Katalog

renmeniz gerek. Bazı istisna insanlar olsa da genel durum böylc. Bütün bu gözlenıleri yapmak, paranın ve ekonomik sistemin insan karakterini biçimlendirmede oynadığı rolü farklı bir potada görmck, sanırım en biiyük kazancım. Gözlemlediğiniz kadartyla, siyasete bakışta Türk tmanı ve ABD insanının, Türk medyası ve ABD medyastmn ortak vc farklı yanları nclcr? Medyanın Türkiye'de de Amerika'da da izlediği yol aynı. Kim iktidardaysa ona sırtını dayayıp yaşama daha kolay devam etme rotası değişmiyor. Biiyük medya kuruluşlarının arkasında holdinglcr var. Medyanın haber vcrme işlevi, holding gazeteleri için başat amaç değil artık. Medya, holding patronunun hükiimetlerle olan çıkar ilişkisi içinde en önemli araç halinc geldi. Bu durunıda, kim bağımsız olarak gazetccilik yapmaktan söz edebilir? Gazeteciler her iki ülkcde de otosansür uygulayarak bazı gerçekleri sürekJi sumenaltı ediyor. Orneğin, hükümetle ilgili bir skandal ancak artık inkâr cdilemez hale geldiğinde medyada yer alıyor. Amerikan basınında işçi hakları ile ilgili haberlere rastlamak neredcyse olanaksız. Ancak bir grev oldııgunda, o da grevin halkın yaşamını nasıJ zorlaştırdığını duyurmak amacıyla yer veriliyor. Bıınun yanı sıra Amerika'da gazctc satışları çok biiyük rakamlara ulaşlığından, gazetelerin bir anlam da daha özgür olabildiğini söylemek mümkün. Nitekim, Irak savaşına destck vermesine karşın The New York Times gazetesi, secim öncesinde yayımladığı bir makale ile Bıısh'a karşı Demokrat aday John Kcrry'yi destckledigini açıkladı. Tabii bunun yanı sıra bağıniMZ aday Ralph Nader'ı tamamen yok saymayi sürdürdügünü de söylemek gerekiyor. Türkiye'de tirajların düşüklüğü, yazılı basını hükümetten alacağı destek ve kredilere tamamen bağımlı kılıyor. BIREYSEL ÇIKAR... Toplumsal ekonomik çıka rın ko^uhuz öncelikli kabul edilmeü dürüstçe kabul edılıyor mu? Kışıden kiştye ya da gruplan gruba değişen görüşler ne? Amerika'da gcçerli olan anlayış, 'bireysel çıkar' udaklı. Sistenı, her bireyin kendi ça basıyla kendi olanaklarını yaratması temelinde örgütlenmiş. Ilk anda, ınantıklı göriinse de bireylerin ıılaşabilecekleri olanakların eşit olmadığı, çünkü bireyin içine doğduğıı ailenin ekonomik, kültürel, etnik koşullannın yaşamı boyunca peşjni bırakmadığı bir gercek. Amerika'da toplumda edindiğiniz yer, devam ettiğiniz kilise ve okul, sahip oldıığıınıız para ve etnik kökeniniz ile tamamen baglantılı. Din, para ve ırk üelemesi sizin nerede olduğunuzıı ve nerede duracağınızı belirliyor. Bu kuralın dışına çıkma cabası devam ediyor. Siyah ırka mensup bir Amerikalının baş kan olacağı günü hayal ediyor insanlar. Bunun yanı sıra Amerika'da ilginç olan, Amerika'nın uluslararası alanda ülke çı karı söz konıısu olduğunda, hemen herkesin bu farklılıkları bir kenara bırakıp "milliyetçilik" temelinde birlcşmesi. Ozellikle, 11 Eylül saldırısından sonra gördüğümüz gibi, Amerikan halkı tarihinde hiç olmadığı kadar bütünleşti. ü kadar ki, sonunda Irak'ta dayanaksız düzmece bir savaşı başlatan Başkan Bush'u daha da artan bir şekilde destekleyecek kadar... Irak savaşında ABD medyastmn yanlı lutumunu farklı bir şekilde değerlendıren ABD yurttaşlartnın ortak noktaları ne, profiİlerini sosyo ekonomik konum olarak çizmek mümkün rnü? Amerikan halkı, çok büyük bir çogunlukla CNN ve The New York Times CUMHURİYET KİTAP SAYI ne diyorsa ona inandı. Her iki kurumun da Irak savaşı boyunca, son derece taraflı yayın yaptığı düşüniilecek olursa, farklı kaynaklara yönclmeyen Amerikalıların zaten olan biteııdeıı haberleri olmadı. Bugün ünlii NBC televizyonunun sahibi, dünyanın en büyük şirketlerinden Gencral Electric firması. Aynı firma, Amerika savaşa girdiğinde ordunun temel askeri malzemelerini de sağlıyor. Ortalama egitim düzeyindcki Amerikan halkı eviııde, NBC, CNN, medya devi Rupert Mur doch'un sahip oldıığu aşırı sağcı Fox News gibi kanalları izliyor. Radyo sektöründe ise birkaç örnek dışında muhafa zakâr Cumhuriyetçi ideolojinin savunul duğu yerel radyo kanallan hâkim. Bu durumda internet neredeysc tek bağımsız bilgi alınabilecek bir konuma geldi bu seçimde. Olan biteni anlamak isteyenler internetten aldılar haberlerini. Ilk kez bu dönemde kendi politik görüşleri ni elektronik ortamda dile getiren ama tör siyasi yorumcular türedi. tnanılmaz bir elektronik posta trafigi yaşandı. Küçümsenmeyeeek bir internet örgütlen mesi gelişti. Fakat yine de paraya sahip olan verdiği reklamlarla intcrnctte de egemen oldıı. Tabii internet, ancak bu kaynağa sürekli olarak ulaşma olanağına sahip, sosyo ekonomik olarak daha üst düzey gelir grubuna hitap etmc olanağı buldu. Ekonomik olarak daha yoksul halk kesiminin milliyetçiliği palazlandıran holding medyasının etki alanından çıkamadı^ını söylemek mümkün. Bugün Amerikan halkının çoğunluğu, aksi yönde Senato raporlarına karşın, medyanın taraflı yayınları sonucunda hâlâ, Irak'ın kitle imha silahlarına sahip olduğuna ve bu ülkenin 11 Eylül saldırısı ile ilişkisinin olduğuna inanıyor. Irak'ın bu silahlara sahip olmadığını düşünenler, aıaştırmalara göre sadece yüzde 12 civarında. ORTAK DÜŞMAN 1 •çi, objektif ve tnsan haklarından yana bir dış politika beklentisini, gercek diii ve hayalci bir yaklaşım olarak değerlendıren ABD'li sayıst toplumda daha mı basktn? Seçim akşamı yapılan bir araştırmaya göre Amerikan halkının yüzde 68'i Ameri ka'nın lerör savaşında diplomatik ve ekonomik yöntcmler için daha tazla çaba harcatnası gerektiğiııi, yüzde 38'i ise as keri yöntemleri tercih ctmesi gerektigini düşünüyor. Buna karşın, Amerikan halkı Bush yöneliminin sürekli tekrarladığı "ortak düşman"ın varlıgına inanmış gözüküyor. Bunun yok edil mesi için yapılanların zorunlu olduğıınu düşünüyorlar. Eşitlikçi, objektif vc insan haklarından yana bir dış politika beklcntisi, aslında Amerikalıların önemli bir kesiminin endişesi değil. Çünkii bizim emperyalizm dediğimizc, onlar "demokrasi taşıma hareketi" diyorlar ve savaşla rın da bu nedenle yapıldığını söylüyorlar. Bir kısmı, uluslararası camia ile işbirliği içinde olunmasının gereğine işaret ediyor. John Kerry'nin, kampanyası sırasında söylediği, "Irak savaşı yanlış degildi ama Birleşmiş Milletler'i kendi yanı mıza çekmeliydik" tezini savunuyorlar. Çok daha az bir kesim, eşitlikçi, objektif ve insan haklarından yana bir dış politika endişesini paylaşıp dile getiriyor. Amerikan halkı öylesine kendi içine kapanmış ve kendiyle meşgul ki, dışardan nasıl göründüklerine ilişkin pek bir likir leri yok. Müzisyen Bruee Springsteen'in söylediği gibi, "Mümkün olsa lise ça£ındaki her Âmerikalı ögrcnciyi kendi ülkesini tanıması için bir süreliğine ülke dışına göndermek gerek". • 30 Saniyede Bush Amerika'da Medya ve Siyaset/ Zülal Kalkandelen/ Remzi Kitabevi/159 s. 776 Tülay Ferah Gıdersen Ölmem Tülay Ferah Gidersen Ölmem Ylrmi altı yaşında, yalnız yaşayan bir genç kız... Hani bahar mevsimi geldiğinde, erkeklerin âşık olmayı istediği kızlardan, ama o beyaz atlı prensin gelip kendisini kurtarmayacağını biliyor. Kurtarılmayı da istemiyor. Düşünüyor, sorguluyor, kolay kabul etmiyor, ama korkuyor... Terk edilmekten ve işinden atılmaktan... KİTABEVLERİ VE HİPERMARKETLERDE psi 7 lon ' ::::::com.tr Genel Dağıtım: Yeni Çizgi Yayın Dağıtım Ltd. Şti. Tel: 0.212.220 57 70 (pbx) Faks: 0.212.222 61 55 online alışveriş: yenisayfoü SAYFA 13