05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

0 K U R L A RA "Turhan Selçuk 7 940'larda başlayan çizgi serüveninde 60 yılını 2002'de geride bıraktı. Sıyasalve toplutnsalhayatımızı, yıllar yılı her gün vc her hafta çizgiyle yazdı... Bıkmadan, yorulmadan, bilinçle ve ccsaretle 'olagan 'dan 'olaganüstü' bir çizgi dünyastna devinerek. Altmıs yıllık süreç nnu, aünyanın sayılı 'büyük karikatürcü'sü arasına koydu ve ülkesindc 'JJalkın Sanatçısı Ödülü'ne layık görüldü. 'önce Çizgi Vardt...' bir ömürlük 'çizgili kavgası'ndan seçildi. Onun sanatına bakan metinlerin en gözde olanları ve "Çizgide 60. Yıl gecesinden konuşmalar, yapıta eşlik ediyor... 'Önce Çizgi Vardı...' 'büyük usta'nın büyülü ve benzersizdünyasına ve son altmıs yılın aalarla dolu tarihine, 'mizahın geometrisi'yle bakıyor." Yukarıdaki sözler Turhan Selçuk'un 60 yıllık sanat yaşamından yapılmıs kitabı 'Önce Çizgi Vardı... 'dan alındı. Sayfalarımızda ise Turhan Selçuk üzerine yazılmış yazılardan yapılmış bir seçmeyc yer verdik. Semih Poroy bir yazı ve kapağtn düzenlenmesiyle katıldı Turhan Selçuk dosyamıza. 'Büyük ustamıza bize verdikleri için bin kez teşekkür ediyoruz. Bol kitaplı günler... Hiçbir Yerdeki Adam A leksandar Hemon, son yıl larda adından övgüyle söz cdilcn genç kıışak yazarlardan biri, dcştirmcnler araların da saygideğer isiınlcr dc var onıı adeta yere göğe koyamıvorlar. "Hiçbir Yerdeki Adam" acflı ikirı ci romanı da Avrııpa ve Ameıi ka'da çok iyi eleijtiriler aldı. Bıınca övgiiniin üzerine biraz kuşkulu yaklaştım romana ama daha ilk sayfalarda hemcn beni de ctkisi altina aldı. "Hiçbir Yerdeki Adam" Bcatles'ın ünlü şarkısı ile aynı başlığı taşıyor. Şarkının sözleri gibi "O, gerçektcn hiçbir yerdeki adam, hiçlik ülkesinde otııruyor, hiç kimseye ve hiçbir yere aitolmayan planlaryapıyor;" bıı tanım, iç savaşa girmiş ve bölünnıekte olan iilkesini terk edip Amerika'ya göçen bir Saraybosnalı bir genç için ııygun düşiiyor. Yazar, aynı romanın kahranıanı gibi 9()'lı yıllarda iilkesini tcrk edip Amerika'ya göçmüş. Bıı ülkeyc geldikten üç yıl sonra ilk romanını lngilizce yazarak herkesi hayrete düşürmüş. 1 lenıen akla Beckett, Nabakov, Kundera gibi yazarları gctiriyor; yazı stili olarak hepsinden larklı olmasına rağmen Hemon da anadilinden ba^ka bir dilde yazdığından bıı isimlerle karşılaştırılıyor doğal olarak. tkinci dilde yazmak ilgi çeken bir konıı ol muşrıırhep. Beckett riiyalarını lngilizee gördiiğü halae Fransızca yazdığını söylenıişti; bir yetijjkin olarak öğrendigM yeni bir dilde yazmanın belki avantajları bile vardır diye diişiinmeye başladım. Ne de olsa yeni öğrenilen dil gizemler taşır, atasözleri, kalıplaşmış deyimler pek tanıdık değildir ve bu yüz den (ya da bu sayede) yazar klişelere diişme den yeni imgeler yaratabilir. Hemon'un dilinde bıınu nemen fark ediyor okur: "lrissiz gözleri andıran iki beyaz yıımurta, kaynayan sııda dönüp dıırmaklaydı" "rüzgarın ataklarına gıcırdayarak tevap veren evi dinliyordum sadece" gibi yeni bir soluk hissediliyor. Belli bir mesafede dile bakmak taze bir nava getiriyor belki edebiyata. Yazar zengin kelimc hazinesine sahip olmadığı için dolaylı anlatınası gerekiyor ya da yepyeni biçimler bulması gerekiyor gözünün öniin dc canlanan resimleri anlatmak için. tc eğitimi farkJı kişiler tarafından anlatılıyor. Roman, Chicago'da başlayıp, Saraybosna'ya, Kiev'e ve Şang nay'a dek uzanıyi)r. Yazar, farkb kişjlerin anlatımında bütiinlüğü bozmamak için ortak bir dil kullanmış, aslında roman boyunca farklı kişiler değil de aynı ruh farklı kişilere büriinmiiş ve bize yakından tanıdığı Pronck'i anlatıyor hissine kapılıyoruz. Süreklilik, roman boyunca hiç bozulmuyor, bir bölüm önce anlatılan imgelere gönderme yapıiıyor. Romanın kısa bir bölümü Chicago'da geç mesine rağmen, vazar Amerikalı karakterleri romanın diğer bölümlerine de serpistirerek orta Avrupalı (belki Müslüman, bıınu hiç söylemiyor, doğrudan sorduklarmda da roman kahramanları hep bu soruyu geçiştiriyor) kültür yapısı ile yeni kıtanın insanlarını karşı karşıya getiriyor. Nereden geldiğini soran Amerikalılara Saraybosna dcdiğinde "çok uzak ve karmaşık" bir yer cevabını alıyor Pronek. Kimsc tam nerede olduğunu bilmiyor, HırvatSırpMüslümanUkraynah kanşımı fazla akıl karıştırıcı geliyor. Hemon roman boyunca birkaç temayı sık sık tekrarlıyor. tlk göze çarpan, îare: "kedinin bir fare kafasını dişleyerek..." (s.6) "fare, korkunun eşlik ettiği bir öfkc nöbeti içinde titrerken" (s.31) ilerleyen sayfalarda "Vcnedik'te ölüm" (s.229) başlıklı bölünıdc de ölen, bir fare (miılenizi bıılandırmamak için bu bölümden alıntı yapmıyorıım!) ve bu noktada artık farenin roman içinde çok derinlere sinmiş bir korkuyıı simgelediğini anlıyonız. Tiksindirici bıı bölümler yazarın yaşama bakışını da anlamamıza yanyor. Hemon'un iyimser bir dünyada yaşadığımızı düşünmediği kesin lakat bıınca karanlık öykü romanı karamsar yapmamış. Çocukluk anıları, gençlik aşkları, sevimli bir tonda anlaülmış; romanın başında yazarın Brııno Schulz'dan alıntı vaptığı paragralta dediği gibi "sıradan olay iar, zamanın içine düzenli bir biçimde yerleş tirilmiş, sanki bir ipe dizilir gibi zamanın içinde yerlerini almışlardır" anıa tabii asıl önemlisi "ayazda bırakılan, kaydı tııtulmayan, havada asılı kalıp siirükleneiı yeısiz yıırrsuz olaylara kim sahip çıkatak?" Yersiz yurtsuzluk gerçekten de romanın ana ttmasını oluştıııuyor.Jozei Pronek hem yurtsuz hem de zamansız bir lıippi. Batıda mociası çoktan geçmiş Beatles hayranlığı da, orta Avrupa'da donmuş, bir zaman dilimi içinde yaşadıSını gösteriyoı. Aıııerika'da Beatles şarkıları çaldıklarını söyledigiııde insanlaralay ederek ona yaşını sonıyorlar. 1 le mon, Boşnak ve Amerikaıı külıürlcrini karşı kar^ıya gctirerek hem komik hem de elcştirel bir bakış sa^lıyor. Diinyaılan bihaber Amerikangençliği ilea^ııı politik bir ortamda büyümenin verdigi sancıyla başka biri olmayı isteyen Doğu Avrupalı tipi bir aıava getiriyor, kutuplar kadar birbirlerine ıı/.ak bu insanlar, aralaıındaki sevgiyc raftmen or tak bir zcmin bıılmakta zorlanıyorlar. Tekrarladı/5ı bir başka tema "şinıdi o beni m içimde, gögsümün duvarlarrnı pençeliyor, dışarı çıkmaya çalı^ıyor, bense onıı dıır durınak için hiçbir şey yapamıyoruın" diye dile getirdigi insanın içindeki şeytan. Bu romanı okumaya başlamadan önce çok da iyi anlamadığıın Yugoslavya'nın bölünme savaşını daha iyi öğıenmek isteginı vardı. Avrupa'nın orta ycrinde yarını milyon insanın öldüıülnıesine dünyanın seyirci kalma sını bir türlü anlayamamıştım, "Hiçbir Yer deki Adam" kafamdaki bazı konulan aydmlatır diye düşüniiyordum ama roman bittiğinde iiklıın hâlâ karışıktı. I lemon bu koıuı yıı anlatmamayı ya da taral tutmamayı ter cih etmiş. Bir Amerikalı Jozef Pronek'e "Şıınu bir daha anlatsana, onları öldürnıeye çalışan kim? Şu isji bir türlü anlayamadım. Müslümanlsır mı?" diye sordıı^unda Pro nek şöyle yanıt veriyor : "Hayır. Bazı Sırplar, Saraybosna ve Bosna'daki Müslüınanları, ayrıca da Müslümanları öldürmek isteme ycn herkesi öldürmeye çalı^ıyorlar." Bu ölümlerin nedenlerine hiç değinilmiyoı. Romanın çevirisi ve baskısı çok iyi. Hemon'un siirsel anlatımı Türkçe'ye çok iyi ak tarılmış ve ayrıca bu yan fanta.stik anlatım Türkçc'ye tıymuş. lngilizce'den çeviıilerde pek sık rastlamadığımız bir doğallıkla akıyor dil, bunun tek nedeni iyi çeviri degil belki, yazarın, tngilizAmerikan yazarlardan farkİı dil kullanımı Türkçe'de hoşça anlam kazanmış. • www.yazinsanati.com [email protected] Hiçbir Yerdeki Adam / Aleksandar Hc mon / çev.: Begiim Korkmaz /A&ora Kitaplıgı / 200i / 285 sayfa Kimliğimizin önemli bir bölümü doğdııcumıız, yaşadığımız yere bağlıdır, yabancı bir ülkeyc gittigimizde bize kim olduğumu zıı sormadatı önce ncreden geldi^imizi so rarlar. Kim olduğumuz lıakkınıla cn önemli ipucu sayıldığı için belki. Bu durunuia Imtiyaz Sahlbi: Çağ Pazariama kendisini bir yere ait hissetmeyen birisinin Cazete Dergi Kitap Basım ve kimlik sorunu olmaz nıı? Doğduğıı ve bü Yayın AŞ'yi temsllen Cumhuriyet vakfı adına llhan Selyüdiiğü yerden ıızakta, en önemlisi de anaçuk Cenel Yayın Yönetmenl: dilinden ıızakta yeni yaşam kııran insanlaIbrahlm Yıldız Yayın Yönetrın dramını anlatan çok sayıda roman yazıl menl : Tuıtıan CUnay osorummıştır. lu Müdür: MehmetSucu oGör" Hiçbir Yerdeki Adam" Jozef Pronek ad sel Yönetmen. Dllek Akıskalı Baski: Basın Yatınm Sanayll ve lı bir genci anlatıyor. Yazarın kendisi gibi Sa Tlcaret A.s. Esenboğa YoluANraybosna'da biiyüyeiı Pronek, gitar çalan, KARA o Idare Merkezl: TürkoBeatles hayranı ve kıırdıığu grupla 60'ların cağı Cad. No: 3941 Cağaloğlu, müziğini yapan biri. Okıır Pronek'e kolav 34 334 Istanbul. Tel:(212)512 05 05 Merkez Reklam Cenel ca sempati duyııyor, şarkının sözlerindeki Müdür Yardımcısi: Tülay Mutlu gibi "Isn'thcabit likcyoıı andmer1" (birazDölen Reklam Grup Koordlnatörü: Funda Turan •:> Muste cık senin ve beiıim gibi biri değil mi?) onun sıradanlığını anlatıyor. Pronek'in tipik erri Temsilclsl: Işıltan Kökdemir gcnlik yılları, ardından askerlik ve iiniversi TURHAN GÜNAY KimHkstzlk KtTAP Hemon, aynı romanın kahramanı gibi 90lı yıllarda iilkesini terk edip Amerlkaya göçmüş BU ülkeye geldikten üç yıl sonra ilk romanını lngilizce yazarak herkesi Hayrete düşürmüs CUMHURİYET KİTAP SAYI 722 SAYFA 3
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle