04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Kapak konusunun devamı. *" özünü daha kolay sezdirebilecek bir şiirin peşindeyim. Ozan olarak da, okur olarak da böylesini daha çok sevi yorum. Özcan ağabey, uz eskilerın deyisiyle 'alayis'ten hoslanmayan bir yapıya sahıpsınız Bir ıpekböceğı sa sızlıg'i içindc şiir kozamzı örüyonunuz. Onun için bu vriyleşıde yaşam öykünüze de yer verelim i\tiyorum. 1931 yılında babamın görevli bulunduğu Giresun'da doğmuşıım. Babam sık sık i§ değiştirirdi. Bu yüzden hicbir ycrin yerlisi değilim. Yedi ilkokul, üç ortaokul, üç de lise değiştircrek orta eğitimimi tarnamladım. Bir rastlantıyla girdiğim A. Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi'ni ıki yıl gecikmeyle 1958 yılında bitirebildim. Kastamonu Lisesi son sınıfındayken yitirdiğimiz sevgili öğretmenim Rauf Mutluay yazına, şjire yöneltti beni. Mülkiye yıllarında da dönem arkadaşlarım C.emal Süreya, Sezai Karakoç, Tevfik Akdağ, Ece Ayhan, Ergin Günçe, Erdoğan Alkan gibi ozanlarla erkileşerek şiiri ortak bir yaşam biçimi olarak seçtim. On sekiz ay süren bir memurluktan sonra, Kumluca kaymakam vekiliyken, bu işin bana göre olmadığını anladım. Bir siire kitabcvlcrinde, bir yayınevinde çalıştıktan sonra öğretmenlikte karar kıldım. Yabancılara (daha çok diplo matlara) Türkçe ile Ingilizce öğrettim. 1994'te geçirdığim ölümcül bir trafik kazasından sonra, çalışmakta zorlandığımdan, 1995'te kendimi emekli ettinı. İzmir'e yerleştim. Iki bucuk yıldır da Foça'da yaşıyorıım. Üç oğlıım, üç toru num var. tlk şiirlerımi 1953 yılında Kaynak ile Varlık dergilerinde yayunladım. Tam elli yıldır yazıyorıım, yayımlıyorıım. (Is tanbullu bir ozan olsaydım, belki benim de ellinci ydım kurlanırdı!) Şiirden başka, gülmece ile dil konularında çalıştım. Hiç ödiil almadım. Hiçbir ödüle katılmadım. Sanırım yayımlanmış kitanlarımın listesini bu sayfalarda bulacaksımz. Ben yayımlanmamış kitaplarımın bir listesini vereyim: 1. Uğurlama, Şiirler (19822002) 2. En Güzel Fıkralar Nükteler (üç cilt) (Yalnız birinci cildi yayımlandı, tükenmek üzere) 3. Ağlama Hasan Ağlama (uzun bir gülmece oyküsü) 4. Sayısal Tiirk Şiiri (On yıllık bir emekle hazırlanan bu kitap Türk şiirini çeşitli yönleriyle, istatistiklcriylc inceli) 5. Olümün Soluk Yüzü, Horace McCoy (Folisiye roman, çeviri) 6. Çağdaş Tiirk Şiirinden Seçmeler (tngilizceye çeviri) 7. Şiir de Çocuktu Bir Zamanlar (Çocuklara Şiirler) 8. Gülmece Güldürmece (Çocuklara Fıkralar). Yazın dünyasına $ıırle gtrdıntz. Ama sonradan öteki türlerde de ürünler verdiniz. Cıülmece öykülerı yazdınız. Çevirıler yapltmz. Dilimiz için çok önemli sözlükler haztrladınız Değışik alanlara kayma istefcinizin ncdenlcri var mı? Bu sorunuzu "Neden böyle dağıttın?" diye özetleyebilirim. Ben, önce bir ozanım. Bu yüzden dille yakın ilgim var. Gülmece ise ikinci ilgi alanım. Gülmece çevirileri yaparken gereksinme duyduğum yakın anlamlılar sözlüğünü önce kendim için el yazısıyla hazırladım. Çeviri ücretleri adamakıllı düşünce, çeviriyi bırakıp, bu sözlüğü genişlettim. tki kez basıldı. Bugün bile (günde dörtbeş saat) genişletmeyi sürdürüyonım. Böylesine değişik alanlarda çalışmış olmaktan yakınmıyorum. Ama bütün bunlar şiirin zamanını yedi. Gençlik yılSAYFA 4 Sözcük denizinde yelken açmış bir yazar Bu düşüncelerim de şiirime yansıyor elbette. • KITAPLARI Şiir: Aramıza (îül (iırdt, 1982, Tan Yayın lan, Ankara. Yaşadık mı, 1992, Dorıık Yayınları, Ankara. Mizah: Hrezınta Öykülcri, 1988, Hacan Yayınları, Ankara. 1999, Etki Yayınları, Izmir (2. Basım). Konulartna Cîöre Dunyantn En İyi Fıkralar ve Nüklcler Aniolojisi, 1999, Papirüs Yayınları, lstanbul. Sözlük: Türkçe Eş ve Karşıt Anlamlılar Sözlüğü, 1983, BUgi Yayınevi, Ankara, "Ülkiı Yalım ile". Türkçede Yakın ve Kar^ıt Anlamlılar Sözlüğü, 1988, Imge Yayınevi, Ankara. Çeviri: Don Camtlln ve Hayırsız Oğul, (G. Guareschi), 1971 ve 1982, Bilgi Yayınevi, Ankara. Don Camillo'nun Küçük Dünyast, 1972 ve 1982, Bilgi Yayınevi, Ankara. Don Camillo Çıkmazda, 197 i ve 1982, Bilgi Yayınevi, Ankara. Ma/ya'nın Difinda Kim Kaldt, (H. McCoy), 1973, Bilgi Yayınevi, Ankara. Don Camillu ve Cehennem Meleğı, (G. Guareschi), 1982, Bilgi Yayınevi, Ankara. Oğlum Kızım llele Kartm, (G. Guareschi), 1983 ve 1985, Bilgi Yayınevi, Ankara. Ozcan Yalım larıma dönebilsem, sanırım yalnız şiirle ugraşmayı yeğlerdim. Şiirlerinizdc scvgi izlcğtnın büyük bir yerı var Sanırım yaşamın/zda da böyle bu. Yamlıyor trıuyum? 1 Sevgi mir Yalnız şiirde değil, yaşam da da çok önemli. Dünyamızın böylesine yaşanmaz bir yer durumuna gelme sinin iki nedeni olarak sevgisizlik ile c^itimsizliği görüyorum. Ister sevda, se vi diyebileceğimiz kar^ı cinse karşı o doyulmaz duygu, ister ana, çocuk, dost, yurt, lıayvan sevgisi gibi çeşitli duygular insanı insan yapar. Ozanı da ozan.. Şiir her verde 'azmlıkta' mıdır? TARIK DURSUN K. zun yıllar vardı ki, karşılaşmamış, görüşmemiştik. O gün kıyıda vüz yüze geldik. Biraz Henry Miıler, biraz Picasso, biraz da Hemingway ben zeriydi; beyaz, bakımlı ve kısa sakallı, başında yumrulmuş bir de keten fötr. Yıllar bizi değiştirdi. Çok serüvenler yaşadık; acı, tatlı. Kahırlar bizi buldu (yalnız aşklara ıızak durmadık), Cumalı'nın dediği gibi biz "kısmeti kapalı gençlik"tik. Yalnudık hiç peşimizi bırakmadi. U l ier yerde dtşarıdan bir türküyüm Yalnız dostların dinlediği Az duyulur bir türküyüm göçerım Şiir de göçer göçebedir Bütün güzel euerde gezer Ozan hep yalnızlığ,a göçmen gider Çünku dostum ne acı Şiir her yerde azılıktadır Ozan her yerde yabancı" Evet, şairimiz kendini her yerde yabancı, şiirini her yerde azınlıkta sayar. Şiirin örgüsü içinde "hiçbir yerin yerlisi" olmamak, onu gönendirmekte midir, yoksa dünyaya ve çevresine karşı bir tür güreleştırmekte midir? Itirafı ilginçtir, "Çünku her yerin tutkunuyum Yoksa her yerde tutuklu muyum Yok dostum öyle sansın öyle sananlar Zincir islcmez özgürlüğüme Şıirım kırlarda tarlalarda dolaşır Tek tek öper papatyalart Cömert memelertnden Yıldtz sağar gecelerine" Her biri birer Japon geleneksel şiiri zarafetindeki "Yalnızlar" bölümünde yer verdiği bir şiiri yalnızlığı yaşhlıkla birleştirerek yürek büker: sizliğe "yalnızlık" dcmişler. Birileriyle paylaşılsa yalnızlık mı kalırdı ortada? Yalnızlık üzerine çok yüksekten bakarak konuşanlar olduğu kadar ona alçak gönüllülükle (hatta şaşırtıcı bir hoşgörüyle) yaklaşanlar da yok mu? Var. Düzazı yazanlar sevmezler yalnızlığı, kaçarar, onu asıl şiirlerinde yüceltip baştacı edenler, şairferdir. Şiirseverler için hiç de yadırgatıcı gelmeyen bir özişkenceci tutumla (şairler) yalnızlığa bayılırlar ya da "farklı' severler. Şairimiz açıklamıştır, l "/ liçbir yerin yerlisi deSilim Benden yollarda sö'z edihin Kara trenlerde geçsin adım Uykulu yayltlarda düşüm görülsün Çünkü bir yanım sana gelirken Bir yanım hep bir yerlere gıder" dedik. Haklıydı, biz hiçbir yerin yerlisi değildik, onunla beraber şiire başlamış ve şiiri sürdürmüş Cemal Süreya, Tevfik Akdağ, Gülten Akın, Ergin Günçe, Ercan Belen, Sezai Karakoç da bir ycrin yerlisi olamamışlardı. "Sıtr yansa bile Nc mavi bir bulut olur O da yağar acılara" "Hiçbir yerin yerlisi deVilim Çünkü her yerde azınlıktayım "Yolcu düş yoluna Yalnızlığa gidcn tasıtlar Tek kışilıktır" Gözlerinizi kapatın isterseniz, şair, si zi elinizden tutsun ve şiirini hsıldasın kulağınıza: "Yılkısından ayrı biryılkı att Cün batarken nuz bozkırda Gö'lgesini gerilerde uzatıyor Cîüz rengı hulutlar geçiyor Donuk mavigözlerinden" Gerçeği bir silah gibi kullanır ve doğrudan size ateş eder: "Öyle yalnızdt ki adanı Kendisibtle yoktu yanında" Bir başka şiirinde yalnızlığı evine taşır: "Öyle bılmezler ki însan nasıl yalnız olur CUMHURİYET KİTAP SAYI 687 lık "Yalnızlık en son attmdtr dedi yaşlı O ıssız ülkeye götüren Acılarla acılart" Paylaşılamadığı için o ıssızlığa, kimse
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle