22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

İKLAYICILARI yar sterlin değerinde bir para ak lanmayı bekliyor. Işin içindekilerin bu parayı aklayabilecekleri gerçeği inkâr edilirse, onların işlerini de doğru dürüst yapabilecek durumda olmadıklarını söyleyebiliriz. Başka bir deyişle, onları iflas ettirerek ye ncbiliriz. Fakar bu bir tiirlü gerçek leşemiyor, çünkü kirli para dünya ekonomisinin öncmli bir bölümiinün temelini oluşturuyor ve politikaeılar bıına kıılak vermek zorundadırlar. Bu kitap, kara para aklayıcılarının işlerini nasıl hallettikJerinin ve bunun insanlar üzerindc nasıl sonııçlar doğurduğunun hikâyesi. Kirli para çocuklarımtzı öldüren beyaz zehre nasıl dönüşüyor ve yeraltı ekonomisi dünyamızı nasıl şekillendiriyor? Ve daha bir dizi çarpıa sorunun yanıtı... KARAPARA olarak anlamak gerekiyor şiiri. Ancak o zaman şiir, yeniden kendi küllerinden yaratılabilir." ŞiirÇıpIak, şiirden yana kesintisiz bir aranışın yazılarından oluşuyor. Her yazı, oluşturulmaya çalışılan düşünce uçlarıyla ortaklaşa tarrışma yı ve ayrışmayı öneriyor. Düşünülenler ve saptananlar şiirin ve şairin çıplak oldugunu söylemekle yetinmeyip; yadsıyor da onları. Türkçenin ve şiirin öcü olarak. Öykülerde Izmir 'Bir tzmir Var/dıY Hazırlayanlar: Y Bckir Yurdakul lircan (iiinaydm/ Mercan Kitabevı/ U7s. îzmir, özgürlüğü, barışı, yaşamı çağrıştırır. Izmir'in yarattığı bu çağrışımlar bııgüne değin öylesine çok yazınsal iiriine konu olmuştur ki, neredeyse her sözciik kuyumculu^unda Izmir'e de bir kapı aralanmıştır. Şiiri taçlandıran kent olan Izmir'in varoluşu, duruşu başlı başına bir şiirdir. Homeros'tan Seferis'e, Cumalı'dan Salâh Birsel'e, Kıırdakııl'dan Durbaş'a, Balıkçı'dan Nahit Ulvi'ye sürüp gclen damar binlerce yıllık birikinıin bir yansıması, anlatımıdır. Oykünün, okuru yepyeni dünyulara götüren coşkusu ve enerjisi de, tarihin derinliklerinden süzülüp gelen destanlarda, söylencelerde olduğu gibi yine bu kentten kopup gelir. Avram Ventura, Cem Seyhun Ünbay, Ferzan Gürel, Halit Ziya Uşaklıgil, Hıiseyin Yurttaş, Samim Kocagöz, Şükıan Kurdakul ve daha pek çcık edebiyatçının kaleme aldığı öykülerden bir Izmir güldestesi... Ejderin Yüzyılı/ l lenri Alleg/ Tiirkçesi: Remimc Köymen/ Belge Yayınları/ 211 r. 'A more open China! A more open world!" Pekin'de ve başka yerlerde sokaklara gerilen pankartlarda bu sözler yazilı. Yani, Çin kapılarını açıyor. Milyonlarca turist, araştırmacı, sporcu, işadamı ve şirket temsilcisi her yıl akın akın Çin'e geliyor. Insanlığın dörtte birini oluşturan bu toplumun geleceği nasıl olacak? Bu binlerce yıllık uygarlık nasıl bir umut taşıyor? Uzun yürüyüşün torunları daha hangi yeni yolları aşacaklar? Ve sonunda varılacak yer neresi olacakr' Yazar Çin'de yaptığı uzun ve yorucu bir gezinin sonucunda oluşan düşüncelerini, eleştirilerini, yeni keşiflerini, gözlemlerini bu kitapta okurla paylaşıyor. Karakter Aşınması "Yeni Kapitalizmde lşin Kişilik Üzerindeki Etkileri'7 Richart Scnnct/Çcviren: Barış Yıldınm/ Ayrıntı Yayınları/ 172 s. Küreselleşme nlgıısıınıı makro diizevde ince.le.ycn pek çok kitap yaKarakter asınması yımlandıgı halde, bu sürccin mikro düzeyi, insan karekteıi üzerindeki etkileri pek az incelendi. Richart Sennett, Karekter Aşınma sı'nda bıınıı yapıyor. Ona göre ser mayenin, güniimüz ekonomisinin bütün dünyaya yayılmış dalgalı denizlerinde "hı/.lı kâr "ın dışında başka bir amacı yok; şirketlerini piyasadaki aıılık değişimlere müdahale edecek biçimde esnekleştirip, yeniden yapılandırıyor. Kişilerden sürekli kendisini yenilemesini, sey yar olmasını, risk almasını, rekabet becerisini gelişti rerek yırtıcı bir karekter edinmesini, takım çalışmasında uyumlu olmasını bekliyor. Çalışanlar için esnekliğin anlanıı, yaşam boyu iş güvencesinin yok olması, sürekli iş ve şehir değiştirerek yön duygusunu yitir mek, istikrarlı işlerin yeini geçici projelere bırakması ve rekabetin körüklediği "güvensizlik" ve "kayıtsızlık" duvgusu... Ve bir de karekter aşınması... Çukur/ Kcnan Kaya/ Kendi Yayını/ 250 s. F'elsefi bir roman olan kitap, üç kişinin yol hikâyesini konu alıyor. Bir babanın (A), on dört yaşındaki kız (B) ve altmış yedi yaşındaki kayınvalidesi (C) ile katıldıkları bu yolcıılıık, görülen ve görülmeyen dünyanın çeşit çeşit renk ve desenleri arasında geçmekredir. Otuz üç yaşındaki A'nın bir yanıda B, diğer yanında C; birlikte yol aldıkları bu yol culukta ne biri öne çıkmakta ne de bir diğeri geride kalmaktadır. Hepsi yan yana, aynı hizada, aynı adımlarla eşit koşullarda zamanı ve mekânı kat edecekler dir. Yazarın kendi yaşamöykü^ sünden izleklere yer verdiği romanı, sancılı bir yazma öncesi sürecin yoğunluğunu da taşıyor. 12 Eylül Yargılanıyor Askeri Rejime Karşı Uluslararası Mahkeme/ Hazırlayan: Dr. Cazı Çağlar/ Belge Yayınları/ 366 s. Hannover Üniversitesi ile bağ12 EtlUl ljr«ıl«ııı>or lantılı olarak sürdürülen "Avlakrrl Krllmr kjntl I lHnl.tl.tlrf»! MdthkrRir rupa'daki Türkiye Solu Tarihini Araştırma ve Arşivleme Projesi" girişimi tarafından hazır lanan kitap, ezilenlerin eleştirel hahzasını oluşturma çalışmalarına bir ilk katkıdır. Her hangi bir dar siyasal tercihten uzak, tamamen tarihsel ve toplumbilimsel kaygılardan hareket eden bu girişim mümkün olduğunca Avrupa'daki Türkiye Solu'nun tarihsel belgelerinden faydalanma arzusunu taşıyor. Zira 12 Evlül'ün baskı ve zıılüm koşullarında karanlıkta kalmış birçok olayın aydınlatılabilmesi, başta darbecilerin oİmak üzere diğer sorumluların uluslararası yargı önüne çıkarılabilmesi için böylesi bir arşiv çalışması gerekli. Türkiye onbinlerce değerli ve verimli insanını kelimenin tam anlamıyla "harcamak " ve "kaybetmck " istedi. Bir kuşağın çok sayıda aktif ve enerjik elemanı yurtdışında sürgün yaşamak zorunda kaldı. Onlar, suskunluğa gömülmüş Türkiye'nin yurtdışındaki sesi, 12 Eylül darbesinin çizmeleri altında ezilen değerlerin vicdanı olmaya çalışmışlardır. Bu insanların yaşadığı ıstıraplar, acılar, ümit ve özlemler anlaşılmadan Türkiye tarihi anlaşılamaz. Işte kitap adı geçen girişimin önemli bir arşivleme sistematiğinin ilk belgesi olma özelliğini taşıyor. Italyan Yenigerçekçiliği/ Selahattin Bagdatlı/ Der Yayınları/ 160 s. Yenigerçekçilik güncelliğini kaybetmiş ve tarihe mal olmuştur. Ancak her gerçek düşünce ve hareket gibi etkilerini siir (lürmektedir. Gerçekçilik (ve yenigerçekçilik) hayatın ve insanın doğru ve bilimsel bir biçimde algılanmasına dayanır. Bu tür bir sanatın ve düşüncenin tümüyle eskimesi olanak sızdır. Olsa olsa bir süreliğine güncelliğini kaybedebilir. Şimdi olduğu gibi. Italyan yenigerçekçiliğinin doğduğu dönem ile vaşadığımız güncel arasında bir benzerlik yoktuı. Italyan Yenigerçekçiliği îkinci Dünya Savaşı sonrası, taşizmin sona erdiği dönemde doğmüştur. Yeni bir dünyanın kurıılması konusıında son derece şiddet li bir istek ve çaba vardır. Bu koşullarda Italyan Yenigerçekçiliği, ltalva'nın toplumsal sorunlarını savaşı, işsizliği, yaşam mücadelesini irdelemiş, yaşam koşullannın iyileştiıilmesini aıaştırmıştır. Kitap, sinema tarihindeki bu önemli hareket hak kında nesnel bir yaklaşımla, doğru bilgiler verme ye çalışmaktadır. Unutamadıklarım/ Pro/. Dr. F llfran Akın/ Kendi Yayını/20H \. Pro!. ür. F. llhan Akın anıgözlem niteliği taşıyan bu kitabında, kırk iki yıl boyunca çalıştığı îstanbul Üniversitesi Hııkıık Fakültesi'nde yaşadığı olayları kendinden bir şey katmadan, nesnel bir yaklaşımla anlatıvor. Yazarın iiniversite hocalığı yaptığı uzun yıllar aynı zamanda ülkemizde siyasal çalkantıların ayyuka çıktığı yıllardır. F'akiiltelerin yarın açık olup olmayacağı, ders yapılıp yapılmayacağı dahi belli değildi. Ülkenin değerli biİim adamları, öğretim üyeleri öldürülüyor, öğrenciler kurşunlanıyor, sağda solda bombalar patlıyordu. Bu kanlı günlerde sınavların tüm güçlükleCUMHURİYET KİTAP SAYI 702 Artemis Fowl/ Eoin Colfer/ Çeviren: Aylin Ycngin/ Artemis Yayınlart/'29 i f Birileri goblinlere insan yapısı güç kaynaklarını yaşadışı yolîardan temin ediyor. Peri halkı arasındaki denge bozulmak üzeredir. LEPrecon Birliğindeki Yüzbaşı Holly Short, bunun asıl sorumlusunun en 1 ı'ıyük düşmanı, on üç vaşındaki Artemis Fowl olduğundan kesinlik le emindir. Acaba Artemis gerçek ten suçlıı mııdıır? Rus maryası ile Artemis'in başı derde girer. Dâhi hırsız, babasının lidye için Rus maryasınca rehin alındığını öğrenmiştir. Artemis'in bu beladan kurtulması çok zordıır. Yardıma ihtiyacı vardır. Bu karmaşa içinde hiç kimse oyunıı kuralına göre oynamaz. Irlanda'da başlayan olaylar zinciri Kıızey kutbuna kadar uzanır. Süleyman Paşa Sokağı Numara 25/ Gerald Messadıe/ Çeviren: Belkıs Dehni/ Doğan Kitap Yayınları/ 3 3 5 \. 1950'ler... Kral Faruk'un Kahiresi... Buram buram yasemin ve manolya kokuları... Çapkınlar genç kızları tavlamak için piramitlerin eteklerinde geceler düzenliyor, göçmenler gülsuyu damıtıyor, devrimciler rejimi devirmekten söz ediyorlardı. Sosyete takımı ise Ingilizce, Fransızca, Italyanca ve Yunanca koııuşmayı tercih ediyor, 19. yüzyılın Batı dünyası Müslüman topraklarında, cam bir fanııs içinde yaşamaya de vam ediyordu. 26 Ocak 1952'de, bir yangın çıktı. Kahire yandı. Krallık devrildi ve tanus tuzla buz oldıı. Dün ayrıcalığı olanlar ya Abdülnasır'ın Mısır'ını seçecek ya da Barı'ya dönmek zorunda kalacak, yani sürgüne gidecekti. Cennet bir hayal olmuştu. Kitap, fo toğraf kadar gerçekçi bir nostalji romanı. Aşkını Sorgıda/ Aysın U. Kezer/ Bulut Yayınları/ 1H4 \ Bir kadın romanı olan kitabın kahramanları büyük çoğunlukJa kadın lardan oluşuyor. Onların ayrı ayrı ele alınarak toplumsal yaşamla ya şadikları çatışkıları, dııygıısal kırık lıkları okıırda buruk bir yuksünmc oluşturuyor. Yazarının kadın oltışu ve yazarlığına kadın duyarlılıklarının ıtstaca yansıtılması kitabı başarılı kılan bir etken olmuş. Farklı ki şiliklere sahip olmalarına ve arada belli belirsiz bir sınıfsallık da olmasına karşın, roman içindeki kadın karekterlerin hcpsi değişik yapıda kadınlar. Her biri ayrı bir dünyanın kadını ve her birinin yaşam ve aşk karşısındaki yaklaşunları da çok şaşırtıcı. Kadın kahramanların hepsi aşkı sorguluyorlar; kendi aşklarını, duygusallığı, gerçek ve sanal aşkları, evliliği... Bıı sorgulama biraz hırçinca, hoşgörüden yoksıın, ben merkezci ve acımasız... Ancak bu keskin ve uzlaşmasız sorgulamanın kitabın karektcrlerine oldukça vakiştığı teslim edilıneli. Zira hem kahramanların hem de yazarının kadın olmaları, onlara bu radikal sorgulama hakkını veriyor. . ŞiirÇıpIak/ Veysel Çolak/ Mercan Dize Yayınları/ 7 * v 2A. "Şiirin kuşku ve kuşkulandırtcı olduğu iyice ıınutulmuşa benziyor. Oysa sırf kuşkulandığı için yazmalı şair. ülana, yapılagclene, tarihe, dile, dilin kulJanılışına, şaire duyulan büyük kuşkunun ve başkaldırışın estetik bir karşıhgıdır şiir. Var ile yok arasındaki bir çelişme SAYFA 20
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle