06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Gündem belirleyen söyleşiler... Bir korku klasiâi Konusunda ilk olma özelliğini koruyan'Kont Dracula', ilk kez Türkçeye tam metin olarak çcvrildi. Yıllarca gerek sinemada gerek çizgi romanlarda ve yine gerek edebiyatın değişik türlerinde sıkça karşılaştığımız bu klasikleşmiş romanın aslının eksiksiz olarak çok yıllar sonra Türkçeye çevrilmiş MUSTAFA YELKENLİ Yargısız infazlar, olıı ele geçirmeler, köyleri yakmalar, Jışkı yedirmcler, ıızageçmeler.. Bü tun bunların hepsi korkuyu egemen kılmak için. Kapitalizmin ve somurcecı devletlerin kendi ege menliğini saöla mak için korku nun değışık veısıyonlarını iletişim aygıtlarıyla yaygınlaştırmaya çalışırken, ürtaçağ'm egemenleri de zamanın ko^ıılla rına göre korku unsurlarını çogaltıp vavınlaştırmakta hıç de dııraksam.ımışlar, insel karanlığın koyuluğunda va^avan insanları terbiyeetmenin araçlannı ıııet mekte gecikmemişlerdir. Her sonıurucu sistemin korku üretmede son derece ba şarılı olduğunıı ifade etmek gerekir. Ruhların acı çekmesi için sadece cehennem yetmemektedir. Ateşler, kızgın şişler, zebaniler, kaynar kazanlar bütün bunlar cehennemdeki işkence aletlen, tıpkı Engizisyon'da olduğu gibi. Bütuıi bunlar ölümden sonra insanfarınyaşayabileceği korku dolu anlar. Amaç yine aynı; egemen kesımlerın iktıdarlarını korkuyla güvence altına almak. Yaşayanlar için de korku ıınsurları var. Şeytan ne güne duruyor? Büyücüler, cadilar, kötü ruhlar, vampırler... Bream Soker'dan 'KontDracula' S G I SESLI DÜŞÜNENLER ünümüzde korku, siyasal sistemin vazgeçemediği sindirmc araçlarından biridir. Siyasal kültürün her dönem üretip yaygınlaştırdığı korku olgusu sosyal yaşantımızın da özüne sinmiştir. Bir tür geniş halk ytğınlarını terbiye etmede önemli bir araç ıconumuna getirilmiştir. Tarihin her dönemınde tüm egemen kesimlerce bunun uygulanmasında hiçbir sakınca görülmemiştir. Kimi zaman açık bir şekilde sistemin güç odakları tarahndan geniş halk yığınlarını yılgınlığa düşıırmek için, küni zaman da düzene karşı tehlikeli fîkırlerin oluşmasını engellemek ve dıizenlc uyum içinde yaşamalarını sağlamak için dolaylı yollarla çeşıtli etki baskı ve iletişim araçlarıyla kullandmıştır. Korku ve korkuyu yaratan unsurlar devlct erkini elinde tutan ve tüm kurumlara egemen olanlar tarafından günün koşullarına uygun bir şekilde uyarılmış, bu konuda bilimin ve teknolojinın gelişmesiyle daha bilimsel yöntemlerden de yararlanılmıştır. Bir bakıma korku, sistemin kendini uretmesine de olanak sağlamıştır. Insanlığın mücadele tarihine bakıldığında çoğu kez iktidara karşı yapdan mücadelelerde asıl savaşın halkın kafasında şekillenen ve tüm yaşamına yön veren soyut kavramlara karşı verildiği görülür. KHIsenhı iktfdan Evet vampırler... Ortaçağ'ın korku unsurlarından en önemlisini bir edebiyat klasiğine dönüştüren Bram Stoker 19. yüzyılın sosyal yaşamını da yapıtında gözler önüne sererken, egemen bir güç olarak en büyük toprak sahibi olan kilisenin iktidarını sağıama almak için urettiği korku unsurlanyla insanlann beyinlerini nasıl dumura uğrattığını anla tır. Ancak insanhğın onur abidelerinden olan Aydınlanma dönemi alegorik bu korku unsurunun yüreğine kazık sokarak yok etmesini sağlayacaktır. Yazar, vampir unsurunu bir roman klasığı haline getirirken her ne kadar halk aras.ın daki söylencelerden yararlansa da yaratıcdığmı kullanarak birçok özellikle de kahramanının yeteneğini zengınleştirır Bir edebiyat klasiği haline gelen Kont Dracula'nın başlıca özelliği hiç yemek yememesi, aynada görüntüsünün, gölgesinin olmaması, gençleşip birçok be ceriler kazanması, yarasaya dönüşebilmesi, küçülebilmesi, duman haline ge lip incecik bir yarıktan geçebilmesı, karanlıkta görebilmesi sayılabilir. Kan ıç tikçe güçlenen bu yaratık olağanüstu derece güçlenir, ölüler aracılığıyla ölülere egemen olur, istediği yerde, istedikleri zamanda dilediği şekilde görünebilir; firtına, sis, gök gürültüsüne hükmeder, sıçan, yarasa, kurt, baykuş, tilki gibi hayvanları yönetebilir, büyüyebilir, kiıçülebilir, yok olabilir... Bütün bu özellikleı Doğru Avrupa'da halk arasında olmemiş anlamına gelen nosıeratu denilen, vampirin ısırığıyla yaşayan ölülere dönıi şenlerin sonradan kazandıkları ozelliklerdir. Bunun yant sıra ilk geldikleri ye re davet cdilmedıkçe girmemeleri, kutsal şeylerin karşısında saygıyla uzaklaş maları, sarımsaktan ve gun ışığından kaçmalan, insanlann bunlara karşı ken dilerini savunma olanağı verir. Vampirler her ne kadar yaşayan ölüler olarak adlandırılsa da ruhlarının huzura kavıışmaları nedeniyle acınası yaratıklardır. Yüreklerıne kazık sokulup, kafaları kesilince gerçek anlamda ölür ve huzura j Şlddet, terör, işkenca Yakın geçmiş tarıhtc ulkemizde de bu tür uygulamaları görmek mümkün. Faşist 12 Eylül'de uygulanan şiddet, terör işkence hâlâ Türkiye insanının belleğinde tazeliğini korumaktadır. Ya 12 Mart dönemi? Bunlar ulkemizde unutulmayan sindirme, yıldırma, kişiliksizleştirme dönemleri Ve biitün bunlar anlı şanh guç odakları tarafından büyük bir maharetle uygulanmıştır Kapitalist egemenliftin kendi iktidarını tenlikede bulduğu an her türlü kurıımu devreye sokarak korkunun egemenliğini gerçekleştirmeye çalışması sistemin rerlekslerinden biri. Ancak sükunet zamanında da korku her zaman devredir. Sistemin kendini üretmesini ve geniş halk yığınlarının sistem dışına kaymasını önlemek için bundan vazgeçmesi mumkün değilcıir. Açlık, işsizlık, sava^, kanser, AIDS, F tıpı cezaevlerı, kımyasal silahlar, uyuşturucu, şimdi de kriz korkusu her an Demokles'in kılıcı gibi halkların başı üstünde sallanmaktadır. Amaç, insanın beynını teslım almak, sağhklı duşunmesini engellemek, toplumsal mücadelelerde yer almasını engellemek, direniş ruhunu yok etmek, sindirmek, lsınail Beşikçi'nin deyımiyle kafalarda demir parmaklıklar oluşturmaktır; insanı kendi özelinde tutsak almaktır. Korkunun kol gezdiği toplumlarda insanların ne hale düştüğünü anlatmaya gerek var mi!* Ahmet Altan, çelışkilennı itiraf ediyor... Cem Yılmaz hiç bu kadar cıddı konuşmamıştı... Tarkan'ın geleceğe daır endişeleri, planları, hayallen... Abdı Ipekçı, Uğur Dündar'ı neden ışe almadı? Türkiye, Amerıka'dan nasıl görünüyor, Noam Chomsky anlatıyor. Ferzan Özpetek Türkiye'ye neden kırgın? Vivet Kanetti'nin Hülya Avşar'a dair cesur yorumlan... Piyano çalamayan Fazıl Say olur mu olur... Ara Güler fotograflarının sımnı anlatıyor... Orhan Pamuk yıllarca ne olmayı hayal etti? • :. ., www.dogankitap.com DOĞAN KİTAP SAYFA 8 C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 7 0 1
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle