIN/ Şiirler/ Çeviren: Danyal NACARLI ‘Habil kalk // yeniden oynanmalı bu oyun...’ Ş air Almanya’nın Köln şehrinde 1909’da Hilde Löwenstein olarak dünyaya gelir. Musevi kökenli olduğundan Nazilerin iktidara gelmesiyle 1932’de Almanya’yı nişanlısı Erwin Palm’le terk eder. İtalya, İngiltere ve Dominik Cumhuriyeti’nde sürgün yılları geçirir. 1954’te Almanya’ya döner. ama yerleşmez. Uzun süre İspanya’da yaşar. 1961’de Almanya’ya temelli döner. 1951 yılında Dominik Cumhuriyeti’nde, annesinin ölümünü öğrenince, geçirdiği sinir krizden sonra intiharı bile düşünür. Geçirdiği bunalımdan şiirler yazarak kurtulur. “Yeniden doğduğunu” söyler, “şair olarak”. 1959 yılında ilk şiir kitabı “SADECE BİR GÜLÜ YASLANACAK” yayımlanır. Şiirlerinin yanı sıra bir roman ve çok sayıda denemeler de yazar. Şiiri içtensiz bir ideloji, bir teslim olmuşluk değil, her şeyin değişebileceğine inancıdır. Dünyayı değiştirecek de insanın kendisidir. “Bir yazara üç türlü cesaret gerek: olduğu gibi olabilmesi için; her şeyi olduğu gibi söyleyebilmesi için, yalan söylemeden; herkese ulaşabileceğine inanabilmesi için.” Domin 2006 yılında evinde geçirdiği bir kazada ölür. bu ince yoldan herkes tek başına ölülerin kafalarından hiç korkmadan neredeyseritminde kalbimizin, koruyormuşçasına biri bizi kesilmedikçe ansızın aşk. Yürüyoruz işte kelebeklerle kuşların arasından şaşkın bir dengede ağaç tepeleriyle dolu sabaha karşı altın sarısı, yeşil ve maviyürüyoruz uyanışına sevdiğimiz o gözlerin ECCE HOMO Kendisine duyulan güvenden daha küçük Budur işte insan tek kollu her zaman Çarmıha gerilenden fazlası değil açılmış iki kolu da ardına kadar o: benburadayım BİR SONRAKİ SAVAŞ Kollarım yok benim omuzlarıma raptedilmiş kanat gibi ellerim belki bir kuş olacaktım ben uçmam ki belki de bir insan olacaktım ben öldürmem ki sarılmalı da değilim hiçbirinize siz, öldürenler siz ki, taş fırlatan eller ta ezelden beri ancak sapanınız değişti. Bir sonraki savaş öyle söyledi Einstein ok ile, yay ile savaşılacakmış yeniden ve bir sonraki buzdolabı yağmurla dolmuş topraktan bir testi olacakmış. Ama o güne kadar Evrensel Toplama Kampı diye dünyadaki itaatsizlere belki gökyüzünde ay kalır. ? 25 EKİM 2012 ? SAYFA 19 İSTEMEK Batırırlar bizi yıkarlar Tufan’ın sularıyla ıslanırız zarına kadar yüreğimizin İşe yaramaz dilemek o diyarı bu tarafında gözyaşı sınırının yok ki faydası dilemenin “bir bahar olsun hep ömrüm başıma gelmesin hiç hâl” Ama işe yarar istemek getirmesini zeytin ağacından dalı tan kızıllığında güvercinin rengârenk olmasını çiçeği kadar da meyvesinin hâlâ ışıyan bir taç olmasını yerde savrulan yapraklarıyla gülün Ve istemek salıverilmeyi Tufan’dan aslanlı kuyuyla alevli fırından daha yaralı, daha da şifalı istemek teslim edilmeyi kendimize hep yeniden YORULMA Yorulma inadına uzat mucizeye usulca elini kon dercesine bir kuşa ŞİMDİLERİ Kim ağlamışsa eşiğinde evinin garip bir dilencinin daha ağlamadığı kadar Kim geçirmişse geceyi kuru yerde hemen dibinde yatağının Kim yalvarmışsa ölülere “Yüzünüzü çevirin, bakmayın ayıbıma!” Basmaz bir daha onun tabanları sokağa ayrılmış dünü ve yarını koca bir asırla uzatmazlar bundan böyle birbirine ellerini Solmayacak asla onun gülü ve saplanmayacak yüreğine bir ok bile. Ama korkuyor neredeyse teselliden kubbe gibi açılıp belirirken korumak için titrek ışığıyla onu bir çift kanat. DENGE Yürüyoruz CUMHURİYET KİTAP SAYI 1184