Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Kara Tahta'dan Öyküler Özgür Sınan, tlkyaz Yayıncıhk, 2002, 80 say/a Resimleyen Köksal Çtftçi (711 yaş) a Tahta'dan Öyküler", kara tahtanın çocuklara yanı ile başlıyor. 40 kişilik bir sınıfın tahtası olan bu kara tahta çocuklardan çok çekmiş! Söyleyecek o kadar çok şeyi var ki! "Kara Tahtada Dans", sallangaçlar, dolamacılar ve tavancılar olarak adlandırdığı çocukların tahtanın önüne gelince neler yaptıklarını; "Kara Tahta Korkusu" adlı öykii ise tahtaya kalkan çocukların korkularını anlatıyor. Çocuklar nelerden korkuyor dersiniz? Çalışmaktan korkanlar varmış, başkalarından korkanlar, çok bilmekten korkanlar ve korkmaktan korkanlar da... Tahtayı silme ve temizleme şekillerine göre tanımlanan çocuklar "Kara Tahtada Temizlik" adlı öyküde anlatılıyor... Bir de "Kara Tahtada Küsekler" var. Bu kara tahtanın her şeye küsen, alınan küsek çocuklarla da başı dertte... Onu rengarenk yalanlar söyleyen çocuklar da çok üzüyor... "Şipşakçı", "Tembel Kini" ve "Korku" adlı öykülerde ise sınıfta yaşanan kötü olaylar anlatılıyor. Kısacası bu kara tahtanın derdi hiç bitmiyor. Kırk çocuğun kırkı da ayrı bir dert onun için... "Ne zaman bir tavancı tahtaya kalksa beni bir telaş alıyor. Bir yandan "ya çocuğun boynu tutulursa, ya gözleri şaşılaşırsa?" diye kaygılanıyorum, bir yandan da gözümü kırpmadan tavana bakıyorum. SİHİRLİ DEGNEK Ç o c u k l a r 1 ç in Ki t a p 1 a r H a z ı r l a y a n : Nilay Yilmaz gerek var mı? Nasıl anlayayım! Bir şeyi dikkatle izlerken, başka bir konuyu düşünebilir mi?" (s.1314). Eğlenceli çizimlerle desteklenen gülümseten tahta öykülerinde atasözlerinin sıklıkla kullanılması dikkate değer... Okullar yakında açılıyooor! "Kara Tahta'dan Öyküler" yeni ders yilı hazırlığında olan bütün çocuklara sesleniyor... Susi'nin ve Paul'ün Gizli Günlükleri C.hritttnc Nöstltttger, Gunışıg'ı Kıtaplığı, 2005 Resimleyen Chmtıane Nöstlinger, Türkçeleşlıren Mıne Kazmaog'lu (812 yaş) " 1 Eylül 12 Ekim tarihleri arasında Viyana'da yaşananlar: Susi ve Paul'ün Niye mi? Yağma yok... Aylardır bakıyorum, hiçbir şey göremedim; ama ya gerçekten orada bir şey varsa! Ben bakmazken o şey olursa ya da oradan geçerse ne yaparım? Bana yazık değil mi, aylardır tavana boşu boşuna bakmış olmaz mıyım?.. Bu arada tavancının anlattıklarını hiç anlamadığımı söylememe bilmem SİHİRLİ DEĞNEK 100 TEMEL ESERE DOKUNUYOR... MEB, İlköğretim öğrencileri için hazırlanan 100 Temel Eser'i açıkladı... Tam liste ve Hüseyin Çelik'in basın açıklaması için balanız: http://www.meb.gov.tr/indexl024.htm '100 Temel Eser' listesinden seçmeler: Vatan Yahut Süistre (Namık Kemal) Gulyabani (Hüseyin Rahmi Gürpınar) Mevlana'nın Mesnevisinden Seçme Hikayeler Arif Nihat Asya'dan Seçme Şiirler (Arif Nihat Asya) 87 Oğuz (Rakım Çalapala) Vatan Toprağı (Mükerrem Kamil Su) Barbaros Hayrettin Geliyor (Feridun Fazıl Tülbentçi) Osmancık (Tarık Buğra) Üç Silahşörler (Alexander Dumas) Şeker Portakalı (Jose Mauro de Vasconcelos) Andersen Masalları Hidayet Karakuş (Yazar) MEBin 100Temel Eserlistesi eğitsel değil: 1 Eğitimin en temel ilkelerinden birisi "yakından uzağa, somuttan soyuta"dır. Bu nedenle çocuklara salık verilecek, onların okuma alışkanlıklarını geliştirecek kitapların bugünün diliyle, bugünün olaylarını, konularını, çocuğun güncelde yaşadığı durumlan anlatan kitaplar olmalıdır. MEB bu konuda elli yıldır yanılıyor, şimdi de aynı yanlışı yineliyor. Milli Eğitim Bakanı olan kişinin sanırım zaten eğitimbilimlc ilgisi de yok. Dr., Doç., Prof. olabilirler ama eğitimin ruhunu yakalamak ünvanlarla olmuyor; bakan olmakla hiç olmuyor. 2 Günümüzde yazarlarımızın kullandıklan Türkçe'nin en işlenmiş, incelikleriyle en gelişmiş dil olması gerekiyor. Bu yüzden de seçilen kitapların günümüz Türkçesiyle yaratılmış olması bir zorunluluktur. Eskımiş kimi sözcüklerin bolca yer aldığını bildiğimiz yapıtlarla çağın yaşama bilgileri verilemez çocuğa. Küflü sözcükler çocuğu ancak kitaptan soğutur. 3Tartışma yaratmamak için ölmüş yazarların yapıtlarıyla liste oluştururken eğitimin ruhunu yakalayamamış, çocuğa özgüvenin nasıl kazandırılacağını bilmeyen bir bakanlığın tartışmadan çekinmesi, yaptığının doğruluğuna inanmayan, bunu savunamayacak kadar yetersiz bir kurumun varlığını gös,terir. Bu bakımdan da hem bu listenin, hem bakanlığın bu tutumunun karşısında olmak zorunludur. Bu yüzden, daha başka eğitsel nedenlerle de MEB'in 100 Temel Eser listesine karşı çıkmak öncelikle bir yurttaşlık görevidir. SERBEST KÜRSÜ "100 Temel Eser" Hangi temel? Hangi eser? Hangi eser hangi temele değer? düşündükleri... Yaşanan olaylara bir kızın ve erkeğin gözünden bakış... Nöstlinger'in çocuk dünyasına sihirli dokunuşu ve "Susi'nin ve Paul'ün Gizli Günlükleri"... Paul, ailesi ile birlikte geçen yıl kasabaya taşınmış, Viyana'dan ayrılmıştır. Ancak o yaz Susi'yi bir sürpriz beklemektedir. Paul, şehre ve okukına geri dönmüştür. Gitmeden önce aynı sınıfı ve sırayı paylaşan Paul ve Susi arkadaşlıklarına bıraktıkları yerden devam edebilecekler mi dersiniz? "Paul yııvadan en iyi arkadaşımdı. Birinci sınıfta da. Ailesiyle birlikte köye taşındıktan sonra da mektup arkadaşı olduk. Ancak, hep birlikte Yunanistan'a tatile gittiğimizdc artık ondan pek hoşlanmadığımı fark ettim. O gitmiş, yerine iğrenç biri gelmişti sanki" (s.13, Susi'nin Gizli Günlüğü)... "Susi çok değişti. Eskiden çok daha neşeli ve cana yakındı. Şimdi surat asıp duruyor. Ona ne /.aman 'körebe oynayalım mı?' diye sorsam, 'Canım istemiyor!' diyor" (s.ll, Paul'ün Gizli Günlüğü)... Bu kitabın sonu kitabın tam ortasında! Kitabın bir tarafında Susi'nin diğer tarahnda da Paul'ün günlüğü var. () yüzden kitabın sonu, yani günlüğün 12 Ekim tarihlı son yazısı, kitabın ortasında birleşiyor. Sihirli Değnek, minik sihirli değneklere, okumaya Susi'nin günlüğünden başlamalarını, onu bitirdikten sonra Paul'ünkünü okuyarak devam etmelerini öneriyor... "Susi'nin ve Paul'ün Gizli Günlükleri"nde aile içi ilişkilerin yanı sıra okuldaki ve sokaktaki arkadaşlık ilişkileri de anlatılıyor. Bir Türk ailesinin altı çocuğundan biri olan "Ali" de kitabın önemli karakterlerinden biri. Susi'nin en iyi arkadaşı olan Ali, çocuklara ve büyüklere bir ülkede "yabancı" olmanın zorluklannı gösteriyor. Ailedeki huzursuzların ve problemlerin çocukları nasıl etkileyebileceği ve değiştirebileceği kız ve erkek bakışlarından sunan kitabın yazarı Christine Nöstlinger'i, "Kim Takar Salatalık Kral"ı, "Konrad ya da Konserve Kutusundan Çıkan Çocuk", "Konuk Değil Baş belası", "Lolipop" ve"HadiAmaBaba!" adlı kitaplanndan da tanıyoruz. 1973'te Alman Gençlik Edebiyat Ödülü'ne, 1984 yılında da Hans Christian Andersen Odülü gibi pek çok ödiile layık görülen Nöstlinger, çocuk gerçckliğini, otoriter ve baskıcı yakîaşımı, eğitim sistemini ve toplum yapısını eleştiren önemli yapıtlarıyla dünya çocuklanna, gençlerine ve büyüklerine seslenen, eğlenceli üslubuyla onları eleştiren ve düşündüren Avusturyalı bir yazar. "Susi'nin ve Paul'ün Gizli Günlükleri"nin eğlenceli çizimleri de yazarın kızı Christiane Nöstlinger tarafından yapılmış... Susi ve Paul, hem yetişkinlere hem de yaşıtlarına çok şey anlatıyor... • Bu eserîeri seçerken "temel" kavramı için hangi "ölçütler" dikkate alınmıştır? Hangi yazın türleri bu seçkiye girmiş ya da girememiştir? Zaman içinde değişen eğitimöğretim yöntemleri, müfredat programları, gelişim psikolojisi yaklaşımları ve 'çocuğa göre'lik (yaş dönemine uygun algı ve kavram bilgisi, dil bilgisi, psikolojisi, yaşam biçimi, beklentileri vs) dikkate alınmış mıdır?.. "OKUMA PROGRAMI" olmadan yapılan, dağıtılan listeler bir işe yarayacak mıdır?.. 100 Temel Eser uygulamasının temelleri ne kadar sağlamdır? Serbest Kürsü, 7'den 70'e herkesin düşlerini ve düşüncelerin bekliyor... I Tatilin keyfini çıkartan minik sihirli değnekler! Siz bu konuda nelcr düşünüyorsıınuz? Sihirli Değnek sizin görüşlerinizi de çoook merak ediyor... Nilay Yılmaz Kurtuluş Deresi Cad. No: 47 Bilgi Üniversitesi, Dolapdere/İstanbul nilayy@bilgi.edu.tr Tel: 0212236 78 42 K İ T A P S A Yl 8 1 2 SAYFA 26 C U M H U R İ Y E T