Katalog

Ceyat çapan Şiir Atlası LJ 1943 yılında Plevne'de dünyaya gelen Ceorgi Konstantinov, lise eğitimini doğduğu şehirde, yükseköğrenimi ise Sofya Aziz Kliment Ohridski Üniversitesi Bulgar Filolojisi Fakültesinde tamamladı. Uzun yıllar Narodna mladej (Halk Cençliği) gazetesinde genel yayın yönetmeni yardımcılıgı ve lise öğrencilerine yönelik Rodna reç (Ana Dil) dergisinin genel yayın yönetmenliğini üstlendi. Halen, 1924 yılında modernist şair Ceo Milev (18951925) tarafından kurulan Plamık (Alev) dergisinin genel yayın yönetmenliğini yapmaktadır. Komşu ülkedeki toplumsal ve politik değişimi izleyen 9O'lı yıllarda milletvekilliği, kültür bakanı yardımcılıgı, Bulgar Yazarlar Birliği Genel Sekreterliği görevlerinde bulunan yaratıcı, 2000 yılından itibaren Bulgar PEN Başkanlığı'nı yapar. İlk şiirlerini öğrencilik çağında çeşitli yerel ve başkent gazete ve dergilerinde yayımlayan Konstantinov'un "Bir Gülümsemedir Benim Başkentim" başlığı altındaki ilk derlemesi 1967de okurların beğenisine sunuldu. Sayıları 30u bulan şiir kitaplarının yanı sıra çocuklar için de macera romanları yazan yaratıcmın "Yol ve Ev" (1988), "Ağaç ve Kuş" (1999), "Aspirin Kan" (2001) başlıklı derlemelerinden bir demet seçtik. C U M H U R I Y E T K İ T A P Ceorgi Konstantinov/ Şiirler/ çeviren: Huseyin Mevsim 'Sonsuzluğu kuşlardan kıskan dığımı s anm ayın...' Meteor Tam başımın ustunde upu/un bır meteor ıplığı parlayarak salındı Dıkkat' Evren altından oltasını atıyor bana. Hayır, yutmayacağım zokayı' Dunyanın gecesındc yuzmeye devam Simsiyah Cöklerden. Sımsıyah goklerden beyazlık yağıyor Karda aşk Aşkımı/da kar Şımdı sevgımız, sonsu?luk ıımuduyla yontulmus, bıı kaıdan adanı Kaıanlıkta parıldayan ve Gunes/ın kavıtsı/ bakıiji altında yarın yok olacak bir kardan adam Atlantis Hayali Zamanı dızgınlemeye kumdan ip bukerken ve gıınumu satın almak ıçın gelecek kırıntıları toplaıken, açlıktan nefes veren ozgurluğumun lokmasını avucumda sıkarak ezerken Herhalde tam o zaman ufkumda Atlantis belıreLek Olumc mahkum edılmış seyırcılet onunde Yaraddış sahncsı gıbı Dıbc çokmcden bcn onu mutlaka goreccgım Bulanık ve yaklaşan tufanda ıssi7 cumhurıyet veva mermer krallığı, yoksa engın îapınak gıbı mP fark etmez Ben onu mutlaka goreceğım1 Çunku yureğım a/at edılmış kole, onda kurtulus, bulacak Kaç savaş daha ıyı gunler uğruna başlatılmadı mı>< Sanırım cehcnnem de eğretı bir cennetten başjca bir şey değıl Tesaduf bir sozcuğun sevgımızı parçalamasında şa^ılacak bir şey yok Bir kum zerresı kadar nefret gunumjzu altust edıp tum va^amımı/ı çole çevırebılır Bu akıl almaz âlemın bınlerce 'nedcnsonuç"la orulmuş olduğunu kavramaya başladım Bir bılgın yardımıma ko^tu kelebek kanadınm esıntısı okyanusun derınlıklerınde en korkunc, dalgayı koparabılırmış Herhalde Gerçekten ruhumuz ebedıyse, sevgı de ebedı dcmektır Ben de düjima taşarak yok olup gıdcteğım Ama a^kım bcnden ta/la ya^ayacak Ruzgar ta^ profıller yontatak, yağmur ıpekten yenı ıpler dokuyacak, ama ijimijek (.akması kadar anlık sevgım tum baharlarda yınelenecek Rııhun ebedı oluşundan, ama herhalde sadece sevdalı ruhun Kaynak Fışkırması Mavımsı bir zaıha Rengârenk pullu Lunaparkın cumbu^unu ve denızın s.abah sesını getırsın Şehır, yol ve uçurumlar uzerınden korkusuzca uçmuş, sırlarla dolu bir mektup beklıyorum Zarftakı muhur yakın bir tarıh taşısın Ve sozcuklerde esmerımsı bir gulumseme parlasın Satırların uzun olmayacağını bılıyorum, omrun şıır dızesı kadar kısaydı Her zaman olduğu gıbı, Petya*, Burgas'tan gelen mektubunun benı sevındırmesını bekJıyorum Yeteneğıne bırıncı ınanan ben, olumune sonuncu ınanacağım Bronz Uykusu7 buluşçular, nefes nefese atletler, bın bir şampıyona katılımcıları gerçekten hep uc,uncu olmak ve bronza boyun eğmek kımbılır ne acı Sonuçta bu da madalya Ama kendı halınde yoksul, parıltısız Onunde altın ve gumuş var Tum galıpler arasında sonuncu olmu^sun Başarılı bozgun Şereflı mağlubıyet Bırıncı olanı tarıh yazar Yerde gokte tanırlar onu Şohretın şerbetınden bir yudum ıkınu de ıçer Sen ıse, onuncıı ke/ ımıncusun Metallerın asıllerınden nasıl nefret ederım' Ve bılırım bıonzıın tadı tu/lu vc bıııuk tıır Tum bron/ madalyaları lopluyorum erıterek uçuncuye anıt dokmek ıçın Kuresel isınma Ruya gorurken, yemek yeıken, maskelerımı/ altında yuz ekşıtırken mavı gezegenımı/de her gun yuz kılometre toprak çole donu^uyor Farkında olmadan sararıyor dunya atlası Yukseltıler uzennde uçurumlar deıınleşıyor . Sahra bıze doğru uerlıyor' Otlarda Sahra Ormanlarda Sahra Kalplerımızde Sahra ı Insan peyzajına kurakfık çokuyor Duygular solgunlaşıyor Ve mızah da kaçıyor Son şansımız olan mızah Sonsuzluğu Kıskandığımı Sanmayın... Ozgurluk, sonbaharın kanatlarında goc,uyor deni7e doğru bir yerlere, guneye doğru bir yerlere Dağ sılsılesıyse gozlerımde ağırlaşmak ıçın kalıyor Ve karlı bulut ınıyor sıs perdesı gıbı Kı^ yalnı/lığından korkmuyorum Uçsu/ goklerı de kuşlardan kıskanmıyorum Ku^ dahı ozgur değıldır Surudur onun kolelığı Babamtn Annına Kaynağın doguşunu goren var Gozlerıni7in onupde kabarır toprak (.alılık da rahatsızca sallanır Otun kampanası yavaş<,a ^alar ve aydın bir çınlamayla patlar Sıvah kaııntalar korkuyla k l l Ta^ yuvarlanır ve engellenemeven durıı bir ı^ık fışkırır delıce lşte kaynak buduı Guya sıradan bir doğa mucızesı, ama onu goımeve bir omur yetmez Sen kı, Tanrının mutlu kulu, bıı yudum ı^ ondan ve adını koy1 Ama hı^bır zaman sadece sana aıt olduğunu du^unme sakın () artık denıze doğru yola koyuldu bıle Petya Dubarova'ya (*) Bir mektup beklıyorum Burgas'tan Sadece iyi niyetlerle yaşanmıyor... Efsunlıı daıre ıçınde hevesle koşan adam nereye erecek? Bına yıkılınca yeteneklı mımarca çızıldığının ne anlamı kalır? (*) Petya Dubarova V)79 da IIM oğrenasıykcn yajamına son vermedcn onıe ınandmaı olgunluk ta dızelere ımzasını atan Bulgar \unnın dofcaustu yeteneklı "Gurte} ktzı' S AY I 8 18 SAYFA 25