05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

MÜZİKAL YARATICILIK Sezınliyorum, ama yine de iormak gereğini duyuyorum: Bir tutku ürünü olduğu anlaşılan kitaplanmzın mayast nedır? Sevgi. Iğneyle kuyu kazmak bana angarya gelmez. Çünkü sevdiğim işi yapıyorum. Karışanım görüşenim yok, başımda patronum yok. Bildiğim gibi çalışıyor, üretiyorum. Sevmediğiniz bir müzikçinın biyografısini yazarken aynı sevgi dolu sıcak yaklaşımı sürdürüyor musunuz? Gayet tabii. Ben işimi sevgiyle yapıyorum, Ali ya da Veli fark ctmez. Kişi olarak yakınlık duymadığım bir müzikçiyi konu aldığımda o kişi artık kitabımın kişisi olur, sevimlileşir, benimsemediğim kişisel yönlerinden arınır. Ama onların müzikal yaratıcılığı konusunda hep nesnel davranmışımdır. Eksiği, yanlışı varsa belirtmem gerekir. Literatürden uzaklaşma yetkisinde değilim. Konfüçyüs'ün ünlü özdeyışıne Ansiklopedi' de yer vermişsiniz: "Bir ülkenin doğru yönetilip yönetılmediğini, ahlak açıundan yücelip yücelmedig'ini anlamak istiyorsanız o ülkedeki müziğin düzeyine bakınız." Bu özdeyiş açısından Türkiye'ye baktığınızda ne gibi sonuçlar çıkarılabilir? Türkiye'ye böyle bir göstcrge açısından bakmak istemiyorum. lşime gelmiyor. Ben müzik sosyoloğu değilim. Oktay Akkaya, ne istiyorsun benden? Her şey açık değil mi? ÇALCI MÜZİĞİ Ben de edebiyatçı değilim. Ama izin Çalgı müziği alanında özenle çalıştı verirseniz kitaplarmızdaki anlatım üzerinde kısaca durmak istiyomm. Türkçe ğtnızı söylüyordunuz.adına işime geliyor. Anlatımdaki açıklı Klasik müzikte (biz onu "uluslarağı, aktcıltğı, Türkçenin kullanımındaki rası sanat müziği" olarak niteliyoruz), yumuşakîık, canlılık ve renkliliği övtnek benim en yakınlık duyduğum alan çalgı istiyorum. müziğidir. Doğduğum evde piyano vardı; küçük yaşta özel dersler almaya baş• Sağ olun efendim. Bu tür kitaplarda ladım, sonra birkaç yıl konservatuvarda anlaşılır, açık bir anlatım kullanmak öğrenim gördüm. Kendimi bildim bileöncelikli görevdir. Bütün kitaplarımda li bizim evde müzik yapılır. Oğlumun buna önem verdim. Ancak ansiklopedida bu yolu tutmasıyla bilgim genişledi. de kıvrak bir dil kullandığımı söyleye"Cumhuriyet"te müzik eleştirileri yazmem. Ansiklopedilerin anlatımında dım. Önce "piyano müziği" olmak üzeözet olması bakımmdan ister istemez re çalgı müziğinden biraz anlarım. Ama kuru, şematik bir dil yer alır. Bu yapteorik planda daha iyi yetiştiğimi söylemacık, kuru ifade biçiminden kurtulayebilirim.... bilmişsem ne mutlu bana! Son sözüm, ansiklopedide hemen gö "Müzik Taribi" kitabınız müzikçileze çarpan nefis basım ve cilt kalitesı üzerin ve müzikseverlerın başucu kıtabı oldu, konservatuvar ve üniversitelerin mü rine olacak. Müziğe yarajir bu teknik kaliteden ötürü de sizi kutlamak iszik bölümlennde ders kıtabı olarak okutiyorum. tuluyor. Müzik teorisine yöneldiğiniz "Müziğin Kitabı" da öyle. Türkçenin en Teşekkür ederim. • kapsamlı, oylumlu "Müzik Sözlüğü"nü siz yayımladtnız. Şimdı de üç cıltltk anMüzik Ansiklopedisi/ Abmet Say/ sıklopedı... Bu noktada bir sey sormak Müzik Ansiklopedisi Yayınları/ 1 cilt. httyorum: Sö'z konusu kitaplarınız ara2112 s. C U M H U R İ Y E T K İ T A P S AYI a 1 S "tecimsel" amaçlar barındırrr. Popülcr müzildcr nitdik yönündcn doğal olarak çeşitli düzeyler sergiler. Düzeysiz olanlan yok sayamayız, ama onları dikkatle elemek de ansiklopcdi hazırlayıcısımn görevleri arasındadır. Çoğunlukla "geçici" özellikteki müzik parçalarını bir araya getircn bir müzik türünün kadrolarını bütünüyle "kalıcı" gibi gösteremeyiz. Ote yandan "caz" gibi tarihte iz bırakan bir popüler müzik çeşidine gcrckcn önemi vermek de ansiklopedistlerin görevidir. Kttabtnıztn giris yaztsında belırttiğinız gibi, ansiklopedinin gövdesinı "klasik müzik" olusturuyor. Bu konuda neler söyleyecekstniz? Klasik müzik (sanat amacı ağırlıklı olan müzik), özellikle Rönesans çağından başlayarak uluslararası nitelik kazanmıştır. Günümüzc uzanan yaklaşık 500 yıllık bir döncmin binlerce bestecisini sergilemenin belli yöntemleri var. Orneğin bestecüıin eserler listesini eksiksiz vermek gibi... Bu konuda uygar dünyanın çeşitli ülkelcrinde yayımlanmış güvcnilir müzik ansiklopedilerini model olarak aldığımı söyleyebilirim. Ote yandan, birçok yayından karşdaştırmalı olarak yararlandım. Santyorum kaynaklart âaha çok iki dilden izliyor ve karstlaştırıyordunuz... Almanca biliyorum, tngilizcem ise zayıf. Ama doğrusu, bana Portekizce bir müzik mctni de gctirseniz, yazılanları herhalde anlayabilirim. Metinden yaşam öykülerini çıkarmak kolaydır; hangi okullarda okuduğu, öğretmcnlerinin kimler olduğu, konser turneleri, kazandığı başarılar, ödüller gibi bilgiler, kiril alfabesi ile yazılmadıkça hemen anlaşılır. "Teknik" özellikteki bir metni anlamak içinse o konu hakkında önceden bilgi sahibiyseniz sorun çıkmaz. Opera ve bale sanatlarına da iliskın çok saytda madde yer alıyor çalısmantzda... Evet, bütün müzik çeşitlerine dengeli bir şekilde yer verdim. Özellikle sahne eserleriyle tanınan bestecilerin, tanınmış opera şarkıcılarının, rejisörlerin, operaevleri, opera kurumlan ve opera festivallerinin, ayrıca opera edebiyatının başlıca eserlerinin ayrı maddeler halinde verilmesi gerekiyordu. Bale sanatını da bestecileri, koreografları, tanınmış dansçıları ve eserleriyle yansıtmak durumundaydım. sında konuların bırçok yönden hağlantıları, benzerltklen var Bir kıtapta elc aldtğıntz konuya, başka bir kıtapta ister ıstemez yeniden dönüyorsunuz. Tekrarlardan kaçınmak içın nasıl bir yöntem ızledinız? Müzikçi olmayıp da uyanık bir tüccar olsaydım, aynı malı iki kez, hatta beş kez satmayı düşünebilirdim. Böyle bir yeteneğim olmadığı için hep tersini yaptım. Orneğin "Müzik Sözlüğü" ile "Müzik Ansiklopedisi'nde örtüşen birçok madde var. Elden geldiğince tckrardan kaçındım. Müzik Sözlüğü'ndeki maddeler, daha çok "teknik" özelliklidir, ansiklopedik bilgi ise "teknik" açıklamayla yctinmez, konuyu "tarihçe", "uygulama", "eğitim", "repertuvar" gibi birçok yönden açıklamaya yönelir. Bu farklı yaklaşımların ayrı ayrı yer almasına özen gösterdim. •*»3Wİİ>' CM GENÇLERI ANLAMA Gençleri Anlamak HALUK YAVUZER Hiçbir kuşak, ardından gelen kuşaklann gelişiminden pek hoşnut kalmamış, o kuşakla ilgili olumlu duygu ve düşüncelere sahip olmamıştır. Bunun bir nedeni, yetişkinlerin "ergenliğin doğasını" kavramaktayetersiz kalmaları ve kendi gençlik dönemlerini unutmalarıdır. Bir başka nedeni ise yetişkinlerin, bugünün gençliğini hâlâ eski ölçülere göre değerlendirme yanlışını yapmalarıdır. M. RIZA SEftHADOCIÜ Şfi,VcK\& pçktarun Savaşçı Doktorun Izinde M. RIZA SERHADOĞLU İstiklâl Savaşı kahramanlarından, Askeri Tıbbiyeli Şehidullah Fikri, Meşrutiyet ve 31 Mart olaylarına tanık olmuş, Sarıkarnış'ta esir düşüp Sibirya'ya götürülmüş, yurda dönünce Havza'da Mustafa Kemal Paşa'ya katılmıştır. 0nun Kırım'dan Suriye'ye, İstanbul'dan Sarıkamış'a, ardından Rusya'daki esaret yıllarına ve "düşmanların bile değiştiği" Baku'ya uzanan serüvenini, M. Rıza Serhadoğlu anıroman olarak kaleme aldı. Remzi Kitabevi C AV CA
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle