29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

ile istihdam edeceğini bildirerek gurununu okşayarak yola getirmek istiyordu. Tasavvuf Terimleri Sözliiğü/ Prof Süleyman Ultıdağ/ Kahalcı Yayınevı/ 1W r Herhangi bir bilgi alanının kaynaklarından faydalanabilmck için, bu alanın kelime dağarını bilmek, temel kavramlarını ve terimlerini doğru olarak anlamak gerekir kuşkusuz. tşte sözlükler bu anlamda hem vazgeçilmez birer rehber hem de birer anahtardır. Böylesi bir rehber ve anahtarın gerekliliği, tasavvuf konusunda bir kat daha kaçınılmazdır; çünkü mutasavvıflar çoğu kez düşüncelerini saklama gereği hissetmiş ve giderek örtük bir dil kullanmaya başlamışlardır. Bu gerçeğe ek olarak, süreç içinde, kulîanılan terimlerin sayısı artmış, kapsamları genişlemiş, köklü değişikliklere uğramış, incelip karmaşıklaşmıştır. Bunun doğal bir sonucu olarak, tasavvuf terimleri sözliiğü, okuyucunun inceliklerle dolu tasavvufi düşünceleri, sembolleri ve edebi metinleri tam ve doğru bir biçimde anlayabilmesi için temel bir gereksinim haline gelmiş bulunuyor. Prof. Süleyman Uludağ, klasik tasavvuf metinlerini tarayarak hazırladığı bu sözlükle, îslam gizemciliğini ve tasavvuf edebiyatını daha iyi anlayabilmeleri için gerek genel okuyucuya gerekse araştırmacüara vazgeçilmez bir kılavuz sunuyor. Ancak her şeyin sözlük sayesinde aydınlatılamayacağı, tasavvufun söze değil yaşantıya dayandığı gerçeğini de unutmamak gerek. Rambo ile Mambo Afganistan'da/ Ergin Cîii/en/ Kendi Yayını/ XX s Ergin Gülen on dört yıl Çarşaf mizah dergisinde mizahçıçizer olarak çalıştı. Yeni Yüzyıl gazetesinde dört yıl karikatür üzerine yazılar yazdı. Yağlıboya karikatür çalışmalarından oluşan 13 sergi açtı. Ergin Gülen'in bu kitabı, Afganistan olayları içindeki ilişkileri bııruk ama keyifli bir mizahla aktaran bir gülmece romanı. Isteme adresi: Demirkapı Cad. Akın Apt. No: 3/3 ZuhuratbabaBakırköy/Istanbul. Bitmeyen OyunTürkiye'yi Bekleyen Tehlikeler/ Metın Aydoğan/ Kum Saati Yayınlan/ U2 \. Metin Aydoğan'ın Türkiye'yi bekleyen tehlikeleri anlattığı kitabı "Bitmeyen üyun" için yazarımız Attilâ tlhan şunları söylüyor: "Metin Aydoğan'ın Bitmeyen Oyun'unu okuduğum sırada tadına doyamadığım satırlar, hem beni tekrar o ürpertici heyecana sürükledi hem de Türkiye'yi yıllardır yöneftiğini zanneden politikacı kısmtnın zavallılığını, bir kere daha düşündürdü; Dikkatle okuyup, devlet nasd yönetilirmiş, bir daha düşünsünler... Sizi bilmem ama, ben hayatım boyunca şu okuduğunuzdan daha giizel bir şiir okumadım; heyecanlanırsam, haksız mıyım?" Antik Felsefe Gizem ve BüyüPythagoras ve Empedokles Geleneği/ Peter Kingsley/ Çeviren • Kenan Kalyon/ Kabala Yaytnevi/ 407 s. IÖ 5. yüzyılda yaşadığı dışında hakkında çok az şey bildiğimiz ANTİK FELSEFE Empedokles Batı kültürünün geGİZEM VE BÜYÜ lişmesinde çok önenıli bir rol oynadı. Bir kısmı ilk defa burada gün ışığına çıkan malzeme ve bir yaşam, gizem dini ve büyü, insanın kendi ilahiliğini anlama mücadelesi olarak felseti bağlamlarrna yerleştirilen fragmanlarıyla Empedokles ilk defa böyle kapsamlı bir incelemeye konu oluyor. Ayrıca Empedokles'in kadim Pythagorascılıkla bağları gösterilerck yalıtılmış bir f igüı oîmadiğı da kanıtlanıyor. Bu bağları kurma süreci Platon'un mitlerinin Pythagorascı kökcnini ayrıntılarıyla görmemize olanak sağlıyor. Ve ilk tlefa Empedokles ve erken Pythagorascılıktan güney Mısır'a ve buradan da Islam dünyasına aktarılanlar gözler önüne seriliyor. Göz ardı edilen bu aktarım süreci j DüjüncelerAttilâ lllıan'la Neler Tartıştık?/ ErolMannalı/ (îıindoğan Yayınlan/ 1 i(> s. "Düşünccler" kirabında Hrol Manisalı'nın düşünce ve değerlendirmeleri yer alıyor. Elliyi aşkın konuda Erol Manisah ve Âttilâ Ilhan arasındaki "tartışmaların" kıtabın yazarı tarafından işlendiğini görüyoruz. îki kişi aralarında konuşmuşlar, tartışmışlar ama Erol Ma nisalı hir iiçüncü şahıs gibi bakmış olaylara. Kendi penceresin değerlendirmiş, yazmış. "Düşünceler" kitabı çizgi dışı görüş ve değerlendirmelerin yer aldığı bir eser. Bir alternatif kitap olarak da değerlendirilebilir. Kitapta çok işitilenlerden fazla az işitilen veya hiç yazılıp çizilmeyen şeyler farklı biçimde işlenmiş. Türkiye'nin ele alınmayan "esas sorunlarından" Üzeyir Garih'e, Marlene Dietrich'e, TKP ve 68'lilere kadar elliden fazla konu ele alınıyor. thtiyar Kenıancı/ Nihat Genç/ lletı^ım Yayınlan/ 247 s Etrafımızda akıp giden hayatın olağanüstü trajedüerini bıılup çıkartmaya, anlatmaya devam ediyor Nihat Genç. Kasaba eşcinsellerini, yoksul cenazelerini, ilk sevişmeleri, 12 Eylül öncesi (ve sonrası) ülkücü âlemi, bitpazarlarını, Hizbullahçıları, rüzgârı, soğuğu, erlerin dünyasını, taşra doktorlarını, kerhaneleri... anlatıyor o bildiğimiz sert ve kara üslubuyla. Edebiyat dünyamızın en aykırı yazarından benzersiz hikâyeler. Karen Fogg DosyasıHaberleşme Dokunulmazlığı...AB Kutuplaşması/ Yayına Hazırlayan Eren CîunJo(iündoğan Yayınlan/ V)2 s. Karen Fogg Dosyası, tarihe ışık tutmak için hazırlandı. Bu eseri hazırlarken kesinlikJe kendilerini "ulusal güçler" olarak adlandıran kesimlerin vurucu kalemi olma amacı taşınmamıştır. Keza, Biiyükelçi Karen Fogg'u aklamak ve yaptıklarını masum göstcrmek de kitabın hedefi değildir. Siyasi yelpazenin farklı kesimlerinin görüşİerini en demokratik biçimde yansıtan bu eserde, nihai karar okuyucuya bırakılmıştır. Karen Fogg olayının en olumlu tarafı, belki de, Türkiye'nin kendini yeniden keşfetmesine vesile olmasıdır. Enflasyon, işsizlik ve büyüme gibi kronik ekonomik sorunlara ilave olarak, stratejik önem, Türk kimliği ve Sevr tartışmaları, bu olayla birlikte yeniden, ama bu kez Avrııpa Birliği ekseninde, Türkiye'nin gündemine gelmiştir. Karen Fogg Dosyası'nda ayrıca, dış dünyanın Türkiye'ye bakışına yer verilmiştir. Eser içerisinde yer verilen yabancı basının yorum ve değerlendirmeleri, dış diinyaya yansıyan Türkiye imajını göstermektedir. Avrupa Birliği'nin NeıesindeyizPTanzimattan Gümriik Birliği'ne/ Metın Aydoğan/ Kum Saati Yayınlan/ 447 s TürkiyeAB ilişkilerinin niteliğini kavramak vc bu ilişkilerin gelecekte Türkiye'ye vereceği biçimi görmek için; olay ve olguların, geçmişten gelen ve bugünü kapsayan tarihsel bir bütünlük içinde ele alınması gerekir. 19. yüzyıl sömür geciliğini, Osmanlı Devleti'nin çöküşünü, Batı'nın bu çöküşteki roliinü, Anadolu işgalini, Türk Devrimi'ni 20. yüzyıl emperyalizmini ve yarım yüzyıliık Yeni Diinya Düzeni'ni kavramadan; AB'yi anlamak ve ilişkilere Türkiye yararına yön CUMHURİYET KİTAP SAYI 643 veren politikalar uretmek olası değildir. Kapsamlı bir toplumsal bunalım içinde Türk halkı sürekli yoksullaşırken, bağımsızlığı ayakta tutan ulusal direnç noktaları yok edilirken ve yoğun bir kültiirel yozlaşma yaşanırken; ulusal çözülmeyi hedef alan uygulamaİarın "Batılaşma" ya da "çağdaşlaşma" adına ileri sürülcbilmesi ve bu tutıımun devlet politikalanna dönüşmesi, Türk ulusunun yaşamakta olduğu toplumsal trajedidir. Tarih ve ulııs bilinci yoksunluğundan kaynaklanan acıklı durum; ulusal varlığın korunmasında "sonsuza" dek sürmesi mümkün olmayan, tehlikelerle dolu olumsuz bir süreç oluşturmaktadır. Türkiye'nin "AB'nin neresinde olduğunu" anlamak için Baltalimanı'ndan Tanzimat ve Islahat'a, Kemalist Dervim'den günümüz geri dönüş uygulamalarına dek uzanan bir yolculuğun yapılması ve olayların tarihsel bütünlük içinde ele alınması şarttır. Bu yapılmadan, yaşanun olumsuzluklara karşı önlem almak ve Türkiye'nin geleceğine yön vermek mümkün olmayacaktır. Bozkurt/ H. C. Armstrong/ Çeviren: Ahmet Çuhadır/ Kum Saatı Yayınlan/ 255 s. Bu kitabın yanında, Türkiye ile ilgili üç kitabın daha yazarı olan Yüzba^ı }{. C. Armstrong, Arap yarımadasında bulunan Ingiliz Altıncı Ordusu'nda görevaeyken I ürkJere esir düştü ve Türkiye'ye getirildi. Birinci Dünya Savaşı'nın bitiminden kısa bir süre önce Yüzbaşı Armstrong görevlilere rüşvet vermek suretiyle Türkiye'ye kaçmayı başardı. Ingiltere'ye dönen Armstrong çeşitli resmi görevlerde bulundu. Resmi görevle geldiği Türkiye'de uzun yılJar kaldı ve Kemal Paşa'yla uzun süre yakın diyaloglarda bulundu. Armstrong'un yayımladığı "Bozkurt" isimli kitabı o zamanki hükümet yetkililerince yurda sokulması yasaklandı. Bunu öğrenen Mustafa Kemal Paşa kitabı merak ederek getirtti, tercüme ettirerek okudu; bu konııda Kılıç Ali "Atatürk'ün Hususiyetleri" adlı kitabında bu bahsi anarak Atatürk'ün şöyle dediğini yazar: "Bunıın ithalini men etmekle hükümet hataya düşmüş. Adamcağız yaptığımız sefahati eksik yazmış, bu eksiklerini ben ikmal edeyim de kitaba müsaade edilsin ve memlekette okunsun! diye latife etmişlerdi." Kurt ve Pars/ Benoıt Mechin/ Çeviren: Ahmet Çuhadtr/ Kum Saati Yayınlan/ 300 s. Mustafa Kemal Paşa, her zaman Türkiye'yi idare etmenin Türklerin hakkı olduğunu ve Almanların yardımcı olarak muamele görmeleri lazım geldiğini düşünüyordu. Cavit bir Selanik dönmesiydi. Daha sonra Maliye Bakanlığı yaptı. Niyazi saçma şeyler yapmaktan başka bir şey bilmeyen ahmak bir Arnavut, Talât ise zekâdan mahrum küçük bir posta memuruydu. Ediıneniu Enver Paşa tarafuıdan kurtarılması üzerine Mustata Kemal pek neşesizdi ve Enver Paşa'ya yapılan tezahüratı geniş boz paltosunun kalkık yakası içine gömdüğü yüzünün çatıklığı ile seyrediyordu. Liman Von Sanders, vücut yapısı ve refleksleri ile bir Prusyahyı andıran bu sarı saçlı ve mavi gözlü Türk zabiti Mustafa Kemal'i cidden seviyordu. Mustafa Kemal, Veliahd Vahdeddin ile konuştukça ve onunla birçok noktalarda birleştiğini gördükçe kasveti dagılıyordu. îkisinin de Enver'le, Talât'a karşı gözü yüksekteydi. Padişah namına hareket eden Mustafa Kemal, Erzurum'dan büyük kumandanlarına, asker terhisini durdurmalarını, köylerine gönderilmiş olan bütün sağ fertlerin geri çağrılmasını emrediyordu. Mustafa Kemal, hal icabı, ele avuca sığmayan Çerkez Ethem'i, Türk ordusunda vereceği mühim bir vazife SAYFA 21
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle