29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Radi Dikici'nin ‘Şu Bizim Bizans’ı üzerine... Roma İmparatorluğu’nun 1123. yılı Radi Dikici'yi “Bu Şehri İstanbul” ve “Cumhuriyetin Divası Müzeyyen Senar” adlı eserlerinden tanıdık ve zevkle okuduk. Her ikisi de araştırma ve incelemeye dayanan çok başarılı eserlerdi. "Şu Bizim Bizans" adlı son eseri de aynı çizgide ve on beş yıllık çok uzun bir çalışmanın ürünü. getirmiş: “Herkes burada sözü edilen Roma'yı, İtalya'nın başkenti Roma olarak algılamaktadır, ancak bu yanlıştır. Burada sözü edilen Roma, Bizans İmparatoru Büyük Konstantin'in kurduğu Nouva RomaYeni Roma, yani İstanbul'dur. Çünkü dünyada 330'dan başlayarak 1453'e kadar bütün mesafeler, İstanbul'daki Milion Taşı (halen Ayasofya'nın karşısında durmaktadır. Önündeki levhada ise ismi yanlışlıkla Million olarak yazılıdır) esas alınarak ölçülmüştür. Milion taşı, 0 km. noktasıdır. Bütün uzaklıklar bu taştan itibaren hesaplanmıştır.” Yazarımızın, burada anlattığı gibi zaman zaman bazı gerçekleri anlatımgörünen bir olayın bile dünya tarihini nasıl değiştirdiğini; 8. yüzyıldan sonra ortaya çıkan devletlerin krallarının unvanlarını kullanmak için bile Bizans imparatorlarında izin alma zorunluluklarını; İstanbul'un muhteşem eserlerle donatılmasını; imparatorların evlenme ve imparatoriçeler için doğum sonrası kutlama törenlerini; anaoğul, babaoğultorun ve kardeşler arasındaki iktidar mücadelelerini; düzenlenen güzellik yarışmalarından seçilerek imparatoriçe olan ve Bizans'a hükmedenlerin renkli hikâyelerini; Bizans'tan bize intikal eden ve farkında olmasak da hâlâ, günümüzde kullandığımız kelimeleri; gelenek ve görenekleri; eğitim sistemini; Bizans kilisesini; edebiyatını; sanat eserlerini ve uluslararası ilişkilerini; sonuç olarak devamı olduğumuz ve kültür mirasını paylaştığımız resmi tarihin bize öğretmediği Bizans'ı okuyacaksınız.” Megara Kralı Byzas ve halkı, M.Ö. 657 yılında Atina'ya 27 km. uzaklıktaki ülkelerini terk ediyorlar ve Çanakkale Boğazı’nı geçip Körler Ülkesi'ne, yani KalkedonKadıköy'e yerleşmek üzere geliyorlar. İlk bölümü “Büyük Konstantin'in imparator oluşunu hazırlayan şartlara bakmak için yaklaşık 30 yıl geri(den)” başlatmayı uygun bulan Radi Dikici, kitabını Roma İmparatorluğu'nun başlangıcı sayılan 330 yılından değil de 284 yılından başlatmasının nedenini “…doğrudan M.S. 330'dan başlamak Büyük Konstantin'in İstanbul'u neden Roma İmparatorluğu'nun başkenti olarak seçtiğini pek iyi anlatmayacağını” düşündüğünü ifade ederek açıklamış. I.Konstantius'un nereden geldiğini çeşitli kaynaklardan açıkladıktan sonra o dönemin ayrıntılarına giriyor ve önemli iki noktaya dikkat çekiyor: Birincisi İstanbul'un Byzantium olan isminin Yeni Roma (Nouva Roma) olarak değiştirmesine rağmen İstanbul'un I. Konstantin'in adıyla anılması yani Konstantinople olması ve ikincisi ise pagan olan halkını Hıristiyanlığı kabul ederek Hıristiyan yapmasıdır. Bu gerçekleri de J.J. Norwich'in ByzantiumThe Early Centuries'de söylediklerine dayandırıyor: “Tarihin hiçbir döneminde ne İskender, ne Alfred, ne Charles, ne Cathreine, ne Frederick ve hatta Gregory, asla 'büyük' unvanına onun kadar layık olmamıştır. Çünkü o, 15 yıl gibi kısa bir süre içinde iki karar alarak bütün dünyanın kaderini (ve tarihin akışını) değiştirmiştir. Bunlardan ilki, Hıristiyanlığı kabul etmesi ki bu çok değil sadece bir jenerasyon önce ağır bir suç sayılıyordu ve Hıristiyanlığı Roma İmparatorluğu'nun resmi dini haline getirmesidir. İkincisi, imparatorluğun başkentini Roma'dan, yeniden inşa edilen bir şehre, Byzantium'a taşıması ve sonraki, 16 yüzyıl boyunca şehrin onun ismiyle, Konstantinople olarak anılmasıdır. Bu iki karar onun tarihin en etkili kişisi olduğunu göstermektedir…” Daha sonra Aya İrini ve Aya Sofya'nın önemi, imparatorluğun başında İmparator'a yakın olan eş, kardeş gibi kadınların durumlarını ve bunun gibi başka ayrıntıları ve öykülerini de öğreniyoruz, bunlar da kitabı renklendiriyor. YEDİ BÖLÜMLÜK BİR KİTAP Yedi bölümden oluşan "Şu Bizim Bizans" Roma İmparatorluğu'nun başına geçen hanedanları, bu döneme rast gelen Haçlı seferlerini ve bu seferlerin sonucunda Konstantinople'un kaybedilip tekrar alınmasını, çeşitli entrikaları, güç savaşlarını ve imparatorluğun çöküşü ve İstanbul'un Türklerin eline geçme sürecini anlatıyor. Kitap son derece zevkli ve kolay okunur olduğundan su gibi çarçabuk okunuyor. Radi Dikici'nin, ayrıntılı ve kapsamlı bir araştırma yapmasına neden olan şeyin, şu anda yaşadığımız topraklarda, bizden önceki insanların nasıl yaşadığı, neler yaptığıyla ilgili merakı olduğunu anlıyoruz. Toplumun belleğinde yer eden basit bilgilerin yerine, tarihe tanıklık eden bilimsel araştırma ve kitaplara dayanan son derece özenli bir kitap yazmayı başarmış. Kitabın alıntıları, dipnotlarında çok özenle sunulmuş, kaynakça çok geniş, bazı bilgilere kolay ulaşma açısından dizin olması çok yararlı olmuş. Bunlara ek olarak her bölümün başında verilen hanedanların soy ağacı ve kitabın sonundaki RomaBizans İmparatorlarının ve Hükümdarlarının Dönemleri ile RomaBizans Hanedanları zaman çizelgesi de bu konuyla ilgilenenlere büyük kolaylık sağlıyor. Tüm bunlara ek olarak Radi Dikici'inin çoğu kendi arşivinden olan resimleri eklemesi de kitabı daha hoş bir hale getirmiş. Akıcı ve duru anlatımı, öykü niteliğindeki biçemi zevkli bir okumaya olanak tanıyor. Her satırı severek ve heyecanla yazdığını hissedebiliyoruz. Bu kitabı okumak hem tarihi sevdiriyor, hem de olaylara daha insancıl bakmamıza neden oluyor. Kitabın sonundaki duyguları ise bu kitaba kendinden ne kadar çok şey kattığını ve ne kadar çok emek verdiğini bizlere gösteriyor: “23 Mart 2006 Perşembe günü saat 14.48'de yazıp arkaya yaslandığımda aradan geçen yaklaşık 15 yılı düşündüm. (…) Bizans'ı yazmak için, en başta da ifade ettiğim gibi, onunla birlik yaşamak gerekiyordu. Bu ise çok zorlu ve güç sarf ettiren bir olaydı. Bazen bir sayfa yazmak için günlerce uğraştım. Gecenin geç saatinde yazı masamdan kalkıp yattığımda, o gün bütün yazdıklarım kafamda hep dans ederdi. Bazen de uykuya daldığımda, o sıralar hangi imparatorun dönemini yazmışsam rüyamda onu görür, o dönemin içinde olurdum. (…)” Gönül isterdi ki okullarda tarih dersi verilirken "Şu Bizim Bizans" gibi gerçeğe dayalı, tarihi sevimli kılan, kolay okunur kitaplara da yer verilsin ve bizler de tarihi severek öğrenelim ve öğrencilerimize öğretebilelim. ? [email protected] Şu Bizim Bizans/ Radi Dikici/ Remzi Kitabevi/ 488 s. KİTAP SAYI 916 ? A. Şebnem BİRKAN adi Dikici on beş yıl boyunca çeşitli kaynakların peşine düşmüş; Londra'daki kitapçılardan tutun, Oxford ve Cambridge üniversitelerinin kütüphanelerine kadar bulabildiği, rastladığı her kitabı, ulaşabildiği tüm yabancı kaynakları okumuş. Bu kitaplarla beraber Türk Tarih Kurumu’ndan ve diğer Türkçe kaynaklardan faydalanmış ve kapsamlı bir araştırma gerçekleştirmiş. Önsözde, RomaBizans İmparatorluğu'nun ilgisini çektiğini, bu konuyla ilgilenirken de üzerinde yaşadığımız toprakların bizden önceki sahiplerini, onların yaşamlarını merak ettiğini yazmış. Okullarda öğretilen tarihi bilgilerin, hem çok kapsamlı olmadığını, hem de çok yüzeysel olduğu gerçeğini gören Radi Dikici, yabancı kaynaklarla Türk kaynakları harmanlayıp kendi süzgecinden geçirdikten sonra tüm okuduğu kitapların bir sentezini bize sunuyor. Yazdığı her bilgiyi bir kaynağa dayandırmaya özen göstermiş. Tarihi gerçekleri olabildiğince tarafsız vermeye çalışmış; bununla beraber kendi fikir ve görüşlerine de yer verdiğini görüyoruz. Bu durumun sonucunda da kitap, tarihi bilgiler içeren bir kitap olmasının yanı sıra, eğiten, düşündüren hem de okuyucunun bakış açısını genişleten, tarihi sevdiren bir kitap olarak ortaya çıkıyor. “Bütün yollar Roma'ya çıkar” sıklıkla kullandığımız bir deyiştir ancak bu sözün nereden geldiğini pek çoğumuz bilmeyiz. Radi Dikici bu konuya kitabında açıklık larının aralarına serpiştirerek okumamızı hem eğlenceli, hem de lezzetli kılıyor. R BAŞLANGIÇ: DIOKLETIAN DÖNEMİ "Şu Bizim Bizans" 284 yılında Diokletian döneminden başlıyor, Roma İmparatorluğu’nu ve İstanbul'un fethini de içine alarak tüm tarihi olayları kronolojik olarak işliyor. Tarihe ait olan birçok ayrıntıyı ele alırken, gerçekleri anlatmakla kalmıyor, o zamana ait ilginç olaylara da değiniyor, çeşitli hikâyelere yer veriyor ve bazı yanlış bilinen şeyleri açığa çıkarıyor. Radi Dikici, şu anda üzerinde yaşadığımız topraklarda yaşanan tarihsel olguları seçerek ve bunları da birçok kaynağa dayandırarak anlatıyor. Anlatış biçimi öylesine yumuşak ve sakin ki okurunun dikkatini dağıtmadan, sıkmadan rahat bir okumaya izin veriyor. Tarihi bilgi içeren kitaplar genellikle sıkıcı olurlar. Bu tip metinleri okumak ve uzun süre odaklanmak neredeyse olanaksızdır. Radi Dikici uzun anlatımlardan ve uzun tümcelerden uzak duruyor, ilgimizin dağılmasına izin vermiyor. Bunun sonucunda da severek okuyabileceğimiz tarihi bir kitap ortaya çıkıyor; bunu da şöyle özetliyor: “'Şu Bizim Bizans'ta RomaBizans İmparatorluğu'nun dünyaya hükmettiği günden itibaren, yani 1123 yıl 18 günün tarihi yer almaktadır. Ayrıca o dönemlere ait ilginç olay ve hikâyeler de vardır. O dönemin tek imparatorluğu olan Bizans'ın dünyaya nasıl hükmettiğini; bazen tek bir cümlenin ya da önemsiz gibi SAYFA 10 CUMHURİYET
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle