Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ti'nin sancılı kuruluş sürecini, bu yıllarda kimi eski ve yeni toplum arasında açık tericihini yapan, kimi bocalayan insanları ele alır. Yirminci yüzyıl Alman edebiyatında, bölünmüş Almanya'nın aynlıklarını böylesine kapsamh ele alan ve sorunların derinine inen başka bir esere rastlanmaz. Seghers bu romanında, Ikinci Dünya Savaşı sonrasında oluşan iki ayrı toplumun sorunları altında ezilen bireyler ve ailelerden yola çıkarak Batı ve Doğu Almanya arasındaki farklılıkları bütün gerçekliği ile ortaya koyar. Ateş Piramiti/ Arlhur Machen/ Çeviren: liasan Tehmi Nemli/ Dost Kîtabevî Yayınlart/ 141 s. Babil Kitaplığı dizisini hazırlayan Jorge Luis Borges kitabın önsözünde şunları yazmış: "Machen için yapılacak olası tanımlamalar onun yapıtlarında fark ettiğim bazı özellikîerden çok daha önemsizdir. Bu özellilderden biri, Kötülüğün, birçok doğa tanrıbiliminde olduğu gibi, yalnızca îyiliğin yokluğu olarak var olması değil de tyiliğe karşı siirekli olarak miicadele eden bir yaratık ya da yaratıkların uluşturduğu bir koalisyon olarak var olması ve zafer kazanmasıdır. Machen'in öykülerinde bu şeytansı zafer, kötülüğe boyun eğen insanlann doğru yoldan ayrılmasıyla sınırlı değildir, çürüme ve kokuşmaya kadar uzanır." Toplu Oyunları 3/ Tom Sloppard/ Çeviren: M Hamit Çalışkan/ Dost Kitahevi Yayınları/ 214 s. "Sözcüklerin ve zekâ oyıınlarının balesini yapan", çağdaş tiyatronun en entelektüel yazarı Stoppard, yalnız tiyatronun değil, edebiyatın ve tüm sanat biçimlerinin mirasını yapıtlarında ustalıkla değerlendirmiştir. Onun oyunları sanata yapılan bir övgü ve kutsama gibidir. Bir 'parodi' ustası olan Stoppard'm konulartnı Shakespeare, Joyce, Wüde gibi ünlü yazarlardan aldığmı; Beckett, Osborne, Albee, Priandello, Shaw, Shelley gibi birçok yazardan alıntılar yaptığmı ve birçok esere göndermelerde bulunduğunu görürüz. Bu yönüyle Stoppard'ın oyunları çözülmesi çok eğlenceli üst düzey bir bulmaca gibidir. Eleştirmenler tarafmdan teknik virtüöz olarak değerlendirilen Stoppard'ı tanımanın, tiyatroyla uğraşan herkese olduğu kadar edebiyattiyatro, felsefetiyatro, fiziktiyatro ilişkileri açısından oluşturduğu sentez itibarıyla tüm okurlara çok yararlı olacağını ve zevkli bir deneyim yaşatacağını düşünüyoruz. Cumhuriyet Dönemi Tiirk Hikâyesi/Ahmet Özdemir/ Toker Yayınları/ 942 s. "Yazın hayatına hikâye ile başlayaCUMHURIYET cak olanlar için bu hikâyeler antoDÖNEMİ TÛIK lojisi, kendilerini belli bir olgunluHİKÂYESİ ğa ulaştıracak bir karşılaştırma kaynağı olabilecektir sanıyorum. Her yazara ilişkin kısa bir biyografinin yer alması, bazı hikâyelerin sonuna kısa açıklamaların konulması; meraklıları ve öğrenciler için, Cumhuriyet Dönemi Türk Hikâyesi'nin artı değerlerinden biri oldu. Kitabımızda yer alsın veya almasın, bütün yazarlarımızın, hayatta olmayanlarına Tanrı'dan rahmet, yaşayanlara esinlik dolu, sağkklı uzun ömür diliyorum. Hepsine teşekkürlerimi anlatabilecek söz bulmada yetersiz kaldığımı biliyorum" diyor Ahmet Özdemir. Aklı Bir Karış Havada/ Susanna Tamaro/ Çeviren: Eren Cendey/ Can Yayınları/ 142 s Aklı Bir Karış Havada, Susanna Tamaro'nun yazdığı beşinci, yayımlanan ilk kitabı. Yazar bundan önceki iki kitabının reddedildiğini ama onların donuk, ciddi ve merhametsiz metinler olduğunu söylüyor. Bu kitabı, geçirdiği bir ameliyat sonrasında, zorunlu bir hareketsizlik döneminde büyük bir hızla ve coşkuyla yazmış Tamaro. Susanna Tamaro'nun öteki kitaplarından farklı olarak hayal ve eğlence dolu. Yazar, "Ruben, kişiliğimin, yıllar içinde kazandığım bilgelikle oldukça iyi gizlemeyi öğrendiğim, ama hiçbir zaman da kurtulamadığım bir yönü<İAYFA 22 nü anlatır: Yanlış taraftan inmemi, merdiven çıkışı sanarak tuvalet kapılarını açmamı, önemli davetlerde ev sahibi sanarak evin hizmetçisiyle tatlı sohbetlere girişmemi. Ruben, benim beceriksizliğim, dünyayı maddesel anlamda çıkar sağlayacak bir yer olarak görme konusundaki yeteneksizliğimdir" sözleriyle anlatıyor kitabının kahramanını. Halk Şiirinde Kadın/ Şükrii Cıünbnlut/ Ber/in Yayınları/ 462 s. Bu kitapta, kızların kaçırılması, satılması, dengine düşmemesi, oğlan ve kızların farklı değerleri, luna geceleri, kadının yeni evindeki yaşamı, çalışma koşulları, hastalığı, yaşlılığı, ölümü, öldürülmesi... gibi otuz beş ayrı yaşam tablosuyla ilgili 508 halk şiiri var. Bunların 14O'ı ilk kez yayımlanıyor. Kitabın sonunda, kadınerkek eşitsizliğinin biyolojik, dinsel, töresel ve bilinçlenmeyle ilgili neden ve etkileri inceleniyor. Türküler, şiirler ve onların değerlendirilmelcri için, kendi derlemelerimiz dışında, Türkiye'nin belli başlı kitaplık ve belgeliklerinden ve ayrıca Paris'te Musee de l'Homme başta olmak üzere, Paris ve Brüksel'in devlet ve üniversite kitaplık ve belgeliklerinden yararlanıldı. yazmaya veren yazarlarınki kadar çok. O, sadece sert bakışlı, çatık kaşlı yüzünün rengiyle, çizgileriyle değil, öykülerinin kuruluşuyla, kimi zaman kadife gibi yumuşak, kimi zaman dikenli diliyle bir sıcak iklimler bitkisine, kaktüse benziyor. Gerçekte, dış görünüşündeki karşıtlıklar iç dünyasını yansıtıyor. Karşıtlıklar aynı zamanda sanatına yansıyor. Özdemir Başargan'ın çiçekleri, yepyeni, bambaşka renklerle, zehirlerden süzülüp geliyor. Yakında ona hepimiz hayran olacağız" diyor Özdemir Başargan'ın öyküleri hakkında Eakir Baykurt. Yaşamın Kırılma Noktasında Dram Sanatı/ Sevda sVcner/ Dost Kitabevi/ 154 s. Aristoteles'in Poetika'sında yapılan ünlü tanımdan itibaren, oyun metninin ve teatral temsilin yapısal ilkesi olan "dramatik" kavramı ve "türler" konusu, sadece tiyatro dünyasında değil, felsefe ve estetik çevresinde de hâlâ esas tartışma olarak yerini korumaktadır. Bu esaslı tartışmaya Batı dışından biri, tiyatromuzun filozofu Sevda Şener, "dramatik" [dramaözgül kavramını ele aldığı ve yorumladığı kendine özgü bir yapıtla katkıda bulunuyor: Yaşamın Kırılma Noktasında Dram Sanatı. Sevda Şener Önsöz yazısında şöyle diyor: "Bu çahşmada, dramatik olanı belirlemeye ve farklı türlerde dramatik olanın nasıl oluştuğunu incelemeye çalıştım; an ve karma türler üzerinde durarak, türlerin öz ve biçim öz ve biçim özelliklerini açıklamak, dramatik olanın her türde yerini nasıl bir düzen içinde aldığını göstermek istedim. Bu konuyu seçmemin nedeni, dramatik dediğimiz niteliğin yeterince bilinmediği kuşkusu olmuştur. ... Dram sanatı, insanı, toplumu, yaşamı anlamak ve anlamlandırmak için tiyatro sanatının eli altındaki her çeşit malzemenin ustalıkla kurgulanmasını gerektiren, bu konuda beceriksizliği bağışlamayan çetin bir sanattır." • Dikkat Yazılı Var/ Dcrleycnler: Ahmet (lülümKcmal Cîönen/ KoraYayın/ 111 s. "Bu kitapta okuduğumuz sınav yanıtlarını ilk kez okuduğum zaman inanamadığım oldu, şaştığım oldu, güldüğüm oldu. Ama daha sonra çok ciddi bir durumla karşı karşıya olduğumuzu anladım. Değişik yörelerin ilkokul, ortaokul, lise öğrencisi olan çocuklarının Türkçeyi bilme ve kullanma, kavrama, algılama ve düşünme düzeyleri Türkiye'nin bugünü için de, geleceği için de çok ciddi bir uyarı oluşturacak durumdadır. Bu kitabı dikkatle okumak ve üzerinde çok düşünmek gerektiğine inanıyorum. Bu kitabı daha dikkatle okuması gerekenler ise Milli Eğitim'in gelmiş geçmiş ve gelecek yöneticileridir. Köy Enstitülerini kapatanların nasıl büyük bir yanlış yaparak durumu nerelere "Klasikleşen kalıplarla, davranış ve getirdiklerini bu kitapla alışkanlıklarla, geçmişin devamı olan görmek, anlamak kolaylaşmaktadır. Bazı öğrenuygulamalarla geleceği yönlendirmeye ci yanıtlarından fışkıran kalkanlar başarı sağlayamazlar. çocuk yüreklerinin neşesiyle çocuk zekâsının Globalleşen dünyada hataların bedeli sınır tanımazlığının natüm insanlığın sonu olabilir. İnsanlık, sıl çorak bir toprakta içine girdiği bilgi teknolojileri akan sular gibi ziyan edildiğini görmek, yüdönemine uyum sağlamalı, eski rekleri burkacak mıdır, kalıplardan sıyrılmalıdır. bilemem?" diyor yazarımız Dr. Erdal Atabek (...) Gelecek iyi düzenlenirse, bütün kitabın 'Önsöz'iinde. insanlık daha yüksek yaşam Hasıraltı/ Özdemir Bastandartlarına ulaşacaktır. Şu an için şargan/ Berfin Yayınlakaygı uyandıran ekolojik sorunlar, rı/ 127 s. geleceğin bilgileri ile giderilebilir. "Zorluklar, acılar insanları, en başta da çocukAma geleceğin tehlikeleri iyi ları ve yazarları pişirir anlaşılamazsa, çevre sorunlarının aynı zamanda, diye düşünüyorum. 'Neden' diinsanlığın sonunu getirmesini ye sorabilirsiniz. tnsabeklemeye gerek kalmadan önce, noğlu, sürekli aşmaya insanlık birçok farklı nedenden dolayı çalışıyor. Aştıkça gelişiyor. Yazar arkadaşım yok olabilir." Özdemir Başargan da öyle. Onu güçlü kılan, elli yılı aşkın yaşamında, içinden geçtiği dene0212 518 54 42 yimlerin varsılhğı, buneanahtar@excite.com lar üzerine kurup tasarYAYINLARI ladıklan, bütün vaktini Yaşanacakların yoluna yaşanmışlarla girilmez! Bir işadamının gözüyle; YARININ DÜNYA DÜZENİ Mehmet Rıza Sungur KİTAPÇILARDA