Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
T 14 TEMMUZ ÇARŞAMBA ittiler. Kızımızla damadımızı bugün uğurladık. Aktarmadaki G sekiz saatlik bekleme süresi de hesaba katılırsa 32 saat sürecek bir yolculuk… Dünyanın öbür ucu… Üç hafta, bu kadar kısa bir süre midir? Göz açıp kapayıncaya kadar bitti. Oysa gelmelerini beklerken haftalar değil, günler bile geçmek bilmiyordu. Giden, yalnızca iki kişi; ama ev tümüyle boşalmış gibi. Yarıyıl tatilinde gidebilirsem yedi ay, gidemezsem bir yıl sürecek bir özlemin başlangıcı… Dayan bakalım Feyza! ürkçe Günlükleri FEYZA HEPÇİLİNGİRLER 15 TEMMUZ PERŞEMBE TV kanallarından aradılar. TDK’nin yeni önerdiği sözÇ eşitli cükleri nasıl buluyorum? Olumlu bir şeyler söylemek isterdim; ama kimi sözcüklerin benimsenme şansı yok gibi. Sözgelimi, “eküri” için önerilen “ahırdaş” sözcüğü Akşam gazetesinin konuyla ilgili haberine, “Ahırdaşınla altın saatlerde geçgeç yapma” diye başlık olmuş bile. Eküri, “bir kişiye ait yarış atlarının tümü” dışında, “bir ekibin mensupları” (Özön’den akt. Nişanyan) diye bir anlam da taşıyor. Gençler arasında “eş, arkadaş” hatta onların deyişiyle “kanka” anlamında kullanılıyor. “Yakın arkadaş, yoldaş” anlamıyla son yıllarda yaygınlaşan “kanka” da Çingenece “konka”dan gelirmiş. (Nişanyan) Önerilen sözcüklerin kimi tanım niteliğinde. “Anchorman” karşılığı “ana haber sunucusu” gibi, “metroseksüel” karşılığı “bakımlı erkek” gibi. “Migren” yerine “yarım baş ağrısı” zaten kullanılıyor. “Terör” yerine “yıldırı” sözcüğü pek hafif kalıyor; terör sözcüğünün yarattığı ürpertücü etkiyi yaratmıyor. “Köprüleme” dişçilikte kullanıldığı için “bypass” yerine benimsenmesi zor. “Aspiratör” yerine “emmeç”, “banliyö” yerine “yörekent”, “çip” yerine “yonga”, “gurme” yerine “tatbilir”, “raket” yerine “vuraç”, “selfservis” yerine “seçal”, “navigasyon” yerine “yolbul” benimsenebilir; ama halk ağzında kullanılmasına karşın “light” yerine “yeğni” sözcüğünün tutması zor. “Aksakal”, masalları akla getirmesinin yanı sıra cinsiyet ayrımcılığı da içeriyor. Kanallardan birinde sordular da. “Türkçenin duayenlerinden” yerine size, “Türkçenin aksakallarından mı diyeceğiz?” diye. Ben de “Ne ak ne kara… Sakalım yok ki!” dedim. Türbülans” yerine önerilen “burgaç”, TDK sözlüğünde “anafor” karşılığı olarak yer alıyor. Bu durumda “burgaç”, anafor, girdap, türbülans, tümünün karşılığı mı olacak? “Zap ping” yerine “geçgeç” çoktan önerildi; ama tutmadı. “Klip” yerine “görümsetme”, “billboard” yerine “duyurumluk”, “amblem” yerine “belirtke”, “ordövr” yerine “yemekaltı”, “dart” yerine “oklama”, “kaparo” yerine “güvenmelik”, “lot” yerine “tutam” kolay benimsenebilir gibi görünmüyor. “Happy hour” yerine “indirim saatleri”, “prime time” yerine “altın saatler” diyen çıkar mı, bilmem. “Özel ulak”, “ekspres” sözcüğünün bütün anlam alanını kapsamıyor; “panik” yerine önerilen “ürkü”, “sürpriz” yerine önerilen “şaşırtı” da öyle. Sözcük üretmek çok zor bir iş, biliyorum; ama yadırgatmadan benimsetmek galiba daha da zor. 18 TEMMUZ PAZAR stanbul’dan çanta doluları kitabı Ayvalık’a taşıdım. Yaz, bütün bu kitapları okumama yetmez; ama hiç değilse adlarını anarak tanıtım görevimi biraz hafifletebilirim. Şiir kitaplarına öncelik tanımak kararındaydım; ama Sedat Erden’in, kışın benimle birlikte birçok yere geldiği halde kapağını bile açamadığım Karşı Apartmanda Yaşayanlar‘a (Hayal Yayınları) karşı bir suçluluk duygusu taşıdığım için ondan başladım okumaya. Kitabın üzerinde “öykü” yazıyor; ama öyküden çok, anı tadı veriyor kitap. Dışişleri Bakanlığı görevlisi olarak çeşitli ülkelerde bulunan Sedat Erden, hem bu ülkelerde yaşadıklarından çok ilginç olayları hem de oralardaki Türk konsolosluklarında yaşananların anlatmış. Sudan’dan Hindistan’a, Pakistan’dan Meksika’ya pek çok ülkedeki kişisel acılar, hüzünler, ancak orada yaşanırsa bilinecek ayrıntılarla ve sağlam bir gözlemcinin titizliğiyle anlatılmış; bir konsolosluk görevlisinin anılarıymış gibi bir yaşanmışlık sıcaklığıyla okunuyor. Ocak’tan beri 16 tane düzenlenmiş, (şimdi) 17’incisi düzenleniyor anlamı çıkıyor. Oysa, ‘17’incisi bu yıl düzenlenen’ dendiğinde, önceki yıllarda 16 kez düzenlenmiş, bu yıl da 17’incisi düzenleniyor” denmiş oluyor. “Ne dersiniz? Hangisi doğru?” diye soruyor İhsan Doğan. Benim, “Bu yılki üçüncüsü” dememi, ilkinin yarattığı izlenimini giderme çabası diye düşünmüş. Konu üzerinde titizlenerek yazdığım bir söz değildi açıkçası. Kendiliğinden doğrusunu yazmışım. Açıklamasını okuyunca İhsan Doğan’a hak vermemek elde değil. “Bu yıl üçüncüsü düzenlenen” dendiğinde, gerçekten de o şey her ne ise, yılın başından bu yana iki kez düzenlenmiş; şu andakiyle üç oluyor, anlamı çıkıyor. Oysa bu kalıp genellikle yılda bir kez düzenlenen festival, şenlik vb.den söz ederken kullanılıyor. Demek ki “Üçüncüsü bu yıl düzenlenen” denmesi gerek. İ 20 TEMMUZ SALI ehmet Sarsmaz, şiirlerini topladığı kitaba, “Mehmet SarsM maz Cumhuriyeti” (İlya Yayınevi) adını vermiş. “Vay! Tek kişilik bir cumhuriyet ha!” ” dedirten bir ad! “Aktinya, Eylül Gülü, (Thomas Steele Drach tarafından çevrilen) Poems & Şiirler, Yok Kitap, P=we2, Otuz Altı Yaş, Büyük Başarısızlık, Zararhane” adlı kitaplarında yer alan şiirlerinin yanı sıra “Sözcükbilim (wordoloji” ve “Felsefe Kırıntıları” adlı bölümler de var kitapta. Mehmet Sarsmaz Ege Üniversitesi Felsefe Bölümünü bitirmiş. Felsefeye ilgisinin kaynağı burasıysa da son iki bölümü yazması İlhan Berk’in uyarısıyla olmuş. Kitabın sonundaki “Mehmet Sarsmaz Söylencesi”, şairin, kendisi hakkında yazılanları topladığı bir bölüm. Bu bölüme “2008’den Üç Yazı”sını da eklemiş. İhsan Tevfik’in son şiir kitabının adı: Aşka Çırak Ölüme Usta (Artshop Yayınevi). “Önsöz Yerine” yazdığı şiirde, neden yazdığını, başka söze gerek bırakmayacak biçimde açıklamış İhsan Tevfik: “yok yok inandım/ başka türlü olmayacaktı/ gittim şiire durdum yüzümü/ üç kere kıyam etti kalbim/ söze şiirle başladım/ yücelten ve göçüren şiirin adıyla// bir yolcuydum nebîsiz/ o iblisin çölünde/ tuttu elimden tuttu söz/ tam yedi çerağ yaktı/ gittim şiirle yudum yüzümü/ yok yok inandım/ başka türlü olmayacaktı.” ? www.feyzahepcilingirler.com / feyzahep@gmail.com Yıldız Teknik Üniversitesi, Türk Dili Bölümü Çukursaray Binası Kat: 2, Barbaros Bulvarı34349 Yıldız/İst. 19 TEMMUZ PAZARTESİ u yıl ...’ıncısı düzenlenen’ ya da “...’ıncısı bu yıl düzenle“B nen”… Bu iki söyleyiş arasındaki farka çok da dikkat etmemiştim doğrusu. Bandırma’da Milli Eğitim Müdürlüğünün düzenlediği festivalden söz ederken “Bu yılki üçüncüsü” demişim. İhsan Doğan, hemen ertesi gün, Cumhuriyet’te, “Karaburun’da bu yıl 17’incisi düzenlenecek...” biçiminde bir başlık görünce sorma gereğini duymuş. TRT’de çalıştığı günlerde arkadaşlarıyla çok tartıştıkları bir konuymuş meğer bu. “‘Bu yıl 17’incisi düzenlenen’ şeklinde kullanıldığında 1 B U L M A C A Önce aşağıda tanımları verilen sözcükleri bulmaya çalışın ve her bir harfi bir yatay çizgi üzerine gelecek biçimde yazın. Sonra çizgilerin altlarındaki sayılara göre bu harfleri bulmacadaki aynı sayılı karelere aktarın. (Kara kareler iki sözcük arasını gösterir. Bir satırın sonunda kara kare yoksa bu, sözcüğün alttaki satırın başına sarktığını gösterir.) Bulmaca tamamlanınca, sorulan tanımların karşılığı olan sözcüklerin ilk harfleri yukarıdan aşağıya doğru Oya Uysal’ın şiir kitabının adını oluşturacak; bulmaca karelerindeyse, aynı şiir kitabından şiir dizeleri ortaya çıkacaktır. 1 D 2 B 3 P 4 P 5 D 6 B 7 D 8 N 9 A 10 B 11 A 12 L 13 A 14 E 15 G 16 G 17 F 18 M 19 B 20 H Hazırlayan: İLKER MUMCUOĞLU K. Atıf Yılmaz’ın bir filmi. 22 65 26 31 L. Başlık. 21 M 22 K 23 N 24 P 25 O 26 K 27 A 28 A 29 D 30 N 12 42 58 41 31 K 32 B 33 G 34 B 35 J 36 D 37 N 38 J 39 P 40 I M. Danışıklı dövüş. 78 47 21 18 41 L 42 L 43 A 44 O 45 I 46 H 47 M 48 E 49 H 50 F Tanımlar ve sözcükleriniz: A. Simone de Beauvoir’in bir yapıtı. N. Kars’ın bir ilçesi. 51 D 52 N 53 B 54 B 55 H 56 N 57 C 58 L 59 B 60 N 61 C 30 52 23 37 8 60 56 O. “... Ryan” (aktris). 62 D 63 J 64 C 65 K 66 C 67 A 68 D 69 O 70 J 71 E 72 B 81 9 76 11 13 43 28 67 B. Dostoyevski’nin ilk romanı. 25 69 44 73 G 74 E 75 F 76 A 77 D 78 M 79 F 80 B 81 A 6 2 53 54 72 10 32 34 59 80 19 P. “Henrik ...” (Bir Halk Düşmanı ve Nora adlı oyunları da olan Norveçli oyun yazarı). C. “... Urgan” (Dinazora saygıyla). 24 27 39 4 3 64 66 61 57 F. “... Highway” (David Lyncih’in filmi). 46 49 55 20 D. Howard Fast’ın, Sacco ve Vanzetti’yi ölümsüzleştirdiği romanı. 17 75 79 50 I. Jüpiter’in bir uydusu. 1066. sayının çözümü: A. AĞRI DA 62 51 36 5 77 7 68 1 29 G. “sahi kaç ceset var ki zaten doğru dürüst görüştüğümüz / bir Nâzım, bir ... Abi, bir de Mayakovksi” (küçük İskender). 45 40 J. “... burnu’ndan atlıyor denize; tutturabilmiş midir Akbaş’ı?” (Ece Ayhan). ĞI, B. RİMBAUD, C. İDRİS, D. FUZULİ, E. ELDE, F. KURŞUN, G. ARE, H. LELEMENDİ, I. ERDAL, J. NEY, K. DÜŞ İŞLERİ, L. EYRE, M. ROBER. E. Bertolt Brecht’in tiyatro yordamı. 73 15 16 33 14 48 71 74 H. “... Margulies” (Her Rind Bilir diyen şair). 38 63 70 35 Şiir: “arı idim, ağuları şeker ile yoğurdum,/zerresinden şifa bulur, yine derde düşerler”. Deli Bal. SAYFA 31 CUMHURİYET KİTAP SAYI 1067