Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Safranbolu dediğimiz bu şehirde diyelim ki 50100 sene sonraya masalı kalacak biriyirn. Ama Safranbolu'yu asla şiiri edebiyatı belirleyen bir ortam olarak görmedim. Burada bürokrasinin yanlış §ür anlayışına ya da yerelligin tuzağına düşmekten kendimi korudum. Imgeci bir şiire eğilimli olduğum söylenebifîr. Ama kunt ve anlamsız şiir değildir. Nitekim sizin gibi gençlere umut vermek yaşama sevincini diri tutmak için 'Gölgesiz Kandil'deki 'Yağmurun Ardından Güneş Açar' adh şiirim bu umudun bir sonucu olarak görmenizi isterim. labt için yazdtğınız bir yazıda özellikle 1980 sonrası şiinmizin karşılaştığı olutnsuzluklann en onemlisi yaztlan siirlerin Türkçe edadan ynkmn olma sı şeklınde bir cümlcniz var. İ'ürkçe eda. Bu tespitinızle gelenekle bağ kurmaum mı kastedıyoraurtuz? Bakınız abartma gibi gelecek. Dede Korkut Hikâyeleri'nin manzum bölümle riyle Nâzım Hikmet, Yahya Kemal'in söyleyişi arasında 8 yüzyıl geçmesine rağmen anlatımda büyük bir uçurum olduğunu söylemek güçtür. Türkçe eda bir duygu haîini saran Türkçe anlatım. Bundan 2030 yıl kadar önce Türkçe de büyük bir bu'Ne kadar mutsuzluk varsa hayatımnda nafımı yaşadı. Öz Türkçe denilen kuru, Bir a kadar da mutluluk var nüansları olmayan hatta düşünce ve anUnutma yarın yem bir gündür latımı sınırlayan bir dil öz Türkçe adı alMutsuzluklart mutluluklartyla gelecek' tında egemen bir dil tutumu olarak büyük bir alan kazandı. Bu yalnışlığı isabetle Attilâ îlhan gördü. Öz Türkçeciler, ki Az önceden beri geçmişin çok giizel olTürkçe bile değildi. Bütün gemileri yakduğıı hatıralara sığındığım şeklindc bir mantn sevinci içindeydiler. Bugün gelikanıya varmıs olabilirsiniz. Benim sadc nen noktada bu yanlış dil anlayışı tasfiye ce geçmişe olan övgüm sadece tek koedildi. lyi ki edildi. lürkçeniıı zaleri bir nuyla sınırlıdır. ü da geçmişte 'insani de yerde Attilâ îlhan'ın kazandığı bir zafer. ğerlerin aşınmamış olması' bir nostalji Son yıllarda yazarlarımız kelimenin kökeiçindc olmadım. Çoklarının aksine 30 yıl nine bakmadan daha nüanslı, çağrışımı önceki Safranbolu bana hiç de baştan çızengin ve teklemeyen bir dil kuılanmaya karıcı bir güzellik halinde gelmiyor. Bubaşladı. Doğrusu bu iyi birkazanım. Çok günkü Safranbolu'yu daha çok seviyosınırh bir kâmusa dayalı bir öz Türkçey rum. "Clnhal Batı Faştzmı" ilginç bir adlan le büyük bir edebiyat yapılması mümkün olmadıgını şimdilerde çokları anlamaya dırma. Bu deyimi biraz açar mtsınız? başladı. Kuşstnra sttnıda Ahmet (Jünbaş 'Gölgesiz Kandiİ kita Batı artık, geleneksel ve yerlesik olabınız üzerine 'Düslük' dergıstnde yazdığı na kendi özgünlüğünü koruyarak gelişbir yazıda. 'Dahaaa verir kanattaki yaramesine bile tahammül edemiyor. Dünün dan/ kanat kırılmadan önce uçulan günler statik dünyasuıda Batı bir kültürel değerdizelen Lucretius'un sözleri gibi olag'anihler rnanzumcsi olarak algılanıyordu. tii bir bilgeliğe yoruyor Benım de CiölgeÖzellikle lkinci Dünya Savaşı'ndan siz Kandil'ı okurken ister bilgelik ister sıbaşlayarak Batı'nın önce siyasal bağlamzin deyiminizle hikmetli söz diyelim bıçtda kötü ve çok olumsuz bir görüntüsü minde dızeler var. Şiirtnizi daha bir damttvar. Bugiın Batı deyince bir izlenim olamıs olduğunuzu gözlemledıpnı ÖrneVtn, rak bombalar, silahlar, soykırımlar akla 'Son havart daha çok acı çektı Isa'dan ya geliyor. Bu deyimle genel olarak tebarüz da 'Ölünı yok kihissetmemeyı hiseder ınettirmek istedıfiim bu. Anladığım Madarıyla pek yoğun olma san dersıniz? sa da hayat ve sanat alanlannda sanki bir DH mesolesl kuşatmayı yaşıyormuşsunuz gıbı bir izle Ük şiirlerimde coşumcu, heyecana nim cdindim. Yalnızlıg~ı bir sığınak gibi bağlı, gürül güriil bir söyleyiş vardı. O görüp görmedığinızı hayata stırle dırenyıllarda belli bir poetik bilincim yoktu. menin miimkün olup olmadıg'ını merak Sezgilerimle ve o zamanki kültürel doediyorum. nanımımla imgeci bir şiir yazmaya mu Evet belli bir kuşatma altındayız. Bu vaffak olabiliyordum. O donemdeki şikuşatmayı en çok hissettiğim alan toplu irlerimde büyük bir tont zenginliği varmıı oluşturan hâkim kılınmak istenen kidır. Ama biçimim ve tekni&im zayırtır. Şişiliksiz bir kitle kültürünün dayatması irin bir imge meselesi olduöunu kavraolarak açıklayabilirim. 1520 yıl önce kumıştım. Ama şiirin dil içinde bir dil olşatılrruşlık duygusu belki luşisel benimduğu konusunda bir anlayışa sahip de den kaynaklanıyordu. Şimdi ise egemen ğildim.. "llk kitaplarıma baktı&ınızda olan toplumsal, siyasi ve kültürel baftlam'Masallar, Sebiller, Güvercinler' dışındada Türkiye insanının vasatın altında bir ki kitaplarım başarısız kitaplardır. Fakat dünya tarafından işgal edilmiş olması. şiirin bir dil meselesi olduğunu kavrayıp Özellikle politikada ve bizde yanlış uygupoetik anlayışımı geliştirdikçe çok anlanan parlamenter sisteme karşı bu vasatlam katmanlı şiirler yazmaya başladım. lık iddıasında bulunabilirim. Yeterli külEvet son şiirlerimde gerçeküsrücü bir türel donanımları olmayan siyasi aktörler hikmetli söz söyleme hüneri görülüyor. tarafından yönetilmemiz, çoğu zaman Belki mistisizm doğal olarak bu imkânı ben 'demokrasi değil aydınfar diktası issağladı. tiyorıım' şeklinde bir cümleyle bu itirazı Basıma hazır son dosyanızı gördüm da bulunmak istiyorum. Adı çok ilginç: Roma Nukuku Bu adın bukukçuluğunuzla bir ilgisi var mı? Fikret Kızılok'un 'Yüzde sekseni cahil Şöyle bir irtibat var. Roma hukuku olan bir ülkede şöhret olmak ayıptır' dedersinde sınıfın birincisiydim. Sorumlu diği oldufiu gibi çok insan tararından biolmamamıza rağmen Latince hukuk terlinmek, okunmak önemsenmesi gereken minolojisini ezberlemiijtün. Roma huku bir durum değildir.. T. S. Eliot; Bir şairin ku Hz. îsa'nın zalim bir iktidar unsuru yaşadığı dönemde çok az ama üniversite olan Roma Devleti'yle olan daha sonra bitirmişler arasında bir seçkinler grubu havarileri ve inananlan tarafından sürdütarafından izlenmesini yeterli görüyor. rülen bir mücadele. Bir yerde Gandi'nin Yani ünlenmekle de kitlelere mal olmakIngiliz emperyalizmine karşı verdiği müla da bu kuşatma aşılmaz. Atatürk'ün en cadele gibi masumiyeti banndıran bir önemli sözü ki bence devrimlerinden damücadele. Bazı iktidar unsurlarını terörha önemlidir. le değil pasif direniş, fikir ve inançla ve'Türkiye Cumhuriyeti'nin temeli külnilebileceöi ana fikrine dayalı kitabın batürdür' sözüdür. Türkiye'nin bugün vaşındaki tek dizeden oluşan şiirim bunu satın altında değerler dünyasına hapsedilaçıklamıyor mu? mesinin en önemli sorumluları oy simsarlığıyapan politikacılardır. rlilmi Yavuz "lsa kılıç kuşanmadan yendi Roma'yı" isabetli bir şekilde bu durumu Türki Vakıt aytrdıgtntz için teşekkür ederim. ye'de lise eğitiminin çökmesine bağlıyor. Ben teşekkür ederim. • Ne kadar cioğrıı. D, r * ) tsmet Özel. Cumburiyet kitabtn 655 sayısında Ah(****) Cemal Sü'reya. dülkadır Budak'ın Ev Zamanı adlı şiir ki14 muzaffer ün sabahlanm senin olsun Onlar, yaşamın zorunlu görülen sınavlarından birine, üniversite sınavına hazırlanmak zorundalar. Çünkü gecegündüz demeden çahşıp birbirlerini geçmek dışında bir hedeflerinin olmasına izin verilmiyor. Okul, dershane, sınav, puan... Ama tüm bunlar olurken, bir şeyi unutuyor büyükler: aşkı... Romanlarıyla gençlerin de sevgisini kazanan Muzaffer tzgü; iki genci serüven dolu bir aşkta buluşturuyor. muzaffer izgtı senin olsun gençlik rontanı sabahlanm gençlik romanı Bİlffİ & YAYINEVI Ankara DAĞITIM İstanbul KİTABEVİ Ankara 0.312.4344999/Faks: 0.312.4317758 0.212.5225201 /Faks:0.212.5274119 0.312.4344106/Faks:0.312.4331936 www.bilgiyayinevi.com.tr CUMHURİYET KİTAP SAYI 688 SAYFA